Öğretmenimi eve yemeğe davet edip

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Doa

öğretmenimle yaşadığım fanteziyi yatakhikaye.
info yazacağım bende pazartesileri çok seviyorum cunki o dersi var bayılıyorum ona fiziğine felan sevmediğim ders olsa bile sohbet i hoşuma gidiyor bir gün dedim bize yemeğe gelmezmisiniz oda okul çıkışı yanıma geldi hadi gitmiyormuyuz demez mi evde bir şeyler atıştırdık evi gezdiriyorum buda senin yatağın dedi uzandı yatağıma sonra benim ki kalktı illegal bahis dedi bana mı kalktı o utandım sonra gel dedi yanaştım üstüne çekti beni yatağımda onu siktim çok zevkliydi

Neyse pazartesi günü oldu emine derse girdi.
Benimde ilgimi çok çekiyordu.
Tabi oda benim muhabetimi severdi.
Sınıfa girdi tabi yoklama aldı kimse din dersini dinlemez bende masasına gidip muhabbet etmeye illegal bahis siteleri basladım.
Emineyi evime yemek yemeğe davet ettim.
Oda gülerek tabi alicim felan dedi şaka yaptımı anladı heralde dedim neyse okul çıktı hadi ali gitmiyormuyuz dedi şaşaırdım tabi hemen dedim.
Dolapta pizza vardı onu ısıtıp yedik.
Yedikten sonra yine bir muhabbet ettik.
Evi mi gezdi sonra odadamki canlı bahis siteleri yatağa söyle uzandı.
Her yaptığı beni tahrik ediyordu.
Benim kobra ayaklandı

emine o banamı jkabardı dedi ne dedim bende pipin dedi utandım bende artık bişey diyemiyordum neyse üstüme gel dedi artık niyeti belliydi üstüne yattım bi yandanda birbirimizi soyuyorduk.
Direk ama girdim ileri geri yapıorum hayalimdeki kadın bana müthiş zevk veriyordu.
Memelerini yalamaya basladım.
Sonra vajinasını bi güzel yaladım bana 31 çekmek istedi hemen kabul ettim o müthiş elleri kimse kaçırmak istemezdi zaten sonra tekrar o müthiş amoına girdim bağırıyordu.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Üniversitede sevgilimle evde olanlar

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur

Lise yıllarımda çok sevgilim olmuştu ama üniversite yi yatakhikaye.
info kazanınca hepsine yol verdim uğraşamazdım başı bağlı olmak bana göre değildi sürekli arıcak hesap ver felan onlarlamı uğraşıcam bide üniversite abi bol kızlar evden izin derdi yok gece gündüz gez toz eve getir fena ortamlar kaydımı yaptırdıktan sonra gittim o şehre yerleştim paramda var kendime ait eve geçtim o sıra hoşlandığım kız vardı

Denize gittik zaten kafayı yedim çok durmadan döndük duşta hemen 31e sarıldım zaten.
Yemekten sonra saat 11 filan oldu herkes diskoya gitti.
Biz kaldık baş başa hadi denize gidelim gece güzel olur dedi.
Hazırlandık indik sahile.
Biraz girdik daha su bacaklarımızda sarıldı bana sımsıkı sevişmeye başladık.
Dudaklarımı ısırıyor elleriyle sırtımı kazıyordu.
illegal bahis Bende sarıldım beline iyice bastırdım belimi deliler gibi sevişiyoruz.
Biraz daha yürüdük boyladık denizi.
Bi daha sarıdlı bana.
kafamdan tutup bastırıyor dudaklarıma resmen o kontrol ediyordu sevişmemizi.
Dilimi kendi ağzına çekiyor dudaklarımı emiyor bende artık hayvan gibi karşılık vermeye başladım.
Ellerimi attım bu zamana kadar hiç dokunmadığım göğüslerine sımsıkı tuttum taş gibiler.
Biraz yukarı kaldırdım sudan çıktı göğüsleri üst bikinisini sıyırdım aşağı uçları sipsivri dayadım ağzımı harikaydı saçımı çekmeye başldı hiç aldırmadan meme uçlarını yalıyordum.
yaladım yaladım daha çok yaladım doyamıyorum dilimle meme ucunun etrafında yuvarlak çiziyorum iyice deliriyor illegal bahis siteleri ısırmaya başladım çekildi geri.
Sonra arkasını döndü bende sarıldım arkasından boynunu boğazını yalamaya başladım kalçalrını bastırmaya başladı şortun içinde zaten kazık gibi oldu tam bikininin arasına dayadım bende boynunu emip arkadan dayıyorum.
Elini attı sikime ilk defa değecekti.

Hemen indirdim şortumu sıvazlamaya başladı hele o acemiliği zaten hemen boşalcam diye korktum.
Sikim çıplak bi şekilde kalçalarının arasına sokmya çalıştı kulağını yalamaya başladım ve canım odamıza geçelim masaj yapayım sana dedim peki canım dedi geçtik odamıza.
Doldurdum küveti bol köpüklü dedim köpek gibi dur hayatının zevkini yaşatcam sana canım.
domaldı bu aldım köpüğü güzelce canlı bahis siteleri boynundan masaja başladım ben ellerimi gezdirdikçe kendini kasıyor çok hoşuma gidiyor masaj yapa yapa kalçalarına geldim ve bikinisini sıyırdım köpükledim bacaklarının arsını arka deliğini ve amını rüya gibiydi kesin bi bokluk çıkar diye tırsıyodum bi yandan.
baş parmağımı arka deliğine bastırdım biraz irkildi baktım tepki yok biraz soktum arkasına kafasını çevirdi bana doğru yüzünde tatlı bi gülümseme.

arkasını güzelce yıkadım sonra dayadım ağzımı.
iki deliğinin arasında git gel yapıyorum dilimle çıldırdı resmen inliyor kesik kesik belinden sıkıca tuttum dilimi bastırıyorum.
canım nolur sokcanmı napcan hadi lütfen dedi.
çıkardım sikimi dayadım arka deliğine başını ittirdim biraz ama boşaldım boşalcam kafasını bana çevirdi gözlerime bakıyor hazırmısın hayatım dedim evet yaptı başıyla ittirmeye başladım sanki sikmi fırına sürüyorum bu nası sıcaklık çok zor giriyor ben soktukça gözleri kaydı kafasını öne eğdi gücümü artırıp kökledim

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Kalkan aletimi tek hamlede deliğine yerleştirdim

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ass

Azgınlığım tavan yaptığı zamanlar şehirde kadınları gördükce yatakhikaye.
info azıyordum havada sıcak mini etekli taytlı derken artık iyice kudurtmuştum köye dedim kafa dinlemeye gidim hem orada belki düşürürüm arkadan felan yaparım diye attım tek solukta köye kendimi orada yakınımızın evinde kalacaktım kendisinden başka evde kadınlar illegal bahis felan da vardı benim için deneyim olacak yer burasıydı

ben ısrar ettikçe o istemiyordu bende yanına gittim ve dudaklarına yapıştımm o çırpınıyordu ne yapıyorsun bana tokat atıyor du ben de bir yandan öperken biryandan gögüslerini okşuyordum baktı kurtulamayacak illegal bahis siteleri o da bana karşılık verdi ikimiz

deli gibi öpüşüyorduk ve elimi eteginiin altına koyarak amını okşamaya başladım o da inliyordu yapma diye bende etegini yukarı çekip kilotunu indirdim dayı kızının amı çok güzel ve tertemizdi bacaklarını canlı bahis siteleri ayırıp amını yalamaya başladım zevkten dört köşe olmu8ştu dayı kızı 15 dakika yaladıktam sonra amına boşalmıştı dayı kızı bende boşalmam lazım dı dayı kızından anal yapmak istedigimi soledim oda önce olmaz dedi bende zorla yaparım dedimm

ikna oldu ve dayı kızını domaltım yaragımı götüne dayadım ama girmiyor du çok dardı bende parmagımla genişletmeye çalıştım götünü biraz parmakladıktan sonra yaragımı tekrar dayadım bastırınca başı girdi ve bagırdı bende hızlıca yüklendim ve hepsizini soktum

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

eşimi kardeşiyle bir sikiyorum

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Bdsm

25 yaşındayım.
2 seneönce evlendim eşim sevda l8 yaşında sarışın beyaz tenli çok güzelbirkadın.
karımla ilk evlendiğimizde hergün en az iki kere sikişirdik.
bir gün kayınpederim yineişi geregi yurt dışına gittiği için kaynanamı ve baldızımı bizeçagırdık.
kaynanam Aynur 34 yaşında beyaz tenli balık eti çokgüzelbir kadındır.
Baldızım Sevgi 16 yaşında1,70 boyunda yaşına göre çok yırtık bir kız.
Neyse kaynanam larla akşamyemeğinden sonrabiraz oturupben yatıyorum diyerek odamıza gittimeşimpeşimden gelerek yatagımızı açmaya başladı hemen eşime arkadan sarıllarakkalmış aletimi arkasına dayadım beni fazla bekletme dedim.
yakalşık 1saat sonra eşim yanıma illegal bahis gelmiş benim aletimi yalayarak kaldırmayaçalışıyordu hemen uyanıp eşimle sevişmeye başladım.
her ilişkimizde eşimden arkadan istiyorum hatta yalvarıyorumeşim olmaz ben oacıya dayanamam diyerek karşı çıkıyor.
sabah eşim işe benden önce gitmişti baldızım sevgide okulagitmişti kaynanam bizimodayagirerek ortalığı toplama bahanesiyle benisüzüyor insan şu aletiarkasınadeğilher yerine sokar deyince bengözlerimi açıp nedediniz duyamadım kaynanacığım deyincesen uyumuyormuydun dedi.
bende uyumuyordum deyip sorumu yenileyince akşam uyuyamadımkapının önünden geçerken sevdaya yalvarışını duydum sanaçok illegal bahis siteleri acıdım deyince bendesen olsaydın verirmiydin dedim kaynanamda o hiç erkeksiz kalmadıki kıymetini nebilecek babasıdevamlı seyahatlere gidincebenodamdakendi kendimi tatmin etmekten artık bıktım bende gerçekbir erkekle beraber olmak istiyorum deyince kolundan tuttuğumgibi kaynanamı yatağa çektim dudaklarına öyle biryapıştımki kaynanam hemen benim aleti çıkarıp 31 çekmeye başladı dudaklarımaz ayrılanca kaynanamhemen benimaleti agzına alıp emmeye başladı.
bende onu bir yandan okşuyor bir yandanda soyuyordum.
ikimizde çırıl çıplak kalınca 69 yapıp birbirimizi yalıyorduk.
ben daha canlı bahis siteleri çok götünü yalıyordum.
kaynanam bana hadi önceçok istedigin yerden başla ama her girdigin yere bir kere boşalacaksın tamamı benim kuvvetli sevgilim dedi bende hemen onu ters çevirip arkasını iyic yaladım ve aletimi dayadım kaynanama öyle bir geçirdim ki kaynanamım feryadı kulaklarımı çınlattı.
Sevgilim tadını çıkar bundan sonra seninim istedigin gibi sikebilirsin bana şimdiye kadar tatmadıgım bütün zevkleri tattır dedi.
Bende işegidene kadar kaynanama 3 kere boşaldım ama kaynanamın kaç geç boşaldıgını bilmiyorum mutlulugu yüzünden okunuyordu.
Banyoda beraberce yıkandıktan sonra kaynanam benim aletim öperek buna iyi bak tamamı bundan sonra bu benim tamammı diyerek beni işe gönderdi.
Kaynanamla her fırsatta onların evinde veya bizim evde her fırsat buluşumuzda beraber oluyoruz.
neyse çılgın baldızım sevda yazlıkta

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

izmirli güzeli gözüme kestirmiştim

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Brunette

selam ben gökhan izmirliyim izmirde oturuyorum busiteyi uzunzamandırtakip ediyordum başımdan geçen bir olayın birtanesini anlatıp sizinle paylaşmakistiyorum bir gazetede arkadaşlık köşesinde ilan ilgimi çekti arkadaş arayanbir bayan ben sms yazdım ve cevap geldi birkaç yazışmadan sonra gendisiniaradım ince narin sesli bir bayan çıktı tabi tanışma faslından sonra konuştukrandevulaştık pazar günü illegal bahis için sözleştik adı suzandı karşımda ne göreyim biraffet bir içim su kırmızı bir elbise bütün vucudu tam belli oluyor ben buaffeti sikmeliydim tenha biryere gittik arabasını park ettik başladık öpüşmeyeüst.
kısmını soydu hemen memelerini başladım emmeye başladık öpüşmeye inlemeyebaşladı ben emen sikmek istedim hayır illegal bahis siteleri şimdi olmaz hastayım dedi olur dedim ozaman benimkini aldı ağzına başladı yalamaya bende ağzına patladım hepsini iştidemek bu işin uzmanı olmuş dedim kendi kendime ayrıldık perşembe içinsözleştikperşembe gününü iple çekiyordum tabi bu arada telefonla sikişiyordukperşembe günü evinde buluştuk bende istiyorum canlı bahis siteleri sikilmeyi geçen gün senin yarağıntatı hoşuma gitti yavaş yavaş birbirimizi soyduk yalamaya başladı 69 olduk benonun amını yaladıkça inlemesi sardı bütün odayı amnıdan bular akmaya başladıhadi erkeğim sik beni köküne sokdiye bağırmaya başladı bu beni deli ediyordubeni götümden sik çantada vazelin var biraz sür hafif çe vazelin sürdüm benimyarrak biraz zorluyarak hedefi bulmuştu götüne giderek daha hızlandıkça suzanıniniltisi çoğaldı iyice tahrik olmuştumki berarer boşaldık yığılıp yatağın üstüneuzandık bana teşekür etti çok yarak yedim ama böyle hiş sikilmemiştim dedi

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Yağız’dan hikayeler (Nevizade Serisi -2.1)

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Creampie

Yağız’dan hikayeler (Nevizade Serisi -2.1)
Tekrardan Merhabalar,

İlk hikayemde Bilge olan anımı anlatmıştım. okumayanlar için;

https://xhamster.com/users/SexAndFurious/blog

1. hikayede kısaca geçtiğim için sektördeki ilerleme durumumu biraz detaylandırmak istedim # işaretleri arasındaki bölüm tamamen benimle ilgili bilgilerinize…
##################################################################################
Dedem tonla parası, malı mülkü olmasına rağmen beşik kertmesi yaptığı arkadaşının kızı yerine annemle evlendiği için babamı dışlamış, 5 kuruş para vermeden sokağa atmış, babam da didine didine evi zor çevirir duruma düşmüş. Çocukluğumdaki sıkıntılı süreç bundan kaynaklı, şu andaki apartman da ölmeden önce aklı başına gelen dedemden diğer aile fertlerine dağıtıldıktan sonra bana kalan pay, 2 sene civarı oluyor miras kalalı. Sonuç olarak maddi olarak çok sıkıntılı bir ailede büyüdüm. Bundan sebeple bütün çocukluğum çalışmakla, kendi paramı kendim kazanma çabalarımla geçti, bu da beni iş hayatına üniversiteden önce atılmaya itti haliyle, 18 yaşında başladığım yazılım eğitim sürecini microsoft ve bilumum eğitim kurumlarının eğitimlerini bitirerek 19 yaşında tamamlamıştım. Bu eğitimler sürecinde de çalışıyor kazandığım para ile kurs taksitlerimi ödüyordum.
Eğitim sürecimi tamamladıktan sonra karın tokluğuna bir şirkete girmiş çalışıyordum ama ne çalışmak, cumartesi yok pazar yok, akşam 10 dan önce işten çıkış yok vs, 1. sene sonunda çaylak olarak girdiğim şirkette uzman statüsüne çıkmıştım, işe başlar başlamaz açık öğretimi yazmış hem okumaya hem çalışmaya devam ediyordum. 4 yıl boyunca bu şirkette çalışmış, 4 yıllık lisans diplomasını almış ve 5. yıl içerisinde Beykent Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Yüksek Lisans Eğitimi’ne kaydolmuştum. Artık benim için diploma problemi de ortadan kalkmış durumdaydı, iş arayışlarım başlamıştı yaptığım görüşmeler sonucu 400 civarı personeli olan bir şirkete yazılım yöneticisi olarak başlamıştım. 1 sene bile dayanamadan bu işten çıkmış şu anda çalıştığım yere yönetici olarak girmiştim.
Gösterdiğim çaba, hırs ve performans bu nebze büyük bir şirkette gözden kaçmamış ve 2 yıllık çalışma sonunda IT Müdürü istifa ettikten sonra terfi alarak IT Müdürü olmuştum. Çevrem genişliyor, tanıdığım ensesi kalın potansiyeli hızla artıyordu, freelance olarak tabir edilen şirket dışı ekstra bireysel işler için iş yaptığım şirketlere fatura kesmem gerekiyor, kesemediğim için iş alamadığım zamanlar oluyordu, bundan sebeple 2 kişinin çalıştığı bir yazılım şirketi kurdum. Şu anda müdürlükten aldığım paradan çok daha fazlasını bırakıyor o ayrı konu ama bu şirkette çevremi iyice genişletip bir kaç sene sonra istifa edip kendi şirketimi genişletmek istiyorum.
##################################################################################

2. Hikayemize başlayalım;

Bilge ile görüşmeyeli 2 haftayı aşkın zaman olmuştu. Geçen bu iki hafta bir kaç flörtleşme girişiminin ve bir tane soyunması giyinmesi ile birlikte 30 dk bile sürmeyen bir facia haricinde boş geçmiş durumdaydı.

Neyse, 2. haftanın sonunda yine standart bir cumartesi günü akşam 8 gibi hazırlanıp taksime doğru yola çıktım, 9 civarı mekândaydım.
(Daimi müşterilere mekânın tavrını bu tarz bir mekânlara sürekli takılanlar bilir. Mekânda her zaman oturduğum masa bellidir rezerve yazısını asar kimseye vermezler, baktılar mekân doluyor saat 9-10 u geçti ben gelmedim, telefon açar gelmeyeceksen masanı verelim derlerdi.)
Mekâna giren daimi tiplerin standart ritüelidir, mekana girer en azından 5-6 masaya selam verir ondan sonra yerine geçer otururdu, durum benim için de farklı değil tabi ki.
Solisti Serkan ile sohbet ettik biraz ayak üstü, masasında hiç tanımadığım 2 hatun oturuyordu,

+Bunlar kim
dediğimde

-Perşembe gelmişlerdi biraz takıldık, pembeliyi götürdüm o gün memnun kalmış gene geldi
dedi bıyık altından sırıtarak,

+Yanındaki?

-Heee, onu bilmiyorum geçen sefer yoktu o

+İyi bakalım, sen biraz sohbet et, sapsız çöpsüzse biraz konuşalım

-Ulan sen de ağzının tadını biliyorsun

+Bilmeyen de yeni tanıyorsun sanar amk, biliyorum tabi.

-Bilmez misin amk, çakaaal, neyse benim sahne vakti geliyor

+Hadi bakalım, konuşuruz sonra

-Ok, ok

Bilge’yi andıran fiziği(175 civarı 55-60 kg falan) hafif bronzlaşmış buğdaya çalan teni, kahve rengi saçları yemyeşil gözleri, ateş kırmızı dudakları, tek omzunu ve göbeğini açıkta bırakan beyaz tişörtü, siyah mini eteği ve siyah fileli çorapları ile yine bir afet-i devran karşımda duruyor ve ben onu uzun uzun süzmekten kendimi alamıyordum, götüm düşmüştü hatuna ama cool tavırlara da bok sürdürmemeye çalışıyordum, hatunla ara ara bakışlarımız kesişiyordu pek ilgisiz gibi değildi ama tam bir anlam çıkartamıyordum, Serkan ilk molasında muhabbeti ilerlettikten sonra 2. molasında sahneden indiğinde yanıma geldi,

+Naptın hacı, sohbeti ilerlettin var mı bize birşeyler?

-Kanka, Hatunun adı Serpil, 21 yaşındaymış, öğrenciymiş. Istanbul’a bu sene gelmiş Zonguldak’tan okul için , bunlar ikisi kalıyormuş evde. İstanbul’da yeni olduğu için sapı çöpü yokmuş, çok şanslısın amk yine 4 ayak üstüne düştün, çok da oynak birşey
dedi

+Ooo, süpermiş olm. Benim kalkıp tanışmaya çalışmam olmaz biliyorsun, ne zaman tanıştıracaksın bizi?

-Mekan biraz sakinlesin onlar burda zaten meraklanma

+İyi bakalım

-Hadi ben kaçtım

+Tamam

Bu kısa muhabbetin ardından Serkan masasına oturmuş perşembe götürdüğü pembeli ile resmen insan içinde yiyişiyordu(1,65 boylarında, hafif balık etli, hayatımda gördüğüm en güzel mavi gözlerden birine sahip, spor yaptığı her halinden belli, balık etli ama bir o kadar da sportif bir görüntüye sahip, kestane rengi saçları, parıldayan pembe ruju, kalçalarının dolgunluğunu belli eden saten krem rengi eteği, transparan pembe gömleği ve göz dolduran dekoltesi ile bir tanrıça olmasa da her halükârda soluksuz sikebileceğim bir hatun)
Mekân iyice kalabalıklaşmıştı mekâna gelenlerin çoğu masa olmadığı için geri dönüyordu, Serkan 3. molasına çıkmış ve duruma el atmıştı, kızları oturduğu masadan kaldırdı, benim masama getirdi.

-Mekân doldu, laf yapıyorlar patronlar, hem Yağız yabancı değil uzun süredir arkadaşım
dedi.
Serkan’ın yiyiştiği, adının Ebru olduğunu öğrendiğim pembeli elini uzattı

-Merhaba ben Ebru

+Memnun oldum, ben de Yağız

-Merhaba ben de Serpil

+Memnun oldum Serpil adını biliyorum (bu arada masaya oturdular, Serkan da kızları bırakıp sahneye çıktı)
dedim gülümseyerek

-Nerden biliyorsun ki?

+Serkan’a sordum o söyledi, yıllardır geldiğim mekanda daha önce hiç görmediğim bir güzellik görünce merak ettim kimdir diye haliyle.

-Hmmm, sen her güzelliği merak eder misin böyle?

dedi işveli işveli, bu arada Ebru ağzı bir karış açık Serkan’ı izliyordu
+Merak edilecek güzellik böyleyse haliyle, evet

dedim piç bir gülümseme takınarak yüzüme, belli ki ağzı açık ayran budalası gibi tokmakçısını izleyen arkadaşının yanında sıkılmıştı, sürekli bir şeyler soruyor konuşmak istiyordu.

-Eee, sen ne iş yapıyorsun, gördüğüm kadarıyla burada baya birilerini tanıyorsun?

Her hatuna yaptığım klasik ama işe yarayan espirimi Serpil’e de yapmıştım

+Cuma ve cumartesi geceleri saat 8 ile 2 arası buradayız!(Serkan’ın sahne sloganı olması ve arada bir bunu söylemesi espriyi daha efektif yapıyordu)

-Ayyy şapşal ya, tatlısınnn

+Teşekkür ederim canım, sen de öyle.

Alkolün etkisi ile iyice gevşeyen muhabbet yavaş yavaş olması gereken yere doğru gidiyordu.

Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Öğrencisi olduğunu öğrendiğimde ayrıca bir sevinmiştim.
O okuldan takıldığım 3 kız da sex konusunda efsaneler yaratmış top 10 listeme girmişti belki de bundan kaynaklıydı sevincim.
Karşılıklı iltifatlar cilveler artıyor, sanki ortamın sıcaklığı da yükseliyordu.
Masanın üstünde duran elini tutup sol bacağımın üstüne koymuş bir yandan sohbet ediyor bir yandan şarkılara eşlik ediyorduk. Ebru da Serkan’dan koptuğu ender zaman dilimlerinde bize eşlik ediyordu.
Okşadığım elini bacağımın üstünde bıraktım ve elimi fileli çorapları altından ışıldayan bacaklarına doğru uzattım, artık işin boyutu değişmiş, flört boyutundan sevişmenin ilk sekmelerine geçiş yapmıştık. Elim sol bacağı üstünde durduğu yerde durmuyor kasıklarına doğru hafif hafif saltolar yapıyordu Serpil’in. Bakışları değişmeye bacağımdaki eli hareket etmeye kot pantolondan bariz bir şekilde belli olan sikimin üstünde dolaşmaya başlamıştı. Onunda iyice kıvama geldiğini gördükten sonra kasıklarına doğru santim santim inmeye başladım. Kısa süre sonra mini eteğinin içine soktuğum elim kasıklarında, amının üzerinde geziniyordu. Alkolün ve aldığı zevkin de etkisiyle başını göğsüme yaslamış boynumdan çeneme doğru alev püskürtüyordu sanki, yanan nefesi ile boşalmaya yakın olduğunu hissedince bıraktım, mekanın ortasında orgazm olması istediğim bir şey değildi haliyle, kulağıma usulca

-Ne yapıyorsun ya herkesin içinde boşalacaktım, çok kötüsün
dedi işveli işveli gülerek.

1-2 dk sonra kalkıp tuvalete gideceğini söylediğinde eşlik etmek için ben de kalktım, garsonlardan birine masa sana emanet işareti yapıp tuvalet katına indim Serpil’in peşinden. 5-6 dk sonra tuvaletten çıktı.
Hiçbir şey söylemeden elinden tuttum ve sadece özel günlerde açılan masasıyla sandalyesiyle boş duran bir alt kata indirdim.
Barın bulunduğu bölüm merdiven tarafından görülmeyecek sote hafif karanlık bir yerde kalıyordu.
Barın önündeki 3 lü koltuğa oturdum Serpil’i de kucağıma oturttum

+Sen var ya , çıldırttın beni resmen.

-Sanki sen aşağı kalırsın, milletin ortasında getirecektin beni 🙂

+Orda getirmedim ama burda getireyim istersen? (hınzırca gülerek)

-Hayır yaaa, üstüm başım batar olmaz.

+Tamam üstünün başının olmadığı zamanda yaparım ben de (aynı gülümseme söylediğim her sözden sonra beliriyordu yüzümde)

-Hayvansın sen (kalçalarını kucağımda oynatarak söyleniyor)

+Göstereceğim ben sana hayvanı, içimdeki hayvanı da

Bir şey söylemeden dudakları uzanınca artık film kopmuştu, yılların açlığını atıyormuşcasına sevişiyorduk, zaten minicik olan eteğini beline toplamış bir elimle dantelli külotunun üstünden kalçalarını okşuyor, diğer elimle de diriliği tişörtten belli olan göğüslerini sertçe sıkıp bırakıyordum.
Benim elim Serpil’in amında onun eli fermuarın içinden okşadığı sikimde sevişirken birden gacır gucur sürgülü cam kapının açılış sesini duyduk.

Hemen toparlandık ve sessizce oturmaya başladık, içeri giren telefonla konuşmak için gürültüden kaçmaya çalışan bir hanzoydu

-Taaam dedim amuna goyum , gelcem gelcem. Gapatt dedim yaa gapat. Gafamı ziktin gece gece
dedi ve kapıyı tekrar açıp çıktı.

Ama ambians bozulmuştu bir kere, toparlanıp bir kaç küçük öpücükten sonra tuvalate uğrayıp dağılan saçımızı başımızı düzelttikten sonra masamıza çıktık.

Serkan mola vermiş Ebru ile oturuyordu, masaya gelince kulağıma doğru uzanarak

– Nerdesin olm, napıyordunuz lan bu kadar uzun zamandır aşağıda

+Boşver amk, hevesim kursağımda kaldı zaten, siktiğimin hanzosu yüzünden, sonra anlatırım
dedim

-Tamam, neyse muhabbet iyi bakıyorum da

+Hem de ne iyi, afet çıktı olm, afett.

-Ohhh balını sikim senin

+Seninki de fena sayılmaz olm niye öyle diyorsun

– Ya bi sssss… neyse mk boşver.

Hep birlikte biraz sohbet ettikten sonra 30 dk sahnem kaldı ondan sonra bir şeyler yaparız dedi ve sahneye çıktı Serkan.
Makara muhabbet ile geçen 30 dk dan sonra sahne tamamlanmış Serkan gitarını vs toparlayıp gelmişti.

Serkan;
-Hadi yemek yiyelim

Serpil;
-Olur valla acıktım ben

Ebru;
– Ben de birşeyler yerim

Ben;
+Beni biliyorsun olm bana yemek olsun yeter(Serkan’a söyledim)

Serkan;
-Biliyorum fit ayı seni, dünyaları yiyorsun hala tığ gibisin ne göt var ne göbek

Benİ
+Eee yaradılış meselesi ne yapayım.

Serkan;
-Tamamsanız gidelim hadi

Ben;
+Tamam

Hesabı ödeyip çıktık.
Şampiyon Kokoreç’te birer kokoreç gömdükten sonra kızlar önde biz Serkan’la bir adım arkalarında yürürken Serkan’a

+Ne yapacaksınız siz

-Ne yapalım otele geçeriz

+Olm otelde ne yapacaksınız amk

-Ne yapayım başka

+Atlayalım gidelim bana, nevale de var evde. 3+1 yayla gibi ev daha ne olsun

-İyi o zaman öyle yapalım.

+Kızlar, gelin hadi taksiye binelim

Ebru;
-Nereye gidiyoruz ki?

+Bana, evde nevale var hem demlenir hem otururuz, sabahta benden gidersiniz?

-Bana olur da bilmem ki (Serpil’e bakarak)

Serpil;
Olur ya ne yapıcaz eve gitsek?

Ebru;
-Tamam o zaman

+Taksiiii!!!

10 dakikalık yolculuk sonunda evde aldık soluğu, her ne kadar haftada bir temizlikçi gelse de bekâr evi nihayetinde,

+Evin dağınıklığı için kusura bakmayın, evde hatun olmayınca böyle oluyor

+Televizyonun yanındaki mini barda her şey var, oturun siz geliyorum hemen deyip duşa girip çıktım, altımda şort üstüm çıplak saçlarımdan damlayan bir kaç damla su omuzlarımda odadan içeri girdiğimde birer vodka doldurmuş içiyorlar,

Ebru Serkan’ın üstünde erimiş vaziyette yatarcasına koltuğa uzanmış , Serpil de zaten minicik olan eteğini oturuşu ile iyice yukarı çıkartmış bir vaziyette oturmuş tv izliyorlardı.
Ben de bir bardak vodka doldurup Serpil’in yanına oturdum. Bardaklar yarıya geldiğince inceden karşılıklı koltuklarda oynaşmaya başlamış, adım adım öteye taşıyorduk olayı. 5-10 dk sonra Serpil’in elinden tutup

+Gel biz içeri geçelim, Serkan sizde yan odada da yatak var orada yatarsınız

-Tamam kanka

+Hadi iyi geceler

-İyi geceler , eyv

Yatak odasına girdiğimizde kapıyı kapatmamla Serpil’e yumulmam bir oldu, deliler gibi öpüşüyorduk, masadaki oynaşmamız, bir hanzo yüzünden kursağımda kalan hevesim, alkolun etkisi ile iyice yükselen ateşimin vs herşeyin acısını çıkartmak için 1 saniye bile boşa harcamamalıydım.

+Üstünün başının olmayacağı zaman geldi(yine aynı gülüşle)

-E gelsin bi zahmet yanıyorum akşamdan beri

+Merak etme güzelim, söndürürüm ben seni

Cevap vermeden gözlerimin içine attığı bakışın yarattığı etkiyi megafonla “beni sikseneee” diye bağırsa yaratamazdı.
Göbeğini açıkta bırakan tişörtünü tutup bir çırpıda çıkarttım, mini eteğinin fermuarını çözüp aşağıya süzülmesi için bırakıverdim.
Artık karşımda şeker pembe dantelli sutyeni , dantelli külodu ve siyah fileli çorapları ile sikilmek için kıvranan bir orospu duruyordu.
Yatağa uzanmış karşımdaki bu kısrağı izlemekle meşguldüm.
Sütyenini açmak için hamle yaptığında

+Ben iç çamaşırı ile sevişmeyi çok severim

-Tamam o zaman çıkartmayayım?

+Hayır, çıkart üstündekileri. 2. çekmeceyi aç oradakileri giy

(Aldığım jartiyerler arkası ip germeli ve etek beli kumaş bağlamalı olduğu için ayarlanabilir yapıda)

-Vaaaayyy fanteziye bak jartiyer seti hem de etekli

+Çok severim(yine aynı gülüşle)

-Bunu giymek de işkence yaaa

+Hadi amaaa lütfen giy, hadi bekletme beni

-Tamam tamam

Bir kaç dakika sonra giydiğinde beyaz jartiyer takımı buğdaya çalan teninin üzerinde kar gibi ışıl ışıl parlıyor odayı aydınlatıyordu sanki, o dip diri göğüslerini belirginleştiren, biçimli kalçalarını daha bir güzel gösteren bu set içindeki Serpil’i izlemek yükselmem için yetti de arttı bile

+Geelll güzelimm, geelll

Dizlerinin üzerinde yatağa çıktı ve adım adım bana gelmeye başladı
Hayatımda hemen geçmesini istediğim ender zaman dilimlerindendi geliş süresi.
Sekse, cinselliğe aç, yıllardır sevişmemiz kişiler gibiydik. Öpüşmüyor, adeta birbirimizin dudaklarını, dilini yiyorduk. French kiss’in amına koymuştuk.
10-15 dk süren bu şehvetli ön sevişmeden sonra, tanımadığın bir insanla seks yapmanın ilk kuralı kırmızı çizgileri belirlemek olduğundan;

+Ben oral ve anal çok severim
Dediğimde, beklediğim cevabı almıştım.

-Ben deee

Serpil’i dudaklarımdan ayırıp kafasını hafifçe aşağı bastırarak ne istediğimi ifade etmiştim, o da ikiletmeden üzerimdeki tek kıyafet olan şortuma doğru yönelmiş, bayrak direği gibi olan sikimi şortun üzerinden okşamaya başlamıştı.
Oynamak, azdırmak hoşuna gidiyordu, her halinden, her tavrından belliydi bu.
Beni çıldırtmak, yalvartmak istercesine ağırdan alıyordu, santim santim indiriyordu ve açığa çıkan her yeri öperek ilerliyordu.
Sonunda sikimi açığa çıkartıp;

-Oooo bakın burda kim varmışşş
Dedikten sonra başına ufak öpücükler kondurmaya, birkaç öpücükten sonra başını ağzına almaya başladı.
Bu işi bildiği ve yaparken keyif aldığı her halinden belliydi sürtüğün, bense ellerimi başımın altına koymuş anın tadını çıkartıyordum.
5-6 dk muameleden sonra saçlarından asılarak yukarı çektim ve ;

+Sıra 69 da bebeğim

-Oooo bu işi biliyorsun demek!, işini bilenleri severim

+Tabi ki, hünerlerimi göstereyim sana.
69 pozisyonuna geçmiş birbirimizi yalıyorken birden paaattt diye kapı açıldı,

+Hasssiktir noluyo laaan?

Serkan;
-Yağız yetiş, Ebru’ya bir şey oldu.

+Noldu amk, ne oldu laan?

-Bilmiyorum abi bayıldı birden, koşş

+Hay mk, ne oldu olm?

Koşar adım odaya gittiğimde ebru boylu boyunca yatıyor, zar zor hırıldayarak nefes alıyordu.
Olayın benim evimde geçmesi içime doğru sıçmam için yeterli bir sebepti.

+ Ne oldu olm anlat!

-Abiii yalıyordu, sonra bayıldı birden, ben de anlamadım hiç bişi…

Serpil’de hıçkırarak ağlıyor bir yandan da Ebru’yu ayıltmaya çalışıyordu

+Durduk yere bir şey olmaz, ters bir şey mi yaptın?

Serpil;
-Astımı vardı onun krizi tutmuş olabilir
Dedi kekeleyerek.

Daha sonradan anladığım kadarıyla kodumun hayvanı(serkan) deep throat yaparken hatuna fırsat vermemiş o da nefessiz kaldığı için krize girmişti.

Bir süre uğraştıktan sonra Ebru kendine gelmişti, ama bütün ambians piç olmuş, sex ortamı kaybolmuş mal mal ve çırılçıplak vaziyette oturuyorduk odada.

Ben;
+Ebru iyi misin?

-İyiyim

+Bir şeyler ister misin?

-Yok yok, iyiyim, teşekkürler.

+Eee kızım madem böyle bir sorunun var niye söylemedin bu hayvana

-Ne bilim böyle coşacağını, sizin seslerinizle gaza geldi iyice

+Bizim seslerimizle mi?, olaya bile giremedik sizin sayenizde, aklımız çıktı mk!
Dedim yarı kalkık sikimi göstererek,

-Yaaa kusura bakmayın sizin de gecenizi piç ettik

+Ee yani

-Telafi ederiz ama

+Nasıl yani

-Bir şeyler içelim anlatırım ben

+İyi bakalım, öyle diyorsan, o zaman siz bir şeyler hazırlarken ben de bi elimi yüzümü yıkayayım.
Kızlar içecek birşeyler almaya giderken Serkan’a;

+Yapacağın işi sikerim, geceyi de piç ettin, aklımı da çıkarttın, amk biraz insan gibi davransana kıza

-Ne bileyim kanka, ben de korktum amına koyim

+Neyse bir şey yok ya ona da şükür

Kızlar ellerinde birer kadeh viski ile geldiler.

Ben;
+Eee ebru, nasıl telafi edeceksin bakalım?

-Bu biraz da Serkan’la Serpil’e bağlı

+Ne bağlı onlara?

-Telafi süreci

Serkan;
-Ne söyleyeceksen söyle kızım delirtme adamı

Ebru;
-Serpil ve Yağız’dan özür dilemek istiyorum

Serkan;
-Anlamadım

Ebru;
-Bu geceyi 2 grup halinde değil de tek parça tamamlayabiliriz

Serpil;
-Grup yapmaktan mı bahsediyorsun?

Ebru;
+Siz de kabul ederseniz neden olmasın?

Serkan;
-Sen ne dersin kanka?

Ben;
+Kızlar için sorun olmayacaksa benim için sorun yok

Serpil;
-Bilemedim ki şimdi birden…

Ebru bu lafımdan sonra gözlerimin içine bakarak oturduğu yerden kalktı, yanımda oturan Serpil’in elinden tutup kaldırdı, dudaklarına yapıştı, Serkan ve ben olan biteni izliyorduk, bir süre öpüştükten sonra

Ebru;
-Bu olayda en mağdur olan yağız, ondan özür dilememiz lazım
Dedi Serkan’a bakarak. Serpil’i elinden tutup dizlerimin yanına yere oturttu,

-Seni korkuttuğum için özür dilerim

Diyerek dudağıma bir öpücük kondurup kendi de diğer tarafıma oturdu.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Efe ile Nilin Hikayesi.-9

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur

Efe ile Nilin Hikayesi.-9

Kocamla o yaşadığımız o itiraf ve seks dolu pazar gününü unutamam hiç… Her şeyi anlatabiliyordum ona… İçimi kemirip duran sıkıntıların, yaşadığım olayların, beni zor duruma düşüreceğine inandığım eski anıların hiç de önemli şeyler olmadıklarını göstermişti bana…

Efe için önemli olan dün değil, bugündü… İçinde yaşadığımız an… Ve kocam sayesinde biliyordum ki içinde bulunduğumuz zaman da çok güzel geçecekti.

Ama dikensiz gül bahçesi olmaz derler ya… Tek sıkıntımız kocamın sikinin boyutlarının küçük olmasıydı. Neredeyse çocuk pipisi kadardı Efe’nin siki… Sevişirken ona da söyleyebilmiştim bunu… Öyle rahattım ki onun yanındayken… Cinsellik konusunda her şeyi hiç çekinmeden konuşabiliyorduk.

Hele sevişirken, ateş iyice bacayı sardığında, orgazma yaklaştığımız anlarda, beni başka erkeklerle paylaşabileceğini bile söylemişti kocam… Koca yaraklı erkeklere siktirecekmiş karısını… Pipisinin küçüklüğünü bana hiç hissettirmeyecekmiş. Eski sevgililerimi, erkeklerimi bulup getirecekmiş. Hatta, onlar beni sikerken yanımızda oturup izleyecekmiş…

Sabahki sevişmemizden sonra duşumuzu almış, evin içinde giyinmeden çırılçıplak, öpüşe koklaşa kahvaltımızı yapmıştık. Kocamın kucağına oturup lokmalarını ağzına vermiş, ballı sütünü içirmiş, onu bal kaymakla, tek tek ağzına verdiğim cevizlerle beslemiştim.

Kahvaltıdan sonra kendimizi tekrar yatak odasına, yatağımıza attık kendimizi… Sakin sakin, konuşmadan yatakta yatıyor, dinleniyorduk. Başımı onun göğsüne, bir bacağımı onun bacağının üstüne koymuştum. Göğsüne yayılan saçlarımı, çıplak sırtımı okşuyordu. Ben de onun karnını, kasıklarını, yine sertleşmeye başlamış pipisini okşuyordum durmadan…

“Söylesene Efe…” dedim sonunda… “Neden Ahmet’in sikini anlattırdın bana? Beni siken erkeğin sikinin ayrıntıları neden tahrik ediyor bu kadar seni? Gelip seni sikmesini bile istedin. Bir nedeni olmalı bunun… Hele beni eski sevgililerime siktirme, karını onlarla paylaşma isteğin… Gerçek duyguların mıydı, yoksa sikin sertleşsin diye fantazi mi yapıyordun?”

“Ben de senin gibi yapayım mı Nil?” dedi. “Hiç bir şeyi saklamadan, utanmadan, her şeyi anlatayım mı?” Başımı kaldırıp dudaklarından öptüm kocamı, somurdum. Sonra da,

“Elbette Efe…” dedim. “Ben sana her şeyimi anlattım. Başıma gelen her şeyi, yediğim bütün naneleri… Biraz daha anlatacaklarım var ama seni dinleyeyim şimdi… Sen nasıl anlayışla karşıladıysan beni, olgun bir erkek gibi dinlediysen eskilerimi, hatalarımı, ben de seni aynı şekilde dinlemek istiyorum.”

“Peki canım… Sen bana Ahmet’in yarrağını nasıl yediğini anlattın ya ballandıra ballandıra… Nasıl sikti, nasıl soktu, boyu nasıldı, kalınlığı nasıldı…”

“Evet, ama sen istedin diye anlattım ayrıntıları…”

“Tamam bir tanem… Aslında o yarağın nasıl bir şey olduğunu biliyordum ben… O yarağın girip çıkarken verdiği zevki ben de tattım.”

“Nee? Nasıl yani? Ne diyorsun?” Ağzım açık kalmıştı şaşkınlıktan…

“Canım, eski olaylar, ergenliğin verdiği azgınlık işte… Amcaoğlu, ben, bir iki samimi arkadaşız o günlerde… Yeni yeni sikimiz kalkmaya başlamış. Kamışa su yürümüş. Dişi sinek görsek sikimiz kalkıyor. Otuzbir çekmeyi öğrenmişiz birbirimizden, günde üç beş… Arka bahçede, birimizin boş bulduğumuz evinde toplanıyoruz, cinsel muhabbetler dönüyor.”

“Yoksa, birbirinize…”

“Dinle bak… Porno cd kiralıyoruz, evde toplanıp porno izliyoruz. Ahmet de babasının porno cd koleksiyonunu keşfetmiş. Birini takıp, öbürünü çıkarıyoruz. Nerdeyse tek eğlencemiz… Hepimiz cinsi sapık olup çıktık bir dönem…Artık öyle azgın kuduruk hale geldik ki, birbirimizden utanmadan sikimizi çıkarıp resmen otuzbir çekiyoruz film izlerken…

Tabi o arada birbirimizi kesiyoruz. Herkes görüyor kimin ne malı olduğunu… Bende bir terslik olduğunu işte o günlerde öğrendim. Diğerlerininki normal gelişmiş, ama benim sikim onlardan küçük… Diğerlerinin yanında minicik kalıyor. Hele en büyüğü bizim Ahmet’te… Beni ikiye katlıyor oğlan…”

“Biliyorum kocacım… Ben şahidim. Hatta onunkinden üç dört tane Efe çıkar”

“Bilirsin tabi, ikimizin sikini de tattın sen karıcım… Neyse… Bir gün bizimkiler evde yok, Ahmet’i çağırdım eve, film getir dedim, beraber izleyelim. O gelene kadar cd oynatıcıyı, televizyonu bizimkilerin yatak odasına kurdum, hazırladım. Ahmet gelince yanında getirdiği bir sürü filmden birini taktı, izlemeye başladık.

Yatakta yan yana uzanmış, ağzımız açık, en adi cinsinden porno izliyoruz. Koca koca zenciler, sarışın çıtır kızlara bir sokuyorlar, bir bağırtıyorlar, aklımız duruyor. Ahmet biraz sonra,

“Amcaoğlu, ben dayanamıcam, otuzbir çekicem.” dedi.

“Çek oğlum, evde yalnızız nasıl olsa, istediğini yap…” dedim.

Bu çıkardı malafatını… Elini tükürükledi, filmi izlerken sikini okşamaya başladı. Offf… Ben bir filme bakıyorum, bir Ahmet’in elindeki koca yarrağa… Daha o yaşta kocaman siki var herifin… Taş gibi olmuş, başı göbek deliğine değiyor. Ben önce utandım çıkarmaya… Görünce sikim ufak diye alay etmeye başladılar çünkü…

“Ahmet… Ben de çekicem ama, sikimle alay etmeye kalkarsan bozuşuruz bak…” dedim.

“Ulan ibne, ben seninle taşak geçtim mi hiç? Öbür ibneler yapıyor. Aldırma sen onlara… Sen kızdıkça daha çok üstüne geliyorlar…” dedi filmden gözlerini ayırmadan…

Ben de kalktım, rahatça otuzbir çekeyim diye üstümdekileri çıkardım ne varsa, çıplak uzandım. Sikim elimde… Gözüm ekrandaki pornoda… Arada Ahmet’in sikine bakıyorum. Islata tükürükleye boydan boya sikini okşuyor o da…Benim baktığımı hissedince o da çevirdi başını,bir bana baktı, bir elimdekine…

“Efe, ama hakkaten küçük seninki lan…” dedi ciddi ciddi… “Çek bakayım elini…”

Elimi çektim. Bacaklarımın arasında garip garip dikiliyor benimki… Ahmet de kendininkini gösterdi. Gerçekten baya fark var aralarında… Birbirimizin sikini yakından inceliyoruz.

“Elleyeyim mi?” diye izin istedi benden… “Benimki kadar sert mi merak ediyorum.”

“Tamam ama, ben de seninkini ellicem.” diyerek izin verdim.

Vcd playerdan filmde sikişenlerin ahlamaları ohlamaları yayılıyor, ekranda durmadan sikişen kadınlar erkekler… Biz iki oğlan birbirimizin sikini elleyip inceliyoruz. Elini uzatıp iki parmağıyla sikimi tuttu Ahmet… Kalınlığını ölçer gibi… Sonra parmaklarını kapatıp sıktı. İçim bir hoş oldu. Elini tutup engel olmaya çalıştım, inleyerek

“Napıyon oğlum?” dedim.

“Dur lan, ölçüyorum işte kalınlığını ibne… Sikini elliyoruz, götüne dokunmadık, korkma…” dedi.

“Tamam, bırak, sıra bende…” dedim. Elini çekti, ben onunkini elime aldım. Eh, benim pipimin yanında bütün haşmetiyle avucumun içinde koca yarak… Elleyip sıktım, başını tuttum, kabarmış kan damarlarını parmak ucuyla izledim. Yakından eğilip bakıyorum bu arada… Ahmet inledi ben okşarken,

“Efe, filme baksana…” dedi. Baktım, iki erkek bir kadın sevişiyorlar. Erkeğin biri zenci, kocaman siki var, öbürü beyaz… Koca, karısını zenciye siktiriyor. Siki ufacık… O ufak sikten sonra zencinin yarrağını yiyen kadın bayram yapıyor. Koca da yanlarında ama, karısının sikilişini izliyor. Bir ara karısının içinden çıkardı zencinin sikini adam, boydan boya yalamaya başladı.

Ben elimde Ahmet’in azmanı, filme dalmışım. Adam bir güzel yalıyor zencinin sikini, bir iştahlı yalıyor, ağzına alıyor ki… O arada Ahmet elini sırtıma götürdü, okşayarak aşağıya indi, kalçalarımı okşamaya başladı. Kendime geldim,

“Napıyosun oğlum sen?” dedim. Ama ne sikini elimden bırakıyorum, ne de götümü okşamasına engel oluyorum. Hoşuma gidiyor okşaması… Ürperiyorum… Zevk alıyorum düpedüz… Ahmet’in sesi ergenlikten çıkmış, çatal çatal, boğuk,

“Efe… Bi şey söylücem ama kızmak yok…”

“Neymiş?” dedim. Gözümüz filmde ama…

“Sen de benim sikimi yalasana…” dedi.

“Yok artık sen de…” dedim, benim sesim de boğuk… “İbne miyim ben oğlum?”

“Ulan salak, bir iki dil atınca ibne mi olursun? Bak adam ne güzel yalıyor zencinin sikini işte… İstersen ben de seninkini yalarım. Kapat gözlerini, kadının yaladığını hayal et… Ben öyle yapıcam… Nasıl bi zevk olduğunu öğreniriz, denemiş oluruz işte…”

“Önce sen benimkini yalarsan olur…” dedim.

“Tamam ulan, yat şuraya…” dedi. Yattım. Pipim kalkmış zaten, eline aldı benimkini… Merakla bekliyorum. “Kapat gözlerini, bakma…” dedi ters ters…

Gözlerimi kapattım. Biraz okşadı pipimi… Sonra dilinin sıcaklığını hissettim. Kasıldım. Sıcacık dili ıslak ıslak pipimin başında gezindi. Sonra dudaklarını açıp ağzının içine soktu. Emiyor. İnanılmaz bir zevk… Amcam senin amcığını yaladığı gece nasıl unutulmazsa, benim için de o ilk sikimin yalanışı unutulmaz.

Bir çıkarıyor ağzından, gövdesini yalıyor, bir ağzına sokuyor emiyor. Zaten ne kadarcık şey, sıcak ağzının içinde kayboluyor sikim… Fazla dayanamadım zaten, sarsılmaya başladım. İlk oral seksimi amca oğluyla, Ahmet’le yaşamış oldum. İlk kasılmamda ağzından çıkardı sikimi, çıkan bir iki damla sperm üstüme, göbeğime fışkırdı.”

“Sizi sapıklar sizi… Eee? Kocacım? Sen onun yarrağını yalamadın mı peki?”

“Daha bitmedi ki aşkım… Yalayıp emmeden bırakır mıyım o yarağı? Benim kasılmalarım bitip rahatlayınca bu kez Ahmet soyunup yatağa uzandı. Yarağı kalkmış, taş gibi, sıvazlayarak bana bakıyor, bekliyor. İki genç ergen, çırılçıplak yatakta uzanmış, birbirimizi süzüyoruz. Heyecan içindeyiz ikimiz de…

Yandan bacaklarının üstüne uzandım ben de, yüzüm ona dönük, yan yatar pozisyonda sikini tuttum. Benim pipi onun elinin arasında kaybolmuştu, ben onun sikini kavrayamıyorum nerdeyse, bilek gibi kalın… Ellerini başının altına koymuş, sırtüstü uzanmış beni izliyor merakla…

“Nasıl? Güzel mi, beğendin mi?” dedi. Elimle tutup sıktım. Teninin sıcaklığını, damarlarındaki kanın akışını avuçlarımda hissettim. İki yana salladım şöyle…

“Güzel…” dedim. “Filmdeki adamların siki kadar var bu Ahmet… Onlar kadar büyük… Benimki gibi pipi değil…”

“Hadi bakalım, yalama sırası sende… Sen de beni boşalt…” dedi keyifle…

Ben de onun yaptığını yapmaya, fimlerde gördüklerimi Ahmet’in sikinde uygulamaya başladım. Okşuyor, dilimle gövdesini yalıyor, başını ağzıma sokup ağzımın içinde emzik gibi emiyordum sürekli… Ahmet zevkten inlemeye başladı.

Ben sikini yaladıkça kasılıyor devamlı… Elini saçlarıma attı. Benim saç merakım var, hiç kesmiyorum, uzun saçlıyım. Ahmet saçlarımı çekiştirip kendine çekiyor, sikini ağzıma gömmeye çalışıyor.

Bir an önce boşalsın diye hararetle çalışıyorum, durmadan yalayıp emiyorum ama, o benden dayanıklı çıktı. Sürekli zevkten inlemesine, kıvranmasına ramen boşalmıyor bir türlü… Sonunda elleriyle beni okşamaya başladı. Az önce yaptığı gibi sırtımı, uzanabildiğince kalçalarımı okşuyor.

Ben de ses çıkarmadım, bedenimde dolaşan elleri ürpertiyor beni, hoşuma gidiyor. Götümün yanaklarını okşayan eli şiddetini arttırdı sonradan, sıkıp sıkıp bırakıyor götümü… Şaplak atıyor. Yeni ergenim, kılsız tüysüz bir bedenim var. Onun da hoşuna gidiyor belli, bir kadını okşar gibi her yerimde dolaşıyor elleri, parmakları… Zevk alıyorum. O okşadıkça kalçalarımı geriye çıkarıyorum daha çok okşasın istercesine..

. “Off… Efe… Kadın gibisin lan… Bembeyaz, tüysüz, parlak… Saçların da uzun ya… Gözümü kısıp baktığımda aynı kadın gibi… Ohhh… Yala sikimi yavrum… Yala… Emm…” İnliyor durmadan… “Senin de hoşuna gidiyor değil mi? Okşayayım mı seni? Mmmm… Götünün deliği sıcacıkmış… Ateş gibi…”

“Yapma Ahmet…” dedim siki ağzımın içinde boğuk boğuk… Ama o kadar…

Parmağını tükürükleyip ıslatmış, kaygan kaygan götümün deliğini okşuyor. O okşadıkça götümü, ben kendimden geçiyorum, ağzımdaki yarağını daha bir hırsla yalıyorum. Bir yandan da benim pipi sertleşmiş, bir elimle kendi pipimi okşuyorum. Ahmet arkadan götümün deliğine ıslak parmağını sokmuş, canımı yaka yaka parmağını sokup çıkarıyor.

“Geliyorum Efe…” dedi amcaoğlu, ben başımı geriye çekmek istedim.

Ama bırakmadı. Ağzımın içine sıvıları akmaya başladı. Nasıl boğa gibi böğürüyor, nasıl saçlarımdan tutmuş, sikini ağzıma gömüyor, anlatamam. Dakikalarca kasıldı, bardak dolusu spermlerini bana yutturdu. Arada ben tepinince sikini ağzımdan çıkarıyor, sonra tekrar tekrar ağzıma sokuyordu. Yavaşlayınca çıkarıp kenardan akan döllerini yalattırdı bana… Sikini, taşaklarını tertemiz yaptım yalaya yalaya…

“Bitirdin beni Efe…” dedi sonra… Yan yana yatakta çırılçıplak iki erkek uzanmış yatıyorduk.

“Sen de beni bitirdin puşt… Bütün döllerini yutturdun bana ibne… Bir de sikini taşşağını zorla yalattırdın üstüne üstlük…”

“Kusura bakma Efe… Ne yaptığımı bilemedim, kendimden geçtim anasını sikeyim. Amma çok güzelmiş be yalanmak… Bayıldım valla… Oral seks dedikleri buysa her zaman isterim ben bunu… Sen de sevdin mi? Götünü okşarken kendinden geçtin sen de… Oranı buranı elledim ama… Boşalmakta geç kalınca destek yapayım dedim. Götünün deliği sıcak sıcak tahrik etti beni…”

Hemen cevap vermedim. Aslında doğruyu söylüyordu. Müthiş zevk almıştım. O da bunu görmüştü. Saklanacak, inkar edecek bir yerim kalmamıştı. Sonunda ona da gerçeği itiraf ettim,

“Ben de sevdim Ahmet. Erkek erkeğe biraz ters oldu ama… Boş ver lan… En azından öğrenmiş olduk sikişmenin nasıl bir şey olduğunu…” Tavana bakıp sustuk bir zaman…

Televizyondaki film bitmişti. Ahmet öylece çıplak, sikini taşağını sallaya sallaya kalkıp getirdiği cd.leri karıştırdı, aralarından birini seçip taktı. Tekrar yatağa yanıma yattı. Ekranda yeni bir porno başladı. Biraz ilerleyince konusunun homoseksüel erkekler arasında geçtiğini gördük. Kaslı kaslı, iri yapılı delikanlılar birbirlerine giriyorlar, anal, oral her türlü sevişiyorlardı.

Daha önce bana itici gelen, çocuklarla kendi aramızda homo, top, ibne diye ad takarak aşağıladığımız bu ilişki, az önce Ahmet’le yaşadıklarımızdan sonra, şimdi gözüme değişik gelmeye başlamıştı. İlgiyle izliyordum. Ahmet de gözünü ekrandan ayırmıyor, hiç konuşmadan filmi izliyorduk.

Filmdeki genç, yapılı yakışıklı tüysüz oğlanın, kadın iç çamaşırları giyip erkeğini baştan çıkardığı, kendini ona siktirdiği bir sahne vardı ki, nefesim kesilmişti adeta… Soluk almayı unutmuş, dikkatle izliyordum.

Oğlan, oğlan dediysem, kaslı güçlü, vücut çalışmış pehlivan gibi bir şey… Nefis, baklavalı bir bedeni, sevgilisi kadar harika bir siki var. Fakat o güzelim erkek, aşık olduğu erkeğinin kucağına oturup sikini göt deliğine almış, oturup kalkarken kendi sikini sıvazlıyor, zevkini arttırıyordu. Yakın plan çekimlerde pırıl pırıl parlayan penisin nasıl büzüğünün içine gömüldüğünü görebiliyorduk.

“Offf… Bu ne yaa…?” diye yanımda homurdandı Ahmet… Taş gibi olmuş sikini eline almış, o da sıvazlıyordu. “Bu nasıl sikiş lan Efe… Herifler nasıl zevk alıyor, di mi? Am siker gibi göt sikiyor adamlar…”

İçim bir hoş olmuştu. İki erkek dudak dudağa öpüşüyorlar, birbirlerinin dillerini yalıyorlardı sikişirken… Bir de çekim yaparken o birbiriyle savaşan ıslak dillere, dudaklara kameranın zum yapmaları, o kaslı tüysüz bedenleri okşarken ellerinin gezdiği yerleri, biçimli kasları yakından göstermeleri…

Hiç konuşmadan, hipnotize olmuş gibi kalktım yataktan… Gidip annemin çekmecelerini karıştırmaya başladım. Ön tarafta annemin külotları, sütyenleri… Biraz arkaları karıştırınca aradığımı buldum.

Sanırım annemin babamla sikişirken giydiği çamaşırlardı bunlar, fantazi, minicik, danteller, transparan, içi gösteren külotlar, tangalar, yarım sütyenler… Çorap çekmecesinin yarısı annemin külotlu çoraplarıyla doluydu. Onun da arkasında incecik, siyah jartiyer çoraplarını gördüm. Gözüme kestirdiklerimi bir top yapıp gizlice elime aldım, kapıya yöneldim.

“Nereye, tuvalete mi?” diye sordu Ahmet yatakta yattığı yerden…

Başımı yan çevirip omuzumun üstünden yatağa baktım. Eli sikindeydi hala… Taş gibi aletin başı mor mor parlıyordu. Gözünü filmden, feryat figan birbirini sikip duran homolardan ayırmamıştı. Yakışıklı, dalyan gibiydi piç oğlu piç… Okulun basket takımındaydı, spor yapardı hep… İçim bir gıcıklandı ona bakarken… Silkinip kendime geldim,

“Hı, işemeye gidiyorum.” dedim, çıktım.

Banyoda annemin çamaşırlarını tek tek inceleyip, beğendiklerimi ayırdım, giymeye başladım. İncecik siyah bir jartiyer çorap çiftini beğendim, onu bacaklarıma geçirdim. Külotlara baktım, siyah şeffaf fırfırlı bir tanga güzeldi, onu da giydim. Siyah bir sütyen seçip göğsüme taktım. İçinin boş olması hoşuma gitmedi, gerçek meme gibi biraz daha kabarık dursun diye içine bir iki çorap tıktım.

Dolabı açıp annemin makyaj takımlarından kıpkırmızı bir ruj bulup dudaklarıma sürdüm. Yanaklarıma fondöten sürüp parmaklarımla iyice oğuşturdum. Göz kapaklarıma onun parlak yeşil farından sürdüm. Gözümün kenarlarına korka korka rimel çektim. Kaşlarımı siyah renkle iyice belirginleştirdim, yay gibi yaptım. Artık makyajım da tamamdı. Annemin parfümlerinden birini alıp bolca, bulut gibi üstüme sıktım. Dolapta duran vazelin gözüme ilişince onu da aldım.

Holdeki vestiyerin aynasına baktığımda, aynada çok seksi, nefis bir kadın duruyordu. Kılsız tüysüz bedenimle, yeni yetişip serpilmekte olan, sevgilisini tahrik etmek için aşırı makyaj yapmış, biraz sonra sevgilisiyle sevişecek, kendini ona becertmeye niyetli, seks arzusuyla yanan şehvet dolu, isterik bir genç kız…

Vestiyerde annemin bazen ev içinde giydiği ince yüksek topuklu siyah lame terliklerini alıp ayağıma geçirdim. Vestiyer aynasında oramı buramı düzeltip kendime çeki düzen verdim, son bir kez kendime baktım. Hakikaten sikilecek kıvamda bir kadın gibi görünüyordum. Heyecan içinde kalmıştım. Sanki az sonra gerdeğe girecek bakire bir gelin gibi kalbim çarpıyordu.

Sonra da yatak odasına gittim. Bir elim kapının pervazında yukarıya uzanmış, kapıya yaslanıp durdum. Arkama sakladığım elimdeki vazelinle, içerdeki erkeğe seksi bir poz vererek kendimi gösterdim. Biraz ucuz bir orospu gibi görünüyordum ama olsun, amacım içerdeki erkeği tahrik etmek değil mi?

Ahmet eli kalkmış sikinde, gözünü hala filmden ayırmamıştı. Benim geldiğimi fark edip öylesine bir baktı, tekrar filme dönecekti ki manzaranın ayırdına varınca gözleri fal taşı gibi açıldı. Öylece, hareketsiz, eli sikinde, yatakta çıplak uzanmış bana bakıyordu ağzı açık…

“Beğenmedin mi?” dedim kırmızı rujlu dudaklarımı büzüp…

“Efe…? Naptın oğlum sen?” diyebildi sonunda, hala şaşkındı.

“Efe yok” dedim. Yüksek topuklu terliklerin üstünde şuh bir kadın edasıyla kırıta kırıta yürüdüm, yatağın kenarına oturdum.

“Bir iki saatliğine Efe yok. Biz varız. Kızların evcilik oynadığı gibi biz de karı koca oyunu oynayalım. Ben senin sikmen için yanıp tutuşan bir kadınım. Sen de benim erkeğimsin. Hadi, filmdeki adam gibi, ne yapacaksan yap… Onlar gibi sevişelim biz de… Nasıl bir zevk olduğunu biz de öğrenelim amına koyayım. Bir kereliğine yapıcaz ama… Sonra da ölene kadar unutalım bunu… ”

Sırt üstü uzanıp başımı yastığa koydum, Ahmet’e baktım. Jartiyer çoraplı bacağımın birini dizden kırıp kaldırmış, tanga külodumun üstünden kasıklarımı okşayarak ona bakıyordum. Lame terlikler hala ayağımda duruyor, bana ayrı bir seksi hava katıyordu.

Ahmet de ilgiyle bana bakıyordu. Şaşkınlığı azalmış, gözleri kararmaya başlamıştı.

“Emin misin?” diye sordu son defa… Elimi uzatıp kasıklarında yükselen dimdik sikini tuttum, avucumda erkekliğinin sıcaklığını hissederek sıktım,

“Eminim…” dedim. “Demin götümün deliğini okşarken parmağın zevkten öldürdü. Biraz da bunu deneyelim. Senin için hazırlandım bak… Annemin sikiş çamaşırlarını giydim. Babama kendini siktirirken bunları giyiyor herhalde orospu… Sen de pornodaki adamın yaptığı gibi yap… Bu koca sikinle beni becer… Sik beni hadi…”

Yapmayacak, beni sikmeyecek diye ödüm patlıyor, içim içimi yiyordu. Kendimi bu vaziyete soktuktan sonra beni refüze ederse yanmıştım. Hayat boyu bu reddedilişi unutamazdım artık…

“Off… Kahpe… Sikimi yala öyleyse… Islat, kayganlaşsın iyice… Götüne yarrağımı sokarken canın yanmasın…” deyince öyle sevindim ki… O da kendini kaptırmıştı benim başlattığım seks oyunumuza…

“Vazelin getirdim canım…” diyerek doğruldum. Şehvetle rujlu dudaklarımı onun dudaklarına yaklaştırdım. Öpüşmek istiyordum onunla… Dudaklarını emmek istiyordum.

“Yapma…” diyerek başını çevirdi. “O kadar da değil, biraz zaman tanı…”

İsteğine saygı göstererek eğildim. Dudaklarımla erkeğin geniş göğsünü baştan başa kat ederek karnını, kasıklarını öpe öpe, başımı Ahmet’in kucağına gömdüm. Ben rujlu dudaklarımla onun harika sikini yalayıp yutarken, sikinin her yerinde kırmızı dudak izlerimi bırakırken, o da her yerimi okşuyordu. Sütyenimi, kalçalarımı, tanga külodumu, çoraplı bacaklarımı…

“Parfümün de güzelmiş. Sik kaldırıyo… Mmm… Gerçek karı senin yanında halt etmiş yavrum…” dedi. Şehvetten kıvrandım.

“Sen de şu babamın kokusundan sık. Erkek gibi kokmanı istiyorum.”

Dediğimi yaptı. Beni bırakıp kalktı, babamın traş kokusundan sıktı. Onun erkek kokusunu burun deliklerimi aça aça içime çektim. Harikaydı. Kaldırıp beni koklaya koklaya yatağa yatırdı. Sütyeni sıyırıp içindeki kabarık olsun, gerçek meme, gerçek sütyen gibi dursun diye sokuşturduğum çorapları çıkardı, göğüs uçlarımı emip yaladı, beni kıvrandırdı.

Çorapların üstünden bacaklarımda gezinen ellerinin sıcak teması zevkten öldürüyordu beni… Ateşli bir kadın gibi zevkten kıvranıyordum onun okşamalarıyla… Göğüs uçlarımdan sonra durmadı, dudaklarıma kadar geldi. Öptü beni… Fikrini değiştirebilmiştim demek ki… Ben de onu öptüm. Diliyle rujumu yaladı, dilini öptüm. Kaçınmak istedi, bırakmadım. Saçlarından tutup kendime çektim isterik bir hareketle, dudaklarını emdim.

Biraz öpüştükten sonra çevirdi beni, 69 pozisyonuna getirdi, ben onun yarağını yalayıp emerken, o da benim tanga külodumu kenara sıyırıp sertleşmiş pipimi ağzına aldı.

Birbirimizi yalayıp durduk. Eliyle göt yanaklarımı ikiye ayırıyordu emerken… Parmaklarını ıslatıp ıslatıp götümün deliğini okşuyor, kaygan parmağını götümün deliğine sokuyordu. Siki boğazıma kadar gömülmüşken çıkarıp,

“Ohh, vazelini kullan Ahmet… Daha güzel olur, zevk alırım.” diyebildim.

“Tamam canım, merak etme sevgilim…” diyerek vazeline batırdığı parmağını tekrar sokup çıkarmaya başladı. Baya baya zevk alıyordum parmağından… Ahmet başını iyice uzatıp arka deliğime yetişti, dilini götümün deliğinde hissettim.

“Ohhh…. Ahmett… Dilin sıcacıkmış…” diye inledim cilveli cilveli…

Pozisyonumuzu bozup kalktı, bacaklarımı aralayıp arasına girdi. Kalçalarımdan tutup altına yastığı sürdü. Götüm nerdeyse havaya dikilmişti, heyecanla onu bekliyordum. O da bekletmeden külodumun ağını yana sıyırıp başını kalçalarımın arasına gömdü, dilini deliğimde hissettim.

O sıcacık dil beni kendimden geçirdi. Ucunu sivriltip içine sokar gibi yapıyor, deliğin etrafını yalıyor, beni delirtiyordu zevkten… Arada vazelinli parmağını devreye sokuyor, kaygan kaygan girip çıkıyordu deliğime…

Ben zevkten kıvranırken parmağımı ağzına götürdüm, dudaklarının arasına aldı, ağzına sokup emdi. Tükürükleriyle kayganlaşan parmaklarımla sikimi okşamaya başladım ben de… Offf… Nil, nasıl bir zevk, anlatılmaz…”

“Biliyorum Efe… Harika bir şey… Aç bacaklarını, sen anlatırken ben de seni yalamak istiyorum kocacım…”

“Offf… Sen de harikasın Nil… Çok güzel yalıyorsun karıcım… Ohh… Evet… Oramı yala… Götümün deliğini… Mmmmm… Nefis…

O gün de güzeldi ama… Götümü yalaya yalaya bitirdi beni Ahmet… Sonra da kaldırıp domalttı beni yatakta… Arkama geçti. Tanga külodumu hala çıkarmamıştı. Kalçalarımda duruyordu tül külot… Hırsla götümün yanaklarını sıkıp sıkıp bırakıyor, külodumu çekiştiriyordu.

“Ohhh… Yavaş Ahmet… Canımı yakma…” diye kalçalarımı salladım… Sanki yavaş dememişim gibi tuttuğu gibi tanga külodumu cart diye yırttı çıkardı. Ahhh… diyerek kadın gibi inledim altında…

“Ohhh… Çok seksisin kız… Kalçaların taş gibi, bayıldım senin götüne… Hazır mısın sikilmeye yavrum? Bu yarrağımı götüne almaya hazır mısın?”

“Hazırım. Hadi… Ne yapacaksan yap… Sikeceksen sik beni…” dedim.

“Sikime vazelin sür biraz… Kendi deliğine de sür bol bol… İyice kayganlaşsın.”

Dediklerini yaptım. Yaladım, ıslattım. Yoğurt gibi vazelini hem onun yarağına hem de kendi deliğime sürdüm, bulaştırdım. Sonra da dirseklerimi yatağa koyup kalçalarım yukarda, erkeğimi bekledim.

“Oh kocacımm… Ne güzel anlatıyorsun. Azgın bir orospudan farkın yokmuş o anda…”

“Evet Nil… Gerçekten öyle hissediyordum kendimi… Şimdi anlatırken iki cinsi sapık gibi görünüyor vaziyet ama… O gün, o anda, o yatak odasının ortamında öyle doğal geliyordu ki bize… İkimiz de deli gibi azmışız. Sikimiz kalkmış. Porno film oynuyor bir yandan bağrış çağrış… O gün dibine kadar zevk alıcaz, başka yolu yok… Sikmenin, sikilmenin zevkini tadıp bakacağız. Pornoları izleye izleye kurs aldığımız seks olayını öğreneceğiz.

Ahmet fazla bekletmedi, onun da dayanacak hali kalmamış zaten… Sikini tutup arkama dayadı. Başını deliğimin etrafında dolaştırdı, kaygan kaygan okşadı. Ben zevkten yayıldım, anüsümün ezilip büzüldüğünü, açılıp kapandığını hissedebiliyorum. Kaşınıyor, içine bir şey girsin istiyor deli gibi…

Yarağının başını dayayıp zorlamaya başladı yavaş yavaş… Minik minik hareketlerle benim bakir göt deliğimi yarıyordu yarağının başı… Biraz, biraz daha, derken başı gömüldü içime… Ama gerildi iyice büzüğüm, acımaya başladı, ben ürktüm… İnledim,

“Ahmet… Acıyor… Bırakalım biz bunu…” Parmakları mengene gibi belimi yakalamış, santim oynattırmıyor, kaçamıyorum. Arkamdan hırladı,

“İş buraya gelmişken seni sikmeden bırakmam canım…” dedi. “Bu yarak bu göte girecek. Hadi karıcım, kendini rahat bırak… Kaslarını gevşet… Bak ekrana, adam zencinin sikini alıyor götüne… Biraz sonra alışır senin göt de… Ohhh…”

Karıcım demesi bitirmişti beni… Bir de elini alttan atıp pipimi okşamaya başlamasın mı… Vazelinli kaygan eliyle sikimi okşuyor. Zevk veriyor. Zevk aldıkça benim göt deliği açılmaya, amca oğlumun haşmetlisi santim santim götüme girmeye başladı.

Canım yanınca kendimi kasıyordum, o bekliyordu. Ben alışıp rahatlayınca tekrar bazukasını ileri sürüyor, yavaş yavaş ilerliyordu arkamda… Yarısına kadar girince ileri geri yapmaya başladı. Zaten boydan boya vazelinli, kaygan yarak götümün deliğinde inanılmaz zevkler bırakarak kaymaya başladı.

İkimiz de zevkten bitiyorduk. O sikmekten, ben sikilmekten müthiş zevk alıyorduk. İnlemelerimiz, benim ara ara canım yanınca koyverdiğim canhıraş feryatlarım yatak odasında yankılanıyor, porno filmdeki bağırışlara karışıyordu.

“Ohhh… Harika…” diye çığlık attı en sonunda Ahmet… “Karıcım… Çok zevk veriyorsun bana… Götünün deliği harika… Bitiriyorsun beni…” diye diye inliyordu.

Elleri belimden tutmuş, beni kendine çekip uzaklaştırıyor, acımasızca sikiyordu beni… Kasıklarını götümün yanaklarına vurduruyordu artık… O koca yarak dibine kadar götümün deliğine girip çıkıyordu sürekli… Ben de altında bağırıyor,

“Ahhh… Canım yanıyor Ahmet… Çok kötüsün… Kocamm… Ohhh… Yarrağın zevk veriyor aşkım…” diyerek hem kendimi, hem de Ahmet’i ateşliyordum.

Sonunda kasılıp kaldı arkamda… Parmakları acımasızca etime gömülmüş, yarrağını da dibine kadar kasıklarına kadar götüme geçirmiş, yükünü göt deliğime boşaltmaya başlamıştı… O upuzun, canım güzel sikinin kasılmalarını bütün kanalımda hissediyordum.

Ben de boşaldım sonunda… Nefes nefese, hırlayarak üstüme yığılıp kaldı. Ağırlığı altında çöktüm. Kendine gelene kadar kıpırdamadan erkeğimin altında öylece kaldım. Sonunda başarmış, erkeğimi içime alabilmiştim. Sikilmenin zevkine varmış, Ahmet’in güzel sikinin tadına bakabilmiştim. Çok yorgun, fakat çok mutluydum.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Facebook”ta Tanistigim Evli Bayan

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Abs

Facebook”ta Tanistigim Evli Bayan
SELAM ARKADASLAR BUGUNKi HiKAYEM YAKLASIK GECEN SENE BU ZAMANLARDA BASLAMIS SUAN HALA DEVAM EDEN EVLI DOSTUMLA GIZLI SEX ILISKIMLE ILGILI.

Size anlaticak cok hikayem oldugundan bahsetmistim ilk yazdigim yazimda Yazdiklarim tamamen yasanmis gercek hikayelerdir.UKALALIK GIBI OLMASIN MA ALMANYANIN HER SEHRINDE BIR KADIN SIKDIM DESEM YALAN OLMAZ HELE YASADIGIM SEHIRDE HADDI HESABI YOK BILIYORUM BELKI BÖYLE ANLATAN INSANLAR COK OLABILIR ETRAFINIZDA AMA NAPAYIM BENIM KIMYAMDA VAR BU SEX MANYAGIYIM BEN ACIK VE NET TIPIMDE BUNA MUSAIT OLUNCA GERISI GELIYOR.Bu arada nokta ve virgül yada büyük harf basliklarini unutursam kizmayin cünki o sekilde hem uzun sürüyor hemde benim tarzim degil umarim kafaniz karismaz 😀

Gelelim Hikayemize benim kendime ait facebook hesabimdan haric bir baska hesabim daha var onuda bi arkadasim icin acmistim ve her önüme geleni ekliyordum arkadasim yilbaslarinda party düzenliyordu oraya ekleyip biriktirmedigimiz insalari genellikle hamburg ve cevresinden olanlari davet ediyorduk party reklami amacli neyse birgün yine ordan birilerini davet ediyorum yilbasina 1 kac hafta kala gecen sene bu zamanlari bir oldun bir bayan esmer etine dolgun tam brezilyali tipi var hani derlerya at gibi kari tabiri caizse ayni onun gibi selam verdim karsilik verip oda selam verdi nasilsin iyimisn derken falan face profilinde esiyle resmini falan gördüm sordum evlimisin felan evet dedi ama paylastigi resimler resmen insalari tahrik etmek icin cekilmisti ve utanadim cekindim daldim hemen basldim iltifata ve resimlerin sexyliginden bahsetmeye kendi resmim yoktu benim diger hesapta ama kadin okadar azmiski beni görmeden oda sohbete eslik ediyor beni daha cok tahrik ediyordu sohbet koyulasti bulusmaya karar vermistik yilbasindan sonra tabi o sirada resimlerimi falan yolladim kendi hesabimdan ekledim yazisiktk telefonlastik hemen hemen hergün yeni resimler cekip bana whatsapp uzerinden veya face uzerinden yolluyordu gün geldi catti 1 ci aydi ocak 2013 hamburga kar yagmisdir oda bana 50 km uzaklikta yasiyordu ciktim yola yarim saate ordaydim cocuklari ablasina birakip kendisi annesine gidiyor gibi cikmisti evden verdigi adrese annesinin evinin önüne gittim ve o an gelmisti salina salina geliyordu evli orospum geldi ve yazisitigmiz gibi hayelimizi gerceklestirdik hep arabaya biner binmez yanina gelince direk öpüp seni azima alicam falan fanzetileri yapiyorduk aynende öyle oldu arabaya bindi atesli bi öpücük verip direk azina aldi ve bende hazir etmistim zaten sesini duyunca bile yaragim kalkiyor saatlerce inmek bilmiyord.neyse ormanlik bir alana cektik arabayi kimse gelip gecmiyordu rahattikilk önce deliler gibi sevistik titanic filmindeki gibi arabanin camlari buhardan bem beyaz olmustu koltulari yatitip benim arabyi resmen yatak yapmistim bide yorgan goturmustum malum hem kis hemde basilirsak dusunceyile uzerimizi ortme amacli neyse dakikalarca sevistikten sonra bi okadarda azina aldi sonra hep fantezsini yaptigimiz poziyyonu aldik onu domaltip ilk önce ayni anda amini ve götünü inek gibi yaladim amindan sular fiskiriyordu yalan degil resmen aminin suyu sarl saril yuzume geliyordu yalamayi fasilini bitirdikten sonra yine kafamizda uyguladigimiz fanzeriyi gerceklestirdik bir ama sokup cikairp bir göte sokup cikardim her göte sokmamda resmen haykiriyordu allahtan ormanlik analadayiz o sese mahalle uyanir 🙂 o sekil o cikik kalcasina vurdukca inliyor bi ileri bi geri bir amdan bir götten hem onu doyuyoryor hemde doyasiya sikiyordum yalan söylemeyim yaklasik yarim saat boyunca böyle devam etti normalde ilkinde cabuk gelen bir insanim ama hayatimda ilk defa yorulmadan bikmadan tam tamnina yarim saat boyunca birini sikmitim harikaydi anlatilmaz tarif edilemezdi her sexsimin ayri yeri var ama bu kadin öyle bi kadinki suan bu yaziyi yaziyorum ama bir yandan da onun kocasina yalan söyleyip bana gelmesini beklyorum az önce yazistik cikabilirse gelicek.neyse ogün arabada onu birinci postanin ardindan bir daha siktim ve hemen annesine biraktim zamani kisitli idi ve o gundne bu gune en az 1yil icerisinde saymadim ama tahminime göre 25-30 defa görüsmüsüzdür v her seferinde ilk günki heycan var bikmadik usanmadik hadda oda benim giib porno sitelerine takilir maskesi var takma yaragi hadda kac defa video cekip geri sildik o yükle diyor ama ben cekiniyorum bir sürü resimlerimiz vardi hepsini sildik bugun yine video cekicem niyetlenicem koymaya ama bu isin sonrasi var koydugumuz gibi kalsa surda videolar ben buraya hergün bir video yüklemessem namerdim ama bugun buraya yükleniyo yarin bütün porno sitelerine yayilmis bile buda beni itiyor acikcasi güvenlik sifir.arkadaslar siz siz olun her zaman bir yediginiz olsun bugun benim yedek geliyor kötü günlerimi onunla geciriyorum amsiz götsüz kaldigim zaman evli orospum imdadima yetisiyor ve bunun bilincinde. bir dahaki hikayemde almanyaya ilk geldigimde ilk siktigim kizi anlaticam size dedimya hikaye cok sizleri seviyorum iyi okumalar.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Arkadaşımın Türbanlı Karısını Orospuya Çevirdim! (

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Brunette

Arkadaşımın Türbanlı Karısını Orospuya Çevirdim! (

Merhabalar. Adım Nahit, 32 yaşındayım. Yıllarca bir fabrikanın müdürlüğünü yaptıktan sonra, 7 yıldır tecil ettirdiğim askerliğimi yapmak için müracatta bulundum. Fabrikada tüm personel tarafından sevilen, sayılan, aynı zamanda çok otoriter biriydim. Fabrikanın yemekhaneden sorumlu aşçısı, Erkan isminde genç biriydi ve iki ay önce 17 yaşında bir kızla evlenmişti. Düğününe beni de davet etmiş, ben şehir dışında olduğum için düğünlerine gidememiş ve evlendiği kızı görememiştim, fakat çokta merak ediyordum. Bu arada erkan benden çok korkar, aynı zamanda çokta saygı gösterir, her zaman günlük menü dışında bana özel yemekler yapar, bazen de, “Müdürüm bir gün seninle kafaları çekelim, mezeler benden!” derdi. Ama bir türlü işlerimizin yoğunluğu nedeniyle fırsat bulamamıştık. Neyse günüm geldi işimden ayrıldım ve askere gittim.

Askerden geldikten sonra oturduğum apartmanın altında boş olan bir dükkanı kiraladım ve inşaat malzemeleri üzerine bir işyeri açtım. Aradan 6 ay kadar geçmişti, bir gün fabrikaya eski patronumu ziyaret için gittim. Fabrikada benim dönemimden çalışan hiç kimse kalmamış, bütün personel yenilenmiş, patron işleri baya bir küçültmüştü. Çalışanlara yemekhane sorumlusu Erkanı sordum, onun da işten ayrıldığını ve yemeklerin tabildottan geldiğini söylediler. 15 gün kadar sonra bir gün sabah dükkanın önüne bir sandalye atıp güneşlenirken, motorlu birisi önümden geçti ve Erkana çok benziyordu. Ama güneş gözlüğü taktığı için tam emin olamadım. Aynı kişi akşam üzeri tam ters istikamete doğru geçince, ben sabahları ve akşamları yola bakmaya başladım ve her gün geçiyordu. Birkaç gün sonra akşam geçerken ben bunu durdurdum, evet Erkandı. Beni görünce baya bir şaşırdı, “Oooo müdürüm!” deyip elime sarıldı. Dükkana davet ettim. Hoş beşten sonra, “Birkaç gündür görüyorum ama emin olamadım, her gün bu caddeden nereye gidiyorsun?” diye sordum. Yeni taşınmışlar, evi caddenin sonundaki varoş mahallesinde imiş ve başka bir fabrikada aşçı olarak çalışıyormuş…

Baya bir hasret giderdikten sonra, motoruna bindi, giderken de, “Müdürüm, ailecek te görüşelim, buralarda hiç çevremiz yok, herkes kendi halinde, bari sizinle gidip gelelim, hanımın ve çocuğun çok canı sıkılıyor!” dedi. Okeyleştik ve “İstediğiniz zaman buyurun gelin!” dedim. Akşam durumdan eşime de bahsettim. Bu arada ben 8 yıllık evliyim ve 4 yaşında bir çocuğum var. Erkanın da hemen bir çocuğu olmuş ve bir buçuk yaşına girmiş. Eşim, “Olabilir, eğer hanımı kafadengi birisi ise, benim de canım sıkılıyor aslında, benim içinde iyi olur.” dedi. Erkan birkaç gün sonra dükkanın önünden motorla geçtiğinde bu sefer arkasında başörtülü, pardesülü kapalı bir bir bayan ve kucağında bir çocuk vardı. Ofisimde olduğum için onlar beni görmedi, ama ben çok şaşırmıştım, karısının kapalı biri olabileceğini hiç düşünmemiştim ve ilk defa görüyordum, fakat çok hızlı geçtikleri için doğru dürüst görememiştim.

Cumartesi akşam üzeri Erkan dükkana uğradı ve “Müdürüm, müsaitseniz Pazar günü size gelmek istiyoruz?” dedi. Karıma telefon açıp müsait olup olmadığımızı sorduğumda, karım da, “Müsaitiz müsaitiz, buyursunlar gelsinler, hatta biraz erken gelsinler kahvaltıyı da birlikte yapalım!” dedi. Pazar günleri işyerini açmıyordum, Pazar sabah erkenden kalkıp unlu mamül fırınına giderek Simit, Poaça ve Börek aldım ve beklemeye başladık. Saat 10:00 gibi geldiler, kapıda karşıladık. İçeri geçtiler, “Hoşgeldin!” diyerek eşine elimi uzattım ve tokalaştık. Ama ne tokalaşma! Elleri ateş gibi yanıyordu! Samimi bir şekilde, “Ben Hayriye!” dedi. “Ben de Nahit!” dedim ve ekledim, “Bu arada siz hasta olacaksınız galiba, ateşiniz var!” dedim. Hayriye hafif gülümseyerek, “Yok, benim doğal halim bu!” dedi. Erkan da, “Müdürüm ben kışın soba kullanmıyorum, Hayriyenin teni çok sıcaktır!” dedi, gülüştük. Hayriye minyon tipli, hafif çukur gözlü, beyaz tenli, yüzü ve vücut yapısı süper güzel bir kadındı. Ona bakmaktan kendimi alamıyor, fakat göz göze gelmeye de korkuyordum.

Kahvaltı masasına geçtik. Hayriye çocuğu uyutmak için yan odaya geçti. Bu arada biz masaya oturunca, ona benim karşımdaki sandalye kaldı. 5-10 dakika sonra geldi ve karşıma oturdu. Derin bir kahvaltı sohbeti, yaz olduğu için balkon kapısı açık, güzel bir ortam, kakara kikiri 2 saat kadar masada kaldık. Hayriye kapalı olmasına rağmen çok hoş sohbet, biraz utangaç ama konuşkan birisiydi. Kahvaltıdan sonra biz balkonda koyu sohbete dalmışken, hanımlar bulaşık falan derken öğlen oldu ve hanımlar yanımıza gelerek pikniğe gitme teklifinde bulundular. Hazırlıklar yapıldı pikniğe gittik. Vaktimiz çok güzel ve eğlenceli geçiyor, bu arada samimiyetimiz artıyordu. Piknikte çay içerken Hayriye bana, “Nahit abi, Erkan 3 yıldır seni öyle anlatıyordu ki, merakımdan çatlamıştım!” dedi. Erkan da lafa girdi, “Ee o benim biricik müdürüm, bana çok babalık yaptı, ondan gördüğüm iyiliği babamdan görmedim ben, gerçi fabrikada yardım etmediği tek işçi yoktu, o fabrikadaki bütün işçilerin babasıydı!” dedi. Hayriye de, “Abi ne zaman bir durum olsa Erkan, şimdi Nahit müdürüm olacaktı ben bu hale düşmezdim diyor, seni anlata anlata bitiremiyor!” dedi. Bu arada eşim bir bana, bir Hayriyeye bakıyor, bir şeyler çözmeye çalışıyordu. Ben ise kötü duygulara girmemek için kendimi zorluyor, fakat Hayriyeden de gözümü alamıyordum. 19 – 20 yaşında, süper güzel bir hatun karşımda ve göz göze gelmemek için resmen kendimle savaşıyorum.

Akşam üzeri piknikten döndük, akşam yemeği falan derken saat 22:30 oldu. Herkes pikniğin de etkisiyle baya yorulmuştu. Bunlar, “Artık kalkalım…” dediler. Sabah gelirken minibüsle geldikleri için yine minibüsle gitmeleri gerekiyordu ben, “Olmaz, minibüsle göndermem, sizi ben bırakırım!” dedim. “Ya zahmet etme.” falan dediler. Ben de, “Hem evi de öğrenmiş olurum.” deyince itiraz etmediler. Eşime, “İstersen sen de gel.” dedim. Eşim, “Ben yorgunum, sen bırak gel.” dedi. Neyse ben bunları evlerine bıraktım. Arabadan inerlerken çocuk Erkanın kucağında idi. Vedalaşırken yine tokalaştık, ama Hayriyenin elleri yine ateş topu gibi yanıyor ve içimi fena yapıyordu. Elimi bırakmadan, “Nahit abi her şey için çok teşekkürler, çok güzel bir gündü, en kısa zamanda biz de sizi bekliyoruz!” dedi. Bu arada gözlerimin içine bakıyordu, durduğum yerde yarağım kazık gibi olmuş, yüzüm kızarmıştı. “Abi sen bana diyorsun ama sen hasta olacaksın, yüzün kıpkırmızı ve terliyorsun!” dedi. Ben de güneş çarpmış olabileceğini söyledim. Vedalaştık ve ben eve döndüm.

Eşim geceliğini giymiş yatmış, yatakta beni bekliyordu. Soyundum ve yatağa girdim. Biraz sohbet ettik, onları nasıl bulduğunu sordum. Çok beğendiğini, iyi insanlar olduğunu ve görüşebileceğimizi söyledikten sonra bana manalı manalı bakarak, “Umarım bu düşüncelerim yüzünden beni pişman etmezsin!” dedi. (Eşim çok kıskanç bir yapıya sahiptir). “Ne demek istiyorsun?” dedim. “Kız çok güzel ve sana da çok hayran kaldı!” dedi. “Ne alaka? Kocası anlatmış, o da merak etmiş, ne var bunda?” dedim. “Daha çok toy, sen yine de dikkat et!” dedi. “Abartıyorsun! Duymadın mı, bana Abi diyor, ayrıca kapalı birisi!” dedim. “Orası öyle, ama ne bileyim, o kadar güzel ki kıskanmamak elde değil!” dedi. Ben de, “Sen ondan güzelsin karıcığım!” diyerek dudaklarından öptüm ve amını avuçladım ve okşamaya başladım. Sonra karımın külodunu çıkardım, amını yalayıp, az önceki elin sıcaklığının ve konuşmalarında etkisinde kalarak kazık gibi olmuş yarağımı karımın amına geçirdim. Karım, “Offfffff, işte bu huyuna bayılıyorum senin, ne zaman aklımdan geçse yarağını amımda buluyorum!” diyor ve dudaklarını ısırıyordu…

Ben ise Hayriyeyi siktiğimi hayal ediyor, karıma köklüyordum. Karım zevke gelmiş çılgınlar gibi inliyor, “Ben bu yarağı kimseyle paylaşamam! Bu yarak bana ait! Sakın o karıyı sikeyim deme!” diyor, kendi kuşkularını dillendiriyordu. “Karıcığım merak etme, Hayriye karşımda soyunup bacaklarını ayırsa bile dönüp bakmam!” diyerek karımın amına pompalıyordum. Karım, “Ben seni bilmezmiyim? On senedir yediğim bu yarağı tanımazmıyım? Öyle bir fırsatı kaçırırmısın sen, bulduğun ilk fırsatta koyarsın kızın amına!” diyor, beni daha da azdırıyordu. 20 dakikadır karımı sikiyordum ve artık son noktaya yaklaşmıştım, hızla pompalıyor, “Merak etme aşkım, siksem bile bana senin kadar zevk veremez!” diyerek karımı rahatlatmaya çalışıyordum. Karım ise ikinci defa boşalıyor olmanın zevkiyle, “Sik kocacığım sik, bu yarağa helal olsun, bu yarak ne Hayriyeler hak ediyor! Offfff çıldırıyorum, pompala kocacığım, kökle amıma!” derken, korunmadığı için, yarağımı son bir hamleyle karımın amından çektim ve göbeğine boşaldım. Nefes nefese kalmış bir vaziyette üzerinde 2-3 dakika hareketsiz kaldım, sonra yanına uzandım. Karım dudağıma bir öpücük kondurarak, “Az önce söylediklerimi sakın ciddiye alıp ta kıza birşey yapayım deme haa! Sana belli olmaz, izin verdiğimi falan düşünürsün!” diyerek gülümsedi.

Aradan 3-4 gün geçmişti ama Hayriye bir türlü aklımdan çıkmıyor, resmen bütün gün düşüncemi işgal ediyordu. Ellerinin sıcaklığı aklıma geldikçe yarağım kalkıyor, elleri böyleyse acaba amı nasıldır bunun diye düşünmeden edemiyor, bir yandanda arkadaşımın karısı hakkında böyle düşünceler taşıdığım için kendime kızıyor, müthiş bir suçluluk duygusu yaşıyordum. Tam bir ikilem içindeydim. Bir akşam vakti tam dükkanı kapatmayı düşünüyordum ki, Hayriye caddenin karşı kaldırımından kucağında çocuk ile yavaş yavaş yürüyerek evlerinin ters istikametine doğru gidiyor ve sık sık arkasına dönüp bakıyordu. Hemen koşarak yanına gittim ve arkasından, “Hayriye?” dedim. Galiba sesimi tanıyamadığı için birden irkildi, beni görünce de biraz rahatladı. “Bu saatte böyle yaya nereye gidiyorsun? Hayır mı?” dedim. “Abi sorma ya, Erkan gece vardiyasında çalışıyor, işe gitti, ben de annemlere gidiyorum. Minibüsü beklemeyeyim, yavaş yavaş yürüyeyim dedim, ama hep dolu geçiyorlar, almadılar, buraya kadar geldim.” dedi. Ben de, “Yorulmuşsun, gel biraz dinlen, böyle olur mu, o kadar yol kucağında çocukla yürünür mü, gel hadi!” diyerek çocuğu kucağından alarak, biraz da emrivaki bir tavırla işyerime götürdüm…

Hayriye yorulmuş, kan ter içinde kalmıştı. Soğuk bir kola ikram ettim. “Abi ben almasaydım, geç oluyor, şimdi minibüsler nöbete düşerse çok geç kalırım!” dedi. Ben de, “Merak etme, seni bu saate minibüsle gödermem, ben bırakırım, rahat ol, al şunu iç, serinle biraz!” dedim. “Nahit abi zahmet etme, ben minibüsle giderim!” dedi. Ben kaşlarımı çatarak, “Seni bu saatte böyle göndermem, sonra Erkan duyarsa bana kırılmaz mı?” dedim. Hayriye de çaresiz, “Peki abi!” dedi ve kolayı aldı. Çocuk uyuyordu, koltuğa yatırmıştım. Sohbete başladık, tam karşımda oturuyor ve havadan sudan konuşuyorduk. Ben ise yine gözümü dikmiş öyle derinlere dalmıştım. Birkaç defa göz göze geldik. Ben hep gözümü kaçırıyordum ve sonuncuda kaçıramadım, bir an sessizlik oldu, 10-15 saniye gözgöze bakıştık. Bu defa o gözünü kaçırdı, ben hemen toparlanmaya çalıştım, ama bu arada masa altında benim yarak yine kazık gibi olmuştu. “Abi ne zaman kapatıyorsun?” dedi. Ben de, “5-10 dakikaya kadar kapatırım, gideriz!” dedim. Bu arada yukarıyı evi aradım ve bir işim olduğunu, bir yere kadar gidip geleceğimi ve merak etmemelerini söyledim.

Masanın altından yarağımı düzelttim, eğer anlarsa rezil olacağımı düşündüm ve sakinleşmek için birkaç dakika dikkatimi dağıttım, masadaki evrakları dosyaları falan toparladım. Sakinleşince de, “Hadi kalkalım!” deyip çocuğu kucakladım ve arabaya kadar ben götürdüm. Arabaya varınca çocuğu almasını, kapıları açacağımı söyledim. Çocuğu alırken ben biraz çekingen davrandım, ama o çok rahattı ve yanaştı, çocuğu sıkı tutabilmek için sarılarak alırken, benim kolumun birisi çocukla onun arasında kaldı ve pardüsünün üzerinden taş gibi göğüslerini ilk defa hissederken neredeyse kalp krizi geçirecektim. Kapıları açtım, arkaya binmek istedi. “Aşk olsun, bu da ne demek oluyor? Hakaret sayarım bunu!” deyince, “Ay abi özür dilerim, böyle düşüneceğini bilemedim!” dedi ve ön tarafa geçti. Neyse yola çıktık, bu arada hava iyice kararmıştı. Ben acele etmiyor, yolu uzattıkça uzatmaya çalışıyorum. Gideceğimiz yer normal trafikte yarım saatlik yoldu, ama akşam trafiği de işin içine girince baya bir uzadı. Trafik durunca, ben kucağındaki çocuğun yanağını okşamak bahanesiyle ona yanaşıyor, zaman zaman kazara olmuş gibi göğüslerine elimi sürtüyordum…

Çaktırmadan kalkmış yarağımı düzelttim ve konu açılsın diye, “Demek Erkan benden çok behsetti ha, öyle mi?” diye sordum. “Sorma Nahit abi, seni yere göğe sığdıramıyor, ben de merakımdan çatlıyordum.” dedi. “Eee merakın geçti mi? Nasıl, merak ettiğin kadar varmıymışım bari?” dediğimde, bir iki saniye sustu ve “Evet, çok iyi bir insansınız!” dedi. “Teşekkür ederim, sizde iyisiniz, Erkanı severim, çok saygılı çok efendi bir çocuk. Onla evli olğun için çok şanslısın! Eminim iyi bir kocadır!” diye zarf attım. Hayriye yine bir iki saniye sustuktan sonra, “Eh işte, öyledir…” dedi. “Ne demek şimdi bu? Nasıl eh işte? Evliliğinizde sorun mu yaşıyorsunuz?” diye sordum. “Abi evlilik olur da sorun olmaz mı?” dedi. “Hayırdır, büyük bir sorun mu? Bak üzüldüm şimdi, oysa ben sizi çok mutlu görmüştüm.” dedim. “Yok, tabi ki mutluyuz, ama bizim de kendimize göre sorunlarımız var tabi, biraz özel sorunlar Nahit abi.” dedi.

“Bana güvenebilirsin, eğer paylaşmak istersen seni dinlerim ve elimden geldiğince de çözümü konusunda yardımcı olurum, ayrıca bende sır olarak kalır, bu konuda bana güvenebilirsin!” dedim. “Nahit abi sana güvenmesem bu kadarını da söylemezdim zaten, ama güvensem de daha fazlasını anlatmam doğru olmaz.” dedi. “Peki sen bilirsin!” deyip, torpidodan bir kartvizitimi çıkardım ve uzattım, “Eğer çok daralır da konuşmaya ihtiyaç duyarsan çağrı bırak, ben seni ararım!” dedim. Kartı aldı, “Tamam abi, ararım!” dedi. Bu arada yüzü değişmiş, hüzün, utanma, çekinme ve korku karışımı tuhaf bir ifade almış, gözlerini karşıya dikmiş anlamsızca yola bakıyordu. Bir kart daha çıkardım ve bir kalemle birlikte uzattım, “Buna da sizin numarayı yaz, bende de sizin numaranız bulunsun.” dedim. Numarasını yazdı ve uzattı. Baktım ev numarasını yazmış sadece, “Cep numaranı da yazsaydın.” dedim. “Ben cep telefonu kullanmıyorum, hep evde olduğum için ihtiyacım olmuyor.” dedi. “Peki tamam!” dedim.

Bu arada gideceğimiz yere varmıştık. Hayriyeye arabadan inmeden ona, “Sen kötü görünüyorsun, büyük bir sorununuz var galiba?” diye sordum. “Yok bir şey abi, sonra anlatırım!” dedi. “Tamam o zaman, yarın mutlaka telefonunu bekliyorum, anlatacaksın bana!” dedim. “Tamam! Erkan öğleden sonra saat 2:30 gibi evden çıkıyor, ozaman ararım.” dedi. “Tamam o zaman saat 2:30 dan sonra telefonunu bekliyorum, mutlaka ara bak! Bu arada sen geri nasıl döneceksin, saatte epeyce oldu?” diye sordum. “Ben bu gece burada kalacağım abi, kardeşimin düğün hazırlıkları var, yarın alışverişe çıkacağız, alışverişten sonra oradan direkt minibüsle dönerim eve. Abi çok teşekkür ederim, sana zahmet oldu bu geç saatte.” dedi. “Ne zahmeti canım, ne olacak ki, ne zaman arabalık bir durum olursa, gece gündüz farketmez, aramazsan gücenirim!” dedim ve tokalaşmak için elimi uzattım. Çocuğun başını dizine koydu ve tokalaştık. Eli elimde, “Yok bu sıcaklık normal bir şey değil!” diyerek gülümsedim. “Abi benim elim hep böyledir, pek tokalaşmam ama kimle tokalaşsam çocukluğumdan beri hep bunu söylüyorlar, demek ki sıcak kanlı birisiyim!” diyerek o da gülümsedi ve arabadan indi.

Hemen geri döndüm, ama içim içime sığmıyordu, eve nasıl vardım bilmiyorum. Gözümün önünden gitmiyordu, ertesi gün öğlene kadar bana bir yıl kadar uzun geldi. Saat 14:30 gibi çıktım dışarıya ve Erkanın geçmesini bekliyorum, ama geçmedi. Saat 15:30 oldu, ne Erkan geçti ne Hayriyeden telefon geldi, kafayı yiyordum. Masama geçip koltuğuma oturup gözlerimi saate diktim, kulağım telefonda. Saat 16:15 oldu halen telefon yok. Ne olursa olsun ben arayacaktım, eğer Erkan açarsa (Haftasonu müsaitseniz, ya siz gelin, yada biz gelelim) deyip bir şekilde olayı kapatacaktım. Kaldırdım telefonu, çevirdim numarayı, daha ilk çalışının ilk saniyesinde telefon açıldı…

“Alo.” dedim. Hayriyeden titrek ve kısık bir sesle cevap geldi, “Alo?” dedi. “Ben Nahit, Erkan evde mi?” diye sordum. “Yok Nahit abi, 14:30’da gitti o.” dedi. “Buradan geçmedi, kapıda bekledim ama göremedim?” dedim. “Abi motorla gitmedi, servisle gitti, normalde servis alıyor onu, ara sıra motorla gidiyor.” dedi. “Anladım. Hani arayacaktın, neden aramadın?” diye sordum. “Aramadım işte…” dedi. “Neden? Hani konuşacaktık?” diye sordum. Kısa bir sessizlik oldu, “Boşver Nahit abi, konuşmayalım!” dedi. “Hmmm. Pardon, sanırım aramakla ben yanlış yaptım. Ben konuşacağımızı, bana sıkıntılarını anlatacağını düşünmüştüm.” dedim. Yine kısa bir sessizlikten sonra, “Abi hangi sıfatla dinleyeceksin benim sorunlarımı, yani sana neden anlatayım, seninle neden konuşayım bunları?” dedi. “Dost olduğumuzu düşünüyordum ben.” dedim. “Tamam abi dostuz, ama aile dostuyuz, sorunlarımızla seni meşgul etmek istemem.” dedi.

“Sen bilirsin, ama akşam da dediğim gibi, eğer anlatmak, boşalmak istersen dinlerim ve anlattıklarını da bir sır olarak saklarım (burada boşalmak kelimesini özellikle kullanmıştım), her şeyi içine atmak sağlığına zarar verebilir, insanda bazen dışa vurma ihtiyacı doğar.” dedim. “Ya elbette konuşmaya ihtiyacım var, elbette birilerine anlatsam rahatlarım, ama bu neden siz olasınız? İşte benim kafamı karıştıran bu, yoksa birileriyle sıkıntımı paylaşmayı ben de isterim.” dedi. “Sen bilirsin, kime güveniyorsan onunla paylaşırsın, güvendiğin birisi varsa ona anlat, ama içinde tutma. Akşam bir ara çok kötü oldun, o halin aklımda kaldı, üzüldüğüm için aradım, onun için anlatmanı istedim, bana güvenebileceğini düşündüm.” dedim. “Güveniyorum…” dedi. “Güveniyorsan anlatırsın.” dedim. “Şimdi değil, ama belki daha sonra anlatırım.” dedi. “Peki ne zaman istersen anlatabilirsin, bilesin ki ben dinlemeye hazırım!” dedim. “Tamam abi bunu bilmek içimi rahatlattı.” dedi.

“Seni tutmayayım, eğer işin varsa kapatabiliriz.” dedim. “Yoo işim yok, çocuk uyuyor zaten.” dedi. “İyi, benim de canım sıkılıyordu, sakıncası yoksa öylesine sohbet edelim.” dedim. “Sakıncası yok…” dedi. “Alışverişi yaptınız mı?” diye sordum. “Evet yaptık, çok güzel şeyler aldık.” dedi. “Senin güzel şeylere ihtiyacın yok ki.” dedim. “Bana değil, kardeşime aldık… (Biraz sessizlik oldu) Hem benim neden güzel şeylere ihtiyacım olmasın ki?” diye sordu. Sustum, terledim ve titremeye başladım. Titrek bir sesle, “Sen zaten çok güzelsin, extra güzel bir şeye ihtiyacın yok!” dedim. Yine kısa bir sessizlik ten sonra, “Ciddi ben güzelmiyim?” diye sordu. “Hemde çok!” dedim. “İltifatın için teşekkür ederim, bunu duymak çok güzel!” dedi. Hayriyenin bu sözleri bana cesaret vermişti, artık balık oltaya geliyordu, “İltifat değil, gerçekten çok güzelsin, hatta hayatımda gördüğüm en güzel kadınsın!” dedim. “Yok artık, o kadar da abartmayın lütfen!” dedi. “Abartmıyorum!” dedim. “Nerem güzel ki?” diye sordu. “Yüzünden başka nereni gördüm ki?” deyince gülüştük…

“Beni güzel bulmana sevindim Nahit abi!” dedi. “Sorununuz bu mu yoksa, Erkan seni güzel bulmuyor mu?” diye sordum. “Yok, o da güzel olduğumu söyler ara sıra.” dedi. “Hmmm, tutturamadım!” dedim. “Abi sonunda konuşturacaksın beni, bizim sorunumuz sağlık sorunu!” dedi. “Nasıl yani, sağlık derken? Yoksa hastamısın? Demiştim sana bu sıcaklık normal değil diye.” dedim. “Yok abi, sorun Erkanda, bende değil!” dedi. “Öylemiiii? Peki nesi var? Hemen tedavi ettirelim, ağır bir hastalığı falan mı var? Doktora gittiniz mi?” diye sordum. “Hayır gitmedik! Zaten sorun da bu! Doktora gitmemesi!” dedi. “Nasıl yani? Niye gitmiyor ki?” dedim. “Gitmiyor işte!” dedi. “Ben götürürüm onu, sen hastalığını söyle bana!” dedim. “Gitmez abi! Utanıyor!” dedi. “Yahu sağlığın utanması mı olur, bu nasıl bir zihniyet, doktora gidilmez mi, nesi var bunun? Verem mi? Kanser mi?” diye sordum. “Yok abi, öyle bir şey değil, erkekliği ile ilgili…” dedi.

İşte tuzağıma düşmüştü. Biraz sessizlik oldu. “Hmmm, sanırım anlıyorum, ama sağlık sağlıktır, ben öyle düşünürüm, eğer tedavisi olan bir rahatsızlıksa gitmeli doktora!” dedim. “Abi özür dilerim, ama bir şey soracağım, tamam ben sana güveniyorum, ama aynı zamanda da senden utanıyorum, biraz açık konuşsam ayıp olur mu?” dedi. “Ne ayıbı yaa! Sen ne saçmalıyorsun, ayıp falan olmaz, istediğin gibi konuş! Anlat şimdi, nedir sorun?” dedim. “Abi Erkanın erken boşalma sorunu var!” dedi. “Öylemi? Hmmm, anladıımm, peki ne kadar erken?” diye sordum. “Çok erken! Dakika bile sürmeden! Bir defasında içine bile giremeden 3 kere boşaldı, dördüncüde de içine girer girmez boşaldı ve o günde çocuk kaldı. Aslında gerdeği de o gün yapmış olduk, yani düğünden 2 ay sonra! Ara sıra söylüyorum doktora gidelim diye, doktora gideceğimize beni öldür diyor.” dedi.

“Hmmm, durum baya vahimmiş, senin adına nekadar üzüldüğümü bilemezsin!” dedim. “Nahit abi bana bunları anlattırıyorsun da, peki yengemle sizin sevişmeniz nekadar sürüyor? Ne sıklıkta yapıyorsunuz?” diye sorduğunda bir üst Level’e geçtiğimizin göstergesiydi bu soru. Zafer kazanma yolunda ilerliyordum. Konuşmanın bundan sonrasını iyi yönlendirebilirsem, Hayriyeyi kesin sikebilecektim. “Yengenle hemen hemen hergün sevişiriz ve 20-25 dakikadan tut da 1 saati geçer bazen!” dedim. Hayriyenin şaşkınlığını telefondan bile hissedebiliyordum, “Yok yaa? Okadar sürüyor mu abi? Okadar süre yengemle ne yapıyorsunuz?” diye sordu. “Vaktimiz kısıtlıysa hemen yengene girerim ve 20-25 dakika yaparım yengeni, fakat vaktimiz bol olduğunda, yarım saate yakın birbirimize Oral yaparız, 69 yaparız, Rus işi, Fransız işi yaparız, Amerikan işi yaparız, değişik Fantaziler yaparız, Dirty Talking yaparız, birbirimizi birer ikişer kez Orgazm ettikten sonra Finali Doggy veya Jokeyle yaparız!” dedim. (Bilerek bu kelimeleri seçmiştim!).

Hayriye, “Oral? 69? Dörti Tolkink? Jokey? Dogi? Rus işi…? Abi anlatacaksan Türkçe anlat da anlayayım!” dedi. “Oooo, pardon canım! Haklısın! Örneklelerle anlatsam daha iyi olur aslında, fakat biraz açık saçık olur, sakıncası var mı?” dedim. “Yoo, sakıncası yok, istediğin gibi anlat abi!” dedi. “Bak şimdi, sevişmeden önce, yani sikişmeden önce, ön sevişme denilen birşey var, 69 bunlara en güzel örnek. 69’u sana şöyle açıklayım: Mesela ben yatakta sırtüstü yatıyorum, sen de benim üzerime ters yatıyorsun, ben seninkini yalarken, sen de benimkini yalıyorsun. Bunları yaparken de Dirty Talking yapıyoruz, mesela, Yarrağımı iyi yala Orosopu! Taşaklarımı em amına koduğumun Kaltağı! Birazdan senin bu daracık amcığını sikip parçalayacam! Domaltıp, osurta osurta sikecem seni Fahişe! Yarak hastası azgın Orospu seni! diyorum. Sen de, Sik parçala amcığımı koca yaraklı sikicim, erkeğim, kökle amıma, geçir yarrağını! falan diyorsun!” dedim…

Hayriye belliki bu kadar da açık beklemiyordu, sesi kesilmiş, telefonda hızlı hızlı nefes alışını duyabiliyordum. Muhtemelen eli amına gitmişti. Gerçi benim de elim sikimdeydi. Birkaç saniye suskunluktan sonra Hayriye heycanla ve titrek bir sesle, “Eee, sonra…?” diye sorunca, bir üst Level’e daha geçmiş olduk ve anlatmaya devam ettim. Artık resmen telefonda sekse dökmüştüm işi, “Bak mesela, amın kıllı mı?” diye sordum. Hayriye burnundan soluyarak, heyecanla, “Yok değil, devam et lütfen!” dedi. “Ohhh, yani amın kaymak gibi, kaymak gibi amlara bayılırım! Amının dudaklarını ağzıma alıp sündürüyorum, emiyorum, amcığına dilini sokuyorum, götünün deliğini parmaklıyorum! Sen de yarağımı hızlı hızlı emiyor, aynı zamanda amını yüzüme bastıra bastıra sürtüyorsun. İkimiz de birbirimizin ağzına boşalıyoruz, ben senin amının sularını yalarken, sen de benim döllerimi yalayıp yutuyorsun!” deyince, Hayriye köpek gibi soluyarak, telefonda inlemeye başladı. Çok geçmeden, Hayriyeden “Ağıhhhh Ihhhhh…” diye bir inleme çıktı ve hiç birşey söylemeden telefonu kapatıverdi. Kesin Orgazm olmuştu ve utancından kapatmıştı telefonu. Bu arada ben de küloduma boşalmıştım!

Ertesi gün yine aynı vakitte aradım. Hemen açtı yine telefonu, “Alo?” dedi. “Alo benim, Nahit! Dün hata ettim galiba, özür dilemek ve vedalaşmak için arıyorum, söz birdaha aramayacam! Kendine iyi bak, bye!” dedim. Hayriye hemen, “Dur kapatma!” dedi. “Efendim canım?” dedim. “Eğer dünkü bir hataysa, bu sadece senin hatan değil, bunu ben de istedim! Bana kızma, dün çok tuhaf oldum, ondan kapattım telefonu! İlk defa kendimi gerçek bir kadın gibi hissettim, ne olur konuş benimle. Beni birdaha aramazsan, ot gibi yaşamaya mahkum olurum, hayatımda hiç heyecan kalmaz!” dedi. Hayriye tam istediğim kıvama gelmişti, biraz daha üstüne gitmeye karar verdim ve “Bak canım, bu yaptığımızın yanlış olduğunu ve de sonunun nereye varacağını sen de biliyorsun, en iyisi burda bitirelim bu işi!” dedim. Hayriye ağlamaklı bir ses tonuyla, “Bunu bana yapma! Eğer yalvarmamı istiyorsan yalvarırım! Ne yapmamı istersen yaparım, nasıl olmamı istiyorsan öyle olurum! Altına yatmaya bile hazırım! Orospun olurum! Kaltağın olurum! Yarağını yalarım, döllerini yutarım! Erkeğim benim, sikicim benim! Domalt sik beni! Geçir yarağını amıma! Götümü sik, parçala!” deyince, dünkü kaldığımız yerden telefon seksine devam ettik…

Yaklaşık bir hafta boyunca hergün telefonda seks yaptıktan sonra, arkadaşımın o kapalı ve utangaç karısı Hayriye, artık tam bir Orospu gibi olmuştu ve artık gerçekten sikilmek istiyordu. Ben de dayanamıyordum artık ve nezamandır yüzünü görmemiştim, “Yarın sabah işyerime uğrasana aşkım, seni çok özledim!” dedim. “Kocam evde, çıkamam!” dedi. “Karımdan yemek tarifi almaya gideceğini söylersin, 5 dakika görsem yeter!” dedim. “Tamam bakarız!” dedi. Ertesi sabah saat 08:45 gibi işyerime geldiğinde içim içime sığmıyor, çıldırıyorum. Hemen kapıyı kilitledim, pancurları indirdim ve yanına geçtim. Aman tanrım o ne güzellik! Hafif bir makyaj yapmış, başında desenli saten bir başörtüsü vardı. Pardesüsünü çıkardığında, üzerinde beyaz sıfır yaka bir badi, altında topuklarına kadar inen, tüm hatlarını belli eden, kırmızı dar bir etek. Direk yanına vardım, ellerimi uzattım, ellerimden tuttu. Koltukta oturuyordu, kendime doğru çekerek kaldırdım ve direk dudaklarına yapıştım…

Çılgınlar gibi öpüşüyoruz. “Aşkım gel arka odaya geçelim!” dedim, elinden tuttum, arkadaki küçük odada Çekyat vardı, hemen oraya girdik. “Dur yapma, yakalanırsak rezil oluruz!” dedi. “Aşkım ben o riski alacak kadar istiyorum seni! Ya sen?” dediğimde, eteğini kaldırdı külodunu sıyırdı, Çekyata yattı ve “Ben de kocamı ve çocuğumu evde bırakıp sabahın köründe karından yemek tarifi almak gibi sudan bahaneyle buraya gelecek kadar istiyorum! Hadi sik beni!” dedi. Hemen amına yumuldum, bir iki dil darbesi atmak için, fakat sanki hiç am yok, orada incecik bir çizgi varmış gibi duruyordu amcığı. Hayatımda siktiğim karının haddi hesabı yoktur, ama böylesini hiç görmemiştim, 3-4 cm uzunluğunda ince bir çizgi! Aşkım bu ne böyle?” dedim. “Ne var, ne oldu?” dedi. “Aşkım bence Erkanda sorun yok, bu amcığa giremeden boşalmak hastalık değil, kimse dayanamaz buna!” dedim…

Hayriye saçlarımdan tutup beni kendine doğru çekti, “Çok konuşma şimdi karın falan gelir, hadi aç şu amcığımı!” dedi. Benim yarak zaten akşamdan beri kazık vaziyette, o amcığı da görünce damarlar patlayacak hale geldi. Hemen kafasını bolca tükürükledim ve Hayriyenin amına aşağı yukarı sürtmeye başladım. Yarağımın kafasını amının dudaklarında hissedince, Hayriyenin gözleri kaydı, “Aşkım, ilk erkeğim sen olacaksın, çok özledim bu anı, hadi sevgilim, geçir artık bana!” dedi. “Aşkım sen doğum yapmadın mı? Bu amcık sanki hiç açılmamış gibi!” dedim. “Sezeryanla doğurdum! Zaten Erkan içine girdi bir defa bile git gel yapmadan patladı, amımın gördüğü yarak bu kadar! Şimdi sen patlat, hadi göster marifetini, Zifaf yaptır bana, acıt canımı!” diyerek habire üstüne çekiyordu. “Hazırmısın aşkım?” dedim. “Hazırım erkeğim! Hemde nasıl hazırım! Anladın mı şimdi elimdeki ateşin sebebini?” dedi.

Yüklendim! Sanki yarağımla çarşaf yırtıyorum, o kadar dar amcık! Zar zor yarısına kadar soktum, Hayriye kolunu ısırıyor, gözleri sım sıkı kapalı, sanki nefes almıyordu. Biraz bekledim, kollarını açtım, parmaklarımı parmaklarına geçirdim, “Gözlerini aç sevgilim!” dedim, açtı. Göz gözeyiz, nefeslerimiz birbirine karışıyor, “Hadi kökle erkeğim!” diye inliyor. Bir daha yüklendim ve artık dibindeydim. Gözü gözümde, dişlerini sıkıyor ve öyle bir bakışı vardı ki, gözlerinden birer damla yaş başörtüsüne doğru süzüldü. Sikimi yavaşça geri çektim, tekrar yüklendim. Birdaha, bir daha derken titremeye başladı. O tapılası güzellik altımdaydı ve ben onu sikiyordum, hemde göz göze, inanamıyordum. Saatlerce öyle kalabilirdim, fakat acele etmeliydim, vaktimiz çok dardı, başladım pompalamaya ve gözlerinin içine bakarak, “Aşkımsın! Sevgilimsin! Kadınımsın! Orospumsun! Fahişemsin!” diyordum…

Hayriye de, “Erkeğimsin! Sikicimsin! Vurucumsun! Hadi sik beni! Hadi kökle! Vur dibime! Ohhhh yedir yarrağını bana, hadi sik Erkanın karısını, hadi vur koçum, vur erkeğim, çatır çatır sik, doyur amımı! Ohhhh, ilk erkeğimsin! Kökle Orospuna! Kökle Fahişene! Hadi hadi sik beni! Sik arkadaşının karısını! Senin Orospunum hadi!” diyordu. Bir süre pompaladım ve Hayriye sara hastası gibi titreyerek Orgazm oldu ve “Ben bittim, hadi sen de boşal erkeğim!” dedi. “Korunuyormusun?” dedim. “Hayır, fakat patla amıma, fışkırt, dibimi dölle erkeğim!” deyince ben de öyle bir patladım ki, 15 yıldır böyle boşalmamıştım. 3-4 dk. içinden çıkmadan üzerinde yattım dudak dudağa. Sonra hemen kalktık toparlandık. Pancurları ve kapıyı açtım hem caddeye bakıyoruz hem konuşuyoruz. “Harikaydın aşkım, bana kadınlığımı tattırdın!” dedi. “Sen de öyle aşkım, o nasıl amcık öyle, neredeyse hiç olmayacakmış, resmen yarağımı acıttın!” dedim. “Bendeki amcık amcık da, siken yarak olmayınca amcık ne yapsın? Aşkım ben gideyim artık, kimseyi şüphelendirmeyelim!” dedi. “Tamam aşkım, yalnız bu sikişi ben saymıyorum! Bu akşam geleceğim, seni evinde doya doya sikeceğim, olur mu canım?” diye sordum. “Aşkım çok korkuyorum gören olur diye!” dedi. “Yok ben kimseye görünmeden gelirim aşkım. Saat tam 20:30 da sendeyim, tamam mı Hayriye?” dedim, “Tamam Nahit!” dedi, gitti.

Heyecanla akşamı beklemeye başladım. Akşam saat 20:30 da evinin önünden geçerken sokak kapısının açık olduğunu gördüm ve hemen içeri daldım. Kapıdan içeri girer girmez kapı arkamdan kapandı. Baktım kapıya sırtını dayamıs öyle bekliyordu. Evin ışıkları tamamen sönüktü, ancak sokak lambasının ışıkları pencereden sızıyor ve evin içini loş bir aydınlık kaplamıştı. Hemen kucağıma aldım ve odaya götürdüm hiç konuşmuyorduk. Öpmeye başladım. Yavaşça çömeldi ve gözlerimin içine bakarak fermuarımı açtı, yarağımı ağzına alarak öyle bir emmeye başladı ki, daha bir dakika olmamıştı, benim yarak beton gibi olmuştu bile. Ben de onu yalamak istiyordum, yarağımı iki eliyle kavradı, “Hayır ben bunu istiyorum hemen, sen sonra yalarsın, vaktimiz çok nasıl olsa!” dedi.

Hemen birbirimizi soyduk, yere uzandı, “Hadi koçum! Hadi benim hovardam! Göster şu erkekliğini! Yarağa doyur şu amcığımı!” dedi. Hiç beklemedim, hemen bacaklarının arasında yerimi aldım, yarağımı amının dudaklarında aşağı yukarı gezindirmeye başladım. Hayriye çıldırmıştı, kıvaranıyor, “Geçir kökle artık, ne olur dayanamıyorum, sok koca yaraklım, sok orospun olayım, sok artık!” diye yalvarıyordu. Öyle bir kökledim ki yarağımı, sanki kızgın bir taşın deliğine sokmuşum gibi acı duydum. Onun ise çığlıkları evin içini doldurdu. Gözleri hafif kaydı, bayılacak sandım. Derin derin nefes alıyordu. Ben yarağımı amından yavaşça geri çekip, çok sert bir şekilde tekrar yüklendim. Kısık bir sesle inliyor, boynumu ve kulaklarımı yalıyor, küçük ısırıklar konduruyordu. Ben hızlanmıştım, kısık kısık nefes alıyordu, “Vur erkeğim, dibime vur! Vur koçum! Sik, becer beni! Sen benim ilk erkeğimsin, yırt şu amımın yarak görmeyen yerlerini, yırt aşkım, kocacığım, koca yaraklı hovardam, sik parçala amımı koca yaraklım, sikemeyenin amını böyle sikerler, off dayanamıyorum, içimi yakıyorsun, pompala canım, hadiiiiii geçirrrrr aslanım!” dedikçe hayvanlaşmıştım…

Hayriye amının kaslarını sıkarak adeta yarağımı bırakmamacasına eziyordu. Amcığı gevşeyeceğine sanki dahada sıkılıyor, daralıyordu. Susmak bilmiyor, haykırıyordu, “Açım koca yaraklım, açım yarağa, açım sikilmeye! Of ne güzel sikiyorsun! Seni ilk gördüğümde amımdan akan suyu görseydin oracıkta Erkanın yanında tecavüz ederdin bana, Erkana da başımı tuttururdun!” dedi. “Tutarmıydı?” diye sordum. “Böyle siktiğini görse eminim beni kendisi siktirir sana, zaten tapıyor sana!” dedi. Bunları duyunca anladım ki, o hanım hanımcık, çıtı pıtı, kapalı kadının fantazi dünyası sınırsızmış, sikişirken konuşmak ve özellikle kocasını aşağılamaktan müthiş zevk alıyordu. Hemen ben de buna yardım etmeye başladım, “Senin o boynuzlu kocanın amına koyayım ben! Karısını siktiğimin pezevengi!” dedim.

“Oooohhh, eveeet, sik Erkanın karısını! Pezevenk kocamın sikemediği amına koyyy errkeğimmm. Sik, boynuzlat arkadaşını, Erkana boynuz taktır bana, sikicim sen ol, boynuzlu pezevengim o olsun, yırt amımı, yırt götümü, sana kendimi o pezevengin kucağında siktirmezsem bu yarrak bana haram olsun sikicim!” diye haykırıyordu. “Sen tam bir Orospuymuşsun, amına koyduğumun Kahpesi, amının ateşi vücuduna, eline vurmuş, anlasaydım ilk fırsatta zorla sikerdim seni, adi Fahişe!” dedim. “Evet tecavüz etmeliydin bana, zorla, bağırta bağırta, ağlata ağlata sikmeliydin, o gün arabanla dağa kaldırmalıydın beni!” dedi. “Sende bu Orospuluk varken seni daha öyle sikerim ki, o pezevenk kocanın boynuzları caddelere sığmaz, merak etme!” dedim. “Ooohhh sik erkeğim Erkanın karısının tazecik amcığını! Daha bu orospu kocasının taptığı bu arkadaşına neler verecek!” dedi. “Neler vereceksin?” dedim. “Amcığımı verecem!” dedi. “Onu zaten verdin amcık karı, dalga mı geçiyorsun, amına koyduğumun Orospusu seni!” dedim.

“Götümü de verecem, bakire el değmemiş götümün de sahibi sen olacaksın erkeğim!” dedi. “İşte bu güzel!” dedim. “Götümü de siktirecem sana, fakat önce şu doymamış amcığımı doyurmalısın, sik Nahitim! Sik erkeğim, hovardam benim! Oohhh! Kocam olacak o pezevengin boynuzları uzasın, arkadaşının altında amımı siktiriyorum, ohhhh! Hadi vur! Sakın durma! Oooof, aaaah dayanamıyorum, bana birşeyler oluyor, içim gidiyor, sakın durma, kökle birtanem, kökle! Ahhhh…” dedi ve titremeye başladı. Boşalmak üzereydi, zevk alması için yarağımı geri çektim, başının yarısına kadar çıkardım ve tekrar kökledim ve öyle bir bastırdım ki, dibinde bekledim ve boşaldığını hissettim. Ben ise hızımı daha alamamıştım, kendimi sıkıyor boşalmamak için direniyordum…

Yaklaşık 45 dakika sonra Hayriye dördüncü kez boşalırken, ben de patlamak üzereydim ve makina gibi hızlandım, “Geliyorum Orospu, nerene boşalayım?” dedim. Hemen bacaklarını sımsıkı belime, kollarını da boynuma doladı, gözlerimin içine bakıyor, sıktığı dişlerinin arasından, “İçime boşal koçum, içime boşal aslanım! Her yerim senin, istediğin yerime boşalabilirsin, ama önce şu Orospunun döle susamış taze amını döllerinle bir sula, arkadaşının sikemediği karısını dölle, bu am senin döllerine kurban olsun, hadi sikicim, hadi fışkırt amıma, fışkırt döllerini!” dedi. “Ya hamile kalırsan?” deyince, “Offff, hadiii, fışkıırrrrt aşkımm, bırak kendini, hadiii ak içimeee, ak amımaa, ohhh hadi sikicim, yolla döllerini hadiii, kalırsam sana hamile kalayım, senin çocuğunu doğurayım, hadiiii!” diye bağırdı. Öyle tahrik olmuştum ki, artık bu sözler üzerine o anda patladım! Ama ne patlayış, amının içi, en ücra köşesine kadar dolmuştu. Adeta kısa bir baygınlık geçirdi…

O gece Hayriyeyi defalarca siktim (Götten de siktim!) ve ilişkimiz 3 yıldır sürüyor. Her fırsatta amdan, götten, ağzından, neresi denk gelirse orasından çılgınca siktim. Şimdi benden hamile kalınca kocasına her şeyi anlatmış, kocası önce kızmış, ama sonra çaresiz olduğu için kabullenmiş…

[Nahit]

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Tatil kaçamağı

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Babes

Tatil kaçamağı
Herkese Merhaba
Öncelikle kendimden bahsetmek istiyorum ; Adım Emre , evliyim, 34 yaşında , 1,78 boyunda , esmer , hafif göbekli ve sempatik birisiyimdir.

Size yaşamış olduğum tatil anılarımdan bahsetmek istiyorum. Antalya Lara da İş yerinin beni eğitim için gönderdiği otelde kaldığım sırada çatpat ingilizcemle bir kanada lı çift ile tanıştım. İsimleri Alan ve Sandy idi. Adam 40 eşi ise 38 yaşlarında sexy bir kadındı. Tesadüf olarak bir kaç gün üst üste yemek yan yana oturduk ve daha sonra beni masalarına davet ettiler. İngilizce min kötü olmasından dolayı onlara çok eylenceli gelmiştim. Daha sonra gece barda buluşmak için sözleştik. Tabi şık kıyafetlerimi giyip içimde çok farklı bir heyacan vardı. O anda neden olduğunu bilmiyordum.Biraz viskilerimizi yudumlarken Alan bana eşiyle dans edebileceğini söyledi. Sandy o gün muhteşem gözüküyordu. Kırmızı mini eteğiyle derin sırt yırtmaçı beni büyülemişti. Dans ederken ne kadar da rahat insanlar diye düşünüyordum. Sandy dans esnasında o kadar yakınlaşmıştıkı parfum kokusunu ciğerlerime kadar çekiyordum. Bu beni inanılmaz tahrik etmişti. Tabi benim ufaklık boş durur mu , hemen hareke geçip , dik br şeklde Sandy nin kalçalarına yapıştı. Bu esnada bana vermiş olduğu öpücüğünde etkisiyle ben iyice rahatlamıştım. Masaya oturduğumuzda eşi hattında sorular sordu ve dürüst bir şekilde çok hoşuma gittiği söyledim 🙂

Biraz daha ictikden sonra beni odalarına davet ettiler, Tabi bu fırsat ayağıma bir daha gelmeyeceğini düşündüğüm için hiç kırmadım onları. Sandy nin beni ellerimden tutup yatak odasına götürdü. Yataga sırt üstü yatırıp , gözlerimi bağladı. Benimde kafam güzel olduğu için hiç itiraf etmedim. Üzerimi soyup , dim dik olan penisimi dudakları arasına alıp yalamaya başladı. Soyundukça parfüm kokusu tüm odaya dağıldı. Beni çok etkilemişti. Sırılsıklam olmuş vajinasının içine girdiğimde resmen boşalmamak için kendimi zor tuttum. 1-2 dakika sonra gözlerimi açtığımda eşinin soyunup bir şekilde penisiyle oynadığını gördüm. bu beni şok etmişti. Ama Sandy nin durmaya niyeti yoktu ve onu kucağıma alıp duvara yaslayıp içine girip çıktık dan sonra boşaltık. izden birer yudum daha alarak öpüşmeye başladık ve love sex filmini internetden açıp izlemeye başladık. bu bizi daha çok tahrik etmişti. Çünkü filmde de 3 grup halinde sevişme yapıyorlardı. Eşi film izlerken elini penisime attı, shortumu çıkarıp agzına ldıkdan sonra Sandynin bornozunu çıkardı ve penisimi tutup Sandy in Amına götürerek, yerleştirdi. Bu durumdan herkes memnundu.Dakikalarca seviştikden sonra tekrar boşaldım. Sandy duş almak isteyip duşa girdi. Daha sonra kocası penisimdeki spermleri yalayıp yutmaya başladı. İlk başlarda çekindim ama sonraları alıştım.. Duşdan geldikden sonra viskilerimizi yudumlayıp , uyuduk. Sabah olduğumda üçümüz aynı yatakda yatıyoduk. Sonraki gün vedaştık ve telefon numaralarımızı verdik.i söyledi .Mail yoluyla yazışmaya başladık. Eşinin beni çok özlediğin den bahsetti. Bende onu özlemiştim. İple çekiyorum.Bu yaz sırf onlar için özel 1 hafta kaçamak yapıcam…

Daha sonraki bölümlerde eşimle yapmış olduğumuz kaçakları paylaşıcam.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

şişli escort Antalya escort beylikdüzü escort escort eryaman escort demetevler escort Hacklink mamasiki.com bucur.net hayvanca.net lazimlik.net cidden.net By Casino rus escort bahçelievler escort Escort bayan Escort bayan escort ankara sincan escort bursa escort bayan görükle escort bursa escort bursa merkez escort bayan Kartal escort Maltepe escort Pendik escort otele gelen escort anadoluyakasikadin.com kadikoykadin.com atasehirkadin.com umraniyekadin.com bostancikadin.com maltepekadin.com pendikkadin.com kurtkoykadin.com kartalkadin.com escortsme.com Hacklink Hacklink panel Hacklink bursa escort görükle escort bursa escort bursa escort bursa escort bursa escort Ankara escort bayan Ankara Escort Ankara Escort Rus Escort Eryaman Escort Etlik Escort Sincan Escort Çankaya Escort ankara escort bursa escort Escort hurilerim.com bursa escort bursa escort bursa escort bursa escort bursa sınırsız escort bursa escort bayan bursa escort görükle escort antalya escort istanbul travesti istanbul travesti istanbul travesti ankara travesti Moda Melanj türkçe altyazılı porno porno 64 japon porno burdur escort bursa escort çanakkale escort çankırı escort çorum escort denizli escort diyarbakır escort düzce escort edirne escort elazığ escort ankara travesti escort escort escort travestileri travestileri keçiören escort etlik escort çankaya escort