Yarağı Birden Gömünce Oya Çıglık

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ass

Yarağı Birden Gömünce Oya Çıglık
SAAT ÖĞLENDEN SONRA 3 FALANDI İŞYERİNDE İKEN TELEFONUM ÇALDI ARAYAN HAYDAR DI , HAYDAR ESKİ KOMUŞUMDU TAYİNLERİ OLMUŞ MALATYAYA GİTMİŞLERDİ TELEFONU AÇTIM HAYDAR – MERHABA ABİ NASILSIN DEDİ – TŞK EDERİM SEN NASILSIN DEYİNCE – ABİ ANKARADAYIM İŞİM VARDI BİDE ZAMANIM OLURSA SİZİ GÖRÜYÜM DEDİ BENDE -HAYDAR İŞTEYİM 6 GİBİ EVDE OLURUM GEL YEMEK YİYELİM OTURALIM DEDİM -ODA TAMAM ABİ Bİ TERSLİK OLMAZSA GELECEĞİM DEDİ… BENDE HEMEN EŞİMİ ARAYARAK – OYA AKŞAMA HAYDAR ANKARADAYMIŞ VAKTİ OLURSA UĞRAYACAK YEMEĞİ ONA GÖRE HAZIRLARMISIN DEDİM – ODA TAMAM CNM DEDİ .. SAAT 6 GİBİ EVE VARDIM OYA YEMEK HAZIRLAMIŞ KENDİSİDE DARACIK BİR STREÇ KOT ÜSTÜNEDE KISA Bİ TŞÖRT GİYMİŞTİ .. 6.30 GİBİ HAYDAR ARADI -ABİ MÜSAİTSENİZ 10 DAKKAYA ORADAYIM DEDİ TAMAM DEDİM .. HAYDAR 10 15 DAKKA SONRA GELDİ KAPIYI AÇTIM SELAMLAŞTIK OYA İLEDE TOKALAŞTI -NASILSIN YENGE FALAN SOHBETİNDEN SONRA SALONA GEÇTİK OTURDUK . OYA HAYDARA EŞİNİ ÇOCUKLARINI FALAN SORDU BİRAZ SOHBETTEN SONRA OYA -HADİ YEMEĞE GEÇELİM DEDİ BİZDE HAYDARLA MUTFAĞA YEMEK YEMEK İÇİN GEÇTİK .. YEMEKLER YENDİ BEN HAYDARA GEL ÇAYIMIZI BALKONDA İÇELİM HEMDE SİĞARA İÇERİZ DEDİM HAYDARLA BEN BALKONA ÇIKMAK ÜZERE KALKTIK VE BALKONA GEÇTİK… OYADA KISA BİR SÜRE SONRA BİZE VE KENDİNE ÇAY GETİRDİ BEN Bİ SİĞARA YAKTIM HAYDARA VE OYAYADA TUTTUM ONLARDA YAKTI ÇAYLAR BİTİNCE OYA YENİLEMEK İÇİN BARDAKLARI ALDI DOLDURUP GERİ GETİRİRKEN OYANIN TŞÖRTÜ İYİCE GÖBEĞİNİN ÜSTÜNE SIYRILMIŞ AYVA GÖBEĞİ KOMPLE MEYDANA ÇIKMIŞTI..HAYDARIN HALİYLE GÖZLERİ OYANIN AÇIK AYVA GÖBEĞİNE KAYMIŞTI BİZ SOHBETE DEVAM EDİYORUZ VE SİĞARA İÇİYORUZ OYA ARADA BARDAKLARI TAZELİYOR GÖBEĞİDE HEP MEYDANDA VE HAYDAR SIK SIK OYAYA GÖZ ATIYOR AÇIK GÖBEĞİNE GÖZLERİ TAKILIYORDU . OYA KALKTIĞINDA DA KALÇALARINA BAKIYOR OYADA KALÇALARI SALLAYARAK MUTFAĞA GİDİYOR BARDAKLARI TAZELİYORDU GECE SAAT 10 FALAN OLMUŞTU HAYDAR -ABİ BANA MÜSADE BEN KALKAYIM DEDİ –OLURMU YA GECE MİSAFİRİMİZ OL DEDİM HAYDAR -YOK GİDEYİM BAŞKA ZAMAN GELDİĞİMDE KALIRIM RAHATSIZ ETMEYİM DEYİNCE.. OYADA -AA HAYDAR ABİ KAL GECE MİSAFİRİMİZ OL SABAH GİDERSİN DEYİNCE HAYDAR -YA YENGE RAHATSIZ ETMEYİM Bİ DAHAKİ GELİŞİMDE SÖZ DEDİ OYA -AŞKOLSUN YA NE RAHATSIZLIĞI TAMAM GECE KALIYORSUN DEYİNCE HAYDAR DA -ARTIK EMRE UYMAK LAZIM DEDİ GÜLÜŞTÜK…BENDE EKLEDİM -BAK EMİR BÜYÜK YERDEN HAYDAR GECE KALACAĞI İÇİN BİZ SOHBETE DEVAM ETTİK OYA BİZE SOĞUK İÇECEK GETİRMEYİ TEKLİF EDİNCE BİZDE OLUR DEDİK OYA MUTFAKTAN BİZE VE KENDİNE KOLA GETİRDİ BİRAZDA PASTA TÜRÜ ŞEYLER . EPEY Bİ SİĞARA SOHBET YEME İÇME DERKEN OYA -BEYLER İÇERİ GEÇELİMMİ BENDE Bİ ÜZERİME RAHAT Bİ ŞEYLER GİYEYİM SİZEDE PİJAMA EŞOFMAN VEREYİM İSTERSENİZ SİZDE RAHAT RAHAT OTURUN DEDİ. BENDE OLUR DEDİM VE BİZ SALONA GEÇMEK ÜZERE KALKTIK OYADA BALKONDAKİ BARDAKLARI ALIP MUTFAĞA ORADAN YATAK ODASINA GEÇİP ÜZERİNE DÜŞÜK BEL Bİ EŞOFMAN ÜSTÜNEDE KISA ASKILI Bİ TŞÖRT GİYEREK SALONA GELDİ ELİNDE Bİ EŞOFMAN VE BENİM TŞÖRTLERİMDEN BİRİYLE -BÖYLE RAHAT YA DEYİP HAYDAR ABİ SENDE ŞU EŞOFMANLARI GİYEBİLİRSİN DİYEREK KOLTUĞUN ÜZERİNE BIRAKTI…SONRA -BENDE SİZE BİRER KAHVE YAPAYIM DİYE ÇIKARKEN ARKASINDAN BAKTIĞIMDA OYANIN BEYAZ EŞOFMANINDAN TANGASI NET BELLİ OLUYORDU TABİ BENLE BİRLİKTE HAYDARDA OYANIN GÖTÜNE BAKIYORDU Bİ KAÇ DAKKA SONRA OYA KAHVELERLE VE BİR KÜLLÜKLE GERİ GELDİ ÖNCE HAYDARA KAHVESİNİ TUTTU SONRA BANA TUTARKEN SÜTYENİDE OLMADIĞINI FARKETTİM … KAHVELERİ YUDUMLAYIP BİRER DE YİNE SİĞARA YAKMIŞTIK KAHVELER BİTİNCE FİNCANLARI ALMAK İÇİN OYA YERİNDEN KALKTTI HAYDARIN ÖNÜNDEKİ FİNCANI ALIRKEN EĞİLİNCE TANGASININ İPLERİ MEYDANA ÇIKMIŞTI SONRA BENİM ÖNÜME GELİP HAYDARA DOĞRUL DOMALARAK FİNCANI ALDI TANGASI İYİCE MEYDANA ÇIKMIŞ EŞOFMAN İYİCE KALÇALARINA DOĞRU DÜŞMÜŞTÜ HAYDAR DİREK OYANIN GÖTÜNE BAKIYORDU ARTIK… OYA SALINA SALINA MUTFAĞA GÖTÜRDÜ FİNCANLARI VE GERİ GELDİ EŞOFMANINI HİÇ DÜZELTME İHTİYACI DUYMAMIŞ VEYADA BİRAZ DAHA İNDİRMİŞ ÇÜNKÜ ÖN TARAFTANDANDA ÇAMAŞIRININ YARISI GÖRÜNECEK KADAR İNİKTİ OYA O VAZİYETTE KOLTUĞA OTURDU … BİZ BİRAZ DAHA SOHBET ETTİK AMA HAYDARIN GÖZÜ SIK SIK OYAYA DOĞRU KAYIYOR DU GECE 12.30 FALAN OLMUŞTU -AŞKIM HAYDARIN YERİNİ AÇALIM BEN UYUYACAM OLURMU HAYDAR DEDİM HAYDARDA – TABİ ABİ BENDE YATAYIM SABAH BERABER ÇIKARIZ DEDİ TAMAM DEDİM.. OYADA OTURDUĞUMUZ SALONDAKİ ÇEKYATI AÇMAK İÇİN KALKTI AÇTI SONRA BİZİM ODADAN ÇARŞAF YASTIK GETİRDİ OYA YATAĞI DÜZENLERKEN BEN HAYDARA İYİ GECELER TV Yİ UYURKEN KAPATIRSIN DEDİM HAYDAR SAOL ABİ İYİ GECELER DEYİNCE BEN ODADAN ÇIKTIM .. YATAK ODASINA GELİP ÜZERİMİ ÇIKARTARAK UZANDIM OYA HAYDARIN YATAĞI YAPARKEN HAFİFTENDE SALINIYOR ZATEN EPEY DÜŞMÜŞ EŞOFMANINDAN TANGASININ YANINDA ARTIK HAFİFTEN KALÇALARI DA MEYDANA ÇIKMIŞ İKEN HAYDARA -HAYDAR ABİ RAHAT EDERSİN DEĞİLMİ DİYE SORUNCA – EDERİM YENGE ÇOK SAOL SİZLERİ ÖZLEMİŞTİM DİYE DEVAM ETTİ SÖZLERİNE OYADA -IMM BİZLERİMİ ÖZLEDİN DEDİ HAYDARA HAYDAR DA OYAYA EVET YA DİYEREK -HİÇ DEĞİŞMESMİŞSİN YENGE HALA ÇOK GÜZELSİN DEYİNCE OYA -AYY TEŞEKKÜR EDERİM DEDİ TEBESSÜMLE ARALARINDA BİRAZDA ÖZLEM SOHBETİ OLDU OYA GERİ ANKARAYA GELMENİZİ BEKLİYORUZ BİZDE ÇOK ÖZLEDİK SİZİ DEYİNCE HAYDAR -YE NGE G ÖREVİMİZİN BİTMESİNE BİR YIL KALDI HEMEN DÖNECEĞİZ. – GELİN YA BEKLİYORUZ BOL BOL ZAMAN GEÇİRİRİZ O ZAMAN DEDİ OYADA HAYDARLA OYA Bİ 10 15 DAKKADA ÖĞLE SOHBET ETTİKTEN SONRA.. OYA HAYDARA BENDE UYUYUM SENDE SABAH ERKEN KALKACAKSIN DİYEREK İYİ GECELER DİLEDİ HAYDARDA OYAYA İYİGECELER DEDİKTEN SONRA OYA -UMARIM RAHAT GÜZEL Bİ GECE GEÇİRİRSİN DEYİNCE HAYDARDA -ÇOK GÜZELDİ ZATEN DEDİ OYA TEKRAR İYİ GECELER DEYİP HAYDARIN ÖNÜNDE GÖTÜ NERDEYSE AÇILMIŞ EŞOFMANI İLE KALÇALARI DAHA Bİ ÇOK SALLAYARAK YÜRÜYEREK SALONUN KAPISINDAN ÇIKMAK ÜZERE YÜRÜDÜ HAYDAR PEŞİNDEN İYİ GECELER DEDİ HAFİF Bİ SESLE OYA YATAK ODAMIZA GELDİ ODANIN KAPISINI HAFİF İTELEYİP ÜSTÜNDEKİ TŞÖRTÜNÜ ÇIKARDI ZATEN SÜTYEN YOKTU EŞOFMANI NERDEYSE AMINA KADAR DÜŞMÜŞTÜN ONUDA ÇIKARDI TANGASINIDA SIYIRDI ÇIKARDI ÇIRILÇIPLAK BİZ VAZİYETTE DOLABA EĞİLEREK ÇEKMECEDEN TÜL SİYAH Bİ GECELİĞİ VARDI ONU ALARAK ÇIPLAK TENİNE GİYDİ GECELİĞİ KOMPLE İÇİNİ GÖSTEREN KALÇALARININ HAFİFCE ALTINDA BİTEN VARLA YOK ARASINDA İNCECİK BİŞEYDİ ZATEN GİYDİ ARKASINI DÖNÜP LAMBAYI SÖNDÜRMEYE VE IŞIĞI KAPATIP YANIMA UZANDI.. HAYDAR DA IŞIĞI KAPAMIŞTI AMA TV NİN IŞIĞI ORTAMI HAFİF AYDINLATIYORDU ARADAN YARIM SAATTEN FAZLA GEÇMİŞTİ BİZ OYA İLE SESSİZ SESSİZ ÖPÜŞÜYORDUK.. OYAYA -Bİ BAK HAYDAR UYUDU İSE TV Yİ KAPAT DEDİM OYADA – BÖYLEMİ BAKAYIM DEDİ -OLUR DEDİM NOLACAKKİ GÜLDÜ YA UYANIKSA ÇIPLAĞIM AMA DEDİ .. OLSUN CANIM DEDİM.. O ZAMAN OYA -BAK SONRA BİŞEYLER OLUR BİLMEM AMA DEYİNCE -OLURSA OLSUN BEN UYUYORUM KEYFİNİZE BAKARSINIZ DEDİM OYADA -İYİ DEDİ BİRAZ DAHA BEKLEDİ BEN -HADİ AŞKIM BAK UYUDUMU HAYDAR DİYE.. DEYİNCE -BAK GİDERİM BÖYLECE DEDİ BENDE GİT YA .. DEYİNCE -SEN BİLİRSİN GİDİYORUM DEDİ VE YATAKTAN KALKTI… BANA DÖNEREK GİDİYOM BİŞEY OLURSA FIRSATI KAÇIRMAM DEDİ.. TAMAM DEDİM HADİ BAKALIM BEN UYUYORUM KEYFİNE BAK DEDİM OYADA BANA Bİ ÖPÜCÜK ATARAK YATAK ODAMIZDAN ÇIKMAK ÜZERE SALINMAYA BAŞLADI VE ODADAN OYA HAYDARIN ODAYA BAKMAYA ÇIKTI.. SALONA DOĞRU İLERLEDİ KAPISI AÇIKTI ZATEN İÇERİYE HAFİFCE SÜZÜLDÜ ÇIPLAK ÜSTÜNDE İÇİNİ KOMPLE GÖSTEREN TÜL GECELİĞİ İLE TV YE YAKLAŞIP TAM KAPATACAKKEN HAYDARA DOĞRU BAKTI HAYDAR ONA BAKIYORDU OYA ŞAŞIRMIŞ BİR EDA İLE -HAYDAR ABİ YA TV Yİ AÇIK UNUTTUN UYUDUN SANDIMDA ONU KAPAYACAKTIM DEDİ HAYDAR YATAKTA HAFİF DOĞRULMUŞ OYANIN VÜCUDU SEYREDİYORDU OYA HAYDARIN AMINA MEMELERİNE DOĞRU BAKTIĞINI FARKEDİNCE AYAKLARINI HAFİFCE BİRLEŞTİREREK GÜYA AMINI KAPATMAYA ÇALIŞTI .AMCIK APAÇIK TÜL GECELİĞİNDEN BELLİ OLUYORDU MEMELERİDE ZATEN UÇLARI KABARMIŞ MEYDANDAYDI HAYDAR OYANIN AMCIĞA DOĞRU BAKARKEN OYAYA – YOK YENGE UYKU TUTMADI DA DEDİ AMA GÖZLERİ OYANIN VÜCUDU SÜZÜYORDU. ÇIPLAK TI NİHAYETİNDE OYA TÜM HERŞEYİYLE … OYA -BENDE UYUYAMADIM YA SEDAT UYUDU BENİDE UYKU TUTMADI DEYİNCE -HAYDAR OTUR YENGE UYKUN GELENE KADAR SOHBET EDERİZ DEDİ.. OYA – YA ÜZERİM MÜSAİT DEĞİL AMA DEYİNCE HAYDAR HEMEN – AA YENGE AŞKOLSUN KEYFİNE BAK LÜTFEN DEDİ OYA BİRAZ DAHA AYAKTA BEKLEDİ TEREDÜTLÜ Bİ ŞEKİLDE SONRA -İSTERSEN IŞIĞI YAKIYIM MI DEDİ HAYDARA , HAYDARDA -SEN BİLİRSİN YENGE DEYİNCE OYA ELİNİ IŞIĞIN DÜĞMESİNE ATARAK YAKTI SONRA SALONUN KAPISINI HAFİFCE İTELEYEREK YARIMDA OLSA KAPADI.. IŞIK YANINCA OYANIN VÜCUDU ÇIRILÇIPLAK VAZİYETTE MEYDANDAYDI OYA YAVAŞ YAVAŞ SALINARAK HAYDARIN YATAĞININ TAM KARŞISINDAKİ KOLTUĞA OTURMAK İÇİN YÜRÜMEYE BAŞLADI OYANIN TÜL GECELİĞİ KALÇALARINDAN AZ AŞAĞIDA BİTİYORDU HAYDARIN KARŞISINA OTURMADAN ÖNCE HAFİFCE KOLTUĞU DÜZELTMEK İÇİN EĞİLİNCE GÖTÜNE DOĞRU SIYRILDI GECELİĞİ ÇIPLAK AMCIĞI HAYDARIN GÖZLERİNİN ÖĞLECE SERİLMİŞ HAYDARIN ÖNÜNDE TAM DOMALMIŞ GİBİYDİ Bİ KAÇ SANİYE ÖĞLE DOMALIK BİR VAZİYETTE KOLTUĞU DÜZELTİP DÖNEREK OTURDU OYA .. KOLTUĞA OTURUNCA GECELİK NERDEYSE BELİNE SIYRILMIŞTI AMCIĞI KARŞIDAN APAÇIK GÖRÜNÜYORDU HAYDARDA DİREK AMCIĞA BAKIYORDU GERÇİ DOMALDIĞINDA DA GÖRDÜĞÜ O AMCIKTAN GÖZÜNÜ AYIRMADAN BAKIYORDU HAYDAR OYADA HAYDARIN BAKIŞLARI ÖNÜNDE HAFİFTEN BACAKLARINI SIKARAK AMINI KAPATIYOR GİBİ YAPIYOR DU AMA AÇMADANDA DURAMIYOR HAYDARA GÖSTERİYOR KAPATIYOR AÇIYORDU AMCIĞINI OYA HAYDARA -EE MALATYA NASIL ALIŞTINIZMI FALAN SOHBETİ İLE BAŞLADILAR HAYDAR DA BİZİM GİBİ İYİ KOMŞU EDİNEMEDİKLERİNDEN BAHİSLE EPEY Bİ SOHBET EDİYORLARDI AMA HAYDARIN GÖZLERİ HEP OYANIN VÜCUDUNDA İDİ HAYDAR YATAKTA BAŞININ ALTINA ELİNİ KOYARAK DİKELMİŞ ÜST TARAFI ÇIPLAK UZANMIŞTI YATAKTA OYADA ARADA BACAKLARINI AÇIYOR AMI KOMPLE GÖSTERİYOR SONRA KAPIYOR ZATEN MEMELERSE DİMDİK OLMUŞTU SOHBET EDERLERKEN OYA HAFİF Bİ ÜŞÜR GİBİ TİTREYİNCE HAYDAR -YENGE ÜŞÜDÜ İSEN YATAK SICAK UZANMAK İSTERSEN GEL UZAN DEYİNCE OYA GÜLÜMSEYREK – BİLMEMKİİ DEDİ HAYDAR GEL YA ÜŞÜME DEDİ… HAYDAR OYANIN YATAĞINA GELMESİNİ BEKLER POZİSYONDA BATTANİYENİN BİR UCUNDAN KALDIRIP GELMESİNİ BEKLER DURUMA GEÇTİ HAYDARIN ÜST TARAFI TAMAMEN AÇILMIŞ BATTANİYEYİDE AZ KALDIRINCA ÇAMAŞIRI VE ÇAMAŞIRINI YIRTACAK GİBİ DURAN YARRAĞININ ÇADIR HALİ GÖRÜNÜYORDU.. HAYDAR BATTANİYEYİ OYANIN GELİP GİRMESİ İÇİN EPEYCE KALDIRMIŞ VE OYAYA TEKRAR – GEL YENGE ÜŞÜME ISINIRSIN DEDİ SESİ HAFİF TİTREYEREK…. OYADA ZATEN BANA DEDİĞİ FIRSATI KAÇIRMAM SÖZÜNDEN HAREKETLE YERİNDEN KALKTI YATAĞA DOĞRU YAVAŞ YAVAŞ GİDEREK AMCIĞINA AÇ KURT GİBİ BAKAN HAYDARIN TAM KAFASININ ÖNÜNDE DURDU OYADA AÇILAN BATTANİYEDEN HAYDARIN ÇADIR DİKMİŞ YARRAĞINA BAKIYORDU OYA TAM YATAĞIN YANINDA DURUYORDU AMCIĞI KABAK GİBİ HAYDARIN GÖZÜNÜN ÖNÜNDEYDİ ŞİMDİ HAYDAR BATTANİYENİN KENARINDAN TUTARAK BATTANİYEYİ KOMPLE KALDIRDI OYA HAYDARIN AÇIKTA KALAN VÜCUDUNA BAKIYORDU GÖZLERİ ÇADIR DİKMİŞ KAZIK GİBİ DURAN YARRAĞA DİKİLDİ OYANIN HAYDAR ELİNDE BATTANİYEYİ KALDIRMIŞ OYANIN ALTINA GİRMESİNİ BEKLİYORDU OYA HAYDARA ARKASINI DÖNEREK YATAĞA ÖNCE OTURDU SONRA YAN BİR VAZİYETTE DOMALIR GİBİ UZANDI BACAKLARINI KARNINA DOĞRU ÇEKMİŞ GÖTÜ HAYDARIN ÖNÜNE ÇIPLAK BİR VAZİYETTE YATMIŞ OLDU VE HAYDAR BATTANİYEYİ KAPADI OYANIN ÜZERİNE YATAĞIN İÇERİSİNDE HAYDAR OYAYA – İYİ SICAKMI YENGE DEYİNCE OYA -EVET İYİ OLDU BÖYLE DEDİ HAYDAR YAVAŞ YAVAŞ OYAYA YAKLAŞARAK DAHA ISINMANA YARDIMCI OLUYUM DEDİ YENGE O ZAMAN OYA NASIL DEYİNCE HAYDAR İYİCE YAKLAŞIP ELLERİYLE OYANIN KOLLARINI OKŞAYARAK VUCUDUNU HAFİFCE TEMAS ETTİRMEYE BAŞLADI . HAYDAR OYAYA EPEYCE YAKLAŞMIŞ SARILMIŞTI HAYDARIN ÇAMAŞIRIN İÇİNDE DE OLSA YARRAĞI OYANIN ÇIPLAK GÖTÜNE HAFİFTEN DEĞMEYE BAŞLAMIŞTI HAYDAR ELİYLE OYAYI ARKADAN BİRAZ DAHA SARMALAYARAK — NASIL SICAK OLDUMU YENGE -DEYİNCE OYA SADECE HI HI DEDİ HAYDAR BİRAZ DAHA SIKI SARILDI ÇAMAŞIRIN İÇİNDE KAZIK OLMUŞ YARRAĞINI OYAYA İYİCE SÜRTÜYORDU ELLERİNİDE BU KEZ OYANIN MEMELERİNİN ÜZERİNDE VE HAFİFCE OKUŞUYORDU MEMELERİ BU POZİSYONDA İKEN OYAYA -BÖYLE DAHA SICAK OLUR DEĞİLMİ DEYİNCE OYADA EVET BAYA SICAK OLDU HAYDAR ABİ DEDİ.. BELLİ Bİ ZAMAN BÖYLE SARILDIKTAN SONRA HAYDAR YATAĞIN İÇİNDE HAFİFCE KENDİNİ GERİYE DOĞRU ÇEKTİ İ GERİYE ÇEKİLEN HAYDAR YATAĞIN İÇERİSİNDE ELLERİYLE ÇAMAŞIRINI SIYIRMAYA BACAKLARINDAN AŞAĞI DOĞRU İTEKLEYEREK ÇIKARMAYA BAŞLADI HAREKETLERİNDEN ANLAŞILAN SONUNDA ÇIKARMIŞ ÇAMAŞIRININ AYAKLARI İLE YATAĞIN İÇİNE DOĞRU İTMİŞTİ ŞİMDİ HAYDARDA YATAKTA ÇIPLAKTI ÇAMAŞIRINI ÇIKARDIKTAN SONRA.. TEKRAR OYAYA YAVAŞCA YAKLAŞARAK SARILMAYA BAŞLADI OYA DİZLERİNİ KARNINA DOĞRU ÇEKMİŞ OLDUĞUNDAN YATAKTA DOMALMIŞ GİBİ YAN YATIYOR POZİSYONDA İDİ HAYDAR EPEYCE SARILDI OYANIN KOLLARINI TUTUP VÜCUT TEMASI OLMAYA BAŞLAYINCA HAYDARIN İLK YARRAĞININ KAFASI OYANIN KALÇARINA ÇIPLAK GÖTÜNE TEMAS ETMİŞ Tİ .YARRAK ARTIK OYANIN KALÇA ARASINA GÖTÜNE DEĞİYORDU VE HAYDARDA OYAYA HAFİF HAFİF YÜKLENİR GİBİ YAKLAŞIYORDU YARRAK OYANIN KALÇALARINDAN AMCIĞINA DOĞRU SÜZÜLMEYE BAŞLAMIŞTI VE YARRAK OYANIN AMCIĞININ DUDAKLARINA TEMAS EDİNCE OYANIN İÇİ Bİ HOŞ OLMUŞ SICACIK YARRAĞIN KAFASI OYANIN AMININ DUDAKLARI İLE BULUŞMUŞTU VE OYA –OHHHHHHHHH DİYE KISIK BİR ŞEKİLDE İNLEMİŞTİ OYANIN OHHH DİYE İNLEMESİ HAYDARIN DAHA İLERİYE YARRAĞIYLA MASAJ YAPMASININ ÖNÜNÜ AÇTI ELLERİYLE MEMELERİNİ SIKICA AVUÇLAYARAK SARILDI OYAYA HAYDAR YARRAĞINI OYANIN BACAK ARASINDA GEZDİRİP AMCIĞINA SÜRTMEYE BAŞLAMIŞ BAZEN Bİ ELİYLE AMCIĞINI AVUÇLUYOR OYANIN BAZEN KALÇARINI AVUÇLUYOR DU İYİCE OYA KENDİNİ RAHAT BIRAKMIŞ KALÇALARINI KIVIRMAYA OHHHH OHHHHHHHHH DİYE İNLİYORDU HAYDAR OYAYLA BÖYLE YATAKTA SÜRTÜŞÜRLERKEN HAYDAR OYAYI KENDİNE DOĞRU ÇEVİRDİ VE BİRBİRLERİNE DOĞRU DÖNER DÖNMEZ BİRAZ BAKIŞTILAR VE BİRDEN DUDAK DUDAĞA YUMULDULAR EMİYORLARDI BİRBİLERİNİ O ARADA AYAKLARI İLE BATTANİYEYİ AŞAĞI SIYIRIP ATTILAR HAYDAR OYANIN DUDAKLARDAN SONRA MEMELERİNİ EMMEYE YEMEĞE BAŞLADI VE AŞAĞI DOĞRU KAYIP AMCIĞI YALAMA BAŞLADI OYA ARTIK –AHHHHHHHHHHH OFFFF OHHHHHHHH IMMMMMM DİYE İNLİYOR ÇIĞLIKLIYORDU.. HAYDAR AMCIĞI YALADIKTAN SONRA KAZIK GİBİ YARRAĞI İLE YATAK TAN İNDİ OYANIN BAŞINA DOĞRU GİDEREK YARRAĞINI OYANIN AĞZINA DOĞRU ELİYLE SALLAYARAK UZATTI OYA HAYDARIN YARRAĞININ KAFASINI AĞZINA ALDI HAFİF HAFİF EMERKEN HAYDARDA TEKRAR OYANIN SULU AMCIĞINA EĞİLİP YALAMAYA DEVAM ETTİ SONRA HAYDAR OYAYI DA AYAĞA KALDIRDI BİRAZ AYAKTAN ÖPÜŞÜP BİRBİRLERİNİN KİNİ OKŞADIKTAN SONRA HAYDAR OYAYI YATAĞIN ÜSTÜNE ÇIKARARAK DOMALTTI ŞİMDİ KENDİSİ YERDE OYA YATAKTA HAYDARA DÖNÜK DOMALMIŞ OLAN OYA BİR TARAFTAN DA GÖTÜNÜ KIVIRIYORKEN HAYDAR OYANIN AMCIĞINI O POZİSYONDA BİRAZ DAHA YALADI OYA İNLİYOR DU -HADİ SİK BENİ SİK AMIMA KOY DİYE KALÇALARINI SALLIYORDUKİ HAYDAR AMCIĞA YARRAĞI İLE BİRAZ SIVAZ YAPIP İÇİNE DOĞRU KAYDIRMAYA BAŞLAYINCA OYA -OHHHHHHHH DİYE İNLEDİ HAYDAR ÖNCE YAVAŞ YAVAŞ SOKUYOR ÇEKİYORDU YARRAĞI OYADA -IMMMM OHHHHH SOK SOK SOK DİYE İÇİ GEÇİYOR İNLİYORDU HAYDAR YAVAŞ YAVAŞ SİKTİĞİ OYANIN AMCIĞINA BİRDEN YARRAĞININ HEPSİNİ GÖMÜNCE OYA İNLEMEYİ BIRAKMIŞ ÇIĞLIK ATIYOR GİBİ -AHHHHHHHHHHH OHHHHHHHHHHH OYYYYYYYY OYY BENİ OYYY BENİ DİYE BAĞIRMAYA BAŞLADI HAYDAR OYANIN AMINA SERT SERT VURMAYA BAŞLADIĞINDAN ARTIK OYADA İNLİYOR AMCIĞINDANDA ŞLAK ŞLAK DİYE SESLER ÇIKIYORDU HAYDAR KARIMIN AMININ DİBİNE KADAR KÖKLEMEYE BAŞLAMIŞ RESMEN AMCIĞINIDA OYAYIDA ÖTTÜRMETE BAŞLAMIŞTI OYA -OHHHH OY SİK DAĞIT AMIMI DEDİKÇE HAYDAR -OYACAM AMCIĞINI SABAHA KADAR SİKECEM SENİN DARACIK DELİĞİNİ DİYOR BİR TARAFTAN KÖKLÜYORDU HAYDAR EPEY DOMALIK BASTIĞI KARIMI SIRT ÜSTÜ YATIRIP BACAK ARASINA GİREREK AMCIĞI BİRAZ ELLERİYLE OKŞADIKTAN SONRA TEKRAR AMCIĞIN İÇİNE YERLEŞTİRİP BASMAYA BAŞLADI VE OYA İLE DUDAK DUDAĞA ÖPÜŞEREK OYMAYA DEVAM ETTİ OYA ZEVKTTEN KUDURUYOR –AHHHH OHHHHH OFFFF SESLERİ HİÇ KESMİYOR NOLUR OYY KOYY AMIMA DİYE İNLİYORDU HAYDAR YERİNDEN DOĞRULDU OYAYIDA KALDIRIP AYAKTA ELLERİNİ YATAĞIN ÜZERİNE KOYDURARAK DOMALTTI VE ARKASINA GEÇEREK YARRAKLA AMCIĞA BİRAZ SIVAZLAMA YAPARAK TEKRAR DERİNLİĞİNE KADAR SOKTU VE YİNE AYNI TEMPO İLE GEÇİRMEYE BAŞLAYINCA AMCIKTAN YİNE ŞLAK ŞAPP ŞAPP DİYE SESLER ÇIKMAYA BAŞLADI HAYDAR OYAYA BÖYLE SERT SERT GEÇİRİNCE OYA -OHHH HARİKA DAĞIT OY AMIMI OYY BENİ ERKEĞİM SİKİCİM KOY BANA DEDİKÇE HAYDARDA – AMCIĞIM NE SICACIKSIN OYACAM AMINI DAĞITACAM DEYİP DEYİP KÖKLÜYORDU O POZİSYONDA OYAYI DAKİKALARCA SİKTİ TERLERİ ŞIPIR ŞIPIR AKIYORDU HAYDAR OYAYA -BURDA İKEN BİLSEYDİM SENİ HERGECE SİKERDİM YENGE … DEYİNCE OYA DA — İSTEDİNDE VERMEDİMMİ HAYDAR ABİİİİİİİİ DİYE CİLVELİ Bİ ŞEKİLDE UZATARAK SÖYLEYİP TEKRAR -OHHH AHHHH KOY AMCIĞIMA KOY BENİM DİYE İNİM İNİM İNLİYORDU… HAYDAR DA GEÇİRDİKÇE GEÇİRİYOR KARIMA AMCIK ARTIK SUDAN VICIK VICIK OLMUŞKEN HAYDARIN TEMPOSU ARTMIŞ ODA ARTIK AHHH AHHH DİYE İNLEYİP GEÇİRİRKEN BOŞALMAK ÜZERE İDİ OYAYA -AMINI DÖLLEYECEM ŞİMDİ DEYİNCE OYA DA – DÖLLE AŞKIM DÖLLLE SİK DOLDUR BENİM AMCIĞIMA DİYE DEVAM EDERLERKEN HAYDAR AMCIĞIN İÇİNE FIŞKIRMAYA BAŞLAMIŞTI HAYDAR OYANIN AMINI DÖLLERİ İLE DOLDURUKEN OYADA HAYDARIN İÇİNE FIŞKIRIN DÖLLERİNİN ETKİSİ İLE – OHHHH DOLDUR DOLDUR AMIMI SİK BENİ AHHHH OHHHH DİYE İNLİYOR BİR TARAFTANDA OYADA BOŞALMAYA BAŞLADI HER İKİSİDE İNLEYEREK BOŞALMIŞ LARDI AMCIĞIN İÇİ DÖLLE KAPLANMIŞKEN HAYDAR OYANIN ÜZERİNE YIĞILMAYA BAŞLADI YARRAK OYANIN AMININ DERİNLİKLERİNDEYDİ HAYDAR OYANIN ÜZERİNE YIĞILMIŞ OYA YÜZÜSTÜ VE HAYDARIN YARRAK OYANIN AMCIĞINDA İDİ OYADA HAYDAR BOŞALMANIN ETKİSİ İLE KASILMAYA BAŞLADILAR.HAYDAR YÜZÜSTÜ YATAN OYANIN AMINDAN YARRAĞINI ÇEKMEDEN ÜZERİNE KAPAKLANMIŞTI OMUZLARINI ÖPÜYORDU OYANIN . OYADA BOŞALMIŞ YARRAK AMININ İÇİNDE VE HAYDARIN YARRAĞIN ALTINDA ZEVKLE KIVIRIYOR DU Kİ İÇİNDE Kİ YARRAĞIN YAVAŞ YAVAŞ İNDİĞİNİ HİSSETTİ HAYDARIN YARRAĞI OYANIN VIVIK VICIK OLMUŞ AMINDAN YAVAŞ YAVAŞ GERİ SÜZÜLEREK ÇIKMAYA BAŞLADI VE ŞLAP DİYE AMCIĞIN DIŞINA ÇIKTI OYANIN AMINDAN DÖLLER BACAKLARINA DOĞRU AKMAYA BAŞLADI.. OYA HAYDARA DÖNEREK HIMMM HARİKA SİKTİN BENİ YA DEYİNCE HAYDAR BU YETMEZ DAHA SABAHA KADAR SİKMEK İSTİYOM SENİ YENGE DEYİNCE OYADA -TAMAMMMM SİKK HAYDAR ABİİİİİ BENİ SABAHA KADAR DEYİP DUDAKLARINI ÖPTÜ HAYDARIN OYA YERİNDEN DOĞRULARAK Bİ PEÇETE ALARAK AMINDAN AKAN DÖLLERİ SİLDİ.. BEN BANYO YAPMA İHTİMALLERİNE KARŞI KAPIMI HAFİFCE İTELEDİM BANYO TAM YATAK ODAMIZIN ÖNÜNDEYDİ ÇÜNKÜ… ONLAR BOŞALMANIN VERDİĞİ RAHATLIKLA YATAĞA UZANDILAR OYA DUR Bİ SİĞARA İÇELİM DEYİP KALKIP MUTFAĞA GİTTİ BİR KÜLLÜK ALIP GERİ DÖNERKEN YATAK ODAMIZA GELDİ IŞIĞI YAKTI BEN KAFAMI KALDIRIP BAKINCA BANA ÇOK SESSİZCE – OYDURUYOM AMINI RAHAT UYU SEN KOCACIĞIM DEDİ GÜLEREK VE IŞIĞI KAPATIP KAPIYI YİNE HAFİFCE KAPATARAK GİTTİ HAYDARIN YANINA ÇIRILÇIPLAK TEKRAR DÖNEREK KÜLLÜĞÜ BU KEZ YATAĞIN ORTASINA KOYDU HAYDARA DÖNEREK -SEDATA BAKTIM İYİ UYUYOR DEDİ VE Bİ SİĞARA YAKTILAR İÇERDE HAYDAR DA -UYUSUN UYUSUN DİYEREK BEN SABAHA KADAR OYACAM ARTIK SENİ DEDİ SİĞARADAN SONRA TEKRAR Bİ HIMMM OHHH SESLERİ GELMEYE BAŞLADI ÖPÜŞÜYORLARDI EPEY Bİ ÖPÜŞME YİYİŞMEDEN SONRA OYA HAYDARA – HAYDİ Bİ DUŞ ALALIM DEDİ HAYDAR DA – ÇOK SES OLMAZ DEĞİLMİ DEYİNCE OYA – OLMAZ SEDAT UYANMAZ ÖĞLE GEL RAHATLAYALIM BİRAZ DEDİ VE SONRA BANYOYA GEÇTİLER İÇERİ GİRDİLER SUYUN SESİ GELMİŞTİ Bİ BEŞ DAKKA SONRA OYANIN – OHHHHH SİK SİKKK YA NE GÜZEL OHHH OY BENİ DURMA BASSS DİYE İNLEMELERİ GELMEYE BAŞLAMIŞTI SUYUN ALTINDA HAYDAR OYAYI OYUYORDU YARRAK AMCIĞA GİRDİKÇE ŞLAK ŞLAK ŞAP ŞAP SESLERİ İLE BANYO İNLİYORDU OYANIN İNLEMELERİ İLE MÜTHİŞ BİR SES GÜZELLİĞİ OLMUŞTU HAYDAR DA OYA NIN İNLEMELERİ KARŞISINDA – OFFF AMCIĞIM BENİM AMININ İÇİNDEN ÇIKMAYACAM SABAH KADAR OYACAM AMINI DİYEREK İNLETİYORDU OYAYI HAYDAR OYAYI BANYO DUVARINA DOMALTMIŞ OYA ELLERİ İLE DUVARDAN DESTEK ALARAK DOMALIK VAZİYETTE İNLİYOR HAYDARDA OYAYININ AMINA YARRAĞIYLA POMPA YAPIYOR KÖKLEYEREK BASIYORDU OYADA YARRAĞIN VERDİĞİ ZEVKLE – — SİK SİKKKK AHHHH KOY KOYY KOCACIĞIM KOYYYY AMCIĞIMA DİYE BAĞIRIYORDU HAYDAR OYAYA DOMALIK BASARKEN BİRDEN OFFF AMCIĞIM KARICIĞIM AMINI YİNE DOLDURACAM DÖLLERİMLE DEYİNCE OYA KUDURMUŞ GİBİİ SİKKKK YA SİKKKK AM SENİN OY BENİ DİYE SÖYLÜYOR BİR TARAFTANDA – AHHHH OFFFFFFFFF DİYE İNLİYOR – SOK KOCACIĞIM SOK DÖLLERİNİ DOLDUR BANA DİYE KIVIRTIYOR DU SİKİŞMENİN SESİDE APAYRIYDI ŞLAKKKK ŞAPPPP ŞUPPPP SESLERİ HİÇ EKSİK OLMUYORDU SESLER BİRBİRNE GEÇMİŞTİ Kİ HAYDAR AHHHH AHHH DİYE OYAYI DÖLLEMEYE BAŞLAMIŞTI OYANIN AMININ DERİNLİKLERİNE AKIYORDU OYADA DÖLÜN SICAKLIĞINI TEKRAR HİSSETMİŞ HAYDARA – DÖLL BENİ ERKEĞİM SİK AMCIĞIMI DOLDUR DÖLLERİNİ BANA DİYE İNLİYORDU VE HAYDAR OYAYA SARILARAK BOŞALTMAYA DEVAM ETTİ.. SESLER İNMEYE IMMM IMM DİYE AZALMIŞTI BOŞALMIŞLARDI . BİRAZ AYAKTA BOŞALMANIN ETKİSİNDEN SONRA ÖPÜŞMEYE BAŞLAMIŞLARDI SONRA SU SESİ GELMEYE BAŞLADI BU KEZ YIKANIYORLARDI BANYODA YARIM SAATTEN FAZLA SİKİŞMİŞLERDİ BANYOLARINI YAPIP ÇIPLAK VAZİYETTE SALONA DOĞRU ÇIRILÇIPLAK GEÇTİLER İÇERDEN ŞİMDİ SOHBET GÜLÜŞ SESİ GELİYORDU BEN ONLARIN SOHBET SESLERİNİ DİNLEMEYE ÇALIŞIRKEN UYUMUŞUM SABAH SAAT 6 GİBİ FALAN DI UYANDIĞIMDA OYANIN -AHHH OHHHHHH DİYE İNLEME SESLERİ GELİYORDU DEMEKKİ SABAHA KADAR SİKMİŞTİ HAYDAR KARIMI VE HALA SİKİYORDU GECE BOYUNCA SİKİŞMEYE DOYMAMIŞLAR DI HAYDAR SABAHIN 6 SINDA KARIMA HALA KÖKLÜYORDU OYADA –IHHHH AHHHH DİYE İNLİYORDU BU KEZ OYA HAYDARIN SÜTÜNE ÇIKMIŞ OTURUP OTURUP KALKIYORDU YARRAPIN ÜSTÜNDE. SESLERİ DE KISILMIŞTI UYKUSUZ VE SABAHA KADAR İNLETİLMENİN ETKİSİ İLE HAYDAR ÜZTÜNDE OTORUP KALKAN OYANIN AMCIĞINA YİNE BOŞALMAK ÜZEREYDİ İNLEMEYE BAŞLADI OYA HAYDARIN BOŞALACAĞINI FARKEDİNCE – OHHHH DOLDUR KOCACIĞIM DOLDUR DİYE İNLİYOR HAYDARDA OYAYI YİNE DÖLLERİYLE DOLDURUYORDU İKİSİDE AZGINCA İNLEMEYE BAŞLADILAR OYA DAHA ÇOK BASMASINI İSTER ŞEKİLDE HAYDARA SARILARAK AMCIĞINI TÜM GÜCÜYLE YARRAĞA SOKTURP ÇIKARTIYORDU -AHHH OFFFFFFFFFFF BAS BAS NOLUR KOY DAĞIT AMCIĞI DİYE İNLERKEN HAYDAR KARIMIN AMINI KAÇ KEZ OLDUĞUNU BİLMEDİĞİM DÖLLERİ İLE YİNE DOLDURUYOR AMCIĞA FIŞKIRTIYORDU HAYDAR KARIMIN AMINI BU KEZ AZALMIŞTA OLSA DÖLLERİYLE TEKRAR DOLDURMUŞTU OYA BU KEZ HAYDARIN ÜZERİNE YIĞILMIŞTI Kİ BENİM UYANMAK İÇİN KURDUĞUM TELEFONUMUN ZİLİ ÖTMEYE BAŞLADI OYA HAYDARIN ÜZERİNDEN YAVAŞCA KALKTTI MUTFAĞA GEÇTİ ÇAY SUYU KOYMAYA GEÇTİ HAYDAR DA ÜZERİNE EŞOFMANINI GİYEREK YATAĞA GERİ UZANARAK UYUR GİBİ GÖZLERİNİ KAPADI OYA MUTFAĞA KISA GECELİĞİ İLE GİRMİŞTİ OCAĞA ÇAY SUYU KOYMUŞ SONRA YATAK ODAMIZA GELEREK AKŞAMKİ EŞOFMANLARINI GİYDİ BANA DOĞRU BAKINCA BEN OYAYA -UYUMADINIZMI AŞKIM DEDİM OYADA BANA DÖNEREK SESSİZCE – MÜTHİŞ Tİ AŞKIM GECE HİÇ DURMADAN SİKİŞTİK DOYMADIK BİLE DEDİ.. BEN ÇAY HAZIRLAYIMDA KAHVALTI YAPIN DEDİ… BENDE KALKTIM ÜZERİMİ GİYİNDİM BİŞEYDEN HABERİM YOK GİBİ HAYDARIN YATTIĞI YERE GİDEREK UYANDIRMAK İÇİN SESLENDİM.. HAYDAR GÖZLERİNİ AÇTI YENİ UYANIYORMUŞ GİBİ -AA ABİ SABAH OLDUMU YA DEDİ BENDE – EVET NASIL RAHAT UYUUNMU DEYİNCE -TEŞEKKÜR EDERİM ABİ MÜTHİŞ RAHAT UYUDUM DEDİ BENDE İYİ HADİ GİYİNDE KAHVALTI YAPALIM DEDİM VE ÇIKTIM MUTFAĞA.. HAYDARDA GİYİNDİ GELDİ OYA DÜŞÜK BEL EŞOFMANI AMA DONSUZ ŞEKİLDE VE SUTYENSİZ TŞÖRTÜ İLE ÇAYLARIMIZI DOLDURDU BEN BU ARADA HAYDARA YA SENİN İŞİN YOKSA ERKEN ÇIKMA DEDİM OYA İLE OTURUSUNUZ HEM UYKUNUDA ALMAMIŞSIN BİRAZ DAHA UYU OYA HAYDARDAN ÖNCE HEMEN –HAYDAR ABİ İŞİN YOKSA ERKEN ÇIKMA DEYİNCE HAYDAR -TAMAM BEN ÖĞLENE DOĞRU ÇIKIYIM DEDİ O ZAMAN… BİZ HAYDARLA VEDALAŞARAK ÇIKTIM HAYDARLA OYA EVDE KALDILAR TABİ BEN ÇIKAR ÇIKMAZ HEMEN SARILIP SOYUNARAK YATAĞA UZANMIŞLAR ÇIPLAK VAZİYETTE 3 4 SAAT UYUMUŞLAR KALKINCA BİR DUŞ ALMIŞLAR VE YİNE BANYODA HAYDAR KARIMI OYMUŞ SONRA YATAK ODAMIZDA EPEYCE SİKMİŞ VE SAAT 2 GİBİ EVDEN AYRILIRKEN BİRDE KORİDORDA ÖPÜŞÜRLERKEN TEKRAR HAYDARIN YARRAK KALKMIŞ BİRDE KORİDORDA DOMALTMIŞ OYAYI EŞOFMANINI AYAKLARINI DÜŞMÜŞ VAZİYETTE BİRDE ORDA KÖKLEMİŞ OYAYA SAAT 2,30 DA TEKRAR ÖPÜŞÜP AYRILMIŞ…. ESKİ KOMŞUM HAYDAR KARIMI GERÇEKTEN ÇOK HARİKA OYMUŞ

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ah Bu Töreler Seks Hikayesi 35. Bölüm!

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ass

Ah Bu Töreler Seks Hikayesi 35. Bölüm!
Emine elindeki kameraya bakıp görüntüleri tekrar tekrar izlerken kahkahalarla gülüyordu. Hacer’in başına gelenler onu çok sevindirmişti. Bense o arada banyoya girip duş aldım. Çıktığımda Emine telefonda biriyle görüşüyordu. Kapattığı vakit, “Kocam aradı, bir saate kadar döneceğini söylüyor!” dedi. “O zaman fazla zamanımız yok!” dedim. Neyi kastettiğimi anlamıştı. Üzerindekileri bir çırpıda çıkardı.

Hacer’in dolgun ama bakımsız vücuduna karşılık, Emine’nin daha narin, bembeyaz ama bakımlı vücudunu görmek beni daha çok tahrik etti. Emine üstelik sikiş konusunda iyiydi. Hemen önümde dizlerinin üzerine çöktü ve yarağımı ağzına aldı. Az önce Hacer’in kıllı amına giren yarağım şimdi Emine’nin küçük ağzının içindeydi. Emine yarağımı iştahla yalıyor, taşaklarımı okşuyordu. Onunla uzun zaman olmuştu sikişmeyeli. Bu süre boyunca kocasıyla da sikişmediğinden, daha doğrusu sikeşemediğinden cinsel açlığı iyice artmıştı.

Yalamaları sonucu yarağım kazık gibi oldu. Fazla da zamanımız olmadığından, biran önce sikmek istiyordum onu. Omuzlarından tutup kaldırdım. Emine ağzının kenarlarındaki yarağımın sıvılarını eliyle şöyle bir sildi. Ardından Hacer gibi masaya tutundurarak domaltım. Şeftali gibi yarılmış amı ve göt deliği karşımdaydı uzun aradan sonra. Yarağımı sıvazladım bir süre, amına, götünün yarığına sürttüm. Yavaşça amına girmeye başlamamla birlikte, Emine’nin derin iç çekişleri, inlemeleri de başladı.

Amına tamamen girince içinde bir süre bekledim. Amının sıcaklığını hissettim. Gidip gelmeye başladım bu kez. Az önce Hacer’i sert sert sikerken, şimdi Emine’nin amına yavaş hareketlerle girip çıkıyordum. Yarağımı amının duvarlarına sürttürüyordum içinde. Emine derin derin, “Oğhh, oğhh, ığmm, ağhh!” diye inlerken, ben aynı tempomu devam ettirdim bir süre.

Bu kez Emine kendini yarağıma bastırmaya başlamıştı. Hatta bir ara ben durdum, Emine kendini yaslıyordu tamamen. Yarağım ıslak ve kaygan amının içine girip çıkıyordu. Emine, “Daha sert, daha sert!” demeye başlamıştı. Onu kıracak halim yoktu. Kalçalarından sıkıca tuttum ve amına bir iki sefer sert şekilde girip çıktım.

Emine nefesi kesilecekmiş gibi oldu, hırıltılar çıkartıyordu. “Böyle iyi mi, söyle bana?” desem de, onun beni duyacak hali yoktu. Amına sert sert girip çıkmaya başladım. Emine Hacer gibi uzun uzun derinden inliyordu. “Ağhh, oğhh, ığmm!” sesleri salonu doldurmuştu. Bembeyaz göt yanakları kasıklarım çarptıkça sallanıyordu sürekli. Başını devamlı sağa sola çevirip, “Devam et, devam et!” dedikçe, ben daha çok hırslanıyordum. Şiddetle pompaladıkça, masa da yine sallanmaya başlamıştı. Emine kısa süre sonra, “Oğhh, ağhh, ağhh!” diye diye boşaldığında, ben de gelmek üzereydim. Amına birkaç defa daha girip çıkınca inleyerek boşaldım. Bir süre daha kaldım amında ve döllerimi içine bıraktım.

Ben amından çıkıp banyoya giderken, Emine de toparlanıyordu. Çıktığım zaman giyinmiş, koltukta oturuyor, elindeki kameranın görüntülerine bakarak gülüyordu yine. Emine kötü bir oyuna alet etmişti beni. Onun yanlış bir hareket yapmasından çekiniyordum. Görüntülerle Hacer’e şantaj yapabilirdi.

O sırada Aysel’i aradı. Benim de duyabilmem için hoparlörünü açtı. Aysel’e, “Hocam, dediğiniz gibi yaptık. Osman Hacer’le ilişkiye girdi, ben de çektim hepsini!” dediğinde, Aysel, “Oh, oh, çok iyi, artık anlatabiliyorsa anlatsın, benim sözümü dinlememek neymiş görsün!” dedi. Emine, “Ama hocam o kaltak Rukiye ve Esma’ya anlatmış, kendisi söyledi. Ne yapalım hocam? Ya onlar söylerse ne olacak?” dedi. Aysel bir süre, “Hımmm!” yaptı, ardından, “O zaman başka çare yok, aynısını onlara da yapacaksınız. Yoksa onlar anlatabilir her şeyi. Osman Rukiye ve Esma ile beraber olacak. Zaten Osman’ın itiraz etme hakkı yok, dediğimizi paşa paşa yapacak!” dedi. Emine, “Hocam Allah razı olsun sizden!” diyerek kapadı telefonu.

Emine bana bakıp gülerek, “Hocanın dediğini duydun! Mecburen onlara da aynısı olacak. Senin itiraz etmeye hakkın yok zaten!” dedi ve “Hem benim sayemde de karı sikiyorsun, sevinmen gerek!” diye de ekledi kahkahayla.

Elindeki kamerayı aldım. Emine, “Karıyı kocasından daha iyi siktin vallahi. Artık unutamaz bunu!” dedi. Emine’ye, “Sen kocasıyla yattın mı?” diye sorduğumda, “Hayır, dedim ya, kocası bana musallat oldu, ama ben tersledim onu. O da benim için sağda solda laf çıkarmış. Benim onun kocasıyla işim olmaz. Zayıf, çelimsizin biri o adam. Bana senin gibi güçlü kuvvetli adamlar lazım!” dedi gülerek.

Kamerayı gösterip, “Bu bir süre ben de kalacak!” dediğimde, “Olmaz, o benim sigortam!” dedi sinirle. “Görüntüler ben de duracak, itiraz etme sakın!” dedim hiddetle. Bağırmam karşısında uslu bir kedi gibi olmuştu. “İyi, sen bilirsin, ama kameramı isterim, kocam kaç para verdi ona. Hem sorabilir de kamera nerde diye!” dedi. “Tamam sonra veririm!” dedim.

Emine, “Ben gideyim, birazdan kocam gelir!” diyerek ayaklandı. Ama ben, “Bir kere daha yapalım, götten hem de!” dedim. “Olmaz, kocam gelecek dedim sana!” dediyse de, onu bırakmaya niyetim yoktu. Belinden tuttum, ama kıvranıyordu, “Bırak beni, kocam gelecek diyorum sana!” diye elimden kurtulmaya çalışıyordu. Ama sonunda kaçamayacağını anladığında, “Canımı yakmanı istemiyorum!” dedi usulca.

“Sen korkma, domal şu masadan tutunarak!” dedim sadece. Dediğim gibi yaptı, az önceki şekilde masadan tutunup iyice üzerine abandı. Arkasında yerimi aldım. Üzerindeki uzun ince kot eteğini yukarı sıyırdım. Altında beyaz pamuklu külotla kalmıştı. Onu da aşağı sıyırınca, az önce içine boşaldığım amı ortaya çıkmıştı yine. Kasıklarında hala döllerimin ıslaklığı vardı.

“Bacaklarını aç iyice!” dedim. İki yana ayırdı bacaklarını. Göt yanaklarını ayırdım. Daha önce de siktiğim göt deliği şimdi yeniden önümdeydi. Hafifçe çöktüm, göt deliğinin ağzına tükürdüm. Parmağımla tükürüğümü deliğinin içine, ağzına yedirdim iyice. Parmağım götüne değdiğinde, Emine yine iç çeker gibi inlemeye başlamıştı.

Yarağımı sıvazladım. Kafasından tutarak yavaş yavaş bastırdım götüne. İçine rahatça girmişti. Yüklendikçe de daha çok giriyordu. Ama yine de amı kadar rahat değildim. Göt deliğinin içinde gidip gelmeye başladım. Emine’den derin derin, “Ağhh, ağhh, ığmm, oğhh, ağhh!” sesleri geliyordu yine. Götten sikilmekten zevk alıyordu. Gidip geldikçe deliği açılmıştı, şimdi daha rahattım. Sokup çıkardıkça kayganlaşıyordu. Hızlı hareket etmeye başladım bu yüzden.

Ben de büyük zevk alıyordum. Boşalmama yakın birkaç defa sert sert yüklenince, Emine’den acı inlemeler geldi. Akabinde götüne sarsılarak boşaldım. Emine’nin acı feryatları gitmiş, yine uzun ve derinden inler olmuştu şimdi. Götünde biraz daha kaldım. Çıktığım zaman deliğin ağzı epey bir açık kaldı. Emine yavaş yavaş doğruldu, “Uğhh, ağhh, acıyor, ayy!” diyerek götünü ovaladı bir süre.

Yüzünde acı ifadesi vardı. “Sana canımı acıtma demiştim!” dedi. “O kadar da olacak artık! Göt bu, am değil ki!” dedim gülerek. Güldüğümü görünce sinirlendi, “Eğer Rukiye’yle Esma’yı sikmezsen, ben o zaman bak nasıl gülüyorum sana!” dedi kızgınlıkla.

Hacer’in yanında gördüğüm iki kadından biri uzun, diğeri kısaydı. Kısa olanın daha yaşlı olduğu belliydi. Uzun olan da ince, zayıf bir şeydi. Kısa olan da öyle. “Onların hangisi Rukiye, hangisi Esma?” diye sordum. Emine külotunu giyinip, üstünü düzeltirken, “Esma kısa olan, 45-46 yaşında galiba. İki çocuğu var. Kızını bir iki sene evvel evlendirdi. Oğlu şimdi askerde. Kocasını epey oldu kaybedeli. Kaynanasıyla aynı binada altlı üstlü oturuyor. Rukiye de benim yaşlarımda gene. İki çocuklu bir adama kaçmış gençken. Kendisi de üç tane doğurmuş, yani beş çocuklu bir kadın. Günahı boynuna, laf aramızda üvey oğluyla arasında bir şeyler var diyorlar!” dedi.

“Amma dedikoducu çıktın sen de!” dedim Emine’ye. “Ne dedikodusu manyak! Herkes biliyor bunları da yüzüne karşı söylemiyor!” dedikten sonra, “Ben gidiyorum, kameramı geri isterim!” diye ekledi. “Ee, peki bu iki kadın nasıl olcak? Ben tanımıyorum onları!” dediğimde, “Onlar kolay, zor olan Hacer’di. Sen Hacer’i bu kadar kolay siktiysen, diğerlerini hayli hayli sikersin!” dedi. Başka da birşey demeden çıktı.

Her birinin diğerinden gizlediği, yada birbirlerine söyleyemedikleri sırları vardı. Gün gelince bu sırlarını birbirlerine karşı kullanmaktan geri durmuyorlardı. Arada kullanılan ben oluyordum, ama benim de yapabileceğim bir şey yoktu. Banyoya girip tekrar duş aldım. Nerdeyse akşam olmuştu. Üzerimi giyindim. İçeriyi biraz toparladım. Kamerayı alıp çıktım. Kimse görmesin diye kamerayı arabanın torpido gözüne koydum.

Eve geldiğim zaman karım banyodaydı, kızlar televizyon izliyordu. Esra, “Annem banyo yapıyor, teyzemlere gidecekmişsiniz!” dedi. Bu da nerden çıkmıştı şimdi. Karımın bana haber vermeden plan yapmasını hiç sevmiyordum, ama yapmaya devam ediyordu halen. Kızlarla oturup televizyon izlemeye başladım ben de. Özge bacak bacak üstüne atmış, bana hiç pas vermiyor, gözünü televizyondan ayırmıyordu. Bir süre sonra karım banyodan çıktı, bornoza sarınmış halde yatak odasına geçti.

Ben aynı şekilde televizyon izlemeye devam ettim. Karımın içerde saç kurutma makinesini açtığını duydum. Hiç istifimi bozmadım. Benden habersiz plan yapmasına bozulmuştum çünkü. Karım belki 20 dakika sonra odadan çıktığı zaman, gözlerim fal taşı gibi açıldı. Esra annesini görünce, ‘Vayy!’ gibisinden ıslık çaldı. Karım ablasına gideceğiz diye bugün bir hayli süslenmişti. Normalde günlük kıyafetiyle giderdi ablasına, ama şimdi başka bir şeyler vardı.

Üzerine kırmızı bir etek ceket takımı, içine de beyaz bir bluz giymişti. Diz altına gelen pileli, geniş eteğinin altında ince ten renkli naylon çoraplı bacakları görünüyordu. Başını da siyah beyaz desenli bir türbanla bağlamış, yüzüne makyaj yapmış, dudaklarına ruj sürmüştü. Üzerine Refiye’nin kokusundan sıkmıştı ve aramızdaki birkaç metrelik mesafeye rağmen, kokusunu rahatça alabiliyordum. Siyah çantası omzundaydı. Özge bile annesine bakıp, “Çok güzel olmuşsun!” dedi. Karım ise bana bakıp gülümsüyordu. Yüksek topuklu, sivri burunlu bir ayakkabı giydi. “Ee, hadi gidelim!” dedi bana. “İyi ama benim karnım aç!” dediğimde, “Ablam hazırlamış, orda yeriz!” dedi. “İyi, peki!” dedim mecburen. Karımı kıracak değildim.

Arabada bana, “Nasıl olmuşum?” diye sordu karım. “Çok güzel, hayırdır?” dediğimde, “Kendime bakmaz oldum epey zamandır…” dedi, daha sonra, “Beni bir lokantaya götürsene, bu akşam dışarda yiyelim!” dedi. “Hani ablanda yiyecektik?” dediğimde, “Sana sürprizim var!” dedi. “İyi, hadi bakalım!” diyerek güzel bir restorana gittik.

Orda güzel bir yemek yedik. Ardından arabayı Zarife’nin evine sürdüm. Arka koltukta duran naylon poşet karımın dikkatini çekti, “Bu ne?” diye sordu. Aysel’den aldığım kuvvet macunu arabada kalmıştı. “Bir şey değil. İşle ilgili…” dedim. Evin ışıkları yanmıyordu, kimse yoktu galiba. Kapının önünde karım çantasından bir anahtar çıkarıp kapıyı açtı. Evde gerçekten de kimseler yoktu. “Ablamlar eniştemin köyüne gittiler. Herkes orda şimdi. Eve göz kulak olmam için de anahtarı bana verdi!” dedi. Karımın planı belli olmuştu. “Evde kızlar var. Hem üstümüzde de annemler, bir de Elif geldi şimdi. Sana doyamıyorum, evde rahat değilim. Onun için buraya getirdim seni!” dedi.

Karım benimle rahat birlikte olmak için böyle bir plan yapmıştı. Beline sarılınca, karım da bana sarılıp, “Seni çok seviyorum!” dedi. Kokusu beni cezbetmişti şimdiden. Dudaklarından öpmeye başladım. Gözlerini kapamıştı, parlak rujlu dudaklarını emdim, ufak ufak ısırdım. Ellerim sırtında geziniyordu, onunki de öyle. Karım bu gece çok istekliydi. Ceketinin düğmelerini açtım; beyaz, vücuduna yapışmış bluzun içindeki dantelli sutyeni belli oluyordu. Ceketini çıkardım kollarından. Bluzunun üzerinden memelerini avuçladım. Şeffaf sutyenin içindeki dolgun memeleri hissettim. Karım inlemeye başlamıştı şimdiden.

Onu üçlü koltuğa oturttum. “Aşkım, aşkım!” diye sürekli konuşuyor, saçlarımı okşuyordu. Geriye yasladım koltukta. Eteğinin içine soktuğu bluzunu yukarı sıyırdım. Beyaz karnının üzerinde hafif siyah tüyler vardı. Karnını, göbeğini öpmeye, yalamaya başladım. Göbek deliğini dilimin ucuyla ıslatıp emdim. Karım gıdıklanıyor, “Ay yapma, ayy!” diye kıkırdıyordu. Bluzunu biraz daha yukarı sıyırınca, şeffaf beyaz sutyeninin içinde taşacakmış gibi duran memeleri göründü. Etli ve büyük meme uçları sutyenin içinde görünüyordu. Memelerinin üzerini öpmeye başladım. Karım gözleri kapalı, derin derin inler haldeydi. Sutyenini aşağı sıyırınca meme uçları açığa çıktı. Onları emmeye, yalamaya ve ısırmaya başladım.

Büyük ve sarkık memelerini emdikçe karımın iniltileri de çoğalmış, saçlarımı, boynumu kuvvetle okşar, sıkar olmuştu. Ağzım dilim memelerinde gezerken, sağ elimi eteğinin içine soktum. Parlak naylon çoraplarının üzerinde elim kayıyordu. Çorap dizlerinin bir karış üzerine kadar gelmişti. Kalçalarında gezinen ellerim onu daha da ateşlendiriyor, gözleri kapalı halde başını sağa sola oynatıp inlemeye devam ediyordu. Memelerinin ucunu emdikçe emesim geliyordu.

Kalçalarındaki elim yukarılara çıktıkça inlemeleri de arttı. Kasıklarında geziyordu şimdi elim. İçinde şeffaf dantelli bir külot vardı. Minik külotun üzerinden amına bastırmaya başladım. Karım bacaklarını oturduğu yerde biraz daha ayırdı. Şimdi daha rahat hareket edebiliyordum. Külotun kenarından elimi içine soktum. Amını belli ki yeni traş etmişti. Orta parmağımı amının üzerinde, dudaklarında gezdirdim bir süre. Bu süre boyunca ağzım meme uçlarındaydı halen. Karımın inlemeleri salonu doldurmuştu. Zarife’nin evi tek katlı olduğundan, yaşayacağımız sikişte istediğimiz gibi inleyebilir, zevk alabilirdik. Karım zaten bu amaçla getirmişti beni buraya.

Orta parmağımı yavaşça içine sokmaya başladım. Amı sulanmıştı ve içi de epey sıcaktı. Parmağım içine girdikçe karımın inlemeleri, nefes alışları da çoğalıyor, kendini daha çok kaybediyordu. Şimdi meme uçlarını vakum gibi içime çekiyor, parmağımı hızlı hızlı amına sokup çıkarıyordum. Karım, “Ağhh, ağhh, oğhh, ığmm!” diye derinden, tıpkı Hacer gibi şarkı söylercesine, inliyordu. Bu şekilde ne kadar zamanın geçtiğini bilmiyorum, ama amındaki parmağım artık vıcık vıcıktı, zevk suları kasıklarına akıyordu, elim de su içinde kalmıştı.

Karımın, “Ağhh, ağhh, oğhh, aşşkımm, aşşkımm, ağhh!” diye diye boşalması epey uzun sürdü. Etli meme uçlarında dişlerimin izi vardı, parmağım, elim vıcık vıcıktı. Karımın kapalı gözlerinden küçük yaşlar süzülüyordu. Parmağımı çıkardım amından. Doğruldum ve ayağa kalktım. Karım koltukta pembeleşmiş bir yüzle oturuyordu. Gözlerini benden ayırmadan, “Seni çok seviyorum!” diyordu sürekli. Banyoya geçip ellerimi iyice yıkadım. Yarağımdan çıkan sıvılar pantolonumun önünü ıslatmıştı bu arada. Yarağım sertleşmişti.

İçeri döndüğümde karım bıraktığım gibiydi. Soyunmaya başladım. Külotumun önündeki ıslaklığı gören karım, “Sen de mi boşaldın?” diye sorunca, “Yok daha değil!” dedim. Tamamen çıplak kaldığımda, karım kendisine yaklaşmamı isteyen bir el işareti yaptı. Önüne geldim. Karım koltukta öne doğru kayarak zevk sıvıları ile ıslanmış yarağımı ağzına aldı. İştahla emmeye, yalamaya başladı. Yarağımı dibinden tutmuş, başını ileri geri hareket ettirerek yarağımı boğazına kadar sokup çıkartıyor, “Iğmm, ığmm!” diyerek başını çeviriyor, yarağımı vakum gibi çekiyordu sürekli.

Büyük zevk alıyordum. Karım diğer kadınların hepsinden daha iyiydi yarak yalama konusunda. Neredeyse ağzına boşalacaktım. Başından tuttum, parlak türbanının üzerinden okşadım başını. Karım iştahla emmeye devam ediyor, içeriyi bu kez benim inlemelerim dolduruyordu. “Tamam, bu kadar yeter!” demek zorunda kaldım birkaç kez. Karım sonunda yarağımı ağzından çıkardığında, yarağım dudaklarındaki kırmızı rujla kaplanmıştı. Yarağımın zevk sıvıları ağzını, dudaklarını ıslatmıştı iyice.

Elinden tutup ayağa kaldırdım. Ellerim eteğinin üzerinden götünde gezinmeye başlamıştı. Göt yanaklarını sıkıp avuçladım. Memelerini aç bir bebeğin annesinin memesine saldırması gibi emmeye başladım. Karım, “Oğhh, aşkım, kocam, oğhh, devam et, ığmm!” diye diye söyleniyordu.

Memelerini bir süre ayakta emdikten sonra, bu sefer ortadaki masaya tutunmasını söyledim, o şekilde domalttım. Arkasında dizlerimin üzerine çökerek eteğini yukarı sıyırdım. İp külot göt yarığının arasında kaybolmuş gibiydi. Götünün yanaklarını öpmeye, emmeye başladım. Karım devamlı, “Oğhh, aşkım, devam et!” dedikçe daha da azıyordum. İp külotunu bacaklarından sıyırıp çıkardım. Karşımda pürüzsüz amı ve biraz kıllı götüyle duruyordu. Göt yanaklarını araladım. Sabun ve parfüm kokan göt deliğine dilimin ucuyla dokunmaya başladım. Karım, “Uğhh, ağhh, ığmm!” diyerek deli gibi inlemeye başlamıştı.

Bu arada orta parmağımı da amına soktum ve içinde gidip gelmeye başladım yine. Karımın göt deliğinin ağzındaki kıllar dilime batıyordu, ama benim iştahımı azaltmıyordu bu. Karımın götünün deliğini parmaklarımla daha da ayırdım. Delik epey bir açılmıştı. Dilimin ucunu içine sokmaya başladım. Bununla birlikte karımın inlemeleri de çoğaldı. Bir elini amına atmıştı, elime değiyordu eli. Yarağım kazık gibi olmuştu.

Doğruldum, karım aynı pozisyonda durmaya devam ediyordu. Başını devamlı geriye atıp, “Hadi sik, sik!” deyip duruyordu. Yarağımı sıvazladım, karıma, “Götüne girmek istiyorum!” dediğimde, “Aşkım sik beni, sik!” dedi sadece. Parmaklarımla deliğini biraz daha açtım, bacaklarını da ayırmasını söyledim. İstediğim pozisyona gelmişti karım.

Yarağımın kafasını tutarak yavaş yavaş götüne girmeye başladım. Karımdan derin bir, “Uğhh!” sesi geldi. Bir süre bekledim. Ardından yüklenmeye devam edince, göt deliği yarağımı epey bir içine aldı. Ağır ağır hızlanmaya başladım. Artık göt deliği uzun zamandır siktiğim için kolayca açılıyordu. İçinde rahatça hareket edebiliyordum. Belimi ileri geri oynatarak götüne girip çıkmaya başladım. Karım her seferinde aldığı zevkle inlerken, onu kalçalarından tutmuş aynı tempomla sikmeye devam ettim.

Yarağım daha kaygan hale gelmişti, girip çıkmam da kolaylaşmıştı. Bir süre daha devam ettim, ama şimdi amına girmek istiyordum. Götünden çıktığım zaman deliği bir süre açık kaldı, bu kez alttan amına girdim. Amı daha geniş olduğundan daha hızlı sikmeye başladım. Karım, “Ağhh, oğhh, devam et, ığmm, devam et!” dedikçe hızlandım. Daha sert siktim. Tüm bunların sonucunda kısa aralıklarla art arda boşaldık. Karım da ben de büyük zevk almış, hızlı hızlı nefes alıp veriyorduk. Amından çıktığımda döllerim amından taşıyordu. Bugün dördüncü defa boşalmıştım. Daha ne kadar gidebileceğimi bilmiyordum.

İkimiz de koltuğa yığılır halde oturduk. Karım bana sarılıp, “Seni çok seviyorum!” deyip duruyordu. Yarağım döllerim ve karımın sıvılarıyla kaplı haldeydi. “Burada banyo yapabilir miyiz?” diye sordum karıma. “Yapmasak daha iyi, ablam bir şey anlamasın!” dedi. O zaman tuvalete gidip işedim, tuvalet kağıdı ile yarağımı iyice sildim.

İçeri döndüğümde karım aynı şekilde oturuyordu, ben de yanına oturdum. Bana, “Gidelim mi?” diye sorunca, “Bir kere daha yapalım!” dedim. Cevabım onu sevindirdi. Ayağa kalkarak üzerindekileri tek tek çıkarmaya başladı. Üzerinde, lastikleri kalçalarını epey sıkan ten renkli çorabı ile kalmıştı sadece. Ardından dizlerinin üzerinde çökerek, yerde köpek gibi dörtayak domaldı. Ben koltukta otururken bacaklarımı açtı, yarağımı ağzına aldı. Bu kez daha da iştahlı yalıyordu. Kontrol karımdaydı. Yarağımı boğazına sokup çıkartıyor, inliyor, başını sağa sola oynatıyordu.

Kısa sürede kazık gibi yaptı yarağımı yeniden. Ben aldığım zevkle inlerken yalamayı bıraktı ve koltuğun üzerinde kucağıma oturur gibi yaparak yarağımı amına soktu. Ben iyice geriye yaslandım, ellerimi karımın göt yanaklarına attım. Karım üzerimde ileri geri yaylanarak hareket etmeye başladı. Derinden gelen seslerle inliyordu. “Oğhh, oğhh, ığmm, ağhh!” Sesleri içeriyi doldurmuştu. Karımın sikiş konusunda epey ilerleme kaydettiğini görüyordum. Kollarını boynuma dolamış, sıkıca sarılmıştı. Üzerimde yaylandıkça, yarağım amına taşaklarıma kadar girip çıkıyor, koltuk yerinde deli gibi sallanıyordu.

Bu şekilde geçen zamanda her ikimizin de aldığı zevk katlanarak çoğaldı. Karım kollarımın arasında sarsılarak boşaldığı zaman, salonu inlemeleri doldurmuş, ardından ben de boşalmıştım. O kadar zevk almıştık ki, bir süre birbirimize sarılı halde öylece kaldık.

Karım üzerimden kalktığında kasıklarımda, yarağımda amının zevk suları vardı. Karım tuvalete geçti, işediğini duyuyordum. Birkaç dakika sonra gelince giyinmeye başladı. Ben de onunla beraber giyindim. Karım içeriyi toparladı. Koltuğun üzerine bir miktar döl bulaşmıştı. Banyodan bir bez bulup koltuğu sildi.

Arabaya binip evimizin yolunu tuttuk. Geç bir saat olmuştu. Karım, “Bugün annemle senin hakkında konuştuk, daha doğrusu hepimiz hakkında!” dedi. “Ne hakkında konuştunuz?” diye sordum. “Şeyy, Elif seni seviyor, biliyorum. Onun için gitmedi annesinin evine!” dedi. Bu sözleri beni çok şaşırtmıştı. Ben sessiz kaldım. Karım, “Sen de onu seviyor musun?” diye sorunca da ne diyeceğimi bilemedim. Ardından karım bana tuhaf teklifini yaptı, “Eğer ben sana bir bebek veremezsem, Elif’ten çocuk sahibi olmanı istiyorum. Onu benim üzerime kuma olarak alabilirsin. Ben sesimi çıkarmam. Yeter ki beni bırakma!” dedi. Ağlamaya başlamıştı. Ağlarken konuşmaya devam etti, “Hem Elif te bunu istiyor. (Bu saatten sonra ben Osman’dan başkasına karılık edemem!) diyordu bugün!” dedi.

Kadınlar kendi aralarında benim geleceğimle ilgili çoktan karar vermişlerdi anlaşılan. Elif’le en kısa zamanda konuşmam gerekiyordu. Ama bir de Rukiye ve Esma meselesi çıkmıştı başıma. O sırada kafam bunlarla doluyken, karımın bir sözü beynimde yankılandı: “Refiye’yle birlikte olduğunu biliyorum!” dedi…

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

les atiye 22

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ass

les atiye 22
les atiye 22 kaldığı yerden devam meltemle evi geziyor bana her tarafı gösteriyordu nasıl beğendinmi dedi evet cok güzel dizayn etmişsin dedim salona geçtik içerisi havalansın diye pencereleri açtık koltuğa oturdum meltem biraz gelirmisin dedim geldi yanıma oturdu efendim atiye dedi seninle sahilde konuştuklarımızı tektar konuşmak istiyorum dedi ne oldu vazmı geçtin dedi yok vaz geçmedim ama sesinle yaşamak riskli değilmi sence neden dedi beraber bizi görürseler senin kariyerin ailen için kötü olmazmı aileni zor durumda bırakırsın dedim meltem bana baktı durdu biraz düşündü atiye haklısın ben o an bunları düşünmedim dedi ben senin evinin ailene yakın olduğunu bilmiyordum kusura bakma dedim yok haklısın benim bunları düşünmem lazımdı ama istersen başka semte ev tutarız dedi bence gerek yok evin cok güzel ama istediğin zaman seninle burda buluşur bütün gün kalırım ama hergün olmaz burda yaşayamam dedim tamam ozaman öyle yaparız dedi bana sarıldı seni cok seviyorum dedi bende seni canım dedim meltem temizlik şirketi gelmeden beni arabama bırak sen evinde düzenini kur sonra ben gelirim yanına dedim tamam ozaman ben seni ararım dedi tamam dedim meltem beni arabama bıraktı gitti bende arabama binip evime gittim üstümü çıkardım duş aldım yatakta oturdum ojelerimi sildim mor oje sürdüm kalktım fuşya renkli kilot sütyen giydim degaje yaka kısa kol gül kurusu elbisemi giydim tek bantlı karemel renkli topuklu ayakabımı giydim çantamı aldım çıktım arabaya bindim dolamaya başladım nereye gideceğime daha karar vermemiştim aklıma daha önce meltemle gittiğim kafe geldi oraya doğru gittim saat 6 ya geliyordu arabamı park ettim içeri girdim kafe biraz yoğundu ben boş masaya oturdum telefonuma bakıyordum hoş geldiniz efendim dedi başımı kadırdım hoş buldum dedim nasılsın esra dedim iyiyim siz dedi bende iyiyim bayadır uğramadınız dedi evet iş yoğunluğu dedim anladım dedi ne alırdınız dedi kırmızı şarap yanında ne almak istersiniz dedi hafif bir şeyler dedim tabi efendim deyip gitti etrafa bakınıyordum garson geldi herşeyi masaya koydu şarabımı doldurdu başka bir isteğiniz varmı dedi tşk ettim içkimi içiyor dışardaki manzaraya bakınıyordum anın zevkini yaşıyordum ve cok mutluydum içtikçe yaşadığım ilişkileri düşünüyordum olgun yaşa gelen kadınların ne kadar mutsuz olduğunu etrafa mutlu olduklarını göstermek isteyen kadınlarla dolu olduğunu görüyordum coğu dışarda cok mutluydu ama evde yatak odasında dünyanın en mutsuz kadınları çünkü sex gibi dünyanın en güzel zevkini yaşayamıyorlar belki kendilerden kaynaklı olabilir diyede düşüüyorum coğu kadın kocasına yaşamak istediği fanteziyi söylemiyor bence nedeni eşinden çekiniyor ters tepe bilir diye düşünüyorlardır bunu düşünen cok kadın sex si hiç tatmayacak diye düşünüyordum benimle ilişkiye girenler bana karşı cok rahat bir şekilde yaşamak istedikleri fanteziyi ima ediyorlardı söylüyorlardı onun için okadar mutlu oluyorlardı yaşamak istedikleri sex buydu bu mutluluğu bulamayanlarda ya aldatıyor yada boşanıyor yada kendilerini anlayan kadınlarla lezbiyen ilişki arıyorlar yada ömür boyu hayalini kurarak yaşıyorlardı diye düşünürken içkim bitmişti tazelemelerini söyledim esra geldi tabi efendim dedi masadaki mezelerden hiç yemeden içmiştim bunu sonradan fark ettim garson esra yanıma geldi efendim dedi lutfen esra bana efendim demeyi birak daha öncede söylemiştim dedim atiye demen kafi dedim kusuru bakma alışkanlık dedi atiye hanım dedi karşı masadaki hanım efendi dediki neden deminden beri kendisine baktığınızı soruyor hadi canım öylemi evet dedi lütfen kendisinden özür dilediğimi kendisine bakmadığımı dalgınlığıma gelmiş olduğunu söyle verdiğim rahatsızlıktan dolayıda tekrar özür dilediğimi söylersin dedim esra aynı dediğim gibi söyle olur atiye hanım dedi gitti esra geldi atiye hanım yok önemli değil dedi tanıdık birinemi benzetti diye meraktan sormuş hımm tamam ayıp oldu kadına dedim iyi anlayışlı çıktı dedim esrada ne olacak yanış alaşılma olur öyle dedi haklısın dedim başka bir isteğiniz varmı atiye hanım dedi yok esra tşk ederim esra gitti karşı masaya baktığımda kadına kadınla bir an göz göze geldik ben başımı çevirip içkimi içmeye başladım güzel kadındı 40 yaşlarında görünüyordu üzerinde siyah yıldız desenli elbisei vardı acık siyah kilotlu çarap uzun topuklu çizme giyinmişti sonra bir kadın geldi masasına oturdu baya zaman geçmişti beraber oturduğu kadın kalkıp gitti kadına baktığımda bana bakıyordu gülümsedi bende gülümsedim kadın kalktı yanıma geldi merhaba dedi bende yüzüne bakarak merhaba dedim kadın direk bana sanırım beklediğiniz kişi sizi ekti dedi bende gülümseyerek ben kimseyi beklemiyordum dedim lütfen ayakta kalmaytın oturun dedim size rahatsızlık vermiyim dedi yok olurmu lütfen buyrun sandelyeyi çekip oturdu tekrar kusura bakmayın sizin masanın tarafına bakarak dalmıştım rahatsız ettiysem de özür dillerim yok gercekten önemli değil zaten ben masaya oturduğumda siz hala bakıyordunuz dalgın olduğunuz cok belliydi neden birini beklediğimi düşündünüz dedim kadın gülümseyerek bayadır tek oturuyordunuz bende size boş verin kendi gelmeyerek kaybetti demek istemiştim ama siz yanız oturmayı tercih etmişsiniz dedi evet dedim ayrıca ben atiye dedim bende demet dedi memnun oldum dedim demette bende dedi bende demet hanım ya kusura bakmayın ne içersiniz sormayı unuttum yok tşk ederim dedi birinimi bekliyorsunuz dedim yok ben size üzülmeyin deyip gidiyordum dedi bende güldüm ozaman birşeyler için öyle gidin dedim masama kadar gelmiş oturmuşsunuz birşeyler içmeden gitmeyin lütfen dedim olur seni kırmayım dedi ne alırdın dedim senin içtiğinden olsun dedi garsonda şarap dedim getirdi ve içmeye başladık baya sohbet ettikten sonra demet içki için tşk ederim ben artık kalkıyım dedi bende kalkacam dedim hesabı istedim ödedim beraber kalktık kapıdan çıktıktan sonra demet hanım anlayışız için tşk ederim dedim gülümsedi arabasına doğru gidiyordu durdu atiye diye seslendi eğer arabanla gelmemişsen seni gideceğin yere bırakıyım dedi yok demen hanım arabamla geldim ama biraz sahilde oturcam öyle gidecem dedim hımm öylemi dedi gülümseyerek acil içiniz yoksa gelin beraber oturalım dedim aslında benim içinde iyi olur dedi yanıma doğru geldi beraber sahile doğru yürüdük sohbet ediyor gülüyorduk demet bana evlimisin atiye diye sordu bende hayır hiç evlenmedim dedim ya siz bende hiç evlenmedim dedi neden güzel kadınsınız hiç evlemdiğinize şaşırdım dedim gülümseyerek aslında iki kere nişanlandım sonra kariyerim ağır bastı ikisinide çaydım dedi evlilikle kariyerimi bir arada yürütecek kadar güçlü bir kadın olamadım dedi herzaman işimi ön planda tutduğum için olmadı anladım dedim ya sen dedi neden hiç evlenmedin dedi bende hiç düşünmedim böyle cok mutluyum dedim ne iş yapıyorsun dedi ben hostesim dedim herzaman ayrı ülkelersin yani dedi evet yani dedim demet hanım peki erkek arkadaşınız varmı dedim atiye lütfen demet de dedi gülümseyerek olur dedim şuan yok atiye erkek arkadaşım oldu ama ben yürütemiyorum dedi benimde yok gördüğün gibi yanız takılmayı seviyorum dedim gülmeye başladık demet senin iş neydi dedim ben boşanma avkatıyım dedi güldüm niye gülüyorsun dedi evlenmemen normal be canım dedim demete gülerek etkisi var tabki dedi atiye sen aslen buralımısın dedi yok ben daha 2 yıldır türkiyedeyim dedim kimle yaşıyorsun tek başıma yaşıyorum böyle daha rahatım dedim sen ailenlemi kalıyorsun dedim yok bizimkiler bursada bende tek yaşıyorum dedi anladım başımı çevirip demete baktım demete bana baktı bir kaç saniye göz göze geldik artık dönelimi dedim olur dedi arabaya doğru yürüdük demet bana zaman ayırıp sohbet etiğin için tşk ederim dedim yok canım benim içinde iyi oldu dedi buna sevindim dedim atiye bende kahve içmek istermisin dedi demete baktım olur kahveye hayır diyemem dedim gülümseyerek devamı 23 te

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

ucak yolculugu 3

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Babes

ucak yolculugu 3
Odaya girdiğimizde sakince yanaşıp dudaklarımı bir kelebek hafifliği ile öpmeğe başladı. Durup,koltuklardan ikisini camın kenarına çekerek “Buraya ,yanıma gel lütfen ve oturup ,bana yaslanarak camdan dışarı,bu nefis manzarayı ,ışıkları,körfezi,karşıya gidip gelen gemileri, canlılığı seyret ” İçimde birden korkunç bir haz duyarak,ışıkları kapatıp yanına oturup ona doğru eğilirken bacağım yine onunkinin altındaydı. Yavaşça elleri ile kadınlığıma inerken okşamalarından aklım başımdan çıkacak gibi oldu. Eteğimi sıyırarak, çorabımı ve donumu sıyırıp,başımı kendisine doğru çekerek, pantolonundan çıkarttığı kalın sikini ağzıma uzatırken ,ikimizde heyecandan titriyorduk. Geçen seferin aksine ,zevkle eğilip sikini ağzıma sokup emmeğe başladım. Çalışan klimanın uzaktan gelen sesi , atmosferi tamamlamış,kendimizi aynen uçakta olduğu gibi hissetmemize neden olurken ,seslerimiz inlemeğe dönüşmüştü. Başım süratle yarağının üzerinde eğilip kalkarken,sikini gırtlağıma kadar sokup çıkartıyor,arada bir de sıvazlayıp aldığımız zevki yaşıyordum. Gömleğimin düğmelerini çözerek, sutyenimi çıkartınca ,zor bir pozisyonda olmasına rağmen elleri ,artık iyice ıslanarak içi kayganlaşmış amımda ve uçları sivrilip kabaran göğüslerinde dolanıyordu. Bir ara beni durdurup emmeme mani olarak , kalktı,pantolonunu , donuyla beraber sıyırıp attı ve yerine aynen otururken“Haydi gel,kucağıma otur “ diyerek beni karnının üzerine çekerken ,emmemden iyice paralayan siki tık,tık atıyordu. Gözlerinin içine bakarak gülümseyip uçağı yaşadığını görünce ,eteğimi kalçalarıma kadar sıyırarak yüzüm ona dönük , bacakları üzerine kayarken ,elimle kalın sikini birkaç sefer daha sıvazlayarak amımın ağzına getirdim. Yavaşça oturarak başını içime sokarken ,iki çocuk doğurmuş olmama,amımın anormal ıslanıp genişlemesine rağmen zorlukla içimde ilerleyen organın verdiği sızı neredeyse zevkimden daha fazlaydı. Birkaç saniye orada havada asılı kalarak bekleyip iyice alışmaya çalıştım. Sancım azalınca kendimi bıraktığımda ,siki taşaklarına kadar amıma gömülürken ikimizin ağzından da zevkle derin bir inleme odaya yayıldı. Üzerine iyice kapanarak başını boynunun arasından koltuğa gömerek ,kumaşı ısırmaya başladığımda o da elleri ile kalçalarımı aşağı yukarı hareket ettirerek sikiş temposunu ayarlamaktaydı. Ayak parmakları üzerinde biraz doğrulup oturuş, kalkışlarımla ona tempoda eşlik ederken tüm vücudumda dolaşan titremeler, kıvranmalar ve aldığım zevkin karnıma ,göğüslerime,bacaklarıma dalga,dalga yayılması muhteşemdi. Beni hafifçe doğrultarak,dudaklarıma, oradan da göğüslerime inip yalamaya başlamasıyla sesim yerine odada kısa,kesik çığlıklarım dolaşıyordu. Danyal’ın durumu benden de berbat haldeydi. Kel başından ,şakaklarına süzülen terler,göğsümü ıslatırken homurdanarak nefes alıyor, daha derine girebilmek için ben her oturduğumda kalçalarını yukarı kaldırarak ,kendisine daha çok da bana inanılmaz zevk alıp verirken kasılmaya başlamasıyla ben de süratlendim. Başını göğüslerimin arasına sokup memelerimi hırsla ısırıp ,ben acıyla zevki aynı anda yaşarken , amımda kesik , kesik atmaya başlayan yarağın suları ile doldum. Son bir hareketle ben de ona katıldığımda ,dudaklarımız birbirini ısırarak kopartmak üzereydi. Birkaç saniye öylece kalıp soluklanmaya çalıştım. Kucağından kalkarken , siki aynen girdiği gibi zorlukla dışarı çıktı ve hemen meniler bacaklarımdan aşağı akmaya başlarken , Danyal’ın parmaklarının arka deliğimde olduğunu anlayınca da çok şaşırdım. Korkunç yorgun bir halde ,tüm bacaklarım,kalçaların sızlayarak zorlukla banyoya gitmeğe çalıştım ama ayaklarım beni taşımadı, 3-4 adımı bile beceremeden oraya ,yatağın yanına yığıldım. Sonra Danyal’ın beni kucaklayarak yatağa yatırdığını hatırlıyorum. Kendime geldiğimde onun yanımda ,elinde ıslak bir havlu ile şakaklarımı , alnımı ,boynumu silip beni ayıltmaya çalıştığını gördüm. Doğrulduğumda , altının çıplak,üstünün giyinik olduğunu gördüğümde ,benimle ilgilenmek için hiç zaman kaybetmek istemediğini anlayıp,yaptıklarından etkilenerek kadınsı içgüdülerle sevindim. Teşekkür etmek için uzanıp sıkı bir öpücük verirken ,bana sevgiyle karşılık vermesi hoşuma gitti. Ara verip bir süre konuşup dinlendik. O da bu arada soyunmuş,yatağın kenarında oturuyordu. Kalkıp beraberce banyoya gidip,birbirimizi yıkamaktan çok okşayarak biraz temizlendik .Yatağa yanına uzanıp başımı göğsüne dayadığımda ,elleri ıslak saçlarımda,sırtımda dolaşırken ben az önce yaşadığım muhteşem orgazmların etkisinden çıkmış değildim. Kendime hayret ederek olanları düşündüm. Yaş olarak,yolun yarısına gelirken ,birden böyle azgın nemfomanyak biri olup çıkmama neden olan şeyleri düşünüp,bulmaya çalıştım ama anormal hiçbir şey aklıma gelmedi. Kocam ile çok doyurucu beraberliğimize karşılık son zamanlardaki orospuca davranışlarımı ,değişiklik merakından kaynaklanabileceğine hükmederek biraz rahatladım. Şurası gerçekti ki yaşadığım değişiklikler de her şeye değerdi. Danyal ,beni kolları ile beni sıkıca sarıp ,sanki oradan hiç kımıldamamı istemezcesine tutuyordu. Parmaklarım az kıllı,tombul göğüslerinde, karnında dolaşırken ürpermelerini zevkle seyrettim. Uzanıp dudağından öpmeğe başlayınca beni göbeğinin üzerine çekerek zevkle karşılık verdi. Öpüşmemiz devam ederken hala arzu ile dolu olduğumu anladım. Vücudunu okşamayı sürdürerek aşağılara kaydırdığım ellerim ile uyuyan canavarı uyandırmak için ,sönükken bile iri görünen aletine 31 çektirerek uyarmaya başladım. Birkaç dakika sonra siki ellerim arasında büyümeğe başladığında ,aşağı kayıp bacakları arasına yayılarak ,taşaklarından başına doğru yalamaya,arada bir ağzıma sokup gövdesini ıslatarak ,iyice kalkmasını sağlarken ,Danyal birden beni kenara çekip yan döndürerek başını bacak arama sokarken sikini süratle ağzıma sokunca gırtlağıma kadar dayanan organın verdiği nefessizliğe aldırmadan emmeğe devam ettim. Dili,parmakları tüm deliklerimde bazen yumuşak,bazen sert hareketlerle dolaşıyor,bızırımı yalayıp ısırarak ateşimi körüklüyordu. Birden her iki deliğime giren parmaklar,canımın yanmasına neden olurken süratle emilen amından sular taştı ve aldığım zevke dayanamayarak haykırırken şiddetli bir şekilde kasılıp beklemediğim , kısa, çok sert ama çok yoğun bir orgazma ulaştım. O başarısından memnun bir şekilde yavaşça emmeği ve okşamasını sürdürürken ben de ağzımdaki yarağı resmen sömürmeğe başladım. Fazla dayanamadı ve yatağın üzerinde hoplayan kalçaları gerilirken ,elimdeki yarağa sadece ağzımla zevk verirken parmaklarımı bana yaptığı gibi ,ben de onun götüne sokma teşebbüsünde bulundum. Parmaklarımın birden götüne girmesiyle ,beklemediği acıyla kasılırken ağzımda patladı ve yaşından beklemediğim miktarda bol meniyi boğazımdan aşağı yuvarlarken ,ben onun arkasını kurcalamaya devam ediyordum. Karnı,göğsü süratle aşağı yukarı inip kalkarak toparlanmaya ,kendine gelmeğe çalıştı. Tekrar yanına uzandığımda; “Bunu ,yani arkamı parmaklamanı,bana başka biri yapsaydı her halde onu oracıkta öldürürdüm ama sen yapınca bir şey diyemedim ve ayrıca arkamın az da olsa parmaklanıp, kurcalanması bana garip bir zevk verdi. Şimdi neden ibnelerin, bazı kadınların götten sikilmek istediklerini biraz anlar gibiyim. Devamı her halde çok zevklidir. Yıllarca kadınların arkasını itici bulduğumu söylemeliğim, yani benim yetişme tarzıma ters düşüyor ama ilk fırsatta da denemeğe karar verdim. “Demek şimdiye kadar hiç götten sikmedin öyle mi ? “Evet Peki ya sen hiç denedin mi ?” “Ben daha evvel bir-iki kez kocam tarafından sikildim. İnsanın canı açıyor ama çok da zevkli. Seninki çok kalın olmasa,ilk sikeceğin götün benimki olmasını isterdim ama ,sen onu bana bir sokarsan her halde bir daha bokumu bile tutamam ben. “ Kahkahalarla gülmeğe başladı, “ Tamam eğer gelecek sefere İzmir’e geldiğinde beraber olmak veya hatta başka bir yere giderken önceden haber verir beni ararsan sana koşarak gelir zevkle katılırım ve sen istersen sana söz , bunu başka birinde asla denemeyeceğim. Ben seninle bir çok ilk seferi yaşadım. Bunda da eğer sen istersen tabii ,senin ilk olmanı çok isterim, oldu mu Canım,? İnsanı asla zorlamayan ama aklına koyduğuna her zaman kesin ve emin adımlarla yavaşça ilerleyen bu sevimli şişkoya gelecek sefer “HAYIR “ diyemeyeceği anladım. Ama şimdi buna hazır değildim. Kalkıp mini bardan bir içki alıp yudumlarken ,bedenimin hala sevişmeğe aç olduğunu hayretle gördüm. Yatağın diğer ucuna oturarak kendimi okşayıp amıma parmaklarımı sokarak ,içimi yeni bir sefere hazırlarken“Şu anda senden istediğim tek şey , beni son bir sefer daha sikerek ,iyice rahatlatman. Haydi sen de kendini okşayarak hazırlanmaya başla .Hayatımda şimdiye kadar hiçbir erkek karşımda 31 çekmedi,görmek istiyorum haydi….” Sevinçle küçülmüş sikini eline alıp ,çekiştirmeğe,sıvazlamaya başladı. Organ yavaşça sertleşip kalkarken,amım da onun hareketlerine uyarak git gide sulanmaya başladı. Yavaşça başlayan hareketleri süratlendi ve artık avuççuna sığmayan organı iyice büyüdü,irileşti. Eli aşağı yukarı hareket ederken kalçaları da yatakta ters istikamette gidip geliyor, elini sikerken aldığı zevk hareketlerinden belli oluyordu. Benim ellerim amımdan göğüslerime, bızırımdan kalçalarıma dolaşarak ateşimi iyice yükseltince ,sırt üstü uzanarak ,bacaklarımı ayırıp karnıma doğru çektim ve Gel artık,” dedim. Sakince yaklaştı,ağırlığını üzerime vermeden eliyle yönelttiği sikini bacak aramda, amımın üzerinde birkaç saniye dolaştırdı,ucundan sızan suyu ,sikinin başına sürüp kayganlaştırdı Deliğin üzerine getirip yavaşça ittirmeğe başladığında ,kıllarım ,dudakçıklarım kenarlara çekilerek bu olağan üstü hediyeyi kabul etmesi için amımı iyice ortaya çıkarttı. Biraz yüklendiğinde kalın yarak taşaklarına kadar kolaylıkla içime girmişti. Birkaç saat evvel duyduğum acının yerinde şimdi zevkle içimi fırçalayan yarağın sürtünmeleri harika bir duygu seline kapılmama neden olmaktaydı. Her yüklenişinde amımı kasarak dibine kadar giren organ kalçalarımı yatağa gömüyor,çıkarken yukarı kalkan basenim zevkle titriyordu. Bacaklarımı biraz daha yukarılara kaldırarak , kendisine daha rahat biraz yer bulup süratlendi ve her girişinde vücudunun ağırlığı altında ezilen baldırlarım ,kalçalarım sızlarken ,amım sanki açlığını doyurmak istercesine içindeki yarağı ve verdiği zevkleri bir solukta yer gibiydi. Bünyesine uygun ağır hareketlerle sokup çıkarken ,ateşten kulaklarımın bile kızardığını hissediyor,yaşadığım zevkleri sindirmeğe çalışıyordum. Kasılmalarım artarak ilk orgazmı yaşarken o hala sakince devam etti ve benim gevşememe aldırmadan ritmik ağır hareketlerle üzerimde tepinip sonra da süratlenmeğe başladı. Onun da gelmesi yaklaşmıştı. İçime boşalmadan bir daha orgazmı yakalamak için kalçalarımı hareketlendirip döndürürken parmaklarımla bızırımı okşayıp onu yakalamaya çalıştım. Kalın kolları ile belimden tutup kendisine doğru süratle çekerken bir an dibine kadar gömülen yarağın içimi yırttığını zannettim. Acı çığlığım yerini hemen , onun boşalmaya başlamasıyla , yeni ve çok güzel bir orgazm inlemelerine bıraktı. Bacaklarımı biraz indirip ayaklarımı yatağa koyarak kasılmalarımı azalttım ve uzun süre o şekilde yattık. Küçülerek amımdan dışarı kayan siki bir süre bacaklarımın arasında kaldı. Kalkarak baş ucuma gelip yarağını temizleme için uzatınca , severek uzun süre yaladım. Devam etseydim yeniden hareketleneceği kesindi ama ben ,bu sihirli anların artık burada son bulması gerektiğini düşünerek emmeğe son verdim Giyinirken donumla ,çoraplarımı yine dikkatlice paketleyip cebine koydu.Sahilde ,el ele,kol kola biraz yürüyerek gecenin serinliğinde temiz hava aldık. Bir saat kadar sonra beni otelime bırakırken sekreterinin bile bilmediği özel cep telefon numarasını vermiş,benimkini de alıp kaydetmişti. Kapıda İnşallah gelecek sefere de görüşürüz temennileri ile ayrıldık. Odama çıkıp yıkanırken yüzümdeki huzur,cildimdeki parlaklığı gören olsaydı mutlaka gittiğim güzellik salonunun adresini ve kullandıkları maskenin adını sorarlardı. Uyumadan evvel aklımdan geçen son şey ,Antalya’ya ne zaman bir iş gezisi olduğuydu
(hikaye tamamen kurgusal, gerçekle bir alakası yoktur)

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

AYÇA – HERŞEYIN BAŞLANGICI ( 3 )

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ass

AYÇA – HERŞEYIN BAŞLANGICI ( 3 )

Ertesi sabah kuş cıvıltılarıyla uyandı Ayça. Kendini epeydir hissetmediği kadar iyi hissediyordu. 12 saatlik derin bir uyku çekmişti; dinlenmiş, her şeye hazır hissediyordu kendini. Bir süre yataktan çıkmadı. Beyaz çarşafların üzerinde çırılçıplak uzandı. Gece yarısı Mahmut’un gidişini hayal meyal anımsıyordu.

“Hayret” diye düşündü; “Bir kereyle yetindi. Sadık da yeniden gelmedi. Şansım varmış. Daha fazla seks yapacak halim kalmamıştı. Pestilimi çıkardı hayvanlar!” Kadınlık organı ve arka deliği hafif hafif sızlıyorlardı.

Yarım saat sonra duşunu almış, üzerine eşofmanlarını giymiş, kahvaltı salonunda çayını yudumlarken olanları düşünüyordu. Henüz bir kaç gün önce Piraye’yle birlikte çıkacakları tatilin planlarını yapıyorlardı. Hatta Piraye tatilde tanışmayı umduğu erkeklerden bahsettiğinde, ona ne kadar da kızmış, “tatile erkekler için mi çıkıyoruz?” diye takılmıştı. Güzel bir kadın olduğundan her zaman için erkeklerin ilgisini çekmiş, ve bundan keyif duymuştu. Asla hafif bir kadın olmamıştı ve bir ilişki içindeyken partnerini hiç aldatmamıştı; ne fiziksel ne de zihinsel olarak.

Son 2 günde olanlara inanamıyordu. Tolga’yla evliydi ve onu bir bakıma aldatmıştı. Her ne kadar yaşadıkları tecavüz gibi başlamışsa da sonunda zevk aldığı, hem de inanılmaz zevk aldığı ortadaydı.

“Tolga’ya sanırım biraz haksızlık ettim” diye düşündü, “Erkekler çok daha kolay tahrik olurlar. Ben Sadık ve Mahmut gibi iki hayvandan zevk alabildiysem, Tolga’nın Mirey’in baştan çıkarmalarına karşı koyması şaşılacak bir şey değil.”

İstanbul’a dönünce Tolga’yla bir kez daha konuşmaya karar verdi. Eğer yaptığından pişmanlık duyduğuna inanırsa, onu affedecekti. Kahvaltıdan sonra odasına çıkıp bavullarını aldı, lobiye indi ve otelden çıkışını yaptı. 1 saat sonra kalkacak otobüsle Antalya’ya, Piraye’nin kaldığı tatil köyüne gidecekti. Resepsiyondan kendisine bir taksi çağırmalarını istedi. Kapıya doğru ilerlerken, bir anda nereden çıktıysa Mahmut yanında belirdi.

– “Günaydın Ayça.”

– “…”

– “Küs müsün bana? Yapma ama. Ne güzel vakit geçirdik işte, fena mı oldu yani?”

– “Seninle konuşmak istemiyorum.”

– “Dün gece başka türlü konuşuyordun. Daha doğrusu konuşmuyordun da, inliyordun…”

– “Adileşme lütfen.”

– “Tamam tamam. Ben de seninle sohbete meraklı değilim. Nereye gidiyorsun?”

– “Sana hesap verecek değilim. Toplantı bitti.”

– “Evet, ama birlikte bir kaç gün daha geçirebiliriz diye düşünmüştüm. Kocana telefon edip, toplantının iki gün daha süreceğini söyleyebilirsin.”

– “Ne münasebet! Neden seninle iki gün daha kalacakmışım ki?”

– “Çünkü birlikte çok iyi vakit geçirdik. Ve daha yapacaklarımız bitmedi. Duyduğuma göre Sadık’a götten vermişsin. Bunu ben de denemek isterim.”

Ayça konuşamadı, boğazına bir şey gelip oturdu. Gözleri doldu ve ağlamamak için kendini güçlükle tutarak taksiye yürüdü.

– “İstediğin gibi olsun. Ama bu dediğimi mutlaka yapacağız, göreceksin. Senin de çok hoşuna gidecek. Ben Sadık’tan daha iyiyimdir. Ha ha ha….”

Ayça kendini taksiye attı ve şoföre terminale gideceğini söyledi. Mahmut’un söyledikleri kadınlık gururunu incitmişti. Elinden gelse onu öldürebilirdi…

Bir saat sonra Antalya otobüsünde, ortam değişikliği ve klimanın tatlı serinliği Ayça’nın daha soğukkanlı düşünmesini sağlamıştı. “Herşey bitti”, diye kendini avuttu. “Bir daha Sadık’ı da, Mahmut’u da görmeyeceğim. Benzer bir toplantı olursa bir bahane bulup katılmayacağım. Gerekirse Erman bey’e beni taciz ettiklerini söylerim. Bu serserilerden çekinecek değilim.”

O akşam tatil köyünün açık hava restoranında şaraplarını içerken, Ayça Adana’da başından geçenlerin hepsini çok fazla ayrıntıya girmeden Piraye’ye anlattı. Ayça’yı sonuna dek yorum yapmadan dinleyen Piraye,

– “Başına böyle şeyler gelmesine hem üzüldüm, hem sevindim. Sana fiziki zarar vermediklerine göre kaybedilmiş bişey yok. Aksine, yıllardır sürdürdüğün anlamsız bakire hayatına son vermiş olman çok iyi. Bundan sonra canının istediğiyle birlikte olabilirsin. Hem önemli bir ders aldın; Çirkin erkeklerden de öğrenilecek çok şey vardır. Çünkü onlar kadına daha çok ilgi gösterir ve ellerinden gelenin en iyisini yaparlar” dedi.

– “Sana inanmıyorum Piraye! İki gün boyunca tecavüze uğradım. Seninse şu söylediklerine bak!”

– “Hemen kızma! Anladığım kadarıyla olanlarda senin de kısmen sorumluluğun var. Bara gittiğiniz gece çok fazla içip, adamları resmen azdırmışsın.”

– “Fazla içtiğim doğru ama onları tahrik etmeye çalışmadım.”

– “Olabilir. Bazen insan farkında olmadan çok şeyler yapabilir. Neyse canım, seninle tartışmak istemiyorum. Tatilin tadını çıkaralım. Ama göreceksin, eğer biraz otokontrolünü gevşetirsen muhteşem bir hayat yaşayabilirsin. Hahaha! Bu arada Tolga’yı düşünüyorum da, senin onu 2-1 yendiğini bilse ne hissederdi acaba?”

– “Piraye, lütfen. Bunları konuşmayalım şimdi.”

– “Ok. Bak sana anlatacaklarım var. Sen yokken burada Sinan diye biriyle tanıştım. Çok tatlı bir adam. Yanında da bir arkadaşı var. Adı Tamer. O da yakışıklı bir çocuk. Bunlar İstanbul’da yabancı bir şirketin pazarlama bölümünde çalışıyorlarmış. Sinan evli, Tamer bekarmış. Biri karısını, diğeri sevgilisini İstanbul’da bırakıp tatile gelmişler. 2 gündür sahilde birlikte oturuyoruz. Beni çok güldürüyorlar. Sinan sanırım bana yazılıyor.”

– “Adam evliymiş. Bence yüz verme.”

– “Nedenmiş o? Bana ne evliliğinden? O kadar muhabbet kuşu olsalar, buraya tek başına tatile gelmezdi.”

– “Sen bilirsin. Yine de söylemedi deme.”

– “Seni de Tamer’le tanıştıracağım. Yarın dördümüz birlikte takılırız.”

– “Olmaz. Bütün bu olanlardan sonra bir ilişki istemiyorum.”

– “Sana ilişkiye gir diyen yok ki. Sadece biraz eğleniriz. İnsana tatilde arkadaşlar lazım.”

– ….

– “Bu gece yemekten sonra barda buluşacağız. Sonra da hep birlikte diskoya gideriz.”

– “Bilmiyorum. Hem bu gece erken yatmak istiyorum.”

– “Yine sen bilirsin. Ama en azından bara gel de adamlarla tanış. Sonra ne istersen onu yaparsın.”

– “Tamam.”

İki kadın aralarında konuşarak bara girdiler. Henüz ortalık kalabalık değildi. Köşede bir masada oturmuş iki adama doğru ilerlediler.

– “Merhaba çocuklar. Sizi Ayça’yla tanıştırayım.”

– “Merhaba Ayça. Nasılsın?”

– “Merhaba. Tanıştığımıza memnun oldum.”

Böylece içkilerini söyleyip (Ayça sadece sütlü kahve istemişti) havadan sudan sohbete başladılar. Sinan ve Tamer 35-40 yaşlarında, normal boylarda sıradan görünüşlü adamlardı. 5-10 dakika konuştuktan sonra, Ayça bu adamlarla Piraye’nin ne ortak yönü olabilir, çok sevimsizler diye düşünmeye başlamıştı. Sanki aralarında anlaşmışlar gibi, Sinan Piraye’ye, Tamer Ayça’ya ilgi gösteriyordu. Piraye kıkırdayıp duruyor, Sinan’ın saçma sapan muhabbetine çanak tutuyordu.

Tamer ise kırk yıllık dostmuşlar gibi, Ayça’yla hemen senli benli olmuş, Ayça’nın hiç de ilgisini çekmeyen konularda konuşup duruyordu. Böylece neredeyse 1.5 saat oturdular. Bu sürede zarfında Ayça, Sinan ve Tamer’in küçük çaplı bir al-sat şirketinde, satış temsilcisi olduklarını, Sinan’ın 37, Tamer’in 36 yaşında olduğunu, ikisinin de futbol delisi olduklarını, Sinan’ın 6 yıllık evli ve 1 çocuklu olduğunu ama karısıyla kafalarının uyuşmadığını, çocuğun hatırına evliliklerine devam ettiklerini, Tamer’in sarışınlardan çok hoşlandığını, 3 gündür Piraye’yle çok iyi anlaştıklarını, Ayça’nın da katılmasıyla tatilin kalan kısmında süper eğleneceklerini, yarın sabah hep birlikte tekne turuna çıkılmasına oybirliğiyle karar verdiklerini (Ayça bunu ilk kez duyuyordu!), birazdan da diskoya gidip kurtlarını dökeceklerini öğrendi. Bu son bilgi karşısında,

– “Bu gece beni mazur görün. Çok yorgunum. Az sonra yatmaya gideceğim” diyerek onlara katılmayacağını bildirdi.

– “Olmaz ama. Hep birlikte eğleniriz. Yorgunluğun da geçer”, diyen Tamer’i epey bir uğraştıktan sonra ikna eden Ayça,

– “Siz bu gece bensiz gidin. Yarın inşallah ben de size katılırım,” diyerek konuyu kapattı.

Bunun üzerine, diğer üçü Ayça’yı üçüncü kahvesiyle baş başa bırakıp, diskoya yollandılar. Ayça, arkalarından yürüyüşlerini izlerken, Piraye’nin ne kadar güzel bir kadın olduğunu ve hayatından ne kadar mutlu göründüğünü düşündü. Beyaz mini eteği, iyice bronzlaşmış düzgün bacakları ve ayak bileğindeki zarif halhalı, bakımlı ayaklarını sergileyen seksi ayakkabılarıyla pek çok erkeğin başını döndürebilecek bir kadındı Piraye.

İstediği erkekle evlenip, rahat bir yaşam sürebilirdi. Ama o yalnız yaşamayı seçmiş, kendini rüzgara bırakmıştı. Son derece sıkıcı ve sıradan adamlar olan Sinan ve Tamer’in arasında yürürken, çevredeki bakışları üzerine topluyordu.

“Neyse. Ben kendi işime bakayım. Saat 11’i geçiyor. Gidip yatayım, yarın bol bol yüzmek istiyorum.”

Böylece hesabı ödeyen Ayça, tatil köyünü otel kısmındaki odasına giden asansöre bindi. Piraye ile yanyana odalarda kalıyorlardı. Odaları geniş ve konforluydu. İki oda aynı terası paylaşıyordu. Böylesi daha iyiydi. Herkes odasında yalnız kalıp, terasta bir araya gelebilirlerdi. Ayça ılık bir duş alıp, kendini serin çarşaflara bıraktı. Az sonra, tatlı bir uykuya dalmıştı.

Ne kadar uyuduğunu bilmiyordu ama gecenin sessizliğinde birden uyandı Ayça. Bir an nerede olduğunu anlayamadı. Başucundaki lambayı yaktı ve saatini aradı. Saat 4’ü geçiyordu. Hava çok sıcaktı ve klima kapalı olduğundan Ayça epey terlemişti. Sanki 3-4 saatlik uyku ona yetmişti. Yatakta biraz dönüp durduktan sonra, uyuyamayacağını anlayınca kalkıp bir sigara yaktı. Hafif aralık olan balkon kapısından terasa vuran soluk ışığı farketti. “Piraye ışığı açık uyuyor herhalde” diye düşündü.

Biraz hava almak için terasa çıktı. İki odanın paylaştığı teras epey genişti. Uzaktan körfez boyunca hala ışıkları yanan tatil köylerini ve aşağıda iyice aydınlatılmış yüzme havuzunu seyrederek sigarasını tüttüren Ayça, kalan tatilinde çok iyi vakit geçirmeye karar vermişti. Bol bol güneşlenip, yüzecek, her türlü stresten kendini uzak tutacaktı. İstanbul’a dönünce Tolga’yı aramaya kararlıydı. Oturup ilişkilerini konuşmalıydılar. Çok uzun süredir birlikteydiler ve ilişkileri zaman zaman iniş-çıkışlara karşın iyi bir ilişkiydi. Her şeyi bu şekilde bitirmek doğru olmayacaktı. Eğer Tolga yaptığından gerçekten pişman olmuşsa ve bir daha tekrarlamayacağına söz verirse, ona bir şans daha verecekti. Kendi başına gelenleri kesinlikle anlatmayacaktı. Bu yaşananlar bir sır olarak kalacaktı.

Ayça derin düşüncelerinden sıyrılıp odasına dönmek üzere geri döndüğünde Piraye’nin odasından sızan ışığa gözü takıldı. Kapısı kapalıydı. “Herhalde klima çalışıyor, Allah vere de hasta olmasa” diye düşündü Ayça. Sonra pencereden içeri bir göz atma isteği duydu. Sessiz adımlarla balkonun Piraye’nin odası tarafına ilerledi. Pencerenin tülü yarı yarıya açıktı. İçerden gece lambasının ışığı geliyordu…

Ayça aralık tülden içeri baktığında gözlerine inanamadı. Gece lambasının aydınlattığı odada çırılçıplak bir erkek sırtüstü yatıyordu. Çok şaşıran Ayça, Piraye’nin başına bir şey geldiğini sanarak panikledi. Gözleri ışığa alışınca adamın Sinan olduğunu fark etti. Aklı karışmıştı. Peki ama Piraye neredeydi? Bir yandan ne yapacağını düşünürken, bakışları Sinan’ın penisine gitti. Büyüklüğü dikkat çekici boyuttaydı, sertleşmemiş olmasına rağmen. Aylardır temizlenmemiş gibi kıllıydı.

Sinan gözleri kapalı yatıyor, arada sırada komodinin üzerine koyduğu küllükte duran sigarasından bir iki nefes çekiyordu. Sonra banyo tarafına bakıp, birisiyle konuşmaya başladı. Ayça ne söylediğini duyamıyordu, ama iyice meraklanmıştı. Ses çıkarmamak için büyük özen göstererek iyice eğildi ve kiminle konuştuğunu anlamaya çalıştı. Eğer Piraye’nin başına bir şey geldiyse ne yapacağını düşündü. Birden şaşkınlıktan küçük dilini yutacak gibi oldu.

Piraye banyo tarafından odaya girmişti ve çırılçıplaktı. Ayça, en yakın arkadaşını henüz 2 gün önce tanıştığı bir adam karşısında çırılçıplak bulunca bir an hayal gördüğünü sandı. Ne düşüneceğini bilemedi. İzlemeye devam etti. Bu arada Piraye’yi ilk kez anadan doğma gördüğünü fark etti. Kaç yıllık arkadaştılar ama birbirlerini kısmi çıplaklıklar dışında hiç böyle görmemişlerdi. Piraye’nin güzel bir kadın olduğunu hep düşünmüştü, ama bu kadar güzel olduğunu fark etmemişti. Loş odada antik Yunan heykellerinden biri gibi duruyordu. Uzun ve biçimli bacakları, yüksek ve sıkı bir poposu, ince bir beli, dolgun ve dik göğüsleri, omuzlarına inen dalgalı saçları vardı.

Ayça orada kalıp kalmama konusunda kısa bir kararsızlık geçirdi. Orada kalmasının insanların özel hayatına tecavüz olduğunu biliyor, ama merakını ve heyecanını yenemiyordu. Sonunda kalmaya karar verdi. Zaten uykusu da iyice açılmıştı.

Piraye mini bardan aldığı minyatür şarap şişesini açtı, bir dikişte bitirdi. Geniş yatağa ilerledi, yatağın ucuna oturdu ve Sinan’la konuşmaya başladı. Sinan hiç istifini bozmadan arkasına istiflediği yastıklara dayanarak uzanmaya ve sigarasını tüttürmeye devam ediyordu. Bir süre konuşup gülüştükten sonra Piraye dizlerinin üzerinde Sinan’a yaklaştı.

Ayça’yı hayrete düşürecek bir rahatlıkla Sinan’ın yarı-sert, iri penisini bir çırpıda ağzına aldı ve emmeye başladı. Sinan Piraye’nin saçlarıyla oynuyordu. Piraye gitgide büyüyen penisi ağzına sığdırmakta zorlanıyordu. İşini bilen tavırlarla bir süre kocaman olmuş başını yalıyor ve emiyor, ardından dilini boydan boya gövdesinde gezdiriyor, bir yandan da eliyle mastürbasyon yaptırıyordu.

Ayça kendini bir porno film izliyor gibi hissetti. Yaklaşık beş dakikalık bir oral seks seansından sonra Sinan’ın penisi patlamaya hazır bir bomba kıvamına gelmişti. Piraye, yarattığı canavara şöyle bir bakıp Sinan’ın göbeğinden boynuna doğru öpücükler ve dil darbeleriyle ilerledi. Sinan gözlerini kapamış, kendini Piraye’nin becerikli ellerine ve dudaklarına bırakmıştı. Sonunda yüzleri birbirine yaklaştı ve öpüşmeye başladılar.

“Aman tanrım” diye düşündü Ayça, “ne kadar ateşliler, sanki birbirine aşık bir çift gibiler.”

Gerçekten de Piraye ve Sinan öpüşmekten çok adeta birbirlerinin dudaklarını ve dillerini yiyorlardı. Ve birbirlerine inanılmaz derecede sert davranıyorlardı. Sevişmelerinde yumuşaklık, romantizmin zerresi yoktu. Çılgınca ve aceleyle sevişiyorlardı. Birden dilini Piraye’nin dudaklarından kurtaran Sinan, Piraye’yi altına aldı ve göğüslerine yöneldi. Meme uçlarını hızla yalıyor, uzun uzun somuruyordu. Saatlerce aç kalmış bir bebek gibi, göğüs uçlarının birini bırakıyor, diğerini emmeye başlıyordu. Emişleri gitgide şiddetlendi ve sonunda apaçık ısırmaya başladı. Artık sadece uçları değil, göğüslerin her yerini ısırmaya başlamıştı.

Sinan, Piraye’nin iri göğüslerini iki eliyle kavrayıp birbirine yaklaştırmış, dilini bir badana fırçası gibi üzerlerinde gezdiriyordu. Salyalarından Piraye’nin göğüsleri pırıl pırıl parlıyorlardı. Daha sonra tadını çıkara çıkara, göğüslerden aşağı, göbek deliğine indi. Bir süre dilini göbek deliğinde gezdirdikten sonra, daha da aşağılara kaydı ve Piraye’nin vajinasının başlangıç noktasındaki küçük tepeciği emmeye başladı. Bu hareket Piraye’yi çılgına çevirdi. Yüksek sesle inlemeye başladı. Öyle ki, Ayça inlemeleri duyabiliyordu.

Sinan büyük bir sabırla, Piraye’nin vajinasını uzun uzun emdi. Piraye yatakta kıvranıyor, Sinan’ın başına bastırıyor, onu devam etmeye zorluyordu. Biraz daha aşağı ilerleyen Sinan, dilini vajinanın her yerinde gezdirmeye, elleriyle de destek olmaya başladı. Piraye’nin uzun bacaklarını mümkün olduğunca yana açıp, iki eliyle vajinanın kanatlarını ayırıp, dilini ritmik hareketlerle içeri sokup çıkarmaya başladı. Piraye’yi resmen diliyle beceriyordu.

Ayça gördükleri karşısında adeta büyülenmişti. Piraye tüm güzelliğiyle poz verir gibi uzanmıştı ve Sinan inanılmaz bir beceriyle ve sabırla onu kendinden geçirmişti. Ayça bir an içinde yükselen arzuya engel olamayıp, içeri girmemek için kendini zor tuttu.

Sinan’ın Piraye’nin vajinasını yalama işlemi belki 10-15 dakika sürdü. Sonunda becerikli bir hareketle Piraye’yi yüzükoyun çeviren Sinan, önünde sergilenen muhteşem görüntüyü bir süre hayranlıkla seyrettikten sonra, Piraye’nin uzun bacaklarının her santimetrekaresini öperek, yalayarak, koklayarak baldırlarına ilerledi. Nefis baldırları hafif hafif dişleyerek yoluna devam etti ve Piraye’nin topuklarını emmeye başladı.

Piraye gözlerini kapamış, kendini tamamen erkeğine teslim etmişti. Sinan, ince gümüş halhalın ayrı bir güzellik verdiği ayak bileklerini, tabanları, parmak aralarını zevkle yaladı. Sinan, Piraye’nin ayaklarına o kadar uzun zaman ayırdı ki, Ayça, “acaba ayak fetişisti mi?” diye düşünmekten kendini alamadı. Sonunda, güçlükle ayaklardan ayrılan Sinan, diliyle boylu boyunca bacakları yalayarak, Piraye’nin biçimli poposuna yöneldi.

Piraye’nin kaba etlerini ısıra ısıra öpmeye, acımadan dişlerini geçirmeye başladı. Piraye, arzuyla inliyor, Sinan’ı daha da azdırıyordu. Sinan, Piraye’nin poposunun altına yastıkları koyarak popoyu yataktan yükseltti. Şimdi Piraye domalmış bir pozisyonda, kalçalarının tüm güzelliğini Sinan’a ve Ayça’ya sergiliyordu. Bu manzaraya kendini kaptıran Sinan, Piraye’nin poposunu elleriyle ayırarak, yalamaya başladı. Aynı anda hem ön hem arka delikleri yalıyor, Piraye’yi kudurtuyordu.

Piraye o kadar inliyordu ki, Ayça “Herhalde uyuyor olsam da uyanırdım. Birazdan sesten rahatsız olan birileri şikayet ederse şaşırmam” diye düşündü. İki sevgili kendilerinden geçmişlerdi. Nihayet daha fazla dayanamayan ve birleşmek aklına gelen Sinan, hızla doğruldu ve çatlayacak gibi büyümüş penisini Piraye’nin vıcık vıcık olmuş vajinasına tek hamlede soktu. Kocaman penisin dibine kadar içine girmesiyle Piraye bir an için acı çeker gibi inlediyse de bu durum çok kısa sürdü ve tatlı tatlı yaylanarak Sinan’la birlikte gidip gelmeye başladı.

Sinan kendinden geçmiş, müthiş bir hızla Piraye’yi beceriyordu. Başını Piraye’nin saçlarına gömmüş, iki eliyle göğüslerini avuçlamıştı. Bu penetrasyon durumu çok kısa sürdü ve Sinan elektriğe kapılmış gibi sarsılarak Piraye’nin içini doldurmaya başladı. Aynı anda hareketlerinden anlaşıldığı kadarıyla Piraye de orgazm oluyordu. Sinan’ın kasılmaları uzun sürdü. Sonunda ikisi de sakinleştiler.

Sinan Piraye’nin içinden çıkmadan yüzünü kendinden yana çevirdi ve derin derin öpüştüler. Sonra Ayça hala sertliğini kaybetmemiş ve iki sevgilinin seks sıvılarıyla yağlanmış gibi parlayan penisini Piraye’nin vajinasından çıkardı ve dizlerinin üzerinde doğruldu. Bunun üzerine Piraye’nin yaptığı şey Ayça’yı dumura uğrattı.

Piraye hiç iğrenmeden Sinan’ın ıslak penisini ağzına aldı ve uzun uzun emip, yalayarak tertemiz yaptı. Ayça bundan hep iğrenmişti. Hayatı boyunca yalnızca Tolga ve lisedeki sevgilisi Koray’a oral seks yapmıştı. O zamanlar bu işlerden pek anlamadıkları için kendilerini ayarlayamamışlar, Koray kısa sürede Ayça’nın ağzına boşalmıştı. Şimdi bile hatırlayınca Ayça’nın midesini bulandıran şey ise Ayça’nın da boş bulunup, Koray’ın spermlerini yutması olmuştu. Koray iki saat özür dilemiş, Ayça da öğürmekten bir hal olmuştu.

Bir daha asla sperm yutmamıştı Ayça. Oral sekse karşı değildi. Fakat sperm tadı hoşuna gitmemişti. Bunda bir aşağılanma hissediyordu Ayça. Tolga’yla sevişirken her zaman olmasa da oral seks yapıyordu ama Tolga istemesine rağmen asla spermlerinin tadına bakmıyordu. Bu yüzden bir kaç kez hafiften atışmışlardı bile.

Piraye’nin gayet zevk alarak, kendisinin ve Sinan’ın sıvıları karışmış, üzerindeki spermler bu mesafeden bile seçilebilen iri penisini yalayarak temizlemesi Ayça’yı hem iğrendirmiş, hem şaşırtmıştı. Piraye’nin bu kadar istekli, bu kadar pervasız olması Ayça’ya ilginç gelmişti. Kendisi hiç bir zaman az önce tanık olduğu ateşlilikte bir sevişme yaşamamıştı.

Rahatlayan ve yorulan aşıklar arkalarına yaslanıp, birer sigara yaktılar. Ayça sürünerek geri çekildi ve yavaşça odasına döndü. Gördüklerinden çok etkilenmişti. Kafası karışmış, şaşırmış, ne düşüneceğini bilemez olmuştu. O da bir sigara yaktı ve yanında getirdiği kitaptan bişeyler okuyarak aklını başka konulara yöneltmeye çalıştı.

*****

Harika bir yaz sabahıydı. Ayça yatağında doğruldu ve aklına ilk gelen dün gece tanık olduğu inanılmaz aşk sahneleri oldu. Gördüklerinin gerçek mi, yoksa düş mü olduğunu düşündü. Kalktı, kendine gelmek için duşa yöneldi. Duş yaparken de Piraye ile Sinan’ın sevişmeleri aklından çıkmıyordu. Hayatında bu kadar ateşli seks sahneleri görmemişti. Kendi kendine gülümsedi

“Vay be Piraye! Beni çok şaşırttın. Sen neymişsin be kızım?”

Kahvaltı salonunda masalar arasında Piraye’yi arayarak dolaşırken, kendisine yönelen bakışların varlığı Ayça’nın hoşuna gitmişti. Gerçekten de o gün çok çekiciydi. Turkuaz rengi bikinisini giymiş, kısa sarı saçlarını jöle ile geriye yapıştırmıştı. Kıyafetini oldukça dar bir kot şort ve lacivert plaj terlikleri tamamlıyordu.

– “Buradayız Ayça!”

Arkadaşının sesini duyan Ayça, gülümseyerek Piraye ve Sinan’ın oturdukları masaya yöneldi.

– “Günaydın arkadaşlar. Erkencisiniz.”

– “Yoo, şimdi oturduk biz de.”

– “Geceniz nasıldı, diskoda kurtlarınızı döktünüz mü?”

– “Harikaydı. Bunu mutlaka seninle de yapmalıyız.”

Sinan bu son cümleyi hafifçe sırıtarak mı söylemişti, yoksa Ayça’ya mı öyle geliyordu? Her halükarda, Sinan’ın sözleri bir an için Ayça’yı düşündürdü. Kendini Sinan’ın kocaman penisiyle gözünün önüne getirdi ve kıkırdayarak:

– “En kısa zamanda. Son zamanlarda çok yoruldum ve bunaldım. Biraz eğlenmek benim de hakkım.”

Kahvaltı boyunca Tamer ortalarda görünmedi. Acaba gitti mi diye aklından geçiren Ayça, tatilini Piraye ve Sinan’la başbaşa geçirmek istemediğini düşündü. Tamer’e bayılmasa da, en azından dengeleyici olurdu.

Kahvaltıdan sonra üçü birlikte plaja indiler. Şansları yaver gitti. Denize ve bara yakın, gölge bir yer buldular. Ayça ve Piraye eşyalarını gölgede bırakıp, kumlara yanyana uzandılar. Doğrusu Piraye yine çok güzel görünüyordu. Çingene pembesi bikinisiyle kuşkusuz Sinan’ın aklını başından alıyordu. Bu arada Sinan odasından birşey almak için uzaklaşınca, sabahtan beri bu konuyu açmak için fırsat arayan Ayça

– “Ee Piraye, söylesene neler yaptınız akşam. İyi eğlendin mi? Nasıl adamlar bu Sinan’la Tamer?”

– “Süper bir gece geçirdim. Diskoda doyasıya dans ettim. Ortam harikaydı.”

– “Sinan sana asılıyor galiba. Dün akşam lobide gözlerini senden alamıyordu.”

– “Benden etkilendiği doğru. Ben de ondan etkileniyorum. Mükemmel bir tatil aşkı olabilir. Her istediğimi yapıyor ve yatakta da süper!”

– “Yatakta mı? Onunla yattın mı?”

– “Evet. İkimiz de birbirimizden hoşlandığımıza göre neden birlikte olmayalım? Hayat kısa, tatil daha da kısa.”

– “İnanmıyorum sana Piraye! Ne kadar rahatsın. Adam evliymiş.”

– “Olabilir. Şahane bir evlilikleri olsa buraya tek başına gelmezdi. Zaten yürümeyen bir ilişki için keyfimi kaçıramam.”

– “İlginç kadınsın. Kendi doğruların var ve bildiğin gibi yaşamaktan çekinmiyorsun.”

– “Sana da kendini rahat bırakmanı tavsiye ederim. Düşünsene. Genciz ve güzeliz. Sağlığımız yerinde. Çok değil, 10 yıl sonra istesek de hızlı yaşayamayacağız. O zaman tatillerimde bol bol kitap okurum. Ama şimdi, fırsat varken her şeyin tadını çıkarmak istiyorum.”

– “Belki de haklısın. Yine de benim için alışması ve kabullenmesi zor bir düşünce. Hem ben evli bir kadınım.”

– “Boşversene. Tolga’nın şu anda o sekreter kızın kollarında olmadığını kim biliyor?”

– “Böyle söyleme Piraye. Ben evliliğimizi kurtarmak istiyorum. Herkes bir kez hata yapabilir.”

– “Bravo. Yalnız bence evliliğini İstanbul’a dönünce kurtar. Bu yaz bir daha tatile çıkamayabilirsin. Seneye kim öle, kim kala?”

Bu hararetli sohbet tepelerinde biten Tamer’in araya girmesiyle sona erdi.

– “Merhaba kızlar, muhabbetinizi bölmüyorum ya?”

– “Aa merhaba Tamer, biz de sen nerelerdesin diye meraklanmıştık.”

– “Sabah uyanamadım. Geç kahvaltıya kaldım. Bugün ne kadar sıcak değil mi?”

– “Berbat.”

– “Ben içecek bişeyler alacağım” diyen Piraye yanlarından ayrılınca, Tamer Ayça’nın yanına oturdu.

– “Dün gece keşke sen de bizimle diskoya gelseydin. Çok eğlendik. Hem Sinan’la Piraye o kadar iyi anlaşıyorlar ki, kendimi fena halde yalnız hissettim.”

– “Çok yorgundum dün. Kaç gündür bitmek bilmeyen toplantılar yüzünden pestilim çıktı. Şimdi iyiyim. Bundan sonraki eğlencelerde ben de varım.”

– “Buna çok sevindim. Söylemeden edemeyeceğim, bugün harika görünüyorsun.”

– “Teşekkür ederim.”

– “Bence hemen vücuduna güneş yağı sürmelisin. Sahilde ilk günün ve güneş inanılmaz yakıcı.”

– “Haklısın. Çeneye dalıp, unutmuşum.”

– “Dur sana yardım edeyim. Uzan şöyle.”

– “Bilmem…Boşver, ben yaparım.”

– “Sırtına filan elin uzanmaz. Bana bırak. Çekinmesene benden.”

– “Çekinmiyorum.”

Böylece Ayça yüzükoyun uzandı ve Tamer iki avucuna birden boca ettiği güneş yağını Ayça’nın sırtına ve omuzlarına ağır hareketlerle sürmeye başladı. Ellerini uzun uzun sırtında, belinde dolaştırdı. Ayça gözlerini kapamış, denizin sesini dinliyordu. Kendini epeydir bu kadar huzurlu hissetmemişti. Tamer’in masajı da hoşuna gitmişti. Adamın hareketlerinde bariz bir asılma hissediyordu. Buna aldırmadığına karar verdi. Sadece anın tadını çıkarmaya ihtiyacı vardı.

Tamer’in parmaklarının yanlışlıkla olmuş gibi bikinisinin içine bir an girmesiyle irkildi ama sesini çıkarmadı. Belki de bundan cesaret alan Tamer, ellerini Ayça’nın bacaklarının arkalarına götürdü ve normalde Ayça’nın ellerinin ulaşmakta hiç zorlanmayacağı bölgeleri yoğurmaya başladı. Yumuşak hareketlerle Ayça’nın kalçalarından ayak bileklerine kadar olan bölgeyi yağladı. Adeta her noktanın tadına varıyordu.

– “Oh ne güzel, bizi böyle yağlayan yok!”

Piraye’nin neşeli sesiyle Ayça gözlerini açtı.

– “Eline sağlık Tamer. Gerisini ben hallederim. Sen de kıskanmasana Piraye. İstesen Tamer senin de sırtını yağlar.”

– “Ben sabah odadan çıkmadan o işi hallettim. Bakın Sinan geliyor. Hadi hep birlikte muza binelim.”

Bu teklif herkesin hoşuna gitti ve böylece bizim dörtlü can yeleklerini takıp muza yerleşti. Yaklaşık 20 dakika süren muz macerasında defalarca suya düştüler. Çocuklar gibi eğlendiler. Bu arada muza tekrar çıkma çalışmaları sırasında Ayça’nın Tamer ve hatta Sinan tarafından ellenmeyen yeri kalmadı. Ayça kendine hayret ediyordu. Dün tanıştığı bu iki adama karşı hayatında hiç olmadığı kadar rahat davranıyordu…

Gecenin ilk saatleriydi. Ayça ve Piraye aralarında kıkırdayarak otelin merdivenlerinden lobiye iniyorlardı. Lobide Sinan ve Tamer’le buluşup Antalya’nın içine, şehrin ünlü diskolarından birine gideceklerdi. İkisi de son derece frapan giyinmişlerdi. Ayça; beyaz, vücudunu saran bir jean ve askılı pembe bir bluz, Piraye; dar bir bluejean ve göbeğini açıkta bırakan sarı bir t-shirt. Gerçekten çok alımlıydılar.Sinan ve Tamer kızları uzaktan görünce birbirlerini dürttüler.

– “Oğlum süper olmuşlar. Ayça’nın vücudu da Piraye’den aşağı kalmazmış.”

– “Bu gece sıra bende. Sen dün Piraye’yle uçuşa geçtin, bugün de ben Ayça’yı iyi edeceğim. Bana bak sakın kıza asılma!”

– “Ha ha ha…”

Yarım saat sonra şimdiden tıklım tıklım dolu olan diskonun kapısından girerlerken, Ayça uzun süredir bu tip bir ortama girmediğini düşünüyordu. Bu gece canının istediği gibi eğlenecekti. İçkilerini aldılar, piste biraz uzak, nispeten kuytu bir yere geçip oturdular. Yarım daire şeklindeki kanepenin ortasına denk gelen yerde küçük bir masa vardı. Masanın bir yanına Piraye’yle Sinan, diğer yanında Ayça’la Tamer oturmuşlardı. Müziğin sesinden insan yanındakinden başkasıyla konuşamıyordu.

Gözucuyla Piraye’ye bakan Ayça, onun Sinan’la hararetli bir muhabbete daldığını gördü. Yapabileceği tek şey Tamer’le ilgilenmekti. Böylece Ayça ve Tamer koyu bir sohbete başladılar. İyi de içiyorlardı. 2 saat içinde Tamer içkileri tazelemek için epey bir tur atmak zorunda kaldı. Etraflarındaki herkes kendi halindeydi. Genç çiftler pek de kuytu sayılamayacak yerlerde öpüşüp koklaşıyorlardı. Birden Tamer,

– “Evli olduğunu biliyorum. Piraye söylemişti. Sakıncası yoksa neden tatile yalnız geldiğini merak ettim.”

– “Piraye’nin de ağzında bakla ıslanmaz zaten. Neyse. Söylesene neden merak ediyorsun?”

– “Bilmem. Yalnızca merak işte.”

– “O zaman seni fazla merakta bırakmayayım. Şu anda Tolga ile ayrı yaşıyoruz. O yüzden tatile Piraye’yle çıktım.”

– “Ama neden ayrı yaşıyorsunuz?”

– “Gerçekten çok meraklısın Tamer. Herhalde Piraye nedenini de söylemiştir.”

– “Ee…Bir şeyler söyledi, evet. Yine de işin aslını senden duymak istedim.”

– “İşin aslı diye bişey yok. Tolga beni aldattı. Ben de evi terk ettim. Özetle bu işte!”

– “Şaşırdım.”

– “Neden?”

– “İnsan senin gibi bir kadını neden aldatır ki?”

– “Nasıl yani?”

– “Çok güzelsin, her erkeğin başını döndürebilirsin…”

– “Teşekkür ederim. Bugün bana ne çok iltifat ettin. Anlaşılan Tolga böyle düşünmedi.”

– “İltifat değil. Senden çok etkileniyorum. Eşin elindeki hazinenin değerini bilememiş.”

Ayça cevap vermedi. Sadece gülümsedi. İçkisinden büyük bir yudum aldı;

– “Hadi dans edelim. Beni dansa kaldırmayacak mısın?”

Böylece kalabalık dans pistine yöneldiler. İğne atsan yere düşmeyecek kadar doluydu pist. Ayça ve Tamer ritme kendilerini bırakıp, hafif hafif salınmaya başladılar. Kısa süre sonra slow bir parça çalmaya başlayınca, Tamer ellerini Ayça’nın beline doladı ve genç kadını kendine iyice yaklaştırdı. Az sonra Ayça Tamer’in önündeki sertliği hissedebiliyordu. İrkildi. Bu kadar ileri gitmemeliydi.

Kendini biraz geri çekip, etrafını incelemeye başladı. Birden gözleri faltaşı gibi açıldı. Az önce kalktıkları kanepede Piraye ve Sinan sarmaş dolaş olmuş, öpüşüyorlardı. Piraye Sinan’ın kucağına oturmuştu. Sanki çevrede kimse yokmuş gibi rahattılar; dünya umurlarında değildi. Ayça’nın böyle dikkatle bakmasıyla Tamer de başını o tarafa çevirdi ve kumruları gördü.

– “Bizimkiler iyice havaya girmişler.”

– “Evet. Aralarında bişeyler olduğunu bilmiyordum.”

– “Görmüyor musun, birbirlerinden çok hoşlanıyorlar.”

– “Belli oluyor.”

– “Yaz aşkı dedikleri bu olsa gerek. İnsanın aklını başından alıyor.”

Tamer bu son sözleri doğrudan Ayça’nın gözlerinin içine bakarak söylemişti. Ayça gözlerini ayırmadan, ilk defa, Tamer’in hoş bir adam olduğunu düşündü. Kendisi için deli olduğu her halinden belliydi. İçk**en biraz başı dönen Ayça, kendine hakim olmazsa işlerin kontrolünden çıkacağını düşündü. Ne istediğine karar veremiyordu. Birden müzik kesildi. Sahneye çıkan şovmen, sıranın gecenin bilmem ne yarışmasına geldiğini anons etti. Ayça ve Tamer yerlerine döndüler. Piraye ve Sinan çok samimi bir şekilde, adeta kucak kucağa oturuyorlardı. “Saat onikiyi geçti”, dedi Piraye. “Hadi otele dönelim. Kumsalda şarap içeriz. Dün çok yorulmuşum, bu gece dans edecek halim yok.”

– “Ok. Hadi şaraplarımızı alıp kumsalda muhabbet edelim.”

Yaklaşık 1 saat sonra dörtlümüz otelin yan tarafındaki kumsalda, sabaha hazırlık olsun diye bırakılmış şezlonglara oturmuş, koyu bir sohbete dalmışlardı. Piraye ile Sinan diğerlerinin duyamayacağı bir sesle fıkırdıyorlar, sanki Ayça’ya bakarak gülüşüyorlardı. Bunun üzerine Ayça,”Dedikodumu mu yapıyorsunuz bakayım? Ne konuşuyorsunuz öyle fısır fısır?”

– “Hiç canım. Sinan’a senin ne kadar saf bir kız olduğundan söz ediyordum.”

– “Neden saf olayım ki?”

– “Baksana. Seni aldatan kocandan intikam almak aklından bile geçmiyor.”

– “Piraye!”

– “Kızmasana canım. Yalan mı? Hem dünyanın senin gibi insanlara da ihtiyacı var.”

Ayça kendini salak gibi hissediyordu. Sanki liseli mahçup bir kızmış gibi muamele ediyorlardı ona. Şu Piraye’den ne eksiği vardı ki? Nasıl da eğleniyordu haspa!

– “Siz kendi işinize bakın bakayım. Benimle uğraşmayın.”

– “Bakıyoruz zaten. Hadi Sinan biraz yürüyelim.”

Böylece Sinan ve Piraye kumsalın karanlığında uzaklaştılar. Ayça nereye, daha doğrusu ne yapmaya gittiklerini gayet iyi tahmin edebiliyordu. Birden Tamer’in elini omuzlarında hissetti.

– “Üşümüyorsun değil mi? Sanki titredin gibi geldi.”

– “Yok, hayır. Sadece düşünüyordum.”

– “Fazla düşünme canım. Bırak, gecenin tadını çıkar.”

– “Haklısın.”

– “Biraz daha şarap? Serin serin iyi gidiyor.”

– “Peki.”

Ayçayla Tamer şaraplarını içtiler, sohbete devam ettiler. Bir süre sonra Ayça konuşacak bir şey bulamadığından sustu. Sessizliği bozan Tamer oldu

– “Senden çok hoşlanıyorum Ayça. İlk gördüğüm andan beri. Seninle olmak için çok şey feda edebilirim.”

Ayça karışık duygular içindeydi. Bir yandan yeni tanıştığı bu adama fazla yüz vermek istemiyordu. Üstelik İstanbul’a dönünce Tolga’yla barışmak istiyordu. Öte yandan ortamın, içkinin ve Piraye’nin söylediklerinin etkisindeydi. Ne yapacağını bilemiyordu.

Birden Tamer’in elini yanağında hissetti. Herşey çok çabuk oldu. Tamer, bir eliyle Ayça’nın yüzünü kendininkine yaklaştırdı ve dudaklarını genç kadınınkilerle birleştirdi. Yumuşak bir şekilde öpmeye başladı Ayça’yı. Bunu hiç beklemiyordu Ayça. Kendini geri çekmek istedi ama Tamer’in bırakmaya niyeti yoktu. Bir yandan Ayça’yı öpüyor, bir yandan da ellerini saçlarında dolaştırıyordu.

Ayça’nın direnci kırılıyordu. O da Tamer’in öpücüklerine karşılık vermeye başladı. Artık liseli iki sevgili gibi uzun bir öpüşmeye kaptırmışlardı kendilerini. Öpüşmeleri romantik bir tarzdan gitgide tutkulu bir hale dönüştü. Tamer dilini Ayça’nın ağzına sokmuş, partnerinin sıcak ve nemli ağzında derin araştırmalara girişmişti. Ayça kendinden geçmişti. Tamer’in saçlarıyla oynuyor, erkeğin dilini zevkle emiyordu.

Dakikalar süren bu ateşli öpüşmeden sonra nihayet dudakları ve dilleri ayrıldığında ikisi de nefes nefese kalmışlardı. Tamer,

– “Harikasın Ayça. Harika öpüşüyorsun, sana tapıyorum” diyerek yüzünü Ayça’nın boynuna ve çıplak omuzlarına gömdü.

Ayça’nın çıldırtıcı parfümünü içine çekerek, boynunu ve omuzlarını öpmeye, yalamaya girişti. Ayça artık tüm kontrolünü kaybetmek üzereydi. Tamer’in sıcak dudaklarının teması onu çılgına çevirmişti. Başını geriye atarak kendini zevke teslim etmeye hazırlanıyordu ki, aniden gözleri 10 metre kadar ilerdeki bir karaltıya takıldı. Birisi onları gözetliyordu. Hızla toparlandı. Şaşkınlıktan aptallaşan Tamer’e fısıldayarak,

– “Orada biri var. Bizi izliyor” dedi.

– “Kim, nerede?”

– “Bilmiyorum kim olduğunu. İşte orada, bak. Kaçıyor.”

Gerçekten de karaltı farkedildiğini anlayarak hızla karanlığa karıştı. Ama olan Tamer’e olmuştu. Ayça duyduğu tedirginlikle tüm heyecanını kaybetmiş, hatta gitmek için ayaklanmıştı.

– “Ayça, nereye gidiyorsun? Yalvarırım gitme. Beni böyle bırakamazsın.”

– “Özür dilerim Tamer. Bir an kontrolümü kaybetmişim. Birbirimizi yeterince tanımıyoruz. Bu yaptığımız delilik!” diyerek ayağa kalktı, “Gitmem lazım.”

– “Kızdın mı bana? İncittim mi seni?”

– “Hayır. Sadece hazır değilmişim. Yarın görüşürüz. İyi geceler.”

– “İyi geceler Ayça.”

Ve Ayça kumsal boyunca uzaklaşıp, otele yöneldi. Tamer öylesine kalakalmıştı. Bir sigara yaktı.

“Bizdeki şansa bak! Tam işler yoluna girdi derken…”

Ayağa kalkıp denize doğru yürüdü. Uykusu yoktu. Ne yapacağını bilmiyordu. Acaba Ayça’nın peşinden mi gitmeliydi? Hayır, bu hiç birşeyi değiştirmezdi. Kumsalda biraz yürümeye karar verdi.

50 metre kadar yürümüştü ki, solundan bir takım sesler duydu. Gündüzleri insanların gölgesinden yararlandıkları bir kameriye vardı seslerin geldiği tarafta. Yavaşça yaklaştı. Bir ağacı kendine siper ederek kameriyeye baktı. Birden Sinan ve Piraye’yi gördü.

Piraye çırılçıplaktı! Sinan’ın ise pantolonu ve külodu dizlerine inmişti. Piraye Sinan’ın kucağına yüz yüze gelecek şekilde oturmuştu. Hafif hafif yaylanıyordu. Ayışığında kalçaları muhteşem görünüyordu.

“Vay canına” dedi Tamer, kendi kendine. “Resmen sikişiyorlar.”

Kasıklarında yükselen ateş tüm vücuduna yayıldı. Gördükleri aklını başından almıştı. Neredeyse onları izleyerek mastürbasyon yapacaktı. Ancak kendine hakim oldu. Geldiği gibi sessizce oradan ayrıldı. Daha fazla izleyerek moralini bozmak istemiyordu.

“Yarın Ayça’ya karşı başka taktikler uygulayacağım. Onu mutlaka elde etmeliyim. Yoksa…Yoksa ben de Piraye’ye mi yazılsam? Baksana ****** çatır çatır veriyor Sinan’a.”

Bu düşüncelerle otele yürüdü Tamer. Odasına çıktı. Hava çok nemliydi, ateşini söndürmek için duşa girdi. Soğuk su iyi gelmişti. Duştan çıkınca bir sigara yakıp, öylece yatağa uzandı. Ayça’yı ve az önce gördüğü manzarayı düşünmemeye çalışarak sigarasını içti. Az sonra horul horul uyumaya başlamıştı.

Devam edecek…

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

istemek 2 (alıntı)

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Anal

istemek 2 (alıntı)

cahit ve tülinle yatak odasına gectik benim arkam cayır cayır yanıyor popomun üzerine oturamıyordum ,üzerimizdeki havluları attık 3 müzdede de utangaclık filan kalmamış kırk yıllık dost gibi davranıyorduk bir birimize.3 müzde cırılcıplak kalmıştık ben tülüni yataga yatırdım bacaklarını actım amı yeni agda yapılmış mis gibi önümde duruyordu

hemen kafamı ayaklarının arasına soktum amını yavaş yavaş yalamaya başladım dil darbelerim hızlanmıştı dilimi amının derinliklerine gönderiyordum ki cahitte benim arka deliğimi yalamaya başladı popomu biraz daha yukarıya kaldırdım rahat yalaması icin tülinin am suları dışarıya cıkmaya başlamıştı

sularının bir tek damlasını ziyan etmeden yalıyordum tülün artık kıvama gelmişti onu domalttım yaragımı amına dayadım ve ani bir hareketle icine giriş yaptım saten sulanmış amından şap diye ses geldi öylece bekledim cahir bu arda arkamı kremliyordu cahir yaragını popoma dayadı ve oda aynı benim gibi hızlı bir şekilde giriş yaptı biraz canım yanmıştı ama buna değerdibu arada tülin seslendi hadi artık.

bu alup bitenleri herkez duvardaki büyük aynadan izleye biliyordu ben hızlanmaya başladım sıcacık amın icinde yaragım best olmus amın tadını cıkartıyordu ki arkamdaki yagın tadına varmaya başladım offf bu muhteşem bir duygu sikerken sikilmenin ne hoş oldugunu bilemessiniz ama cahit birden geldi icim onun sıcacık menileriyle doldu cahit arkamdan cıktı

ben hala devam ediyordum tülin zevk naraları atıyor kac kez geldi bilmiyorum ama ben hala devam ediyordum cahit yaragını agzıma verdi yalamaya başladım artık bende kendimi kaybetmeye başladım bagıra bagıra boşaldım yatagın üzerine yıgıldım kaldım. birer yorgunluk sigarası yaktık

tülünin cok istediği bişey vardı bana tel anlatmışlardı bana sordu bende olur dedim tülim cekmeceden bi takma yarak cıkardı beni sikecekti ama tam 20 cm vardı

tülin cekmeceden 20 cm takma yaragı cıkartı ve beline taktı kocasına arkamı kremlememi istedi.cahit beni yatagın üzerine yüzükoyun yatırdı ve arka deliğimi yalamaya başladı arkam ıslanmış ben inlemeye başlamıştım arkamı yavaş yavaş kremlemeye başladı 2 parmagını deliğime sokup cıkarıyordu,

tülin cahidi kenara cekti takmayı delime dayadı artık kıvama gelmiştim tülin öyle bir girdiki arkama gözümde şimsekler caktı tülin ensemi kulak memelerimi yavaş yavaş yalıyor beni cileden cıkarıyordu tüline hadi artık dedim hızlı bir şekilde bana vurmaya başladı bu arada cahit bizi izlerken dayanamadı tekrar sertleşti yatagın üzerine cıktı benim önüme uzandı ve penisini agzıma verdi iştahla penisini yalamaya başladım

tülin arkamdan hic durmadan vuruyordu artık arka deliğim uyuşmuştu beynimi acı ve zevk kaplamıştı cahidin penisini iştahla yalıyordum ki cahit bagıra bagıra suratıma boşaldı biz hala devam ediyorduk tülin gelmek bilmiyor öyle bir inliyorduki cıldırıyor sandım cahit altıma yattı benim yaragımı agzına aldı zevkle yalamaya başladı toplarımı ve penisimi öyle bir yaladıki dayanamadım bende boşaldım .

tülinin boşalmaya niyeti yoktu ona artık cıkması gerektigini söyledim tülin cıktı takmasını cıkartım ve biraz dinlenmek icin birer sigara yaktık bu arada göz ucumla saate baktıgımda sabahın 5 olmuştu ama ben daha doymamıştım tüline hadi dedim benimkini agzına verdim yalatmaya başladım

cahidi yanıma yaklaştırdım biraz benim penisi emiyor yalıyor birazda cahidin penisini agzına alıyor ve yalıyordu ikimizde penisleri kocaman oldu ben cahidi sırt üsttü yatırdım tülini onun üzerine cıkarttım cadin penisin tülinin amına naıl girdiğini biraz izledim tülin onun üzerinde zıplamaya başladı tülini biraz öne doğru bastırdım niyetim tülini arkasından sikmekti

oda bunu anladı bana yadımcı oldu biraz zorlandım ama tülin o muhteşem dar pembe deliğine girmiştim tülinin iki deliğinide doldurmuştuk artık tülin deli oluyor cıglık atıyordu cahitle birlikte ritmik hareketlerle tülini bagırta bagırda siktik taki sabahın 6 sına kadar artık 3 müzdede dermen kalmamıştı banyalarımızı yaptık ve tülini aramıza alarak güzel bir uyku cektik
ama haketmiştik 3 müzde

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Sevisirken öleyim anasını satayım

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur

Sevisirken öleyim anasını satayım
_Alıntı_
onun üstündeydim,güzel bir ritm tutturmuş gidiyordum. göğüslerime bakıyordu. elleriyle iki kalçamı birden tutmuş,bastırıyordu. kendimi pürüzsüz hissediyordum. pürüzsüz ve güzel. gögüslerim daha çok sallansın istedim sonra, hareketlerimi hızlandırdım. hoplayan ben ve memelerim onu acaip bi heyecanlandırdı. ellerimi saçlarımın arasından geçirdim. bunu bir porn filmde görmüştüm. sonra sıkıldım. bana arkadan vurmasının iyi olacağını düşündüm.üstünden kaydımve yatağa attım kendimi. misyoner takıldık bir süre,sonra bacaklarımı omuzuna kadar kaldırdı. iyi vuruyordu. bağırtmaya başlamıştı beni. bunun olmasından hoşlanıyordum. geçen haftalarda kaybettiğim cinsel isteğim yeniden iyice kabarmıştı.

onu itip arkamı döndüm.hemen anladı ve içime girdi. yüzümü yastığa gömmüştüm.sesimi kesiyordu yastık. bacaklarımı tamamen bitiştirmiştim,penisi vajinamı tamamen doldurmuştu. hareketleri iyice sertleşti sonra, beklediğimde buydu zaten, bana arkadan vurmak onu tuhaf şekilde deliye döndürüyordu. popomu kaldırarak vuruşları tam karşılamaya başladım. sonsuza dek bu şekilde devam edebilirimgibi hissediyordum, popomun üstünde debeleniyordu, sert vuruyordu,zevkten gebericektim neredeyse. anla işte. sonsuz seks. sikişirken öleyim anasını satayım. böyle mi güzel olur,anlatması zor şimdi, canımı çıkarana kadar becerdi beni ve felaket boşaldım, tam boşalırken saçlarımı çekti ve yüzümü iyice yastığa bastırdı, işte bunu yapması beni mahvetti. sanki bir asır boşalmışımdır, hoplayıp zıplayıp durdum adamın altında. sonra o da fena boşaldı. boşaldıktan sonra bile bir süre devam etti. hızımızı alamadığımızı düşündüm.ona dönüp, eyvah dedim, sanırım az sonra bir daha yapıcaz. kıskıs güldüm. dudaklarıma yapışıp ısırdı,hala onun altındaydım ve o içimdeydi, sonra öptü. hırslıydı, nefesi kesik kesikti. başımı öyle çevirmiş ve öyle hırsla öpüyorduki bi ara boynumun kırılacağını ya da ağzımı yiyipyutacağını düşündüm.

tam bu sırada onun tekrar sertleşmeye başladığını hissettim. prezervatifi çıkar ve beni ısır dedim. dediklerimi yaptı. popomu çok fena ısırdı,devam etmesi için ona yalvaracağım kadar çok fena ısırdı hemde. seks ve şiddet birarada güzel olu yor. ikisi aynı şey bence. bazen göğüşuçlarımı ısırdığında da canım çok acıyor ama çok hoşuma gidiyor, ısırmaya devame tmesi için ona yalvarıyorum. yatakta hem etken hem edilgen olabiliyorum. bu güzelbi şey. dizlerimin üzerinde durdum ve arkadan içime girdi. yatağın ortasındaydık.. vajinamın kendi kendine kasılıp gevşediğini hissedebiliyordum,bu onu deliye döndürmüştü,elleriyle göğüslerimi tutup beni kendine yaklaştırdı, nefesi ensemdeydi artık, delice devam etti,çok sertti, parmak uçlarıyla göğüsuçlarımı yakalayıp sıkıştırmaya başladı,çığlığı bastım. göğüsuçlarımı sıkıştırarak sündürmeye başladı. kafamı eğip parmaklarına baktım, pozisyonu bozmamak için çok dikkatli davranıyordum, o ise memelerimin uçlarını parmaklarının arasında yuvarladı, sündürdü, ovaladı, çekiştirdi, çığlık çığlığa bağırıyordum, popomun etleri sallanıyordu, göğüslerimi tokatlamaya başladı sonra, çok acıdı, çok, sonra pat diye boşaldım. uzun sürdü, kangren oldum, yine bitmedi, kıvranıyordum, göğüslerimi bırakmıyordu, kahkahalar atmaya başladım sonra, beni becermeye devam ediyordu, boşalmamıştı hala, pozisyonu falan takmayıp ona doğru sert hamlelenmeye başladım, kucağına sertçe oturup kalkıyordum, o da sertçe giriyordu zaten, çok şiddetliydi, yatak kırılacak diye düşündüm, gülmemi tutamıyordum ve hala boşalıyordum memelerim zonkluyordu ve boşalıyordum ve nihayet o da boşaldığında penisi iyice büyüdü, o devam ettiği müddetçe ben boşalmaya devam ettim. dedim ya, kangren olmuştum sanki. arrrh gibi sesler çıkararak boşaldı, normalde çıtını çıkarmaz. onun da çok keyif aldığını fark edince iyice rahatladım. birbirimizin kanını emdik sanki be, dedim. onu iiçimden attım.yatağa düştük sonra. bedenimde hiç acı hissetmiyordum. pembeleşmiştim. öylece yatıp tanrıdan medet umduk sonra.

içime boşalmıştı. hamile klaır mıyım acaba diye düşündüm. sonra siktirettim. sonra düşünürdüm bunu. uzanıp onu göğsünden öptüm. hadi kalk, dedim ona. şarap içelim. birşeylermırıldandı. hali yoktu. gidip şarap getirdim. bir yudum içti. su da getirmiştim. onu da içti. salona gidip tv açtım. o uyudu. iki saat kadar. tvde bir bok yoktu. göğüslerime krem sürdüm. banyoda. aynada göğüslerimi bakarak kremlenince heyecanlanıp mastürbasyon yaptım. uzun sürdü boşalmam. gerizekalı bir manyaksın dedim kendime. gidip onun yanına uzandım.

her işin bokunu çıkarmasam olmuyordu.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Arkadaşımın Azgın Karısını Yatta Fena Siktim

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Babes

Arkadaşımın Azgın Karısını Yatta Fena Siktim

Arkadaşımın Azgın Karısını Yatta Fena Siktim
Merhaba, ben serkan . 40 yaşında, kendime ait ufak çapta bir Yatı olan birisiyim. Bir Pazar günü Çınarcık limanında Yatın bakımlarını yaparken, arkadaşım Ozan ve genç karısı Derya limana geldiler. Selamlaştıktan sonra Yata davet ettim. Benim üstüm başım perişan, Sintineden çıktım, yağ pas içindeyim. Onlar da Pazar gezmesine çıkmışlar. Daha önceki konuşmalarımızda her Pazar limanda olduğumu onlara söylemiştim.

Bana bakmaya, müsaitsem Yatımla gezmeye geldiklerini söylediler. “Haber verseydiniz hazırlık yapardım, buzdolabı boş, yiyecek içecek hiçbirşey yok, hemde Şaft yatağından su geliyor, onu yapıp denemem lazım.” dedim. Ozan, “Nekadar sürer?” dedi. “Enaz iki saat!” dedim. Ozan, “Ozaman ben alışveriş yapıp, iki saate kadar gelirim.

Derya sen otur Yatta istersen.” dedi. Derya kabul etti. Ozan, “Görüşürüz…” deyip limandan ayrıldı. Ben tekrar Sintineye indim, sadece Şaft kovanının boşluğunu aldım, uğraşmıyayım şimdi dedim. Derya Yatın kıç tarafına oturmuş denize bakıyordu. Sintineden çıkarken ona baktım, nekadar göz alıcıydı.
Zaten kısa olan eteği, kıç üstüne oturunca tamamen açılmış, siyah tangası bacaklarının arasından parlıyordu. Derya e daha önce bu gözle hiç bakmamıştım, o da bana ‘Abi’ derdi, benden 14 yaş küçüktü. Sintineden çıkamadım, büyülenmiş gibi Derya ün bacak arasına bakıyordum. Birden göz göze geldik.
Çok tatlı gülümsüyordu. “Ne oldu serkan abi, dalmışsın?” deyince kendime geldim. O ise hiç istifini bozmamış, hatta bacaklarını dahada açmıştı. Üç metre önümde bacakları ayrık, amının yarığı belli oluyordu. Ben kendimden geçmiş, ne diyeceğimi bilmez halde, hala Derya ün amcığına bakıyordum. Birden kendime gelip, “Bitti, bir denemem lazım.” dedim, ama gözlerimi amcığından ayıramıyordum. Derya ün farketmemesi imkansızdı, ama istifini bozmadı…

Sintineden çıkacaktım ama şortumun önü çadır direği gibi gerilmişti. Hiç düzeltmeden öylece çıktım, beni nasıl azdırdığını görsün istedim. Gördü de! O da benim gibi gözünü alamıyordu. Birden, “serkan abi, o benim için mi kafasını dikti?” dedi. Şok olmuştum. Sadece, “Ya ne için?” diyebildim. Birden, “Yerim ben onu!” dedi. İyice şaşkına dönmüştüm. Ağzımdan sadece, “Ye ozaman!” diye bir cümle çıktı. Derya, “Burada mı?” dediği zaman kendime geldim, “Bir dakika…” deyip kamaraya indim.
Üstümü değiştirip, ellerimi yıkadım. Tekrar davlumbaza çıkarken ikinci bir şok daha yaşadım, Derya amcığının yarısını tangasından çıkarmış, bacaklarını iyice ayırmıştı! Bende filim kopmuştu! Amsalak değilim, ama Derya gercekten çok nefis bir parçaydı. Hep, (Salak Ozan nasıl kapmış bu yavruyu?) diye düşünürdüm. Boğazımın kuruduğunu hissettim. O sırada Derya, “Sadace bakacakmısın serkan abi?” dedi.
Hemen kaptan köprüsüne çıkıp motoru çalıştırdım, motorun ısınmasını bile beklemeden, halatları çözüp limandan ayrıldım. Derya e, “Deneme turu yapalım, nasılsa Ozane iki saat dedik, ozamana kadar döneriz!” dedim.

Derya de, “Tamam, hemen deneyelim!” dedi ve dümenle bacaklarımın arasına çöküp şortumu aşağı sıyırdı, hiç beklemeden sikimi ağzına alarak müthiş bir şekilde emmeye başladı. Böyle şey görmemiştim, sanki içimden birşeyler kopuyordu, kasılıp kaldım ve tüm hızımla ağzına patladım. O ise hala emiyordu, içinde kalanları da çıkarmak istercesine. Birden kendime geldim, nereye gittiğimin bile farkında değildim, dümeni Yalovaya doğru çevirdim. Bu sırada Derya, “Benim denemem bitti, sen de beni deneyecekmisin?” dedi. “Denemezmiyim hiç? Tabii deneyecem!” dedim. Kıyıdan bayağı açıktaydık, motoru stop edip, demir attım. Köprüye geldiğimde Derya üm orda yoktu. Kamaraya indim. Baktım Derya üm soyunmuş, anadan doğma çırılçıplak yatıyordu.
Hızlı bir şekilde bende soyunup, adeta yatağa balıklama atladım. Hemen başımı Derya ün amına gömdüm ve yemeye başladım. Sikim yeniden demir gibi olmuştu. Doymuyordum amını yalamaya, emmeye. Bir yandan da götünün mühürüyle oynuyordum, başladım orayı da öpüp yalamaya.

Derya, “Hoop! Oraya sulanma! Orası bakire!” dedi. Tekrar amını yalamaya başladım. Derya çıldırıyordu, kaçkere boşaldı sayamadım, ama ben devam ediyordum yalamaya. “Hadi artık sok şunu!” demeye başladı. Benim de sabrım kalmamıştı, bacaklarının arasında yerimi aldım. Derya kendi eliyle sikime yön vermiş, amına yerleştirmişti.
Dibine kadar içindeydim. Amcığı sıcacık ve cok dardı. Tam hareketlenmeye başlıyordum ki, Derya telefonu çaldı! Arayan Ozan. Bana ‘Sus!’ işareti yaparak telefonu açtı, “Denemeye çıktık, serkan abi Şaftı deniyor, su gelip gelmediğine bakıyor, hemen geliyoruz!” dedi ve kapattı. Bana da, “Dene bakıyım aşkım, Şaftından su geliyor mu, göster bana hadi!” demesiyle başladım amcığını pompalamaya, taa ki Şaftımdan sular püskürene kadar! Sonra toparlanıp limana, Ozan yanına döndük!

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Benim Hikayem 2

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Amateur

Benim Hikayem 2
2
Onun siki hala taş gibiydi, sert ve yay gibi esnek. Çekinerek elimi uzattım.
-Tut, dedi.
Sikin sertliği, o sertliğin verdiği bir enerji gibi geçiyordu bana sanki. Kafasını okşadım küçük elleriimle. Metinin hoşuna gitmiş olmalı
-Devam et aşkım dedi.
İlk defa bana iltifat ediyordu. Hoşuma gitti. İki elimle sikini okşamaya 31 çekmeye çalıştım. Yeniden iltifat etsin istiyordum.
-Oohh diye bir ses çıktı ağzından. Bu benim için iltifat gibi bişeydi. Demek ki doğru yapıyordum.
O bana bugüne kadar hayal bile edemeyeceğim bir zevki tattırmıştı ona borcumu ödemeliydim. Metin yatağın ucunda oturuyor ben de dizlerinin dibinde iki elimle onun sikine 31 çekmeye çalışıyordum. Yüzüne baktım. Gülen bir yüzle bana bakıyordu. Biraz sonra Yavaşça dudaklarımı sikinin kafasına değdirdim. Okulda kullandığımız silgi gibi hem yumuşak hem sert. Hiç iğrenmedim. İğrenilecek birşey olduğunu düşünmedim bile. Metin az önce aynısını hiç çekinmeden ben istemeden bana yapmıştı.
-Harikasın, çok güzel devam et, dedi. Eliyle usulca başımı okşuyordu.
Onun da zevk aldığını bilmek beni daha çok heyecanlandırıyordu. tamamını ağzıma aldım.
-Oohhh.. devam et ibnemmm..
Göz ucuyla Metin’e bakıyordum. Zevkten gözleri kapanıyordu. Başarmıştım Metin de çok zevk alıyordu. Gerçekten de yaptığımdan keyif alıyordum. Sikin ucundan gelen az tuzlu sıvı bile rahatsız etmedi beni… belli belirsiz aralıklarla çıkan inleme sesine konsantre olmaya çalışıyor, o ses daha güçlü çıksın diye gayret ediyordum.
Nihayet elimdeki sikin damarları iyice nabız gibi atmaya sertliği daha da artmaya başladığında inleme sesleri de doruğa çıkıyordu. Bişeyler olacağını anlamıştım ama geri çekilmeye yada ara vermeye hiç niyetim yoktu. Metin ikinci kez boşaldığında bile benim ilk boşalışımdan fazla meni atmıştı. Ağzım yüzüm döl içinde kaldı. Banyoya beraber girdik.
– Gel üstünü de yıkayayım dedi
Sıcacık duşun altında beni yıkamaya okşamaya sevmeye başladı. Hiç tepki vermiyordum ama çok hoşuma gidiyordu.
-Sen de beni yıka, dedi. Elerimi acemice onun çıplak bedeninde gezdirmeye başladım. Sanki ağır çekimdeymiş gibi yavaş hareketlerle yıkamak okşamak sevişmek gibi bişeyler yapıyorduk. Ben özellikle sikini yıkamak istiyordum. Sabunu elime aldım sikine taşaklarına sürterek köpürtmeye çalışıyordum. Her hareketimle siki biraz daha irileşiyordu. sanki az önce boşalan o değilmiş gibi kısa bir süre içinde yine aynı şekilde sert bir yay gibi oluvermişti.
-hiç uyumaz mı bu… diye sordum. Güldü.
-Uyur, dedi havluları alıp yarı ıslak Metin’in yatağına yayıldık. İki çıplak genç bedenin yatakta sarmaş dolaş görüntüsü harikaydı. Sikim onun baldırına sürtünerek sertleşmeye başlamıştı.
-Senin yaramaz da ayaklandı, dedi.
Onunkinin yanında çok ince ve küçük kalıyor olsa da sikimin sertleşmesinden gurur duydum. Usulca arkasını döndü. Daha çok sarıldım. Şimdi sikim kalçalarının arasına baskı yapıyordu. Yattığı yerden kalçalarını yukarıya doğru azıcık kaldırarak domaldı. Ne istediği açıktı. Sikime yol gösteriyordu. İlk defa bir ilişkiye bu kadar yakındım. Dergilerde gördüğüm fotoğraflardan biliyordum sikişmeyi. Bacaklarını açarak göt deliğini iyice belirginleştirdi. Sikimi oraya değdirerek itmeye başladım. Girmedi. Biraz daha domaldı. Biraz daha zorladım. Sikimin kafası küçük delikte kaboldu. Kendisini biraz daha geriye yaslayınca sikim delikte kayboldu. Aynı anda bir inleme sesiyle beraber, ‘devam et’… komutu da gelince ben de rahatladım. İşimi doğru yapıyor olmanın ve de en önemlisi göt sikiyor olmanın gururuyla kalçalarını iki yandan kavrayarak iyice yüklendim. Sikim köküne kadar girmiş bedenlerimiz birbirine yapışmıştı. Müthiş bir keyif alıyordum. Bir anda kan sikime hücum etmişti sanki. Sikimi iyice köküne kadar geçirdim. Başım dönmeye, tarif edilmez bir zevk dalgasına kapılarak boşalmaya başladım. Bütün döllerimi göt deliğine boşaltıyordum. İçinden çıkarmadan üzerine yığıldım.
-Bu kadar çabuk mu? dedi… daha iki üç sefer gidip gelmiştim ama o zevk dayanılacak gibi değildi…
Mayışmıştım. Öylece kalakaldım. O da kıpırdamadan bekledi.
-hoşuna gitti galiba…
Cevap bile veremedim. Sadece
-Ooooh, dedim.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Evli kadınım…

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Asian

Evli kadınım…

Size başımdan geçen bir anımı yazmak istiyorum. Malum ülkemizde facebook bi tanışma mecrası olarak kullanılıyor. İhtiyacı olan erkek ve kadınlar facebook üzerinden insanlarla tanışıp istediklerini yapabiliyorlar. 2-3 yıl kadar önce facebook üzerinden arayışımı belirten bir yazı yazmış ve bazı sayfalarda yayınlamıştım. Aynı yazıyı bir kaç gün devam ettim yayınlamaya. Bu arada sohbet için gelen kadınlar oluyor sohbet ediyorduk. Genelde bilirsiniz bu sohbetlerden birşey çıkmaz. Bir gün birisi selam verdi. Fotosuz bir profil. Kadın olduğuna bile inanmadım ilk başta. Şansımı denemek için sohbete devam ettik. Bir kaç gün normal şekilde sohbet devam etti. İkimizde ne için orda olduğumuzu ve ne istediğimizi bilsek de ilk adımı atmıyorduk. Samimiyetimiz ilerledikçe sohbetimiz de samimi bir hal alıyordu haliyle.Bu şekilde devam ederken bir sonraki adımı atarak telefonlaşmaya başladık. Sonuç belli gibiydi. İkimizde istiyorduk. Ama o evli ben evli ve bunun bir çekincesi vardı.
Sonunda evine davet etti bir gün. Sabah erken bir saatte evine gittim. Kapıyı çaldım.Komşuları görmesin diye eve bir girişim vardı evlere şenlik 🙂
Neyse çok samimi bir şekilde sarıldık. Oturma odasına davet etti. Oturduk sohbet ettik normal bir şekilde. Çok tedirgin olduğu her halinden belliydi. İlk adımı atmak istiyor ama tabuları, evliliği bir çok şey engelliyordu onu. Farkındaydım. Fakat onun dengesini bozmamak için eğer huzursuz ediyorsam gidebilirim dedim ona. Gitmemi istemedi fakat bir şey de yapamayacağım özür dilerim dedi.
Önemli değil o an için. Eğer üstüne gitseydim ters tepecekti. Çok sıcak ve samimi bir sohbet yaptık. Biliyorum bu okuduklarınız masal ya da hikaye gibi gelecek size ama bu birebir yaşanmış bir anı.
Hiç bir şey yapmasak da dudaklarını tatmak istediğimi söyledim. Çekinerek kabul etti. Sanki ilk kez öpüşüyormuş gibiydi. Acemice hareketleri vardı. Dİlini dudaklarımın arasına alıp emdim. İLk kez böyle bir şey yaşamış olmasının şokuyla öyle bir inledi ki boşaldığını zannettim nerdeyse 🙂
Ellerim ister istemez göğüslerine gitti. Minicik ama dimdikdiler. Uçarı fındık tanesi gibi olmuştu. İp yaydan çıkmak üzereydi. Sütyeninin içinden göğüsleirni okşarken dilini dudaklarını emmeye devam ediyordum. Hem devam etmek istiyor hem de istemiyordu. Bir süre beni durdurdu. O kolutkta göğüsleri dışarı çıkmış uzanmış yatarken ben ereksiyon olmuş halde kalmıştım. Yine gitmemi isteyip istemediğini sordum. İstemedi.
Ben de yine dudaklarına yumuldum. Öpüşmek artık yetmeyecekti ikimize de. Elimden tuttu. Yatak odasına çekti beni.
Girdik ayakta öpüşmeye devam ediyorduk. Kemerimi çözmesini istedim. Önümde diz çöktü. Pantolonumu ve boxerimi çıkarttı. Aletim dimdik önündeydi. Ağzına almasını söyledim. Kocasına hiç yapmadığnı ama merak ettiğini söyledi. Ağzına aldı. Acemi de olsa istekli olduğundan çok zevkle alarak emiyordu sikimi.
Uzun uzun emdi yaladı sikimi. Sıra bende dedim ve göğüslerinden yalamaya emmeye başladım. Uçları siyah üzüm tanesi gibiydi iri ve dik. Minicik göğüslerinin emmek çok zevkliydi. Yavaşça aşağılara indim. Amına geldiğimde sularına silimi daldırdım ilk önce. Yasak meyve çok lezzetliydi o an. Belki de dünya üstündeki en tatlı şeydi benim için. Yalamaya doyamadım. Ben yaladıkça her dil darbemde ayrı bir zevk dalgası sarıyordu bedenini. Titremeleri inlemeleri artık zaptedilemez bir hal almıştı. Artık zamanı geldi diyerek bacaklarının arasında yerimi aldım. Hedefi bulmam çok zor olmadı. Bir hamlede derinliklerine doğru dalışa geçtim.Sıcacık ve sırılsıklamdı. O kadar tatlıydı ki çine girip çıkmak. Hani anlatılmaz yaşanır derler ya. Aynen öyle.
Her pozisyonda uzun uzun siktimm o gün onu.
Kocasının hiç sikmediği götünden bile. Özellikle götünden sikerken çok müthiş zevk aldı. BUnu da bir sonraki yazımda paylaşırım.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

şişli escort Antalya escort beylikdüzü escort escort eryaman escort demetevler escort Hacklink mamasiki.com bucur.net hayvanca.net lazimlik.net cidden.net By Casino rus escort bahçelievler escort Escort bayan Escort bayan escort ankara sincan escort bursa escort bayan görükle escort bursa escort bursa merkez escort bayan Kartal escort Maltepe escort Pendik escort otele gelen escort anadoluyakasikadin.com kadikoykadin.com atasehirkadin.com umraniyekadin.com bostancikadin.com maltepekadin.com pendikkadin.com kurtkoykadin.com kartalkadin.com escortsme.com Hacklink Hacklink panel Hacklink bursa escort görükle escort bursa escort bursa escort bursa escort bursa escort Ankara escort bayan Ankara Escort Ankara Escort Rus Escort Eryaman Escort Etlik Escort Sincan Escort Çankaya Escort ankara escort bursa escort Escort hurilerim.com bursa escort bursa escort bursa escort bursa escort bursa sınırsız escort bursa escort bayan bursa escort görükle escort antalya escort istanbul travesti istanbul travesti istanbul travesti ankara travesti Moda Melanj türkçe altyazılı porno porno 64 japon porno burdur escort bursa escort çanakkale escort çankırı escort çorum escort denizli escort diyarbakır escort düzce escort edirne escort elazığ escort ankara travesti escort escort escort travestileri travestileri keçiören escort etlik escort çankaya escort