Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32
Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32
PARIS’TE SEKS BASKADIR. BOLUM 10
SEYAHATIMIZIN BU KESITINDE HARDCORE YOK. EROTIK!
Oglene dogru, bu sefer Nihal’in surprizi ile uyandik. Paris’in randevu ile gidilen, şık ve seckin butiklerinden birine, aksamustu icin randevu almis. Bizim hanim bu ise bayildi. Ee, Paris’e gelipte alisveris yapmadan donmek olur mu? Alti ayda biriktirdigi parayi, iki, uc saatte giyime kusama harcamadan rahat etmez.
Hem, biraz insanlari, yasami gormek, hem de sehrin havasini teneffus edebilmek icin, gidecegimiz yere metroyla gitmeye karar verdik. Elif, keten bir mini etek, uzerine de, neredeyse goguslerinin halkalarina varana kadar acik, derin dekolte bir tisort, altina yine topuklu ve bantli bir ayakkabi ve bacaklarini puruzsuz gostermek amaciyla, varla yok arasi, super ince, ten rengi bir corap giymisti. Goguslerinin findik iriligindeki uclari, giydigi seffaf sutyen nedeniyle, tisortunun uzerinden tamamen belli oluyordu. Zaten sevgili karimin hic bir seyini saklamak gibi bir endisesi yoktu. Aksine, kendini seksi ve erotik gostermeye, erkekleri cilgina cevirmeye bayiliyordu. Nihal bugun biraz daha mutevazi giyinmis ve altina bir jarse pantalon giymisti. Gerci, pantalonu uzerine sımsıkı oturuyor ve ag kismindan aminin dudaklari ve girintisi tamamen belli oluyordu. Biz bu sekilde metroya bindik. Cogunluk telefonlarina yumulmus, kimse, kimseyle ilgili degildi. Paris’te, sokaklarda, metrolarda her turlu giyinen insani bulmak mumkundu. Ciplak olsan, bir kisim insan donup, bakmaz bile, yani o derece. Bizim hanim bunu pek sevmedi ve dikkatleri uzerinde toplamak, en azindan beni kiskandirmak icin hucuma gecti. Nihal’le birlikte bir yer bulup oturdular. Ben ayakta kapilarin orada kaldim. Karsilarinda oturan iki tane herif, once bizim hanimlara ilgisizdiler. Karim, ara sira bacak bacak ustune atarken, her seferinde etekleri biraz daha siyrilmaya basladi. Zaten mini olan etegi, neredeyse kasiklarina kadar siyrilmisti. Bunlar aralarinda konusmaya dalmislardi. Ama Elif, aslinda heriflerin bakislarindan da haberdar, onlari tahrik etmekten mutlu gozukuyordu. Heriflerden birisi, bakislarini resmen bizim hanimin bacaklarina kilitlemis ve bizimkilere caktirmadan yanindaki arkadasini durtuyordu. Adam elini, cadiri belli olmasin diye mi, yoksa oynamak icin mi, orasina koyunca, bizim hanim bunu gordu ve adamin suratina bakti. Adam da gulumseyip, oyle bir selam verdi. Karim, yavas hareketlerle bacaklarini ust uste atiyor ve enfes frikikler veriyordu. Adam, Elif’in bantli ayakkabilarindan gozuken, pedikurlu ve kirmizi ojeli ayak parmaklarindan baslayip, bacaklarini, kasiklarina kadar gozleri ile tariyor, sonra yine asagiya iniyor, bu arada usul usul pantolonu uzerinden sikini oksuyordu. Nihal durumu farketti. Bunlar kikirdamaya basladilar. Bu arada Elif, belli ki numaradan, cantasini dusurdu. Almak icin egilince, zaten disari firlayacakmis gibi duran iri memeleri, tisortunden iyice disari geldiler. Herif de yardim etmek bahanesiyle egilip, sonra yanlislikla olmus gibi, ellerini karimin bacaklarina degdirdi. Varacagimiz duraga yaklasinca, bizimkilere isaret ettim ve yerlerinden kalktilar. Herifler de benim farkimda olmadiklari icin, bizim hanimlarin arkasindan kalktilar. Istasyona yaklasirken anonsu duyunca, kapinin uzerindeki panoya yanlis baktigimi ve inecegimiz yere, iki durak daha oldugunu gordum. Bunun uzerine, bizim hanimlar da, tekrar oturmayip, ayakta gitmeye basladilar. Adamlardan biri firsati kacirmadi. Karimin arkasina gecti ve basladi yaslanmaya. Elif sonunda istedigini elde etmis, herifi tahrik etmeyi basarmisti. Tren raylarda sallandikca, herifte sanki sallaniyor gibi, resmen Elif’in arkasinda gidip geliyordu. Gorunmeyen taraftaki elini, yandan, karimin kalcalarina atmis oksuyor, Elif de sanki farkinda degilmis gibi Nihal’le konusuyordu. Herif, bacaklarini oksaya oksaya, bizim hanimin etegini siyirirken, inecegimiz istasyona vardik. Elif, metroya bindigimiz andan bu yana, ilk kez benimle konustu. Herifler, benim, hanimlarla birlikte oldugumu anlayinca sok oldular ve bizim indigimiz istasyonda arkamizdan inmediler. Indigimiz metro istasyonundan, randevumuz olan butige yururken, Elif kahkahalarla, herifin yaptiklarini, zevkle ve sanki bir basari elde etmis gibi sevgili ve sikisken arkadasi Nihal’e detaylari ile anlatiyordu. Herif, karimin kalcalarina yapisinca, siki iyice kabarmis. Elif, herifin sikini eteginin uzerinden oldugu gibi hissediyormus. Herif, pantolonu icinde dimdik sertlesen yarragini, karimin kalcalarinin arasindaki yariga yerlestirmis. Bunun uzerine bizim hanim da baslamis herife surtunmeye. Bir istasyon daha olsa, herifi bosaltabilirmis, falan.
Gidecegimiz butige vardik. Hic bir tabela, isim, yazi falan yok, sadece bilen biliyor. Belli ki cok luks bir yer. Icerisi mis gibi bir parfum kokuyor. Genis bir orta alani var. Giyecekler bu genis alanin etrafinda yer aliyor. Salonun ortasinda, alisverisin sonunda paralari odeyecek olan salak kocalari rahat ettirebilmek icin konforlu koltuklar ve bir de mini bar var. Bizi kapida bir uzak dogulu karsiladi. Herif, dudaklarina uçuk renkli bir ruj surmus, kaslari alinmis, gozleri surmeli. Jestlerinden gay oldugunu tahmin etmek zor degil. Fakat giyimi cok şık. Uzerinde, pahali bir takim elbise var. Nihal kendini ve bizi takdim etti, bu yerin adresini aldigi kisilerin selamlarini soyledi. Derken, 60 yaslarinda, kir ve uzun dalgali sacli, beyaz, gur biyikli, yine cok şık bir amca geldi ve uzak dogulu gay, bu adami patronum, diye bizimle tanistirdi. Yasli adam, beni koltuklara davet edip, ne icmek istedigimi sordu. Viski istedim. Buzlu viskimi hazirlayip, bizim hanimlarin yanina gitti. Uzak dogulu, bizim hanimlari elbiselerin arasinda dolastirip, yeni modelleri tanitiyordu. Uc, bes tane elbise alip, oturma bolumunun tam karsisindaki soyunma kabinlerine gittiler. Bu genis kabinlerin kapilari yoktu. Girislerini kadife perdeler kapatiyordu. Etraflarindaki duvarlar tamamen aynalarla kapliydi. Herhalde soyunma odasinda ustlerini degistiren hanimlar, cikip aynalarda kendilerine bakiyorlardi. Kabinlerin arkasindaki bolumde de duvarlar aynalarla kapliydi. Anlasilan, magazada birden fazla musteri gurubu oldugunda, hanimlar kendilerini aynada gormek istediklerinde, herkesin bakislarini uzerlerine cekmemek icin, bu kabinlerin arkasindaki bolumu tercih ediyorlardi.
Nihal bir kabine girdi ve sectigi elbiselerden birisini giyip cikti . Elbise nefes kesiciydi. Cok seksi bir gece kiyafetiydi. Bana gelip nasil oldugunu sordu. Ben de “sen bunu giyince Hakan’in akli basindan gidecek valla” diye cevapladim. Nihal uzak dogulu gay’e elbisedeki bir kac potlugu gosterdi, o da, ellerini elbisenin uzerinden, kizin vucuduna bastirarak dolastirdi ve potluklari almaya calisti. Elbise zaten dapdaracikti. Herif ya da gay, her neyse, elledikce icim gidiyordu, onun yerinde olmak icin.
Bu arada, bizim hanim, ayni seksilikte bir elbise ile kabinden cikti. Uzak dogulu, dizlerinin uzerine comelip, bizim hanimin giydigi bu elbisenin eteklerini duzeltiyormus gibi yaparken, birden karimin bacaklarini oksamaya basladi. Elif kikirdiyordu. Herif, karima “cok guzel bacaklarin var, dokunmadan yapamadim” diyip, sonra da bana bakip, kiritarak “cok sanslisin” diye seslendi. Ben de, mirildanarak “evet, oyleyimdir” diye basimi egip, sahte bir gulucukle onayladim.
Elif, ustundeki elbiseyi degistirmek icin kabine girince, o tarafa bakarken, Nihal’in giyindigi kabinin perdelerinin tam kapali olmadigini farkettim. Nihal’i, kabinin icinde, sutyen ve g-string kulotuyla gordum. Yeni deneyecegi elbisesini giyiyordu. Nihal kabinden cikinca, uzak dogulu onunde durup, giydigi elbisenin gogus dekoltesini biraz acmaya calisti. Ama elleri artik tamamen kizin gogusleri uzerindeydi. Yasli adam da Nihal’e arkadan yaklasip, genis kalcalari uzerinde elbiseyi saga sola dondurup, tam oturtmaya cabalarken, onun elleri de Nihal’in kalcalarini oksar gibiydi. Nihal, iki adamin arasinda kalmis, sozde elbisesi duzeltiliyordu. Bu goruntuler beni cok tahrik etti. Kiz, sanki, onunde ve arkasinda duran iki herif tarafindan ayakta oksaniyor gibiydi. Nihal, elbisenin uzerinde nasil durdugunu gormek uzere aynalara gidince, uzak dogulu bizim hanimin oldugu kabinin perdelerini aralayip, hic cekinmeden iceri bakip, birseyler soyledi. Oturdugum acidan tam goremiyordum ama, tahminen, bizim hanim gay herifin onunde, uzerinde sadece sutyen ve kulotla duruyordu. Derken, Elif, kabininden cikti. Uzerine derin dekolteli, omuzlari neredeyse acik bir elbise giymisti. Sutyeninin askilari omuzlarinda gorunuyordu. Uzak dogulu panik icinde, sanki buyuk bir problem varmis gibi, bizim hanima “cikart elbiseyi cabuk. Sana, bu elbiseye uygun bir sutyen bulalim, ondan sonra dene. Bu sekilde elbiseyi begenmeyeceksin yoksa” dedi.
Karim da, perdeleri artik hic kapatmadan elbiseyi uzerinden cikartti. Cikartinca bir de ne goreyim? Elif, kulotlu corap giydigi icin altina don bile giymemis. Kalcalari ve seftalisi, varla yok arasi, ten rengi kulotlu corabinin icinde, butun kiskirticiliklari ile ortadaydilar. Uzak dogulu, gay, may ama, sozde caktirmadan, karimin amina bakmaktan kendini alamiyordu. Elif elbiseyi cikartinca, o sirada Nihal’le ilgilenen patron, bu sahneyi kacirmak istemediginden olacak, bizim hanimin kabininin onune gelerek, “bu saatten sonra baska musteri beklemiyoruz. Rahat olun, kendinizi sikintiya sokmayin. Gelin boyle, suradan size elbisenize uygun bir sutyen bakalim” dedi. Iste karimin onune, gelirken metrodaki heriflere yaptigi gibi, “goster, tahrik et, ama verme” seanslarini baslatmasi icin harika bir firsat daha cikmisti. Benim teshirci karim, altinda, amini, gotunu oldugu gibi, hem de puruzsuz bir bicimde gosteren ince kulotlu corabi, uzerinde goguslerinin yarisini ancak orten bir sutyencikle şık ve luks butigin icinde dolasiyordu. Yasli kurt patronun bu manzara karsisinda nutku tutulmus, ama sanki cok normalmis gibi belli etmemeye calisiyordu. Sutyenlerin bulundugu dolabin onune gelince, yasli adam bir kac model cikartip karima verdi. “Kabinlere gitmenize gerek yok canim, ben arkami donuyorum. Sizi burada bir tek kocaniz gorebilir, ondan utanmiyorsaniz burada deneyebilirsiniz” diye bir espri yapip, arkasini dondu. Elif, adamin verdigi sutyenleri denemeye basladi. Takip, cikarttikca, domuzluguna adama “nasil, bu oldu mu?” diye soruyor, arkasi donuk bekleyen yasli amca da karima donup, karsisinda super seksi sutyenleri ve iclerinde bizim hanimin koca memelerini gorunce, yutkuna yutkuna, is uzasin diye, bir turlu “tamam bu olmus” demiyor ve yenilerini cikartmaya devam ediyordu. Karim, sutyenlerden birisini denerken, adama “sunun kopcalarini takamadim. Yardim eder misiniz?” diye rica etti. Elif’in bunu, zavalli yasli amcayi tahrik etmek icin yaptigi belliydi. Oturdugum koltukta bana isveli isveli bir bakis atip, goz kirpti. Yasli kurt donup, karimin arkasina gecti ve kopcalari takmaya calisti. Bunu yaparken “hay aksi, yakini gozlerim gormuyor” diyerek, sanki kopcalari bir turlu takamiyormus gibi yapip, isi kasitli olarak uzatiyordu. Bu arada, karimin, neredeyse ciplak kalcalarina arkadan yaslanip, kendi onunu saga sola oynatarak, sutyenin kopcalarini takmaya calisiyordu. Adam ter icinde, nihayet kopcalari takti. Artik ne Elif’in, ne de adamin utanmasi kalmamisti. Karim sutyenleri degistirirken, adam hic bozuntuya vermeden, arkasini donmuyor, bizim hanim da rahatsiz olmadan, adamin gozleri onunde, birisini cikartip, oburunu takiyor, agizlara layik memelerini comertce sergiliyordu. Yasli adam hic cekinmeden gozlerini karimin vucudunda dolastiriyor, neredeyse agzinin sulari akiyordu. Elif, en sonunda birisini begendi. Eliyle sutyenin icinde goguslerini duzeltirken, yasli patron “siz o isi bana birakin” diyip, sutyenin icinde, karimin goguslerini neredeyse avuclayarak, duzeltme bahanesiyle yogurdu da yogurdu.
Bizim hanim, yeni sutyeniyle, elbiseyi denemeye gidince, yasli adam gelip yanimdaki koltuga oturdu. Elif, o elbiseyi de denedikten sonra, kendi mini etegini giyip, biraz ara vermek istedi. “Yoruldum valla” diyip bize dogru yuruyunce, baska rahat kabepe olmadigini gordum. Bizim hanimlari beklerden ikram edilen viskilerin etkisiyle hafiften kafa olmustum. Elif, bana, “benim centilmen kocam, hadi o koltukta ben oturayim” der gibi bakinca, “bana bakma hic. Ben ufaktan cakir keyif oldum. Suradaki puflara otur” diyince, yasli patron, karima saka olarak, eliyle pat pat yapip, kucagini isaret etti. Benim cilgin karim “aa, otururum valla. Benim kocam beni kucagina bile almiyorsa, ben de gider baska erkeklerin kucagina otururum” diye bir kahkaha patlatti. Ardindan, gercekten gidip, yasli adamin kucagina oturuverdi. Yasli patron, ortami yumusatmak icin bana donup “merak etmeyin. Ben sizlerin babasi yasindayim. Benden kariniza bir zarar gelmez” diye sakayla karisik beni teselli etti. Bu arada, ellerini karimin bacaklarina koymus, bir yandan ufak hareketlerle oksuyor, ayni zamanda sohbet ediyorlardi. Sohbet uzayinca, adam elleri ile karimin bacaklarini oksaya oksaya, mini eteginin altindan icerilere dogru gidiyordu. Adam, hergun magazasina gelen bakimli kadinlarla ilgilenmek durumunda oldugunu, bu yuzden isini cok sevdigini anlatiyordu. Bizim hanim da adama “bana nasil baktiginizi gordum. Yasiniz bir hayli var, ama seksle aranizdaki bag henuz kopmamis herhalde” gibi adami tahrik eden sozler soyluyordu. Adam, yaslandigini ve karisi ile surekli sevistikleri o guzel gunlerin artik eskilerde kaldigini, simdilerde ise seks yasaminin, sadece butigine gelen bakimli ve guzel kadinlara bakmakla ve onlarla birlikte oldugunu hayal etmekle sinirli kaldigini, cesurca anlatiyordu. Bu arada, bir eli ile karimin etekleri altinda tombala cekiyordu. Aralarindaki bu erotik konusma devam ederken, patronun elleri iyice iceri gidip, karimin mini etegi tamamen siyrilinca, durum ortaya cikti. Inanilir gibi degildi. Parmaklari ile, kulotlu corabinin uzerinden karimin amini oksuyordu. Gozlerinden, karimin da zevk aldigi belliydi. Derken, karimin yanaklarina kucuk opucukler kondurmaya basladi. Opucukleri dudaklarinin kenarlarina gelince, kızışmış karim dayanamayip, yasli adamin gur biyikli dudaklarina yapisti. Opusme bitince bana donup “ay ne kadar zamandir biyikli bir erkekle opusmemistim. Cok gidiklandim valla” diye guluyordu. Yasli patron “gel o zaman gidiklanma” diyip dilini cikardi. Simdi, agizlari acik, dilleri disarida, birbirlerine surtture surtture, tam Fransiz opucugu yapiyorlardi. Adam karimin kulagina birseyler fisildadi. Karim da adamin kucagindan birazcik dogrulup, bana donup; “seyini duzeltiyor. Kulagima “valla benim ki iyice sertlesti. Dikilmek icin yer ariyor. Birazcik kucagimdan kalkar misin, duzelteyim sunu” dedi” diye gulumsedi. Bizim hanim, adamin kucagina yeniden oturunca, yasli adam Elif’i vucudundan tutup, karimin kalcalari kendi kasiklarina denk gelecek sekilde ayarladi. Bizim hanim birden irkildi. Onune bakti. O da ne! Adam “sikimi duzeltecem” diyip, pantolonundan disari cikartmisti. Karim saskinligini uzerinden cabucak atip, ileri geri gidip gelmeye basladi. Simdi karim adamin kucaginda, bacaklarinin arasina adamin sikini sikistirmis vaziyette yavas yavas kimildanip duruyordu. Adamin siki yasina gore hic umulmayacak kadar kabarmis, dimdik olmustu. Yasli adam bana donup, son derece piskin bir tavirla “karinin orasi oyle islandi ki, benim de menilerim geldi. Sanki gercekten karini sikiyormusum gibi hissediyorum. Bu pozisyonu mutlaka denemelisin. Karin adami fena yapiyor dostum” diye benimle konusuyordu. Sevgili karimin ahlaksizligi sinir tanimiyordu. Iste, yine, benim onumde, elin herifi ile, belki sikismiyordu, ama en sehvetli haliyle, sikisir gibi sevisiyordu. Ya adama ne demeli? Sikini disari cikartmis, kulotlu corabinin uzerinden karimin sulanmis amina surtturuyordu, hem de benim onumde. Bu cureti azgin karimdan aldigi apacik belliydi. Ve bunu seyretmek, ne yalan soyliyeyim, bana buyuk bir zevk veriyordu. Yine de, karimin baska baska heriflerle, ulu orta, benim onumde sevismesini izlemek, biraz ayip olmuyor mu diye dusunup, karima Turkce olarak “Sevgilim, gozlerimin onunde neredeyse adamla sikisecen. Ayip olmuyor mu? Herif simdi bosalacak ustune, basina. Durdur sunu” dedim. O da gozleri yari acik, “dur simdi. Ne endiseleniyorsun? Bu amcanin corabimi delip gececek hali yok ya. Merak etme bir sey olmaz. Zavalli adam, bak, karisiyla bile ne zamandir yapmiyorlarmis. Ona biraz moral takviyesi yapiyorum” deyip tekrar adamla opusmeye basladi. Adam, karima, acik acik “icine girmek istiyorum dedi. Elif de, sehvetten kendinden gecmis bir vaziyette “kocam burada ona sor” diyince, adam, benim, bunlarin sevismelerini zevkle izledigimi anlamis olacak ki, beni kastederek, bizim hanima “merak etme, o dunden razi. Baksana bizi nasil seyrediyor. Biliyor musun, aslinda bircok koca, karisini baska erkeklerle sevisirken seyretmekten zevk alir” diye Elif’e, sanki bilmedigi bir seyi soyluyordu. Adam bizim hanima, “bak benim karim da benden on yas genc ve genc erkeklere deli oluyor. Ben de ona musaade ediyorum” diyince, Elif biraz sasirarak, biraz da merakla “nasil musaade ediyorsunuz yani?” diye sordu. Karimin bu konusmalar uzerine iyice tahrik oldugu her halinden belliydi. Yasli adamin, yasina gore hic de fena olmayan olculerdeki yarragini apus arasina sıkıştırmış, ritmini arrtirarak, kulotlu corabinin uzerinden amcigina surtturmeye devam ediyordu. Sevgili karimin kiminle sevistigi, o an icin hic umurunda bile degildi. Amina surtturdugu yarraktan aldigi muthis haz ile ve de ortalik yerde, ayni zamanda benim onumde, baska bir erkekle sevismekten aldigi zevkle, dudaklarini isirip, inleyerek bosaldi. Yasli patronun bosalmasini beklerken, karim bosalmisti.
Elif bosaldiktan sonra, hala yasli adamin kucaginda oturuyordu. Patron, bizim hanimin sorusuna cevap olarak, karisi ile ile yasadiklari tutku ve ihtiras dolu seks yasamlarini anlatmaya basladi. (Bir sonraki bolumde..)
Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32
