Ay: Temmuz 2020

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Merhaba ben barbaros 36 yasındayım yasadıgım olay bundan 4 yıl once yasanmıs gercek bir olaydır yanı fantazi ile hic bir alakası olmuyan gercek yasanmıs bir hikaye gunluk gazetelerden birisinde arkadaslık ilanı vermistim ilanıma bir cok kisi ilgi gosterdi bir coklarıyla cinselligi dolu dolu yasadım ama birisi varkı bugun dahi aklıma geldikce beni heyecanlandıran bir anı neyse fazla uzatmıyayım isterseniz beni bir bayan aradı sesi urkek cekingen ama cok hos bir ses merhaba nasılsın ben gazetedeki ialnından solayı aramıstım nerdensin diye sordu bende kendisine konyadan oldugumu soyledim siz nerdensiniz dedigimde kendisinin ankaradan oldugunu belirtdi bende sanırım okuyorsunuz dedim o cekingen kadın bir kahkaha atmıstı hayır okumuyorum calısıyorum dedi bende isiniz nedir dedigimde astide kimsesiz yolculara el sallamak benim isim dediginde dalga gectigini ben anlamamıs gibi yaptım ciddimisin ne guzle bir is dedigimde aramız iyice ısınmıstı bana bir is kadını oldugunu ve dul oldugunu yasınınsa 42 oldugunu soylediginde bu sefer gercekten ben sasırmstım 42 yasında bense 32 aramızda 10 yas buna aslında sevinmistim cunki olgun kadınlar benim her zaman ilgimi cekmistir fizigini sordugumda 175 boyunda ince yapılı ama bir mankeni kıskandıracak yapıya sahip oldugunu anlatınca bense fizigin onemli olmadıgını onemli olan hosca bir hafta sonu gecirmek istedigimi belirtdim ve seni gormeye gelecegim dedigim de bana inanmayıp ciddimisin dedi evet seni gormeye iskenderun escort gelecegim istermisin dedigimde evet dediginde sanki sesi cabuk gel sev beni diyordu konumuz hemen sexe gelmisti bana yanıma gelsen bana neler yaparsın fantazin genismi diye sordugunda evet hemde cok fazla dedim nelerden hoslanırsın dedigimde uzun zamandır sevismedigini ve benle konusurken bile kadınlıgının su icinde kaldıgını beni tanımadan cok istedigini onu yalamamı dilimle sikmemi istiyordu hadiiii ne olursun sev beni askım sok dilini amıma dilinle sik beni amımı ısır canımı yak evet bebegim simdi amını yalıyorum dedigimde uzunca bir ohhhhhhhh cıktı agzından telf sevismemiz baya uzun surmustu bana yarın seni bekliyorum hemen gel diyordu bende tamam deyip sabahtan bindim otobuse ve otobuse binmeden telf actım beni o gardan saat 1 de al diye bana ben gelemem dediginde bende iyi ozaman bende gelmiyorum dedigimde ya gelirsin yada ben vaz gectim dedim bana peki tamam gelicem dedi otobuse bindim benim ona oyle emri vaki konusmamdan oldukca etkilenmis ben telf kapatdıktan sonra masasının altından amını oksamıs bosalmıs daha sonra anlatdı bana

Ankaraya geldigimde beni bekliyordu telf caldırdım eline telf acmak icin aldıgında tanımıstım ben yaslı birini beklerken 175 boyunda ince bir manken vardı sanki karsımda merhaba ben barbaros dedigimde elinden tutmustum bile kara gosluklerının arkasında bile saskın bir hali vardı urkek bir halde beni arabasına hatay escort bindirdi hızla isyerine geldigimizde yemek yememizi yemegin hazır oldugunu soyledi isyerinde cok fazla bayan personel vardı ben gordugumu suzuyordum yemek yedik bir arkadası geldi bizi yalnız bıraktı bankaya gidip gelecegini gulun benimle ilgilenecegini soylemisti gul hos bir bayandı en az arkadasım kadar guzeldi baya bir sohbetden sonra arkadasım geldi gul kalkmıstı mesai bitdigi icin personel bosalıyordu biz basbasa kalmıstık bana isyerini gezdirmek istedigini soyledi servisi dolasırken ben nejlayı yakalayıp dudaklarından opmeye basladım titriyordu bana ne olurrrrr yapmaaa simdi eve gidinceye kadar sabret diyordu ama benim sabredecek halim yoktu hemen yere yatırıp soymaya basladım abartısız yeminle bir 18 yasındaki bir kızın vucudu vardı oyle sert gosusleri vardıkı ellerimle onları yuguruyordum dudakları dudaklarıma hapsolmus emiyordum bir elimlede amını oksuyordum mini etegini yukarı sıyırıp tanga kilotun uzerinden ıpıslak olmus amını oksuyordum yeter artık bayılacagım ben ne olur hadi dayanamıyorum sik beni diye inliyordu sikimi cıkartıp agzına verdigimde oylebir emiyordu ki arada cekmeye calsıyordum sanki ucurtması elinden ucuverecekmıs cocuklar gibi sıkıyordu beni boyle bosaltamıyacagını anlayınca gercekten ben amın yada götün icine sokmadan bosalamıyorum allah vergisi baya bir gec geliyorum artık beni yalarken parmaklarım la onu organzmın doruklarına cıkartmıstım antakya escort yeniden alta gecip amını yalamaya dilimle sikmeye basladım hadii ne olursun siiik siiik artık beni diye inliyordu daha fazla acı cekmesine gonlum razı olmadı amına bir seferde sokmustum sikim dibini bulunca yine uzun bir ohhhhhhhhhhh cıkmıstı agzından sik erkegim beni sabaha kadar sik beni derken seni sikecegim amından gotunden sikecegim askım dedigimde bana hakaret et beni asagıla dediginde bir sefer daha sasırmıstım boylesine otoriter ve basarılı bir is kadını asagılanmak istiyordu ben senin fahisenim hadi sik fahiseni derken bende parasını verdim seni istedigim gibi sikecegim oruspum dedigimde inanın tırnaklarını sırtıma gecirmisti bile al oruspu al kaltak al fahise amını sikecegim amını parcalıyacagım senin dedigimde yeniden organzmı yasamıstı bende gelmek uzereydim bacaklarını omuzumdan yavasca asagıya indirip agzına yaragımı verdim al oruspu agzını sikiyorum iste bosalcam hic biri bosa gitmiyecek em yut onları diyordum bosalmıstım agzına hic birini ziyan etmeden yutmustu kalkıp temizlendik baya gec olmustu birlikte evine gitmek icin yola cıktık evindeki yasadıklarımızsa porno filimleri kıskandıracak cinstendi yemekde rakı iciyorduk arada hadi beni birdaha sik dedikce kalkıp sikiyordum geliyoduk birazdaha iciyorduk bir daha sikisiyorduk iki gun surekli sikistik gul bir ara geldiginde ben bitdim artık dayanamıyorum ne olur al sunu birazda sen sikis dediginde gulun gozlerinin ici guluyordu evdeki ayrıntılara girmiyecegim cunki baya uzun bir anı bana yazmak istiyen ciftler ve yalnız bayanlar olursa emailime bekliyorum 36 yasında esmer iriyapılı bir erkekle doyasıya sex icin mesajlarınız bekliyorum

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Türbanlı kızı şantajla götünden 3. bölümHikayeme devam ediyorum, önceki bölümleri okumak için profilimi ziyaret edin. Şeyma paramı geri ödemişti bu sebeple çok nadir görüşüyorduk. Ama Seda’yla seks buluşmalarımız devam ediyordu. Genelde kızlar sabah çıkıp akşam gelirdi o sebeple ev boş olduğu için kızların evine gidiyordum. Eve geldiğim bir gün Seda çıkmaya hazırlanıyordu, markete gideceğini, bana odaya geçmemi söyledi. İçeri girip internette takılmaya başladım. Kapının açılma sesini duydum Seda geldi diye odadan çıkacaktım ki yabancı bir ses geldi, bir erkek sesiydi, eyvah Seda’nın erkek arkadaşı geldi diye kendimi hemen odadaki kapının arkasına saklandım. Fakat odaya gelen olmadı hatta karşı odaya girdiler. Bir süre bekledim ve odadan çıktım, parmak uçlarımda yürüyordum. Arkamı döndüğümde kapının tam kapanmadığını gördüm. Nasıl olsa yalnızız diye çok da önemsememişler herhalde İki parmak genişliğinde bir aralık vardı, şeytan dürttü ve yavaşça kapıya yaklaştım. O da ne Jale (gerçek ismi değil) çocuğun birinin sikini ağzına alıyordu. Çocuğun alt kısmı çıplaktı üstündeyse kazağı vardı. Kıllı, esmer ve zayıf bir çocuktu. Siki de büyük görünmüyordu en fazla 12 cm olduğunu tahmin ediyordum. Jale ise tamamen giyinikti. 2 dakika kadar izledikten sonra telefonumu çıkarttım, video moduna aldım, flash’ın kapalı olduğuna emin oldum ve videoya almaya başladım. Koridor karanlık olduğu için fark etmesi zordu zaten ağzındaki sike fazla odaklamıştı. Birkaç tane de fotoğraf çektim. Herhangi bir ses çıkartmam durumunda çocuk beni öldürebilirdi bile. Çünkü barzonun teki olduğu belli oluyordu. Yavaşça yürüyüp kapıya geldim ve sessizce dışarı çıktım. Heyecanlanmıştım kapının önünde Seda’yı bekliyordum. Biraz sonra Seda geldi ben de sakinleşmiştim. Olanları anlattım, Seda’yı alıp bizim eve gittim ve orada sikiştik. O gece boyunca gördüklerim aklımdan çıkmamıştı. Jale güzel bir kız değildi, vücudunun nasıl olduğu hakkında bir fikrim yoktu çünkü onu hep bol kıyafetler içinde görüyordum. Bir iki kere eve geldiğimde karşılaşmıştık onda da gayet kapalı giyinmişti. Normalde pek ilgimi çekmiyordu anlayacağınız ama Şeyma’dan sonra bir tane daha el altında sikişmelik kız olması güzel olacaktı. Siktiğimin yerine millet okumaya değil sikişmeye geliyordu sanki öğrenci evi değil de sodom ve gomore’ydi. Yanlış anlaşılmasın kızların sikişmesine bir şey dediğim yok, gençler eğlensin, hatta böyle dişlerini fırçalamayan barzolarla bile sikişebilirler. Umrumda değil ama hem namus timsali rolü yapacaksın hem de önüne gelen ilk davarın sikini emeceksin, yok öyle. Jale’yi nasıl sikebilirime dair bir plan yaptım ve uyudum. Ertesi gün kızların evinin olduğu mahalleye gittim ve beklemeye başladım. Bir süre sonra Jale mahalleye girdi, yalnızdı. Merhabalaştık ayak üstü 5 dakika sohbet ettik. Jale’ye bir şey göstermek istediğimi, arabaya gelmesini istedim. Arabaya geçip oturduk. Telefonumu çıkarttım. Jale’nin sakso çekerkenki videosunu ve diğer birkaç fotoğrafı gösterdim. Dondu orhanlı escort kaldı. Bağırmaya başladı. Vay efendim ne kadar şerefiz, piç biriymişim de hanzo bey’e söyleyeceğim seni öldürecek filan. Suratına bir tane tokat patlattım, kes dedim 2 tane daha tokat attım. Bunları ailene gönderince görürüz kim kimi öldürüyor. Hatta muhtarlığa göndereyim de onlar teslim etsin malum ailenin tam adresini bilmiyorum dedim. Karadeniz’in bir şehrinin küçük ilçesinde yaşıyordu. Bunu duyunca bir korktu, pıstı ve ne olur yapma her istediğini yaparım vs diye yalvarmaya başladım. İstediğim noktaya gelmiştim. Ona bir otelin kartını verdim ve yarın saat 5 gibi gelmesini aksi halde fotoğrafları kargolayacağımı söyledim. Torpidodaki makineyi gösterip sevgilisine söylerse kötü olacağını ima ettim, şimdi in arabadan dedim. İndi ve evine doğru yol aldı. Torpido’da kuzenim Ahmet’ten (şu akrabasını siktiğim kuzenim hikayeyi okumak için profilime girebilirsiniz) ödünç aldığım kuru sıkı tabanca vardı ama onun bunu anlaması imkansızdı. Sonuçta gözünü korkutmayı başarmıştım. Ertesi gün 16.30 gibi otele gittim, bir oda istedim, oda numarasını mesaj attım. Belirtilen saatte Jale geldi içeri aldım. Yatağın üzerine oturdu, çantasını önünde tutuyordu. Çekingen olduğunu anladım. Bir kadeh rose şarap doldurdum ve Jale’ye uzattım, istemedi, iç dedim sert bir ifadeyle. Yavaş yavaş içmeye başladı. İçtikten sonra biraz daha rahatlamıştı. Ayağa kaldırdım ve dudaklarını öpmeye başladım. Öpüşmeyi neredeyse hiç bilmiyordu. Ama dudakları dolgun olduğu için öpüşmek güzeldi. Daha sonra üzerimi çıkartıp çırıl çıplak kaldım. Yatağa oturdum ve bana oral yapmasını istedim. Bacak arama gelip diz çöktü sikimi eline aldı, elleri küçüktü o yüzden sikimde çok güzel hissettiriyordu. Ağzına alıp yavaş yavaş yalamaya başladı. Sikimi yalarken gözlerini kaçırıyordu, hala utanmaktaydı. Alabildiği kadar derine almasını istedim. Şaşırtıcı derecede derine soktu ve öğürmedi. Altın madeni gibiydi bu. Bir süre daha sikimi yalattıktan sonra durdurdum. Türbanını çıkarttırdım. Saçları omzuna kadar geliyordu. Bonenin içinde kaldığı için bakımsızdı, boynu ince ve bembeyazdı. Bir süre daha jale’ye sakso çektirdikten sonra durdurdum, ayağa kaldırdım ve onu yavaş yavaş soymaya başladım. Önce pardesüsünü sonra da Bluzunu ve uzun eteğini çıkarttım. Önümde sütyen ve külot ile kalmıştı. Klasik pazardan alınma beyaz iç çamaşırlarıydı, herhangi bir seksiliği yoktu. Jale’nin güneş görmemiş teni ise bembeyazdı. Sütyenini çıkarttım, memeleri beyaz, uçları hafif kahvrenegiydi. Ben pembe olmasını beklerdim açıkçası biraz hayal kırıklığına uğradım. Memeleri yaklaşık 85 bedendi. Çok büyük değil ama avuca geliyordu. Götü ise dolgun ve çıkıktı, baldırları da etliydi. Bir süre çıplak halde yatağa yatıp öpüştük kalkmış sikimi karın kısmına değiyordu. Ona daha önce seks yapıp yapmadığını sordum. Daha önce hiç sikilmemiş. Sevgilisiyle yalnızca oral yapıyormuş, Jale’yi çıplak bile görmemiş. Jale’ye tamam bekaretine aydınlı escort dokunmayacağım ama götünden vereceksin dedim. Aslında korkuyordu ama el mecbur kabul etti. Kadınlar böyle zorluk çıkartmayınca çok hoşuma gidiyor. Yanımda masaj yağı getirmiştim. Seda’da olduğu gibi Jale’nin götü de daha bakire olduğu için açmak için uğraşmam gerekecekti. Oysa Şeyma’yı götten sikmek gayet kolay olmuştu. Önce Jale’yi yatağa sırt üstü yatırdım, önünde diz çöktüm bacaklarını ayırıp omzuma attım ve bakire amını yalamaya başladım. Önce dış dudaklarını öpüp yaladım, daha sonra dudakları ayırdım pembecik taze amı hafif sulanmıştı. Önce klitorisini dilledim. Aşağıdan dilimle uyarıyordum. Çok zevk aldığını bacaklarını kasmasından ve titremesinden anlamıştım resmen kafamı sıkıştırıyordu. Bu arada amından sular akıyordu, daha sonra dilimi boydan boya gezdirdim bir süre bunu yaptıktan sonra dilimi içine soktum. Bu hareketleri tekrarlıyordum. 10 dakika kadar sonra kasılmalara başladı. İnlemek haykırmak istiyordu ama kendisini kasıyordu. Boşaldığını anlamıştım. Ağzım çenem her yerim am suyu olmuştu çarşafın da ilgili kısmı su içindeydi. Bacaklarını çözüp ayağa kalktım, kız sende ne cevherler varmış dedim piç bir ifadeyle. Suratı kızarmıştı, derin derin nefes alıyordu, suratında ise hafif bir tebessüm vardı. İlk defa orgazm olduğu belliydi. Sevgilisi olacak hanzo böyle sulu bir şeftaliyi neden yemiyordu acaba, neyse yemeyenin malını yerler dedim ve devam ettim. Yanına yatıp sarıldım, hafiften bir titreme vardı. Ona zevk aldın mı dedi, utangaç bir ifadeyle gözlerini kaçırdı, kafasını hafiften evet anlamında salladı. Hemen kaldırdım ve domalmasını söyledim. Bebek yağını aldım ve açılmamış bakire göt deliğine damlattım. İşaret parmağımı da biraz yağladıktan sonra göt deliğine sokmaya başladım. Çok dardı ama yeni boşalmış olmasının etkisiyle çok fazla zorlanmıyordum. Bir süre parmağımı içinde gezdirdim. Alışınca ikincisini soktum hafiften canı yanmıştı. Boşta kalan elimle amını okşamaya başladım. Amı hemen sulanmaya başladı. Kız meğer azgınlıktan yanıyormuş haberimiz yokmuş. Okşadıkça götünü kasmayı bıraktı. En son 3. Parmağımı soktum. Biraz yağ döküyor sonra o elimle amını okşuyordum. Kıvama geldiğini anladığımda arkasına geçtim, sikimi iyice yağladım, bolca da göt deliğine döktüm sikimin başını göt deliğine dayadım ve ittirmeye başladım, biraz canı yanıyordu ona yastığı ısırmasını söyledim. Sikimin başı içine girdiğinde bir çığlık attı. Biraz sık dişini alışacak dedim. Birkaç dakika sonra yavaştan git gel yapmaya başladım. Bol bol yağ takviyesi yapıyordum. Bir süre sonra iyice alıştı ve biraz daha hızlı bir tempoda sikmeye başladım. Jale acı ve zevk karışık bir halde bağırıyordu. Sonlara doğru Jale’nin götü iyice alışmıştı Jale zevkten inliyordu, ben de boşalmaya yaklaşmıştım. Hızlanmaya başladım, o güzel dolgun beyaz götü kasıklarıma her çarptığında aşırı zevk alıyordum. Jale yavaş diye inlemeye başladı ama ben onu takmadan devam tuzla escort ettim, bir süre sonra götünün derinliklerine döllerimi boşalttım. Jale hafiften hırlıyordu. Sikim biraz indikten sonra içinden yavaşça çıkarttım. Küçük bir gaz çıktı ama Jale büyük ihtimalle bunu fark etmedi çünkü zevkten sarhoş olmuştu. Banyoya gidip sikimi ve elimi yıkadım sabunla. Banyodan çıkıp Jalenin yanına gelip yattım. Orgazm olmanın verdiği mahmurlukla ölü gibi yatıyordu. Yüzü gülüyordu. Bir süre öylece yattı ben de yanında uzanıyordu. Kendine geldikten sonra banyoya gitti, kapıyı kilitledi. İçeriden su sesi geliyordu. Bir süre sonra saç kurutma makinesi sesi duydum, saçlarını yıkamıştı anlaşılan. Banyodan çıktı, havluya sarınmıştı, yatağın ayak ucu kısmına, bana arkası dönük şekilde oturdu. Yanına geçtim arkasından sarılıp boynunu, ensesini ve kulak memesini öptüm. Hoşuna gitmişti. Havluyu çözdüm Jale’yi öperken bir yandan da memelerini mıncıklıyor, uçlarıyla oynuyordum. Dudaklarından öpmeye başladım. Bir süre öpüştük sonra yatağa sırt üsyü yatırdım, bacaklarından tuttum. Ayaklarını elime aldım. Tabanları pembeydi tırnakları ojesiz ama bakımlıydı, 37 numaraydı. Parmaklarına yavaş yavaş dokunmaya başladım daha sonra parmaklarını tek tek yaladım ardından da tabanlarını ve topuklarını. Yalama faslından sonra ayaklarının arasına sikimi yerleştirdim, biraz bebek yağı döküp ileri geri yapmaya başladım. Jalenin ayaklarını sikmek çok zevkliydi. Yaklaşık 10 dakika kadar ayaklarıyla sikime 31 çektirdikten sonra domalttım, götünü yağladım ve içeri girdim. Bu sefer biraz daha rahat girmiştim. Sikmeye başladım. Normal hızda içinde gelip gidiyordum. Sikerken elime biraz bebek yağı aldım ve dolgun götüne sürmeye başladım. Yağlanmış büyük götünün harika bir görüntüsü vardı. Yaklaşık bir 10 dakika kadar da götünü siktikten sonra döllerimi içine akıttım. Elinden tutup banyoya götürdüm. Tüm vücudunu özellikle o koca götünü sabunladım. O da benim sikimi ve taşaklarımı bir güzel elleriyle özel muameleyle yıkadı. Çıkıp kurulandıktan sonra yatağa girdik sarıldık, öpüşüyorduk. Konuşmaya başladık. Bana çok zevk aldığını söyledi. İyi ki çekmişim o zaman dedim gülerek, utandı ve gözlerini kaçırdı. O gece aynı yatakta çırıl çıplak uyuduk, sikimi Jale’nin o koca götünün arasına dayadım. Uyandığımda sabah ereksiyonunun etkisiyle sikim kalkmıştı Jale’yi uyandırdım, bir posta da sabah ereksiyonuyla siktim. Duş alıp çıktık. Arabaya bindik, okula yakın bir yerde durdum yeri ve saati mesaj atarım diyerek dudaklarından öptüm, Jale indi ve okula doğru yürümeye başladı. Ben de eve gittim. Jale’yi mezun olana kadar ayda en az 2 kere siktim. Bununla beraber Seda ve başka kızlar da oluyordu. Öğrencilik dönemi benim için sikiş konusunda bereketliydi yani. Hatta bir defasında Jale’yi Gülhane parkına götürdüm ve tenha bir köşede sakso çektirerek en büyük fantezilerimden birini gerçekleştirmiş oldum. Jale şu an iç anadoluda bir şehre atandı ve orada yaşıyor Seda’dan duyduğum kadarıyla seneye evlenebilirmiş. Her ne kadar Jale’nin amının tadına bakmak istesem de evli bir kadınla sikişme fikri hoşuma gitmiyor ama hayat ne getirir belli olmaz. Bu hikayenin sonu. Diğer hikayelerim için profilimi ziyaret edebilirsiniz. (Serdar23cm)

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

ilk maceramherkese selamlar ve size ilk defa anlatıcam ilk ilişkimi!daha 14 yaşımdaydım arkadaşımla beraber sexi tanımaya çalışıyorduk kuytu apartman bodrumlarında öpüşür okşardık birbirimizi! arkadaşımın adı muratdı. muratla birgün bizim apartmanın üst katı olan boş dairede sevişirken yine dediki hadi bize gidelim kimse yoktu evlerinde.tabi o zamanlarda peruklar falan modaydı annesinin eşyalarını giymeye başladım , makyaj yaptım çoraplar falan aynı kadın olmuştum tabi o zamanlar vücudumda çok güzel pürüzsüz ve çok ateşliydi. tertemizdi!biz muratla beraber giyinip güzelce başladık sevişmeye. bi kaç saat geçmişti muratın siki kazık gibiydi benimkinden büyük ve kalındı hafifde eğik! orala başlamştım kendimizden nasıl geçmişsek evin kapısının açıldığını ikimizde duymamıştık! babası gelmişti eve murat anlayınca hemen tuvalete gitmişti babası görmemişti ama ben öle kalakaldım ortada adam bana bakıp hadi git çıkar üzerindekileri dedi! çok korkmuştum ve utanmıştım tabi babasından iyi fırça pendik escort yemişti bizim murat!aradan 1 hafta geçmişt,i bizimkiler şehir dışına gidiceklerdi benim de okul bir hafta sonra tatil olucaktı bizimkiler beni muratlara bırakma kararı almışlardı ve konuşmuşlar muratın babasıyla! bizim muratda annesiyle beraber yazlığa gitmiş okul kapanmadan bir hafta önce ! yani muratınbabasıyla bir hafta onlarda yalnız kalıcaktık! aklımdan dünya kadar şey geçiyordu ve çok korkuyordum adamdan!ilk gece akşam yemek yedikden sonra televizyonun başına oturmuştuk haberleri seyrettikten sonra bana sordu sen seviyormusun bayan gibi giyinmeyi diye! ben de kafa salladım. Bak dedi sizinkilere bişey demiyeceğim istiyorsan rahat ediceksen git yatak odasına giyin süslen ne istiyorsan yap dedi. bu arada muratla ilişkin oldumu diye sordu ben de güvenmiştim adama çok sıcak davranmıştı ben de sadece seviştiğimizi sölemiştim içime girmediğini söledim oda ok dedi beni odaya yolladı.ben de bi güzel giyinip kaynarca escort süslendim. o zaman göre çok sexidim. gel dedi salona geçtim şöle bi süzdü benive çok güzel olmuşsun dedi! bende içimden keşke kız olsaydım diye geçiriyordum. bu arad farkettim kanepede o zamanlar penthouse ve playboy dergileri çok meşhurdu. dergiler vardı. tabi adamın önü dikkatimi çekti pijamanın üstünden sertleşmişti! içim çok garip oldu. kalbim yerinden çıkıcaktı.yan yana oturduk ve bakmaya başladık dergilere beraber. ben de azmıştım sonra yavaş yavaş boynumdan öpmeye başladı ve dediki oğlumla nasıl sevişiyorsan benlede seviş dedi! ben sana daha değişik şeyler öğreticem dedi.zaten ben kopmuştum ve kendimi tamamen adamın ellerine bıraktım! kucakladığı gibi yatak odasına gittik. güzelce soydu beni ve başladı yalamaya vücedumu. hele popomu avuçlayıp deliğimi yalamaya başlayınca tamam dedim kendi kendime vericem adama ilk defa bekaretimi! sanırım yarım saat sadece tüm vücudumu yaladı tepeden tırnağa diliyle kartal escort çok güzel masaj yapıyordu! istiyormusun diye sordu ben de evet dedim seninim artık ne istiyorsan yap !önce diliyle deliğimi iyice yalayıp yumuşattı ve kremle permağını yavaş yavaş içime soktı hiç acımamıştı işi çok iyi biliyordu. sonra kazık gibi olmuş sikini dudaklarımın arasına verdi ve başladım murata yaptığım gibi oral sex e.sonra beni domaltıp sikinin başını önce yavaş yavaş itmeye başladı içime ve hiç acımadan içime almıştım başını . gidip gelmeye başlayınca biraz acıdı ama hemen zevke çevirdi. çılgınca sikmeye başladı alıştıktan sonra deliğim.artık resmen sikiliyordum zevk çığlıkları atıyordum. Adamda inliyordu ve küçük fahişem benim diyordu! sonra bana müge demeye başladı. müge karısının adıydı! ona arkadan hiç vermemiş ve beni sikerken mügeyi düşünüyordu! resmen elimi bile sürmemiştim pipime ve sikilirken boşalıyordum.bu böle bir hafta sürdü ve sonunda bana bir ev tuttu adam tabi 5 yıl sikiştik bu arada arkadaşlarına bile sunmuştu! ilk grup seximide onla yapmıştım. bu arada tam bir orospu olmuştum muratlada düzenli sikişiyorduk.bir dahaki sefere ankaradaki travestilik günlerimden bahsedicem size! hepinizi öpüyorum!

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Bir Kadın Yaratmak-1
11 yıldır evliyim. Eşim Aylin çok çekici bir kumral güzeli , çok iyi eğitimli ve zeki bir kadın ancak çok büyük bir problemimiz vardı. Aylin cinsel ilişki ile orgazm olamıyordu.

Mastürbasyonla bile çok uzun sürede ve ender olarak klitoral orgazma ulaşabiliyordu.

Bu sorununu daha sevgili olduğumuz zaman söylemişti bana ama ben eski tecrübelerimden bunu kolayca aşabileceğimi düşünerek üzerinde fazla durmamıştım. Orgazm olmasa da seks yapmak hoşuna gidiyordu ve ben mutluydum. Evlendik. Ancak aradan yıllar geçtikçe bu durum ikimizin de kendimizi yetersiz hissetmemize, seks sırasında suçluluk hissetmemize ve her ikimiz için de zevk almaktan çok Aylin’i orgazm yapma uğraşına dönmüştü.

Bu durum ikimizin de hayatını kötü etkiliyordu .

Aylin psikolojik tatmin dışında öyle çok büyük bir zevk almadığı için konvansiyonel seks dışındaki, fantezilere, oyunlara ve değişik arayışlara da kapalı kalıyordu ve bu aramızdaki görünmez gerginliği daha da arttırıyordu. Evli çiftleri birbirine bağlayan en önemli yakınlaşma aracı olan seks yapma sıklığımız azaldıkça, gündelik hayatın getirdiği gündelik sorunlar ve problemler arasında zamanla birbirimizden uzaklaşmaya başladık. Birbirimize duyduğumuz sevgi ve saygı hızla azaldı.

Artık en ufak şeyler için bile tartışıyorduk. Benim sevgim ve saygım da bitme noktasına gelmişti. Bir süre sonra onu bana hiçbir şey ifade etmeyen bir yabancı olarak görmeye hatta sıklıkla ondan nefret etmeye başlamıştım. Artık onu sadece yabancı bir kadın, yabancı bir vücut olarak görüyordum. İşte bu dönüşüm inanılmaz maceramızın başlangıç noktasıydı.

Aylin’i duygusal hazırlıklar, tavizler, ikna için uzun hazırlıklar ve sıkıcı, kontrollü bir seks olmadan, istediğim zaman, istediğim gibi sikmek için yollar ararken bir dergide Rohypnol hakkında bir makaleye denk geldim. Bu bir haptı ve amacının dışında tecavüz olaylarında kullanılmasıyla tanınıyordu. Türkiye’de satışı yasak olmasına rağmen kanun dışı yollarla temin edilebiliyordu.Okuduğum kadarıyla tam aradığım gibi bir çözümdü.

Bir süre araştırdıktan sonra Dolapdere’deki çingenelerden almayı başardım ve hafta sonu Üniversiteden arkadaşım Bora’yla çıktığımız gece kullanmaya karar verdim.

Bora yakın arkadaşımdı zaman zaman hep beraber dışarı çıkardık geceleri. İflah olmaz bir müzmin bekar ve çapkındı. Hepimiz aynı muhitte oturduğumuz için genelde Fenerbahçe civarında buluşurduk. O gece de Fenerbahçe Marina’da buluşacaktık, barları gezecek ve dans edecektik. Aylin içki içince, seks konusunda bir tık daha arzulu ve istekli olurdu, bir de üzerine dans ve canlı müzik eklenince iyi bir karışım olacaktı. Gece içkiler su gibi aktı, ilk gittiğimiz barda içkisine bir kere hap atmıştım. Çılgınca dans ettik. Gittiğimiz bir diğer barda garanti olsun diye yarım bir hapı da çaktırmadan içkisine attım. Bir süre sonra Aylin anlaşılan tam kıvama gelmiş inanılmaz seksi danslar yapmaya başlamıştı. Normalde asla yapmayacağı şekilde hiç kimseye aldırmadan adeta benimle ayakta sevişiyordu. Barlar kapanmaya başlamış, ben sabırsızlıkla eve gidip hapların tadını çıkarma planları yaparken Bora bizi evine davet etti.

Yeni aldığı pikabı ve funky plaklarını göstermek istiyordu. Aylin bu teklife bayıldı dili dolanarak “tabi gidelim bayılırım funk’a” deyince isteksizce tamam dedim.

Bora’nın arabasına bindik. Araba büyük bir pikaptı. Camları da koyu renk olduğu için içerisi oldukça karanlıktı

Biz Aylin’le arkaya oturduk, yolda gittikçe artan bir arzuyla öpüşmeye başladık, elimle bacaklarını aralayarak eteğini iyice geriye çektim ve külotunun arasından onunla oynamaya başladım. O ise elini pantolonumdan içeri sokmuş sikimi okşamaya başlamıştı bile! Allah’ım bu hap bir harikaydı! Normalde başkalarının yanında asla böyle şeyler yapmama izin vermezdi. Aynadan Bora’yla göz göze geldik gülümsüyordu ben de gülümsedim ve göz kırptım başımla nasıl gibisinden bir işaret yapınca o da kafasını arkaya çevirdi, Aylin’in açılmış bacaklarının arasındaki elimi görünce sırıttı ve devam edin gibisinden baş salladı. Bu arada Aylin iyice azmıştı elleriyle pantolonumun düğmelerini açtı ve eğilip taş gibi olmuş sikimi ağzına alarak yalamaya başladı OFFF harikaydı.

Sağ elimle eteğini iyice yukarı çekerek elimi külotunun arkasından kaydırarak klitorisini okşamaya başladım bir yandan da baş parmağımı amının içinde dolaştırıyordum. Araba sarsılınca kafamı kaldırdım ve Bora’nın yola değil bize bakmaya çalıştığını gördüm, göz göze geldik ve ben mutlu mutlu gülümsedim…

Sonunda iyice sarhoş bir halde, Bora’nın evindeydik işte.

Aylin Bora’nın gösterdiği plaklar arasından seçmeye çalışıyordu, ben de solunda durmuş kalçalarını okşuyordum, elimi yavaş yavaş aşağıya kaydırarak eteğinin içine soktum ve parmaklarımla Aylin’in klitorisiyle oynamaya başladım. Normalde Aylin buna asla izin vermezdi ama hiç sesini bile çıkarmamıştı. Hem şaşırmış hem de başka bir erkeğin yanında bunu yaptığım için çok heyecanlanmıştım. Aylin ise bana yardımcı olmak için bacaklarını hafif aralamıştı bile, belli ki onun da hoşuna gidiyordu. Sonunda Aylin bir tane plak seçti. Bora plağı pikaba yerleştirirken Aylin de bana doğru döndü ve sarılarak onu öpmeye başladım, dünyada bir tek biz kalmışız gibi öpüşüyorduk. Müziğin sesi bizi kendimize getirdi. Çalan Aylin’in çok sevdiği bir Temptations parçasıydı, ses sistemi harikaydı sanki bir konser alanında gibiydik. Aylin bir melek gibi salınarak dans etmeye başlarken ben tuvalete gittim. Ayılmak ve açılmak için yüzümü yıkadım ve bir kere daha rohypnol’ü bulan adama dua ettim saçımı başımı ve dimdik sikimi düzeltip banyodan çıktım.

Salonda Bora ve Aylin sarılmış dans ediyorlardı, loş ışıklar, harika ses sistemi ve Temptations’ın şarkısıyla ortam muhteşemdi, ben gelince yüzü bana dönük olan Bora hafifçe çekilerek Aylin’i bana devretmek isterken elimle hayır devam edin gibi bir işaret yaptım ve gülümseyerek yaklaştım, müzik harikaydı, ellerimi Aylin’in kalçalarının iki yanına koyarak dimdik sikimi kalçalarının arasına yerleştirerek dansa katıldım Aylin şaşırarak bana dönünce daha da yaklaşarak öptüm. Ellerim kalçalarını iki yanından kavramış dans ediyor ve öpüşüyorduk. Bora’yla yine göz göze geldik gülümsüyordu, dans ritminde Aylin’i Bora’ya doğru götürmeye başladım ve Aylin’in kalçaları Bora’ya yaslandı. O halde dans etmeyi sürdürdüm, Aylin’in kalçaları her harekette Bora’nın aletine sürtüyor olmalıydı, Aylin biraz şaşırmış halde bana bakmak istedi ama elimle ensesinden hafifçe bastırarak öpmeye devam ettim. Aylin hapın, içkilerin ve ortamın etkisiyle olacak kendini bana teslim etti. Artık Bora’da iyice yaslanmıştı, ellerim Aylin’in vücudunda dolaşıyordu Aylin ise kendini teslim etmiş aramızda yılan gibi kıvrılarak dans ediyordu. Aylin’i sert bir hareketle çevirerek arkadan sarıldım ve ellerimle saçlarını kenara çekerek dudaklarımla boynunu öpmeye, ellerimi göbeği ve göğüslerinde gezdirmeye başladım, Bora yeni pozisyona hemen adapte olup o da yaklaştı, bir elimle Aylin’in ensemdeki kolunu kaldırarak Bora’nın boynuna sarılmasını sağladım ve dudaklarımı boynundan çekerek kulağına hemen tuvalete gidip geleceğimi söyledim. Aylin artık Bora’nın kollarında dans ediyordu. Bora’yla göz göze gelince yine gülümsedim ve tuvalete doğru ilerledim.

İçeri girdiğimde heyecandan olacak tir tir titrediğimi fark ettim. Kalbim bir davul gibi atıyordu.

Neler yapıyordum? Gece nasıl devam edecekti…

Kendimi sakinleştirdim derin bir nefes aldım ve dışarı çıktım, salonda Aylin Bora’nın boynuna sarılmıştı, Bora’nın elleri ise hafif hafif Aylin’in kalçalarında dolaşıyordu. Beni görünce okşamayı bıraktı ama dansa devam ediyordu. Salonun elektrik anahtarına doğru ilerledim ve ışıkları yavaşça kısmaya başladım, içerisi artık iyice loş olmuştu, yine arkasından yaklaştım Aylin’e. Bütün vücudumla yaslandım, ellerimi belinden yukarıya doğru sürerek göğüslerini avuçladım ve boynunu öpmeye başladım, Bora’da yaklaşmıştı, Aylin gözlerini kapamış rahatça öpebilmem için başını arkaya omzuma yaslamıştı. Bora benim tepkimi anlayabilmek için çok yavaşça yaklaşarak Aylin’in boynunun diğer tarafından öpmeye başladığında Aylin derin bir nefes aldı, heyecanlandığında hep böyle yapardı. Bütün vücudunda dolaşan ellerimize teslim olmuştu, Bora yavaşça boynundan dudaklarına doğru ilerliyordu tam dudaklarından öpecekken Aylin başını bana doğru çevirdi, elimle çenesinden tuttum onu öpmeye başladım ve parmaklarımı da dudaklarında gezdiriyordum,

çenesinden tutarak yavaşça Bora’ya doğru çevirdim, Aylin parmaklarımı yalamaya devam ediyordu, Bora’ya doğru ilerlettim ve dudakları birleşti. İlk defa Aylin’i başka bir erkek öpüyor, dilini dudaklarının arasından sokup çıkarıyordu. Artık Aylin inlemeye başlamıştı, ellerimi göğüslerinden yukarıya doğru kaydırarak elbisesini askılarından tutarak omuzlarından aşağı indirmeye başladım, karşı koymuyordu. Yavaşça beline kadar indirdim elbisesini ve sonra askılarından tutarak sutyenini aşağıya çektim. Dolgun memeleri sütyeninden dışarı fırladı, meme uçları diken gibi dimdik olmuştu. Aylin kollarıyla göğüslerini kapatarak bana doğru döndü, utanmıştı. Kollarını tutarak boynuma doladım yeniden ve dans ederek Bora’ya yaklaştım. Aylin yine ikimizin arasındaydı, Bora ellerini Aylin’in çıplak omuzlarında gezdirmeye başlayınca Aylin’in titrediğini hissettim, göğüs uçlarını göğsümde hissediyordum taş gibiydi. Bora sütyeninin kopçasını açtı, ellerini sırtında gezdiriyordu, ben ise ellerimle kalçalarını yoğuruyor ve her hareketimde elbisesinin eteğini yukarıya topluyordum, sonunda bütün eteğini belinde topladım. Bora fırsatı kaçırmadan kendini arkadan Aylin’e sımsıkı yaslandı ve müziğin ritmiyle aletini çıplak kalçalarına sürtmeye başladı. Aylin’in çıplak kalçalarında başka bir erkeğin aletini düşünmek beni patlatacak kadar heyecanlandırmıştı. Bora şimdi ellerini Aylin’in omuzlarından öne doğru kaydırmış ve göğüslerini okşamaya başlamıştı, parmakları göğüs uçlarına değdiğinde ise Aylin’in nefesi hızlandı, Bora meme uçlarını parmakları arasına alıp sıktığında ise Aylin’in yüzü zevkle çarpıldı ve dudaklarını ısırmaya başladı. Dayanamıyordum hızla elbisesini aşağıya çektim. Elbisesi kayarak yere düştü ve sonra külotunu aşağı indirmeye başladım. Artık Aylin başka bir evde iki erkeğin arasında çırılçıplaktı.

Hemen ben de soyunmaya başladım Aylin gözlerini kapatmış, kollarıyla arkasından boynunu öpen Bora’ya sarılmış zevkten inliyordu. Artık sikmeliydim orospumu! Omuzlarından tutarak Bora’ya döndürdüm ve kalçalarından kavradım, Bora Aylin’in dudaklarına yapışmıştı bile. Arkadan karımın amını avuçlayınca dudaklarından “ıııhhh” diye bir inleme kaçtı, amı sırılsıklamdı, sular neredeyse bacaklarından akacaktı, parmağımı klitorisinin üstünden kaydırıp amına soktuğumda ise gelmeye başladı. Bacakları, kalçaları titriyordu Bora’ya sarılmış olmasa yere düşecekti sanki. 9 yıllık evliliğimizde hiç bu kadar kolay ve şiddetli geldiğini görmemiştim. İnanamıyordum! Bu ilaç yüzünden miydi? Yoksa iki erkekle beraber olmak mı bu kadar heyecanlandırmıştı Aylin’i? Daha fazla düşünmeden sikimi Aylin’in zaten sırılsıklam olan amına hızla soktum.

Aylin düşmemek için Bora’ya tutunmak zorunda kalmıştı. Yavaşça pompalamaya başladım. Bora’yla göz göze geldik başımla hadi der gibi işaret ettim anlamıştı, sırıtarak tek eliyle pantolonunun düğmesini açarak sikini çıkarttı ve diğer eliyle Aylin’i boynundan tutarak aşağıya bastırmaya başladı. Şimdi Bora’nın siki, neredeyse Aylin’in yüzüne değiyordu. Büyülenmiş gibi Aylin’in ağzını açışını ve o güzelim gül dudaklarının Bora’nın sikinin koca bir mantara benzeyen başına kapanışını seyrettim.

Tam o anda şaşkınlıkla Aylin’in yeniden gelmeye başladığını fark ettim. Bütün vücudu istemsiz bir şekilde titriyordu düşmemek için Bora’nın kalçalarına sarılmıştı. Başka bir erkeğin siki şimdi karımın ağzındaydı ve o titreyerek geliyordu.

Yüzlerce kez hayal ettiğim ve sadece hayallerimde olacağını sandığım şey gerçekleşmişti. Dayanamayarak Aylin’in içine fışkırmaya başladım. Aylin’in başı sürekli oynuyor, Bora’nın sikini ağzının derinliklerine alıp çıkarıyordu. Bora’nın yüzünde, ne kadar zevk almakta olduğunu açıkça belli eden bir ifade vardı. Başı hafifçe arkaya devrilmiş, gözlerini yarı kapatmıştı. İki eli, birer pençe gibi Aylin’in omuzlarını kavramıştı. Sonra kalçalarını ileri geri oynatmaya başladı. Artık sikini Aylin’in ağzına sokup çıkarıyor, onu ağzından adeta sikiyordu. Manzara müthişti.

– “Ohhh ağzın am gibi…” dedi Bora hırıldayan bir sesle. “Hadi iyice em bakayım sikimi… İyice em… Ohh şimdi fışkırtacağım ağzına… Gırtlağına fışkırtacağım şimdi… Ohh hadi yut tohumlarımı… Yut tohumlarımı…”

Kalçalarının titrediğini görebiliyordum. Sonra vücudu da kasılmaya başladı. Aynı anda Aylin’in boğazı da oynamaya başlamıştı. Tanrım, herif gerçekten de Aylin’in ağzında fışkırtıyor, o da büyük bir iştahla hepsini yutuyordu.

Yine patlama noktasına gelmiştim hemen içinden çıktım Aylin’in.

Bora Aylin’in omuzlarından tutarak kaldırdı ve dudaklarından öperek fısıldadı

-Benimle gelin

ve salonun kapısına doğru ilerlemeye başladı Aylin’in dizleri hala titriyordu onu kucağıma aldım kollarıyla boynuma sarılmış, bacaklarını da belime dolamıştı. Bora’yı takip ettim. Bora loş odasında yatakta dizlerinin üzerinde bekliyordu siki yay gibi dimdikti Aylin’i yavaşça yatağa indirirken Bora Aylin’e yaklaşarak

-Arkanı dön dedi, Aylin bana tutunarak arkasını Bora’ya döndü, dizlerinin üzerinde, yüzü yatağa dönük, kıçını dışarı çıkarmış, belini bükmüş bekliyordu. Tanrım, karım azgın bir orospuya dönmüştü O güzel yüzü ve şehvetle gerilmiş dudaklarıyla yeni bir siki içine almak için karşımda bekliyordu. Fazla bekletmedi Bora onu. Arkadan sokulup sikini önünde açılmış bekleyen o güzelim amın dudakları arasına yerleştirdi ve bir anda dibine kadar geçirdi Aylin’e. Aylin’in dudaklarından bir inleme kaçtı. Hiç itiraz etmeden, kendini yabancı bir adama siktiriyordu. İtiraz etmek ne kelime, zevkten bayıldığını görebiliyordum. Uzanarak sikimi yakaladı ve şehvetle yalamaya, ağzına sokup çıkarmaya başladı. Bora zevkten uçmuştu iki eliyle Aylin’i belinden kavramış, sikiyordu.

Birden belini getirmeye başladı. Vücudu sarsılıyordu. Kendini tutamamıştı. Tohumlarını Aylin’in amına dolduruyordu. İçindeki sikin fışkırdığını hissetmek de Aylin’e yetmişti tabii. Vücudunun dalga dalga sarsılıp çırpındığını, ağzının sessiz bir çığlıkla açıldığını, adeta kendinden geçerek belini getirdiğini görebiliyordum.

Aylin zevkten, içkiler ve haptan kaymış gözleriyle, hiçbir yere bakmıyor gibiydi şuursuzca vantuz gibi beni emiyor ve inliyordu. Bora, başını arkaya atmış, gözlerini kapamıştı. Ne kadar zevk aldığı yüzünden açıkça belli oluyordu. Durmadan pompalıyor, sikini, Aylin’in artık iyice şişmiş ve içi tıka basa bellerle dolmuş olması gereken amına sokup çıkarıyor, onu çıldırtıyordu. Manzara müthişti doğrusu. Hemen patlayacağımın farkındaydım. Bunu mümkün olduğu kadar geciktirmek istiyordum.

İçimden gelen bir ses, daha da müthiş şeyler olacağını söylüyordu. Daha bu düşünceler kafamın içinden geçerken, Bora’nın Aylin’in belindeki ellerinden birini çekip, hemen önündeki o yusyuvarlak kalçaların arasına götürdüğünü gördüm. Önce avuçladı. Sonra bana bir göz kırptı ve başparmağını ağzına sokup ıslattıktan sonra onayımı bekler gibi durarak bana baktı, başımı yavaşça eğince parmağını Aylin’in kalçalarının arasındaki yarığa sokuverdi. Aylin’in vücudunun elektrik çarpmış gibi titrediğini gördüm. Bana hiçbir zaman izin vermediği o küçük ve pembe göt deliğinde başka erkeğin parmağı vardı. Aylin kurtulmaya çalışır gibi kalçalarını öne itmeye çalışırken Bora bastırmaya başlamıştı bile Aylin sikimi ağzından çıkarmış yalvaran gözlerle bir bana bir Bora’ya bakarak “Hayır oradan olmaz…” demeye çalışırken

Bora

-“ŞŞşşşşş hiç acımayacak…bırak kendini…yoksa canını yakarım” diye fısıldıyordu.

Aylin sakinleşmiş gibiydi. Bora bir taraftan sikinin çevresine sımsıkı dolanmış olan amı sikmeyi sürdürüyor eli de boş durmuyor gittikçe hızlanan bir şekilde hareket ediyordu. Artık başparmağını Aylin’in götüne sokup çıkarıyordu. Aylin alışmış gibiydi. Sikimi daha bir hırsla yalıyor, boğazına kadar sokup çıkarıyor bir yandan da kalçaları çalkalanıyor, dalgalanıyor, kıvranıyordu.

– “Ohhhh… peki… götümden de sik beni…” diye hafifçe inledi birden. “Oh hadi götümden sik beni, götüme sok sikini…tamam mı…sok götüme”

Aylin gözümün önünde bir yabancıya götünü sikmesi için yalvarıyordu!!!

Bora’nın o ana kadarki niyeti neydi, pek emin değildim ama, Aylin’in son sözleri, eğer varsa, kontrolü elinden kaçırmasına neden olmaya yetmişti. Kalçalarını geri çekerek, am suları ve bellerle sırılsıklam ıslanmış, pırıl pırıl parlayan sikini Aylin’in amından çıkardığını gördüm. Sonra eliyle dibinden tutup, başını önündeki pembe göt deliğine dayayışını ve bastırmaya başlayışını büyülenmiş gibi izledim. Başı neredeyse girmişti bile. Bora şimdi iki eliyle Aylin’in kalçalarını ayırabildiği kadar ayırmış sikini yavaş yavaş sokuyordu Aylin’in götüne. Aylin’in yüzü çarpılmıştı. Bora’nın kasıkları kalçalarına yapışıp, o çelik gibi sik tümüyle götüne gömüldüğünde, tüm vücudu sarsılmaya başladı. Ağzından küçük çığlıklar kaçırarak, kim bilir kaçıncı kez belini getiriyordu. Götü, Bora’nın sikini bir mengene gibi sıkıştırmış olmalıydı. Sonra Bora, Aylin’in götünü sikmeye başladı. Yavaş ve uzun hareketlerle, sikini o yumuşacık, ateş gibi yanan deliğe sokup çıkarıyor, sokup çıkarıyordu. Manzara, tek kelimeyle müthişti.

Belimin her an gelebileceğinin bilincinde ve bütün gücümle bunu geciktirmeye çalışarak, Aylin’in sikilişini seyrediyordum. Sanki tepeden tırnağa, kocaman bir sik gibi hissediyordum kendimi. Tüm hayatım boyunca bu kadar çok tahrik olduğumu hatırlamıyordum.

Ben de Bora da iyice hızlanmıştık şimdi. Siklerimiz, birer piston gibi Aylin’in götüne ve ağzına girip çıkıyordu. Aylin ise bir yandan kendini parmaklıyordu. Gözleri sımsıkı kapalı, beli aşağı bükülmüş, kalçaları götüne girip çıkmakta olan sikin işini kolaylaştırmak için iyice havaya kalkmış, dudakları ağzına girip çıkmakta olan o sikimin çevresine bir vantuz gibi yapışmış, sikiliyordu. Hem de ne sikiliyordu. İnlemeleri gerçi burnundan geliyordu ama, o kadar şiddetliydi ki!

Belim gelmek üzereydi ama Bora benden çabuk davrandı. Birden dibine kadar geçirdi Aylin’in götüne. Hayvani sesler çıkarıyor, kalçaları kasılıyordu. Tanrım, Aylin’in götünün derinliklerine boşaltıyordu. Bir taraftan da iki eliyle Aylin’in dalgalanan,

çırpınan vücudunu kontrol altında tutmaya çalışıyordu.

Aylin, götüne fışkıran salvoyla birlikte kontrolden çıkıverdi. Sikim bir anda ağzından çıktı ve ikinci salvoyu yüzünün tam ortasına yedi. Bu onu daha da çıldırttı sanki.

Öyle ki, Bora da tutmayı beceremedi Aylin’i. Bir anda onun da siki çıktı dışarı. Ama hala fışkırmaya devam ediyordu. Beyaz erkeklik sıvılarının havada geniş bir kavis çizip Aylin’in o baştan çıkartıcı kalçalarına yağması öylesine tahrik edici bir manzaraydı ki!

Sonra Bora kendini sırt üstü yatağa bırakıverdi tükenmiş olmalıydı ben de diğer tarafa yığıldım Aylin dizlerinin üstünde kafası yatağa dayanmış sarsılıyordu sonra titremeleri hala devam ederken başını yana çevirdi. Gözleri şehvetle kısılmış, belini kavisleştirmiş, kalçalarını havaya dikmiş, kıpır kıpır kalçalarıyla dönmüş bizi seyrediyordu.

Tanrım, hala doymamıştı galiba. Bizim aksimize, hiç de yorulmuş görünmüyordu. Başını yataktan kaldırarak yanaklarından aşağı akan bellerimle, kalçalarını kıvıra kıvıra aramıza doğru ilerledi. Ne kadar yetenekli olduğunu çok iyi bildiğim parmaklarıyla küçülüp yapış yapış olmuş siklerimizle oynamaya başladı. Bu kadarı bile yetti bize. Önce doğruldu yatağın üstünde, sonra da pozisyonunu değiştirip, başını Bora’nın kucağına götürdü. Her şey tam karşımda cereyan ediyordu ve en küçük ayrıntıları bile görebiliyordum. Aylin dilini çıkarıp elindeki sikin başını yalamaya başlamıştı. Bir yandan da gözlerimin içine bakıyordu. Sonra dudakları aralandı ve Bora’nın yarı kalkmış siki ağzında kayboluverdi. Yanakları yine içeri çökmüştü. Hırsla emiyordu. Amacı belliydi. Bir an önce kalkmış bir sike kavuşmak istiyor, başını Bora’nın kucağında yukarı aşağı hareket ettiriyordu. Doğrusu tahmin etmediğim kadar çabuk kalkıyordu Bora’nın siki. İlk başlarda, Aylin’in her başını aşağı bastırışında Bora’nın kasıklarındaki kıllara kadar inen dudakları, ağzının içindeki sik büyüdükçe, giderek daha yukarlarda kalmaya başlamıştı. Bunu görmek beni yeniden ve alabildiğine tahrik etmişti. Aylin de çok tahrik olmuştu bu durumdan. Yine burnundan gelen memnuniyet mırıltıları çıkarıyordu. Bora’nın yüzünde ise şaşırmış bir ifade vardı. Galiba sikinin yeniden ve bu kadar çabuk kalkmasına akıl erdirememişti.

Sonunda karım hareketlendi ve yüzünü Bora’ya dönerek, yatmakta olan Bora’nın üstüne çıktı. Dizleriyle, onun iki tarafında yere basmıştı. Bir elini uzatıp, az sonra içine alacağı siki, yeniden kavradı ve kalçaları onun artık mosmor kesilmiş kocaman başına doğru alçalmaya başladılar. Şişmiş amının hedefine ulaştığını, Bora’nın sikinin başının o kaygan deliğe değdiğini, Aylin’in vücudunun titremesinden anladım. Biraz daha oturdu sonra sikin üstüne. Yüzü birden gerildi. Ağzı alabildiğine açıldı ve derin bir inleme çıktı ağzından.

– “Offf ne kadar da büyük sikin…” dedi Ahhh çok hoşuma gidiyor… Çok hoşuma gidiyor… Ohhhhhhh…”

Birden olduğu gibi oturuverdi karım, Bora’nın sikini, köküne kadar almıştı içine. Hap ve içkiler bir mucizeye sebep olmuş, soğuk karım hayallerimin de ötesinde bir seks ilahesine dönüşmüştü. Bora’nın sikinin karımın amına sonuna kadar girdiğini, görebiliyordum ama ondan daha da müthiş bir manzara vardı gözlerimin önünde. Karımın yıllardır istediğim göt deliği, Bora’nın belleriyle parıl parıl, içine girecek siki bekler vaziyette, tam karşımdaydı.

Daha bekleyemezdim doğrularak sırtından bastırdım ve zaten kaygan olan deliğe dayayarak tek harekette götüne soktum sikimi.

– “Ohhhhhh….” diye inledi Aylin, “Ohhh sok bebeğim… Hepsini sok bana… O Ohhhh hadi sikin beni… Ohhh hadi ikiniz de sikin beni… İkiniz birden sikin beni… Hem amımdan, hem götümden sikin beni… Ohhhhh…. Immmhhhhh…”

Hepimiz çıldırmış gibiydik hızla pompalıyorduk iki sik, karımın amına, götüne girip çıkıyordu artık. İnanılmayacak kadar çok tahrik olmuştum.

Aylin, kelimenin tam anlamıyla çıldırmış gibiydi bu arada. İki erkeğin arasına sıkışmış çıplak vücudu dalgalanıyor, sarsılıyor, çırpınıyordu. Kalçaları aşağı yukarı hareket ediyor, bir amını altındakine bir götünü üstündekine veriyordu. Aylin uçmuştu, bir kadının olabileceği en yüksek noktada olmalıydı

Ohhhhh bak nasıl sikiyosunuz beni… Ohhhh sikin beni… Ohhhhhhh, amımdan götümden sikin beni… Immmhhh…”

Beli gelmeye başladı tekrar… Üstelik bu sefer, durulmak da bilmiyordu. Başını sağa sola sallıyor, çığlıklar atıyor, vücudu dalga dalga sarsılıyor, titriyordu. Sonra ikimiz de aynı anda gelmeye başladık. Odada çığlıklar, inlemeler, homurtular, bir anda birbirine karıştı.

Artık bitmişti… Bora sırt üstü devrilmiş gözlerini kapamıştı, Aylin ise fetüs pozisyonunda yan yatmış hala istemsiz bir şekilde zevk titremeleri geçirerek yarı baygın yatıyordu. Ben ise fiziksel olarak bitmiş olmama rağmen heyecan ve mutluluktan gevşeyemiyordum bile. Bütün bu yaşadıklarımız, aklımın köşesinden bir fantezi olarak bile geçmezdi her halde. Düşünemeyeceğim şeyleri, gerçek olarak yaşamıştık. Olup bitenler benim için kelimenin tam anlamıyla süper şeylerdi. Zerrece pişmanlık duymuyordum. Pişmanlık ne kelime, her şeyi baştan yaşamak için elimden geleni yapabileceğimin farkındaydım. Karımın durumunun da benden farklı olmadığı apaçık ortadaydı. Gerçi gece boyu yaptıklarında ona vermiş olduğum hapın büyük etkisi vardı mutlaka ama içinde bastırdığı, sikişmeye, aynı anda iki hatta belki daha çok erkek tarafından evrile çevrile sikilmeye hazır bir kadın olduğu da bir gerçekti.

Yıllarca orgazm olamamış kadın bir zambak gibi açılıvermişti.

Şimdi ne olacaktı? Hayatımız nasıl devam edecekti…

Sabah Bora ile, karım ile birbirimizin yüzüne nasıl bakacaktık?

Bir sürü soru kafamda dolaşıyordu ama bu saatten sonra ne yapabilirdim ki. Aylin’in yanına uzanarak uyudum. Sabah uyandığımda Aylin yanımda uyumaya devam ediyordu. Bora yoktu, kalktım, evde de yoktu. Salonda Pikabın üstünde adıma bir zarf vardı.

Merakla açtım.

devam edecek…

-Alıntıdır-

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Evlilik Yildönümü 2

Gecenin devamı giderek kızışmış, odada nefes alamaz hale gelmiştik. Klima son seviyede çalışmasına rağmen bedenlerimizin alevini söndüremiyordu. Sürekli bir şeyler içerek serinleme ihtiyacı duyuyorduk. Ne kızlar duruyordu öpüşmeden ne ben sikimi indirebiliyordum zevkten.

İkinci durak odadaki ayna olmuştu. Özge aynanın önün oturup bacaklarını açtı. Defne de hemen ardından gelip dudaklarından öpmeye başladı. Eli Özge’nin amında dolanıyor, parmakları suların kayganlığı ile içine girip çıkıyordu. Özge’yi boynundan öpüp kulak memelerini emiyordu. Özge bir eliyle destek alırken diğer eli ile Defne’nin kıvrımlı kalçalarını hamur gibi yoğurup Defne’yi kendine doğru çekiyordu. Bir müddet sonra Defne Özge’nin önünde eğilip amını yalamaya başladı. Domalmış hali muhteşemdi bu kadının. Özge inim inim inlemeye ve gözleri kaymaya başlamıştı. Devreye girmem gerekiyordu. Yanına gittim ve kenardan onu öpmeye başladım. Havaya kaldırdığı bacağını bilekten kalçasına doğru öperek onu hazzın doruklarına ulaştırmaya çalışıyordum.

Kalçalara indiğimde Defne bana doğru dönüp dudaklarımdan öpmeye başladı. Dudaklarında Özge’nin amının tadını alabiliyordum. Derken bir eli Özge’nin amını avuçlamaya diğeri de sikimi kavramaya başladı. Bir müddet öpüştükten sonra yere diz çöküp sikimi yalamaya başladı. Özge de ona eşlik edince duble sakso keyfi neymiş o an anladım. Defne sikimi kafasından köküne kadar işleme tabi tutarken Özge taşaklarıma minik kuş muamelesi yapıyordu. Kasıklarımda iki dil ve dört el dolaşıyordu Hangisinden zevk aldığımı ya da nereme kimin dokunduğunu ayırt edecek durumda bile değildim. Hayatımda böyle bir şey yaşamadım ben arkadaş. Olamaz böyle bir zevk. O an bana sorsanız sikimle kaya parçalarım derdim herhalde. Öyle sert ve kalındı ki patlayacak gibi hissediyordum.

Ardından Özge ayağa kalkıp aynanın önünde konsola eğilip domaldı. Defne de sikimi iyice kıvama sokunca tutup beni Özge’nin içine soktu. Alev ateş yanan amında kış lastiğine zincir taksan kayardı. Öyle kaygan ve öyle yumuşaktı. Zevkle abana abana sikerken canının yandığını fark ettim. Bel kemikleri konsola çarpınca canı acıyordu. İçinden çıkıp kolundan tuttum ve camın önüne götürdüm. Boğaza karşı sikecektim Özge’yi. Koltuğu camın önüne çekip üzerinde Özge’yi domalttım. “Camdan dışarıyı seyrederken herkesin seni izlediğini hayal et, gelen geçenlerin sesini duyduğunu ve herkesin seni izlediğini düşün” dedim Özge’ye. “Gözlerimi açamıyorum ki” dedi bana.

Neyse ben Özge’yi memeleri koltuğun arka tarafından aşağı sarkarken sikmeye koyuldum. Sarkan göğüsleri Defne okşuyor o sırada da benimle öpüşüyordu. Odada Özge inliyor, ben ve Defne soluk soluğa nefes alıyorduk. Bir anda porno film sahnelerindeki seslere çok benzediğini aklımdan geçirdiğimi hatırlıyorum. Defne beni öperken eli kalçalarımda dolaşıyordu. Hoşuma da gidiyordu bu aslında. Defne aslında hem Özge’nin hem de benim zevk noktalarını keşfetmeye çalışıyordu. Ona göre ilgisini de o bölgelere yoğunlaştırıyordu. Sonra arkama geçip beni boynumdan ve omuzlarımdan öperek ellerini kasıklarıma doğru götürdü. Ben Özge’nin içinde dans ediyordum. Derken birden aşağı eğilip diliyle taşaklarımı yalamaya başladı. Aslında sadece dili dışarıda duruyordu ben Özge’nin içinde gidip geldikçe taşaklarım diline yalanıyordu. Felaket bir zevk veriyordu bu. Patlama noktasına gelim birkaç kez ama durdum. Daha iki kız hiç orgazm olmamışken ben ikinci kez boşalamazdım. Özge durmamı istemiyordu, ben Defne’nin yalamayı bırakmasını istemiyordum.

Son girişimde Defne beni bitiren hareketi yaptı. Tam boşalmamak için durmuştum ki dizlerinin üzerinde elleriyle taşaklarımı avuçlarken dilini götüme dayadı ve yavaş yavaş yalamaya başladı. Bir eskortun böyle bir şey yapabileceğine asla ihtimal vermezdim. Ama nasıl olduysa bizimle birlikte o da rayından çıkmış yüklü tren gibi nereye çarpacağını bilmeden oradan oraya savruluyordu. Göt deliğimin etrafında gezen yumuşacık dudakları ve dili beni mahvetti. Hareket edemiyordum. Edersem kesinlikle boşalacaktım. Öylece durdum ve bitirene kadar tadını çıkardım anın. Ayağa kalktı ve aynı şeyi Özge’ye yapmaya çalıştı. Ama hareket halinde pek başarılı olamayınca, kendi amındaki suya orta parmağını daldırıp Özge’nin göt deliğine parmağını sokmaya başladı. Özge’nin göt deliği gonca gül gibi açılıyordu o parmağını soktukça. Aynı anda Özge deliler gibi çığlık atıyordu. Özge iyice rüzgara kapılınca Defne iki parmağını birden sokmaya başladı Özge’nin göt deliğine. 10 saniye geçti mi bilmiyorum ama Özge koltuğun kenarlarını tırmalaya tırmalaya ağlayarak orgazm oldu.

Kalçaları hala sikimi içine çekerken Defne parmaklarını Özge’nin göt deliğinden çıkardı. Özge “Hayır çıkarma sok lütfen” dedi. İkimiz de Özge’nin deliklerinde hareket etmeye devam ettik. Birkaç dakika sonra Özge’nin kasılmaları kesilince içinden çıktık. Özge koltukta öylece domalmış vaziyette büzüldü kaldı. Hareket bile etmiyordu. Defne ise sıranın kendisine gelmesi için sabırsızlanıyordu. Ben Özge’nin amından çıkar çıkmaz elleriyle sikimi kavrayıp okşamaya başladı. Defne’nin ağzı var dili yoktu. Bütün iletişimi bedeniydi sanki. Uzun sarı saçları belinin ortasına kadar uzanıyordu. Belinden kavrayıp dudaklarından öpmeye başladım. Dudaklarımı ısırmaya başladı. Ateşinin had safhada olduğu belliydi. Memeleri yumuşacıktı. İnsanın sürekli dokunası geliyor ama sıkıp yoğurmaya kıyamıyordu.

O anda sikimde bir dil hissettim. Dönüp baktığımda Özge hala orgazm oluyor gibi sikimi yalamaya başladı. Ben Defne’yi öpmeye devam ettim. Sonra Özge beni bırakıp Defne’nin amını yalamaya başladı. Yalanırken titrediğini hissedebiliyordum. Biraz daha zevk almak için bir bacağını koltuğun kenarına uzattı. Özge alttan alttan dilini sokup çıkarıyordu Defne’ye. Ben de o yumuşacık memelerini yalamaya başlamıştım. Mis gibi kokuyorlardı. Sonra arkasına geçip memeleri avuçlarıma aldım. Yumuşak yumuşak okşarken sikimi de bacaklarının arasına doğru ittiriverdim. Amının dudakları arasında kayıyor Özge’nin dudaklarına da değiyordu. Defne prezervatifi bile unutmuş anın tadını çıkarıyordu. O anda Defne’nin orgazm olmasını ve aynı anda içine boşalmayı arzuluyordum. Amının dudakları arasında gidip gelen sikimin kafası bir anda Defne’nin hafifçe domalması ile deliğine takıldı. O şehvet ile bastırdım içine sikimi. Olur şey değildi. Az önce prezervatifle siktiğim kızın amını sikmeye başladığımda ne kadar şanslı olduğumuzu anlamıştım. Bu kız kesinlikle kaşar değildi. Yoksa böyle bir am sağlam kalamazdı. İçindeki her dokuyu hissedebiliyordum.

Ben kendimi kasa kasa altından yukarı doğru geçirmeye çalışıyordum sikimi Defne’ye. Aynı anda Özge’de hem Defne’nin klitorisini hem de benim taşaklarımı yalıyordu. Bu şekilde iyice sokamıyordum sikimi ona. Yatağa geçmek istedim. Özge’ye sırtüstü yatmasını söyledim. Defne’de onun üzerinde 69 pozisyonunda birbirlerini yalamaya başladılar. Defne’ye “İçine boşalmak istiyorum” dedim. “Hayır lütfen, bunu yapmayın” dedi. “Korkmana gerek yok, bir sürü ilaç var bunun için” dediğimde bana, “Lütfen, ben buna hazır değilim” diyerek istemediğini söyledi. Bize de saygı duymaktan başka çare kalmadı. “Peki o zaman en azından boşalana kadar bu şekilde sikmeme izin ver” dedim. “Olan oldu, içime boşalmayın yeter” dedi. Bende domalmış olan Defne’nin arkasına geçip kalçalarını kavradım ve hiç abartmıyorum pompalaya pompalaya basmaya başladım amına. Ben sikimi gömdükçe tok bir ses geliyordu amından. Tam anlamıyla kavrıyordu amı sikimi. Ben sikerken Özge’de klitorisini yalıyordu Defne’nin. Amacım daha farklıydı aslında. Ancak Defne iyice coşsun, kendinden geçsin istiyordum.

Bir müddet sonra Defne kalçalarını aşağı kastırmaya başlayınca zevkin son demlerine gelmeye başladığını andım. Özge’den altta ters dönerek Defne ile dudak dudağa pozisyon almasını istedim. O halde iken sanki Defne Özge’yi sikiyormuş gibi bacaklarını Defne’nin beline sarmasını söyledim. Defne’ye orgazm olmaya yaklaştığında beni durdurmasını söyledim. Biraz daha içinde gidip geldikten sonra Defne durmamı istedi. Ben de içinden çıkıp altta gül gibi açılmış Özgenin amına girmeye başladım. “Owwwwhhhh” diye derin bir zevk sesi ile içine aldı sikimi Özge. Bacaklarından tutup kendime doğru çekerek iyice amına yerleştim. Elinin de klitorisine uzandığını fark ettim. O bunu yapacağımı hiç düşünmemişti. 2-3 dakika Özge’yi siktikten sonra çıkıp yine seri biçimde Defne’nin amına giriş yaptım. Bu ani girişler can acıtıcı gibi gözükse de kızların amı öylesine suluydu ki acıdan çok zevk veriyordu ani girişlerim. Defne’yi sikmeye başladım 2-3 dakika sonra o da orgazma yaklaşınca beni durdurdu. Çıkıp Özge’ye girdim. Bu şekilde defalarca amdan ama girdim çıktım. Sonunda bokunu çıkarmadan orgazma ulaşmamız gerektiğini düşündüm ve Defne’den bir prezervatif aldım.

Ben kılıfı yırtarken ondan sikimi yalamasını istedim. Özge’de ona katılınca yine rüya gibi bir double sakso keyfi yaşadım. Defne’ye yatağın başlığına tutunup dizlerinin üzerinde durmasını istedim. Arkasından yaklaşarak alttan amına doğru kayıverdim. Özge’den de parmağını Defne’nin götüne sokmasını istedim. Aynı zevki ona da yaşatmalıydı. Kalçamı yukarı doğru ittirerek içine abanıyordum. Hafif geriye doğru yaslanarak sikimin daha da yukarı çıkmasını sağladım. Biraz yavaşlayarak Defne’nin sikime oturup kalkmasını sağladım. Ben geriye yaslanmış şekilde sikimi ileri uzatmış beklerken Defne yatağın başına tutunmuş kalçasını kaldırıp indirip sikimi emiyordu amıyla. Özge’nin incecik parmakları da Defne’nin göt deliğine masaj yaparak girip çıkıyordu adeta. O sırada Defne’nin kalçasını kaydıra kaydıra sikimi amının dibine değdirmeye çalıştığını fark ettim. “Defnecim eğer orgazm olmaya yaklaştıysan seni yara yara sikebilirim ne dersin” dedim. “Olur” demek için bile 3-4 kez derin nefes alması gerekti. Ellerimi arkaya koyarak iyice geri yaslandım ve bütün gücümle kasıklarımı Defne’nin amına vurmaya başladım. O kadar sert vuruyordum ki her vuruşumda Defne’nin kalça kemiklerinin kasıklarıma batarak canımı yaktığını hissediyordum. Ama duramazdım, böyle bir zevk durdurulamazdı. Özge’de orta parmağını Defne’nin götüne takmış içini kazıyordu resmen. Diğer eli ile de memelerini okşuyor, aynı anda Defne’nin kulağına bir şeyler söylüyordu. Asıla asıla öyle bir sikmeye başladım ki “Ben daha fazla dayanamayacağım boşalıyorum” dedim ve dememle birlikte Defne çığlık çığlığa orgazm oldu. Hayvani bir biçimde vuruyordum tüm gücümle. Yusyuvarlak kalçaları ben vurdukça dalga dalga oluyordu.

Patlamamla birlikte yavaşladım ve yumuşak yumuşak içinde gidip gelmeye devam ettim. Ben devam ettikçe kıvranıyordu. Derken kendini çekerek yan tarafa yığıldı kaldı. Bense dizlerimin üzerinde kalakaldım. Mecalim kalmamıştı artık. Özge sikimdeki prezervatifi çıkarıp uzanmamı istedi. Defne’nin yanına uzanıp gerilmeye başladım. Özge sikimi tutup yalamaya başladı. Beni temizliyordu resmen. Amacı sikimi kaldırmak değil beni sakinleştirmekti. Gerçekten de çok iyi geliyordu bu bana. İşi bitince de yanıma uzanıp bana sarıldı. Uzun uzun öpüştük. Defne’ye de kolumu sarıp kendime çektim. Saçlarından öperek kendisine çok teşekkür ettiğimi söyledim. Bize böyle bir geceyi yaşattığı için çok mutlu olduğumuzu ve kendisiyle her zaman bir arkadaş ve aile dostu olarak görüşmek istediğimizi söyledim. “ Memnun olurum, ancak nasıl bir hayatım olduğunu görüyorsunuz. Beni kendi hayatınıza almak istediğinize emin misiniz” dedi. Bizim için seksin ne kadar önemli ve hayatımızın ayrılmaz parçası olduğunu gördüğünü ama seksin bile uyum olmadan zevk veremeyeceğini söyledik. Bize bu kadar uyum gösterebileceğini hiç düşünmemiştik. Gerçekten olağanüstü bir geceydi. Tüm evli çiftlere tavsiye ederim. Hayata bakış açınız değişecek eminim.

O gece sabaha kadar üçümüz aynı yatakta uyuduk. Sabah beraber güzel bir kahvaltı yaptıktan sonra Defne’ye tekrar teşekkür ederek yeniden görüşmek üzere sözleşerek ayrıldık. Arabada Özge’ye bana kızıp kızmadığını sorduğumda “başlangıçta kızmıştım ama kız iyi kız, öyle yırtık bişe değil” dedi. Hemfikirdik bu konuda. Umduğumuzdan daha sakin yapıda biri çıkmıştı karşımıza. “Peki tekrar onunla birlikte olma fikrine ne diyorsun” dediğimde, “sıra bende, önce bir erkek bulup beni başka bir erkekle birlikte sikmeni istiyorum” dedi. Ağzım açık kaldı. Acaba kötü mü etmiştim bu sürprizi yapmakla. Karımı başka birinin sikecek olması düşüncesi enteresan olmakla birlikte çok ama çok riskli bir fikirdi. O zamana kadar da fikir olarak kalmasını istiyorum. Henüz gerçekleşmiş değil.
(ALINTIDIR)

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Karımla Aşk Oyunları

Karım heyecanla “Sevgilim… Oh, yapma… Rezil olacağım…” diyerek inledi..

Karım, “Bana daha keyifli sikişler yaşat, hayal gücünü zorla… Yoksa ne yapacağım belli olmaz!” dediği zaman onu kaybedebileceğimi, başkaları ile sikişmek üzere olduğunu anladım. Derhal bir şeyler yapmalıydım, engin hayal gücümün hızla çalışması, yeni yeni fanteziler yaratması gerekirdi, öyle oldu…

Eşim Burcu çok güzeldir, özellikle vücudu daha da güzeldir. Yaz boyu, plajların en çok ilgi gören kadını Burcu’dur. Tüm erkekler peşinde dolaşır, onu sikmek, tavlayıp becerebilmek için sikleri havada arkasından ayrılmazlar. Karım da kıçını kıvırır, dişi bir köpek gibi kuyruğunu sallar, ardındaki abazanları kudurtur. Ben ona özel olarak birbirinden seksi, açık ve tahrik edici mayolar alırım, bizzat seçerim. Kızgın kumların üzerinde, götünü tamamen açıkta bırakan ip tanga mayosu, kırmızı renkli küçük bir üçgenden oluşan tangası, yeşil fosforlu ipli mayosu ve fora ettiği çıplak iri memeleri ile beni bile azdırıyor, çıldırtıyor.

Sokaklarda dolaştığı giysileri ya içini gösterir, ya çıplakmışçasına tüm bedenini sarar ya da külotuna kadar açıkta bırakır. Çoğunlukla göbeğini, belini açıkta bırakan büstiyerlerle gezinir, memeleri ise göğsünün açıklığından dışarı taşar. Üstüne üstlük tüm bedenini kıvırır, kırıtır, her adımında oynaşır, onu izleyen yabancılarla sikişir…

Karımın sikişte yeni fanteziler konusunda beni uyarmasından sonra, derhal kendimi toplayıp, onu elimde tutacak çeşitli fanteziler üretmem gerektiği kesindi. Uygulamaya hemen başlamalıydım…

Eşimin bol kloş eteğiyle kıçını oynatarak, götünün yuvarlaklığını, yarığını bana göstere göstere pencereye doğru yöneldiğini görünce sikimin direk gibi havalanmasını engelleyemedim. Pencereyi açtıktan sonra belinden yukarısını camdan dışarı sarkıtarak kocaman ve iri yuvarlaklı kıçını geriye çıkartıp, bahçedeki komşu hanımla konuşmaya başladı. Dolgun ve iri bacaklarını sallıyor, götünü oynatarak tüm bedenini tir tir titretiyor, arada bir saçlarını savurarak geriye dönüp bir an benimle göz göze geliyor ve sonra da yeniden muhabbete devam ediyordu…

Birden çılgın fantezimi uygulamamın tam zamanı diyerek pantolonumu süratle aşağıya indirdim, bacaklarım heyecandan titriyor, pantolonumu bir türlü tamamen çıkartıp atamıyordum. Karım bahçedeki komşu hamına,

“Hava kararıyor, yağmur geliyor galiba” derken ardında diz çöktüm ve bir süre muntazam ve dolgun bacaklarını, kocaman karpuzlarını iştahla seyrettim.

Elimi eteğinin üzerinden doğru, yuvarlak götüne bastırıp okşarken, sıcaklığı elimi yakıyor, içim bayılıyor, gözlerim kararıyordu. Yüzümü yaklaştırıp muhteşem karpuzlara sürtmeye, yanağımı yaslayıp incelemeye başladım. Burcu şaşırmış, kıçını sarsıp, bacaklarını sallayarak beni itmeye çalışıyordu.

İtmesine hiç aldırmadan yumuşak göt yanaklarını eteğin kumaşıyla birlikte ısırmaya, dişleyip canını yakmaya başladım. İki elimle de belinden, poposundan kavrayıp kaçmasını, pencerenin önünden çekilmesini önlüyordum. Kaba etlerini ısırırken canını yakmayı filan düşünmüyor, sadece zevkimden, dizginleyemediğim arzularımdan dolayı, içimden geldiği için dişliyordum. Karım,

“Yapma, aşağıdan görecekler, dur!” diye komşu kadına duyurmadan beni uyardı.

“Kim görürse görsün, umurumda bile değil” diyerek içimi çekip inledim.

Karımın etekliğini beline doğru sıyırırken uzaktan uzağa gök gürültüleri geliyor, yer yer çakan şimşek parıltıları odayı aydınlatıyordu… Ellerimin kontrolsüzce sallanmasını engelleyemiyordum. Titreyen parmaklarımla külotuna el attım, derhal çıkartıp kaba etlerinin güzelliğine dokunmalıydım. Önce parmaklarımı külotunun kenarından içeriye sokup nemli, ateş gibi yanan kıç aralığına yapıştırdım ve ileri geri sürterek tadına vardım.

Orta parmağımı am deliğinin üzerine getirerek aniden içeri ittim. Karım önce irkildi, sonra amını kasarak parmağımı sıkıca kavradı. Elimi hareket ettiremeyecek kadar sıkıyordu. Tek elimi kullanarak kıç yanağını ayırdım ve bastırarak elimi kurtarmaya çalıştım. Bir yandan da elimi geriye çekiyordum… Elimi dışarıya çıkarttığım zaman karımın deliği sırılsıklam ıslanmıştı…

“Yapma, burada olmaz” diye inledi.

“Fantezi aramıyor muydun, bundan güzeli olmaz” diyerek yeniden saldırdım.

Avucumu tümüyle kullanarak amını okşamaya, hırpalayıp daha fazla sulandırmaya başladım. Kesik kesik soluklanırken, kıçını geriye iterek beni durdurmaya çalışıyordu… Karımı dışarıdan gördüğümü hayal ederek, aldığım heyecanı arttırmaya çalışıyordum. Şu anda karımın belinden yukarısı tamamen dışarıya sarkıyor, memeleri pencerenin alt kenarına dayanıp eziliyordu. Yüzü pembeleşmiş, terlemeye başlamıştı. Komşu kadınla konuşurken kekeliyor, kadıncağız ona neler olduğunu anlamaya çalışıyordu.

Bu sırada da eşimin sıkı amı benim tarafımdan okşanıp sıkıştırılıyor, sulandırılıyordu… Az sonra amını aralayıp dudaklarımı yapıştıracak, sularını kana kana içecektim. Onu, yalanırken pencerenin dışından izlemeyi çok isterdim… Karım kekeleyerek komşu kadına bir şeyler söylemeye çalıştı ama bahçedeki kadın,

“Burcu hanım neyiniz var, yoksa rahatsız mısınız?“ diye meraklandı.

“Yo… Oh!… Hayır, iyiyim” diye cevap veren eşimin amının dudaklarını açabildiğim kadar aralayıp, dudaklarımı içine gömdüğüm zaman ne hale geldiğini anlatmak gerçekten zor olurdu. Vıcık vıcık sulanan amı doymak bilmeden yalıyor, içine girmeye çalışıyordum. Karım komşu kadının olayı fark edeceği korkusu ile hala çırpınıyor, bir yandan da aldığı zevkle kendisini kaybetmemeye çalışıyordu. Son bir ümitle yalvararak,

“Tamam… Oh! Çok zevkli ama… Ne olursun yapma… Şimdi anlayacak, lütfen bırak!…“ diye yavaşça fısıldadı. Söylediklerine aldırmadan,

“Canım benim, ne kadar güzelsin… Amın da ne kadar güzel kokuyor” dedim. Eşim heyecandan iyice boğuklaşan bir sesle,

“Sevgilim… Oh, yapma… Rezil olacağım…“ diyerek inledi. Eşimin amının dudaklarını arkadan yalamaya devam ediyordum.

“Tanrım!… Ah… Bırak beni, arkamdan çekil lütfen” dedi. Bir an işime ara verip,

“Seni asla bırakmam, bağırta çağırta boşaltacağım, amını da morarıncaya kadar yalayacağım” dedim ona. Bu sırada bahçedeki komşu kadın,

“Gerçekten iyi misiniz Burcu hanım?“ diye seslendi. Eşim güçlükle,

“Evet canım, oh, çok iyiyim” dedi. Yalamalarımı arttırdığım zaman eşimin bacakları titremeye başladı.

“Sevgilim… Tanrım!… Aslında böylesini istememiştim… Yapma…“ dedi güçlükle.

Baş edemeyeceğini anlayınca, kendisini tamamen bıraktı ve kendisini yaşayacağı zevke teslim etti diye düşündüğüm sırada, güçlü bir kıç darbesiyle yüzüme çarpıp beni geriye itti. Hızla düştüğüm yerden kalkıp yeniden arkasına geçtim ve kıçını sıkıca tutarak, tam göt deliğinden, aşırıya kaçmadan ısırmaya başladım. Götünün kaslı büzüğü ağzımda ıslanıyor, dişlerimin arasında eziliyor, ara sıra açılıp kapanıyordu. Uzunca bir süre hem dişledim, hem de amını ve götünü yaladım…

Ayağa kalktığım zaman karım kendisini tamamen pencerenin kenarına bırakmış, aptallaşmış bir halde komşu kadını dinliyordu, daha doğrusu dinler gözüküyordu. Oysa defalarca ve peş peşe orgazm olduğunu titremesinden biliyordum.

Havaya doğru uzanmış sikimi elimle bir süre sıvazladım ve ayak parmaklarımı kullanarak tamamen amına girebileceğim bir pozisyona geldim ve eşim yeni bir orgazm yaşarken dibine kadar amına girdim. Islak delikte kayarak dibe dayandığım zaman böyle bir zevki daha önce yaşadığımı hatırlamıyordum. Gidip gelirken bir yandan da çıplak göt yanaklarını tokatlıyordum. Öyle hızlı tokatlar atıyordum ki, çıkan şaklamaları dışarıdaki kadının duymaması mümkün değildi.

Karımın hemen beline inen tül perde benim dışarıdan görünmemi engelliyor, rahatlıkla karımı sikebiliyor, arkasında gidip gelebiliyordum. Karım komşu kadının sorularına cevap veremez hale gelince, kadıncağız “İyi günler” diyerek hızla evine girdi ama bahçenin kenarından geçen sokaktaki bazı meraklı gözler bizi izliyor, karımın kıvranmalarına, çırpınıp külçe gibi yığılmalarına tuhaf tuhaf bakıyorlardı.

Bu sırada çiseleyen yağmur eşimi yavaş yavaş ıslatmaya başlamış, hızlandıkça da suratına kırbaç gibi çarpar olmuştu. Islanmasına aldırmayarak hala sikmeye devam ediyordum. Belinden yukarısı sırılsıklam olmuş, sağanağa dönüşen yağmur iliklerine kadar ıslatmıştı. Karımın belinden yukarısını tülün ardından izliyor, suratına yapışıp öpmek, emmek için yanıp tutuşuyordum.

Belimin geleceğini anlayınca daha da hızlı gidip gelmeye başladım, parmaklarımın en uç noktasına kadar titriyor, ayakta sallanıyordum. Kasıklarımın, karnımın kıçını kızarttığını görüyor, daha da hırsla vuruyor, ağlata ağlata sikiyordum. Ani bir hamle yaptığım zaman belimin en son damlasına kadar fışkırmaya başlamasını engelleyemedim, zevkten ağlayabilir, bar bar bağırabilirdim ama bunu yapamazdım, aksi halde rezil olurduk…

Sikim hala inmemişti, karımın amı ise hala gevşememiş, sikimi sıkıca sarmaya devam ediyordu. Yeniden sokup çıkarmaya başladım. Burcu’nun amının darlığı, kısa bir süre sonra ikinci kez boşalmamı sağladı. Sikimden fışkıran beller karımın içinden geriye doğru akıyor, dizlerime, karımın bacaklarına damlıyor, halıya süzülüp ayaklarımın altında eziliyordu.

Dayanamayıp tülü üzerimden aşırttım ve ben de ön plana çıktım. Şu anda külçe gibi yığılı kalmış olan karımın arkasında dimdik ayakta duruyordum, sikim ise içinde capcanlı ve çivi gibi sıkışmış kalmıştı. Dışarıdan belli olmayacak şekilde kıçımı yedi-sekiz defa daha oynatarak içinde gidip geldim, daha sonra da elimi ince ve sıcacık beline dolayıp, onu içeriye aldım… Hemen pencerenin önünde ikimiz de yere yığıldık.

Karım hala külçe gibi gevşek, orgazmdan sarhoş kıvranıp duruyor, amından bellerim süzülmeye devam ediyordu. Sikim de içindeydi ve çıkartmaya da niyetim yoktu. Onu bu kadar çok sevdiğimi, bu kadar arzuladığımı inanın bilmiyordum. Deliler gibi yanağına, boynuna saldırıp öpüp yalamaya, ısırmaya koyuldum. Yanağına uzanmak için hamle yaptıkça sikim daha derine giriyor, neredeyse taşaklarım da içine kayıyordu…

Burcu kendine geldikten sonra üzerindeki ıslak elbisesini, daha doğrusu gömleğini çıkartmamı istedi. Gerçekten de yardıma ihtiyacı vardı. Bembeyaz memeleri ortaya çıkınca, sikimi dışarıya çıkartmadan meme uçlarını emmeye başladım. Bana,

“Gerçekten de harikaydın, çok iyi siktin” diye iltifat etmeye başlayınca, ona daha sıkı sarıldım ve

“Şimdi sıra sende, yarın da sen bana yapacaksın” diyerek cevabı yapıştırdım.

“Evet, evet yapacağım” dediği zaman her zamankinden şirin, her zamankinden daha seksi görünüyordu. Tüm geceyi onun içinde dimdik geçirdim. Akşam ayazı eve indiği zaman, sikim sıcak yuvasında uslu bir çocuk gibi uyuyordu…

Karım sikimi dibinden kavradığı zaman, elleri arasında iki kat büyüyüverdim…

Ertesi gün pencerenin önündeki yerimi aldığım zaman, sokağın en kalabalık zamanını seçmiştim. Tam karşı binada oturan sarışın liseli kız beni kesiyor, balkonda fırıl fırıl dönüyordu. Sık sık eğilip daracık kotunun sarmaladığı iri götünü bana gösteriyor, bunun için hiçbir fırsatı kaçırmıyordu. Sikim aniden havalanmış, direk gibi olmuştu. Belimden aşağısı çırılçıplaktı ve eşimin gelip emeceği anı heyecanla bekliyordum.

Karım sikimi dibinden kavradığı zaman, elleri arasında iki kat büyüyüverdim. Bir an önce ağzına alıp emmesini bekliyordum, ama Burcu eline aldığı bir lastik bandı sikimin üzerinden geçirip taşaklarımın dibine sardı ve öylece bıraktı. Sikime dolan kan müthiş bir ereksiyon sağlamış, yarağımı daha da kaldırmıştı. Dibinden sıkıca kavrayıp, uç tarafına doğru sıvazlayarak hareketlendi, aynı sıvazlama hareketini daha sonra geriye doğru yaptı ama öylesine sıkıyordu ki, camın yanmıştı.

Otuz bir faslı başlamıştı ama deri soyan bir otuz bir faslıydı bu… İkimiz de kendimizden geçmek üzereydik her halde, çünkü karım elini hızlandırıp beni sağmaya sabırsızca devam ediyordu. Şu anda karşı balkondaki kızın bana otuz bir çektirdiğini düşünüp zevkleniyordum. Sikimle oynaşırken sol elini kullanarak kıç yanaklarımı araladı ve kabak gibi ortaya çıkan göt deliğime okkalı bir ısırık attı. Sanki büzüğümü koparmak ister gibi ısırıyor, beni çıldırtıyordu.

Isırmayı kesip yalamaya, diliyle keskin darbeler vurmaya başladı. Şiddetli bir ısırığı beş-altı darbelik yalama, onu da dibine kadar giren bir parmak izliyordu. Sikimi ise şiddetle aşağı yukarı çekiştirmeyi sürdürüyordu. Sikim bel atmaya başladığı zaman, sikimin ucu karımın dudakları arasında, karımın sağ eli sikimin dibinde, sol elinin işaret parmağı ise götümdeydi. Sendeleyerek yere yıkıldığım zaman ise karım ağzının kenarından beller süzülerek hala dimdik olan sikimin üzerine oturmak üzereydi…

Amında titreşen vibratörü sokup çıkarmaya koyulduğum zaman kendini kaybetti…

Çok sevdiğim bir arkadaşım kısa bir yurt dışı seyahatinden dönüşünde sürpriz bir hediye getirmişti. Süslü paketi verdiği zaman merakla açtım ve kalın, üzeri damarlarla kaplı, uzunca bir zenci vibratörle karşılaştım. Üstelik son moda, uzaktan kumandalı olanlarındandı. Böyle bir hediyeyi ne yapacağımı düşünmeme fırsat kalmadan karımın dolgun kalçalarının arasındaki sıkı ve nemli delik aklıma geldi. Bu simsiyah ve titreyen yarağı karımın bacaklarının arasına soktuğum anda ne hale geleceğini merak ediyor, bir an önce yuvasına yerleştirmek için sabırsızlanıyordum.

İlk denemeyi yapacağımız akşam, karım da ben de müthiş bir heyecan içindeydik. Daha önce bu vibratör denen aleti hiç denememiş, ancak dergi ve kitaplardan, sikiş kasetlerinden tanımaya çalışmıştık. Nefis bir akşam yemeğinden sonra birer içki aldık ve kanepeye oturduk. Eşimden heyecanını yansıtan tahrik edici bir kadın kokusu yayılıyor, bacakları ve elleri hafif titriyordu.

Saçlarını okşamaya başladım, ardından da yanağına ateşli bir öpücük kondurdum. Yanağını güçlü bir vakumla emiyordum. Bıraktığım zaman yüzünün sağ tarafı tokat yemiş gibi kıpkırmızı olmuştu. Dudaklarına yumulduğum zaman zevkten donup kalmış, kımıldayamıyordu. Az sonra bacak arasına, amına sokacağımız vibratörün heyecanı perişan etmişti onu… Soyunmaya başladığım zaman kendisine yardım etmemi istedi.

“Çok fenayım, düğmelerimi açamayacağım” dedi.

Onu büyük bir zevkle, her saniyenin tadına vararak soydum. Beyaz ve aydınlık bedeni tüm yumuşaklığı, tüm diriliği ve tüm dolgunluğuyla çırılçıplak karşımda duruyordu. Bir süre, bu seks dolu bedeni zevkle izledim. Memeleri top gibi sallanıyor, ince belinin altına yapışmış gibi duran değirmen taşı yuvarlaklığındaki iri kalçaları ellenmeyi, ısırılıp yalanmayı bekliyordu. Dolgun bacakları gözlerimi kamaştırıyor sikimi zapt edilmez hale getiriyordu. Ama bu akşam sikimin yerine o kocaman zenci yarağını yiyecekti. Karımın bedenine el attığım zaman zorlukla,

“Hayır, çok ıslandım, hemen içime sok o hayvanı!…” diyerek itiraz etti. Anlaşılan bu kadar heyecana dayanamamış, boşalmak üzere olmalıydı… Bir süre nasıl bir pozisyon olması gerektiğini düşündüm. Bu konuda seçim yapamıyordum. Karım,

“Sevgilim, her pozisyonu deneriz, ama sen sadece benim dediklerimi yap” deyince, bu bana daha mantıklı ve daha heyecanlı geldi.

Eşim, sehpanın üzerinde duran siyah sike elini atıp bir süre küçük bir bebeği sevgiyle okşar gibi sevdi, ardından da damar damar imal edilmiş yumuşak dokulu siki öpüp, emmeye koyuldu. Süt emen bir bebeğin açlığıyla, emzik emer gibi içine çekiyor, siyah aleti taşak kısmına kadar boğazına gömüyordu. Ben karımı büyük bir zevkle, önümdeki kabarıklıkla izlerken zencinin sikini elime verdi ve uygun bir pozisyon almak için hareketlendi.

İlk aldığı pozisyon mükemmeldi. Kanepeye sırtüstü uzanmadan önce götünün altına yumuşak ve yüksekçe bir yastık yerleştirdi. Sırtüstü uzandıktan sonraysa dizlerini karnına doğru çekerek iki bacağını da sıkıca birbirine yapıştırdı. Muazzam görüntüsü beni allak bullak etmişti. Amı, kalın ve etli baldırlarının arasına sıkışmış, am dudakları iyice dışarıya fırlamış, yarığı ise ince bir çizgi şeklinde kapanıvermişti. Ona,

“Hayatım, böyle zor olmayacak mı? Bacaklarını biraz aralasaydın…” deyince yine itiraz etti.

“Hayır, böyle sok. o siyahi hayvanın amımı genişlettiğini hissetmek istiyorum. İçimi kanatsın, zorlasın, güçlükle dibime dalsın” dedi.

Böyle söylediği anda sikimin çatlayacakmış gibi ayaklandığını hissettim, daha fazlasına dayanamazdım. Zenci yarağını karımın çizgi görünümlü amına yaklaştırdım, uzaktan kumandanın düğmesine basarak çalıştırdım. Simsiyah kobra yılanı elimde titreşiyor, zıplıyordu. Birden bire, sallanan azmanı amının çevresinde dolandırmaya, bastırarak gezdirmeye başladım. Yarağın basınçlı titreşimi karımın amını ve çevresini, baldırlarını sarsıyor, onun çırpınmasına neden oluyordu. Onu hiçbir zaman bu kadar zevk almış, kıvranan, çırpınan bir halde görmemiştim.

“Evet… Evet, devam et!…” diye bağırıyor, ağlar gibi çığlıklar atıyordu. Amının kabarık, şişkin görüntüsü ve darlığı karşısında aptallaşmıştım, hızla amına atılıp ağzımı açabildiğim kadar açarak yarığının üzerini tümüyle örttüm. Bir süre kendimden geçmiş bir halde emdim, evet emdim, yalamıyor, dilimi kullanmıyor, sadece içime doğru çekerek emiyordum. Büyük dudaklarını, küçük dillerini ve kabarık kilitorisini dakikalarca emdikten sonra elimdeki zenci yarağını dibine kadar karımın amına yerleştirdim.

Amına yerleşen yarağın zevki karımı gerçekten de çıldırtmaya yetti. Kıçını hoplatarak debelenirken, vibratörü dışarı atmaya çalışıyor, aşırı zevke tahammül edemiyordu. Beyaz butlarına iki elimle bastırıp debelenmesini önledim, müthiş bir güçle direniyor, çıplık atıyordu. Ter içinde kalmıştı ama onu zapt etmeyi başarmıştım.

Amında titreşen vibratörü sokup çıkarmaya koyulduğum zaman kendini kaybetti ve şuursuzca sayıklamaya başladı, biraz sonra da hareketsiz kaldı. Böylece ilk vibratörlü deneyimizde eşimi zevkten bayıltmış, bilincini yitirmesine neden olmuştum…

“Çılgınsın… Hiç bu kadar kızışmamıştım. Dişi bir köpek gibi kuduracağımı sandım”

Ertesi gün karımla bu müthiş aletin getirdiği yeni zevkleri uzunca bir şekilde konuşup daha da keyifli hale getirmenin yollarını aradık. Bir çok vibratörlü fantezi geliştirdik ama iki tane fantezimi eşime anlatmadım. Çünkü bu konuda ona sürpriz yapmak istiyordum. Bazı fantezilerimizi deneyip zevkin doruklarına ulaştıktan sonra vibratörü gardırobun bir köşesine yerleştirdik.

Eşimin çocukluk arkadaşı Müge ile eşi Aydın’ı yemeğe davet ettiğimiz bir akşam sürpriz fantezimi gerçekleştirmek üzere harekete geçtim. Mükemmel bir akşam yemeği, harika bir muhabbetle devam ederken eşim kahve yapmak için salondan çıkıp mutfağa geçti. Ben de bir bahaneyle salondan çıktım ve doğruca gardıroba gittim ve zenci vibratörü dinlendiği yerden aldım. Sonra da koridorda eşimin kahve tepsisi ile salona yöneleceği anı beklemeye başladım.

Çok geçmeden eşim dikkatlice taşıdığı tepsi ve kahvelerle mutfaktan çıktı, antreyi geçerek salonun kapısına yöneldi. Hızla hareket ederek arkasına geçtim. Eşim sol elini kullanarak kapıyı yarısına kadar açıp içeriye girmek üzereyken belinden tutarak içeri girmesine engel oldum. Salondaki misafirlerimiz eşimi biraz görebilirlerdi, ama televizyonu izliyorlardı.

Karım adeta kapıda donup kalmış, ne içeri girebiliyor, ne de dışarı çıkabiliyordu. Bir ara Müge bize doğru bakmış, ama hemen başını televizyona çevirmişti. Karıma sakin olmasını fısıldadım ve eteğinin arkasını yavaşça beline kadar sıyırdım. Yaptığımın çılgınlık olduğunu biliyordum ama bundan inanılmaz bir zevk alıyordum. Erkekliğimin kabarıklığını tarif edemeyeceğim…

Yumuşak sayılmayacak bir hareketle götünün yuvarlaklarını saran minik külotunu araladım, elimdeki simsiyah aleti karımın amına doğru yavaşça iterek sokmaya başladım. Çok kısa bir süre içinde sadece iki santimlik kısmı dışarıda kalmıştı. Parmaklarımı kullanarak kocaman suni yarağı karımın içine iyice yerleştirdim. Fazla itmiş olacağım ki, işaret ve orta parmağım da yarıyı geçecek kadar ıslak amının içine gömülüverdi.

Karım hafifçe inlemiş, bunun üzerine salondaki misafirler kapıya dönmüş bakmışlardı. Müge’nin yüzündeki gülümseme çok anlamlıydı… Aptallaşan eşim hareket etmeye fırsat bile bulamadan külotunu düzelttim, eteğini indirdim ve ona,

“Sakın geriye dönme lütfen, içeriye gir…” diye adeta yalvardım, tereddüt ettiğini görünce kıçından salona doğru itiverdim ve birlikte salona girdik…

Eşim kontrollü adımlarla salona girerken, elimdeki uzaktan kumandanını tuşuna basmış, zenci aleti eşimin amında titreştirmeye başlamıştım. Karımın halini anlatmak için ancak fotoğrafını çekmek veya filmini izlemek gerekirdi. Al basmış yüzüyle servisi yaparken elleri, dudakları titriyor, ayakta sallanıyordu. Misafirlerimiz tuhaf bakışlarla karımı izliyor, neler olduğunu anlamaya çalışıyorlardı.

Sevgili eşim zorlukla kahve servisini yapıp koltuğuna yönelirken birden bire yere yıkılıverdi. Bereket versin koltuğa düşmüştü. Hemen kendini toparlamaya çalıştı ama beceremedi tabii. Ardından koltuğa yayılıp baygın görünümle sağa sola kıvranmaya başladı. Müge ve eşi Aydın atılıp panik içinde eşime yardıma koştular. Nasıl bir orgazm yaşadığını anlayamamışlardı. Yanlarına gelip eşimi kucağıma alırken,

“Çok kötü gripti, ayakta atlatmaya çalışıyordu ama dayanamadı her halde…” dedim onlara. Beni anlayışla karşılamışlardı. Karımı kollarımda yatak odasına götürürken hala derin bir orgazmın sarhoşluğunu yaşıyordu. Islak amından bu aleti çıkamadığım sürece de orgazm olacaktı… Amından vibratörü çıkarttığım zaman belki onuncu boşalmasını yaşıyordu. Rahatlayınca sürprizimi nasıl bulduğunu sordum.

“Çılgınsın ama perişan oldum. Hiç bu kadar kızışmamıştım. Dişi bir köpek gibi kuduracağımı sandım” dedi ve ekledi,“ Eğer irademi kullanmaya gücüm yetmeseydi, Aydın’a beni sik diye bağıracaktım.” Bu sözleri işitmek beni coşturmuş, heyecanlandırmıştı.

“Gerçekten onu ister miydin?” diye sordum, ama eşim gözlerini kapayarak cevap vermemişti.

Yabancı adamların karımı ellemeleri beni tahrik etmiş, kızıştırmıştı…

Bu müthiş akşamdan sonra ikinci sürpriz fantezimi gerçekleştirdim.Bir hafta kadar sonraydı. Akşam üzeri işten çıkacağı saate doğru eşimi işyerinden arayıp onu almaya geleceğimi, beni beklemesini söyledim. Sonrada doğruca eve gelip eşimin pardösüsünü aldım ve işyerine gittim. Eşim işten çıkmış beni bekliyordu. Elimdeki pardösüsünü görünce şaşırmıştı. Pardösüyü ona uzatırken,

“Bunu giy üzerine, sonra da altını tamamen çıkar. Çıplak olmanı istiyorum” dedim.

Eşim şaşkın şaşkın pardösüyü giydi, ortalığın alaca karanlık olmasından da yararlanarak önce eteğini, ardından da külotlu çorabını ve külotunu sıyırıp çıkarttı ve elimdeki poşete doldurdu. Binadan çıkınca eşim arabanın ne tarafta olduğunu sordu. Cevabım onun aklını durdurmuştu.

“Bu akşam arabamız yok, eve otobüsle gideceğiz” dedim. Hemen koluna girip biraz ilerideki otobüs durağına doğru onu adeta sürükledim. Peş peşe gelen iki otobüse binmemiştik. Karım ne beklediğimi sorunca,

“Kalabalık bir otobüs bekliyoruz” dedim.

Az sonra da tıklım tıklım dolu bir belediye otobüsü geldi ve zorlanarak bindik. Otobüs öylesine kalabalıktı ki, neredeyse ayaklarımız havada duruyorduk. Eşim, üzerindeki ince pardösü her an sıyrılacakmış gibi tedirgindi. Kendisini sıkıştıran heriflerden korunmaya çalışıyor, arkasına abanan pislik bir heriften uzaklaşmak isterken, önündeki adamın kucağına yapışıyor, ondan kaçarken yandaki adamın kollarına düşüyordu.

Karımın kucaktan kucağa gezdiğini hayal ederek sikimi büyütüyordum. Keyfim yerindeydi anlayacağınız. Hemen önümdeki zayıf ve kalın bıyıklı kumral adam karımı elliyor, resmen elini amına sokmaya çalışıyordu. Eşimin yanına sokuldum. Ona sahip çıkmalıydım ama bunu yapmayı istemiyordum. Eşimi yabancı adamların ellemeleri beni tahrik etmiş, kızıştırmıştı.

Sikimi karımın sağ kalçasına yandan değdirip bastırmaya başladım. Arkasında duran adam hala elliyor, bir yandan da sikini kurcalayarak belini getirmeye uğraşıyordu. Karımın yüzünün rengi değişmiş, kızarmıştı. Belli ki zevk alıyor, ellenmesine ses çıkarmıyordu. Adam titreyerek külotuna, pantolonuna boşalırken karımın kıçına iyice yapıştı ve bir süre öylece kaldı.

Adam ilk durakta inerken ben onun yerini aldım ve çevrenin yoğunluğundan yararlanarak zenci vibratörü poşetten çıkardım, beklemeden pardösünün arka yırtmacını hafifçe ayırıp karımın amına soktum. Çıplak kıçına temas eden elim, hiç zorlanmadan amını bulmuş, etraftakiler fark etmeden zenci yuvasına yerleşmişti…

Cebimdeki kumandadan aldığı emirle titremeye başlayan suni yarak görevini yaparken karım yine şaşırmış, kıpkırmızı olmuştu. Dudaklarını ısırıp ter içinde kalınca orgazm olacağını anladım. Önündeki adamın göğsüne başını yaslayarak yapışınca şaşırmak sırası bana gelmişti. Bir yandan da iki eliyle adama sıkıca sarıldı.

Çevreden bakanlar, adamla karımı çift sandılar ve aldırmadılar ama ben müthiş kıskanmıştım. Aralarına girip ayırmaya çalıştımsa da karım buna izin vermedi. Çünkü adama sülük gibi yapışmıştı. Anlaşılan zenci alet işini başarıyla yapıyordu.

Karımı bir hayli izledim ve izlerken de ölçüsüzce zevklendim. Yüzü sürekli olarak kırmızıydı. Alev alev yanıyor, kesik kesik soluyor, burun delikleri hızlı hızlı açılıp kapanıyordu. Amının da kasılıp gevşediğinden emindim, üstelik yapış yapış olmalıydı. Onu, orada, herkesin içinde çırılçıplak bırakıp doya doya okşamak, inleterek sikmek için yapmayacağım şey yoktu ama bu imkansızdı.

Otobüsten inerken karım hala kıpkırmızıydı ve ölçüsüzce titriyordu. Acele ile bir taksi çevirip evin yolunu tuttuk. Bir an önce eve ulaşıp karımı sikmek için sabırsızlanıyordum…

ALINTIDIR…

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Karıma Doğum Günü hediyem

merhaba

Daha önce karımla MassageForWife.comweb sitesinden tanıştığımız masörle yaşadığımız bir hikayemizi paylaşmıştım. Artık güvenilir bir partnerimiz vardı. ve uzun bir sürede görüşme fırsatımız olmamıştı maalesef. karımın doğum gününe bir hafta vardı ve bende ona güzel bir sürpriz hazırlamak istedim bunun için masör emre ye massageforwife.com dan mesaj gönderdim ve randevu aldım “bunları özelikle belirtiyorum sizlerindi tanımasını isterim..” her neyse her şey planlanmıştı karımın doğum günü yaklaştıkça benim bir plan yapmadığımdan dolayı karımın huysuzlandığının farkındaydım son güne kadarda bir şey söylemi çektim karımın doğum günü geldiğinde sabah erkenden kapı çaldı karım kapıyı açmaya gittiğinde bir çığlık ve elinde bir demet gülle yanıma geldi ve teşekkür ederim aşkım unuttuğunu sandım diyerek bana öpücükler kondurdu. bu çiçekler işin başlangıcıydı her şeyden çok sevdiğim karımı mutlu görmek bana daha çok mutluluk veriyordu. aşkım daha bitmedi dedim kalktım ve dolaba sakladığım paketi çıkardım buda diğer hediyen diye uzatım paketi heyecanla açtı içinden çok sexy tek parça bir gece elbisesi çıktığını görünce de çok mutlu oldu ve tekrar öpüştük ona bunu bu gece giyin seninle yemeğe çıkıp otelde kalacağız ve çok güzel bir pasta keseceğiz dedim.. tamam dedi ama hemen elimden kurtulamasın diyerek beni yatağa attı ve saatlerce seviştik akşam dediğim gibi hazırlanmıştı çok sexydi elbise kalçalarını zor kapatıyordu. akşam yemeğimizi yedik karımın gözü yaş günü pastasındaydı fakrındaydım ona Pastasız yaş günü olmaz aşkım onu daha özel bir yerde keseceğiz dedim. heyecanlandığını saklamıyor sözleriyle ifade ediyordu. güzel geçen yemeğimizden sonra otelimize geldik odamız ayrılmıştı ve odamızın önüne geldiğimizde gözlerini kapatmasını söyledim odanın kapsını açtım kendisini içeri alıp kapıyı kapattım şimdi gözlerini açabilirsin dediğimde harika görünüyor dedi ve beni öptü.. fakat görebildiği üzerinde 2 tane mum yanan bir pastaydı sadece .. ona bekle daha aşkım dedim ve ışığı yaktım ve çığlık geldi harikasın kocacığım işte bu dur dedi evet yatakta masörümüz uzanmış tek katlı çikolatalı pastamızı sikinin üzerine koymuş bizi bekliyordu ışığı yakınca karıma hoş geldiniz doğum gününüz kutlu olsun dedi ve bende çakmağı yakarak maytap ve diğer mumları yaktım ve ışığı söndürdüm. masör karıma bir dilek tutun dedi karım gözlerini kapattı ve mumlara üfledi öpüştük karımla sonra karım peki nasıl yiyeceğiz dedi pastayı.. masörde direk üzerimde eğilerek ve ısırarak yemeniz gerekiyor maalesef çatal bıçak tabak yok dedi.. sonra ekledi kocanız sizi soyarsa güzel kıyafetiniz kirlenmez diye karımı ayağa kaldırdım fermuarını açmam kıyafetinin çıkmasına yeterli oldu. İkimizde yatağa oturduk ve ortasında masörümüzün siki olan pastayı afiyetle yemeye başladık karım masörün sikine çoktan gelmiş arada yalıyordu bende karımın yandan dudaklarını dilimle yalamaya çalışıyordum sonra pastadan kalanları kaldırdık ve çikolatalı bir şekilde masörümüz masajını yapmaya başladı. kalçalarına geldiğinde sikini elime aldım ve karıma işte doğum günü hediyen diye kendi ellerimle soktum karım teşekkür ederim kocacığım diyerek inliyordu. Karımın kalçalarını ellimle destekleyerek masöre yardım ettim sonra masör bugün karınızın bütün titreşimlerini his etmenizi istiyorum dedi ve benim yerde domalmamı istedi yaptım karımda üzerime yatırdı inanılmaz bir şeydi ben köpek gibi dururken karım üzerimdeydi ve masör karımı benim üzerimde sikiyordu gerçekten her şeyi aynen his ediyordum harika bir olaydı son noktaya geldiğimizde masör nereye boşalayım diye sorduğunda karımda bana sordu ve içine boşalmasını istedim masör sikini karımdan çıkarırken bütün spermlerde sikiyle birlikte çıkmış kalçalarıma damlamıştı bu his bu sıcaklık harikaydı sonra masörümüzü uğurladık ve karımla saatlerce seviştik gerçekten harika bir doğum günü olmuştu..

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

tekrar istiyor insan…
içinizde varsa birkez yaptıysanız kapı açılıyor işte rahat duramıyorsunuz..
gün boyu boşalma anını düşünüyorsun nefesinin hızlanmasını boşalırken çıkardığı sesleri . spermlerini bahşetmesini…
düşündükçe köleleşiyor insan resmen
tabi merakta etmeden duramıyor tekrar isteyecekmi ben yazmadan msj atma dediği için iletişimde yok.
Gece whatsapp sesini duydum saat 23.42
“SELAM”
selam yazdım ama ateşi verdi birkere
“AĞZINA İHTİYACIM VAR” mesajı geldi arkasından hemen
bana ihtiyacı olması erkekliğinin dinmesi için bana ihtiyacı olması düşünmesi bile tüm bariyerleri yıkıyor
pek kibar değil ama umrumda da değil açıkcası. şimdimi geleyim dedim
“HAYIR SABAH OLABİLDİĞİNCE ERKEN KALK GEL ” dedi

burayı kısaca kesecem sabah 8 de anlaştık çok saçma ama o anda ne dese kabul ettiriyo…
mecbur 6 da kalktım hazırlandım eşyalarımı aldım evine doğru yola çıktım .
artık bildiğim için finalde odaya vardım hızlıca.

lavaboda hazırlanmamı beklemesi lazımdı ama döllerin öle bikaç metre ötede olması insana herşeyı hızlı yaptırıyor.
ilk seferdeki gibi kırmızıları kuşandım tabiki oje takı ruj jartiyer arzuladığı ne varsa eksiksiz olacak.

yatak odasındaydı kapıdan girerken dizlerini titretiyor insanın adam öle baskın dominant
ne kadar savunman sessizliği ile varsa yıkıp geçiyor.
odaya girdim yatakta çırılçıplak uzanmış elinde telefon var biri ile yazışıyor .
bi an yanına gideyimmi gitmeyeyimmi meşgulmü arada kalıyorsun.
“GEL” dedi sadece ” İŞLE ALAKALI”

çok ciddi bir sabah sertliği yaşadığı ortadaydı iş sohbeti ama penisi ondan bağımsız çıldırmış durumdaydı

birazcık atak yapmak istedim sadece. yatağın yanında durup eğildim amacım kasıklarını koklamak dudaklarımı değdirmekti sadece öle oracıkta dururken insan kendine hakim olamıyor. devasa testisleri var .
ben dudaklarımı ve burnumu yapıştırınca testislerini bi an bacaklarını araladı hafifce. anladımki hareketim doğru 😉

deli gibi döl istiyororum ama testisleri ile oynaşmak istedim dudaklarımı sürdüm kokladım resmen testesteron kokusu derisini dışına fışkırıyor sabaın o saatinde.
Elini yatağa vurdu hafifce 2 kere . yanına oturdum ama biliyorumki dolunmamı cok istemiyor öğrendik artık 🙂
yavaştan emmeye başladım bildiğin bir sorunun çözüm aşamalarının doğru olduğunu görürsün ya sıra ile öyle bir duygu bu ses çıkarmıyor ama sıkıntı yok devam o zaman bir süre emdim minik minik vakumluyorum ama çok narince testislerini tek tek tabi öle ağza sığacak testisler değiller ikisi bir anda.

ee ama yeter buraya kadar testis emmeye gelmedim sabahın bu saatinde banada spermleri lazım sonuçta

dilimi çıkarıp bastıra bastıra penisinin başına ilerlerken işide bitti telefonla. artık benimle . süper

adamın sabah sertliği favorim oldu resmen direk sopa 🙂
başını ağzıma soktum hemen. tadından bahsedeyim biraz tükürüğümle ıslandığında oldukça kaygan bir yüzeyi var. farklı biraz tadi yabi öyle parmak emmek gibi değil bu iş . zaten penisi cıldırmış şekilde olduğundan tahminimce bi 5 dakika yaladıktan sonra ufak ufak zevk suyu sızmaya başladı ucundan delirdim resmen…

“HEPSİNİ ALMAYA ÇALIŞ” dedi.

bunu ilkindede denemiştim olmuyor işte. penisinin başı boğazıma sığacak buyutta değil . yapabileceğim birşey değil ağzıma sünnet çizgisine kadar olan yeri sokabiliyorum bitek 🙁
bunu neden istiyorki şimdi . denedim ama olacak gibi değil. ama ben deneyince inliyor
sonradan düşündüm aceba penisinin büyüklüğünün beni zorlaması yad acı çektirmesinden mi zevk alıyor
merak ettiğniiz kısmıda anlatayım öleyse :):)

başını azıma alıp olabildiğince dilime , dudaklarıma ve ağzımın içine sürtmeye çalışıyorum biliyorumki ıslak ağzıma ne kadar sürterse o penis başı o kadar zevk alacak ve bende hedefime o kadar hızlı ulaşacağım

ama öle spermlerini kolayınada verecek biri değil

iyice çabalamaya başladım alabildiğim kadarını ağzıma sokup sokul çıkarıyorum bi sol yanağıma yaslıyorum bir sağ yanağıma . arada gırtlağa zorluyorum . öğürerek çıkarıyorum ama hoşunada gidiyo belli artık.
bu sefer ara vermeden yorulmadan alacam o spermleri eminim .

elimlede sikini kavradım sevmiyor biliyorum ama ses çıkarmıyor

biraz 31 cektikten sonra testislerini okşamaya başladım penis başını yalıyorum bi yandanda
penisi sabah sertliğiyle birlikte bildiğniz kemik oldu resmen . penisinin başına baktım bi ara ağzımdan çıkarıp mora dönmüş rengi
Artık ne olacağı belli…
çok daha fazla zevk almasını istedim o an çünkü spermlerini verecekti belliki birazdan bana büyük bir lütuf
karşılıksız bırakamazdım.
hızlıca dizlerimin üstüne kaktım
sağ elimle testislerini kavradım sol elimle penisinin gövdesini . ağzımlada başına bildiğiniz masaj yapıyorum
geçen seferden biliyorumki boşalmadan kısa süre önce nefes alış verişi çok hızlanıyor.
ve tekrar hızlandı duyabiliyorum bende…

testislerini güzelce kavradım . penisinin gövdesini sıvazlamayı hızlandırdım penisinin başınıda ağzımda tutuyorum ama dilimi penisin başına sürüyorum bastıra bastıra .

ve oldu geliyorum bile demedi belk**e demek istemedi.
gövdesinin kasıldığını gördüm bi an sadece vücudu gerildi arkaya doğru ve kısık bir inleme…
ağzımın içinde fırtınalar kotu resmeni fışkırtıyor ama aşırı tazyikli. sanırım sabah sertliğinden kaynaklı
tekrardan o devasa testisler işini yapmıştı . bir ağız dolusu tuzlu acı ve bu seferki aşırı yoğun sperm
bu sefer saydım ama net olarak :):) 14 fışkırma hepside benim için hepside bana ait….
bitince penisi iner sandım ama öle hemen inmedi ağzım doluyken yalamasıda aşırı zor ve delicesine yutmak istiyorum..
ama ona eserinide göstermem lazım .
oda bunu yapacağımı biliyo gibi doğruldu biraz spermlerini ona gösterip yutmak için iznini aldım.
” TAMAM”
artık benimdi o spermler istediğmi yapabilirdim 🙂 inanılmazdı bir erkekten spermlerini bana vermesini sağlayabilmiştim hemde onun erkekliğine hizmet ederek..
yeni yeni başladığımız için hemen yutmak istedim yine . ve hepsi içimdeydi artık…

o sabah birkez daha aldım spermlerini ondan . bekleyin yakında…

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Working from homeWith all the covid-19 stuff happening lately my wife was forced to work from home.She had been working from home for about a month while I was still working at my job.It was kind of nice to have her home to meet me after a long day, often dinner would be ready. As a added bonus she would sometimes be a little frisky and start rubbing my cock almost begging to suck my dick, a few times she did The few times I did let her suck it she was so hungry for it. I would eventually bend her over and slide my cock deep into her pussy.She ALWAYS gets wet when she sucks my cock, but I couldn’t believe she was soaked! Even her thighs were wet.I am not one to complain I love getting her sopping wet, If I work on it I can even get a squirt or two.I mentioned it once and she said she was touching herself earlier thinking about sucking my thick cock.———————-Recently I was told that there wasn’t enough work at the moment and was given the next few weeks off.After telling the wife she seemed irritated more than upset. When I confronted her about this she said she has enough distractions here with out me here…This makes sense but told her I will try to stay out of the way as much as possible.She said that she has a conference call on Tuesdays and Thursdays then she often doesn’t have much work after that. But she needs to have quiet for a hour or so for the call.I said I would go for a drive or something as I will get a little stir crazy anyway. She can text or call when she is done and I can come home.The first Tuesday worked out well I had to pick up some essential supply for our time at home. She had her call and things worked out. She thanked me that night for giving her the space she needed and sucked my cock as a reward, I reached down to rub her clit, she was already soaked and ready to fuck. So I told her to sit on my cock and ride it. Normally she would try to get in another position as she prefers not to ride on top.Not this time! She stripped the rest of her cloths off and zonguldak escort climbed up on me. She grabbed my cock and rubbed it on her clit and teased the entrance to her slick smooth pussy. (she must have had time to shave after her call). She took all 8 inches in almost one motion, moaning about how much she loves cock.I was in heaven she never rides me like this, but she was grinding on me her tits bouncing in my face. every couple of strokes she would lift off to let a trickle of pussy juice run down my balls. When she came she was almost limp while I continued to pump into her. I couldn’t take much more and told her to get on the ground and let me shoot all over her tits. She didn’t hesitate at all and I was stoking my cock while she begged to be showered in cum.I shot 4-5 thick shots on her tits an 1 shot got her in the face.—-Thursday came around and I left her alone again. She send a message after about a hour and said the call was delayed, I really didn’t have anything to do so I killed a another hour and still no message that she was done her call. I was a little frustrated at the communication and headed home thinking she had to be done and probably got sidetracked.Well how right I was! When I got home there was a extra pair of shoes that I didn’t recognize sitting by the door. As I was trying to figure out the situation I heard some movement in the bedroom. My wife came out with a towel wrapped around her and she seemed surprised that I was standing there.I asked about the call and the text she was supposed to send. She fumbled to answer the question. I interrupted her and said whos shoes are these anyway?She got quiet and said she has to tell me something. My stomach was turning as she opened the door to the room and introduced me to her friend Jake.I was shocked at what I was seeing, my wife was in the room with this guy with only a towel on? As it started to make sense, I could smell the sex in the room and she told me to sit down in the corner and listen to them.I escort zonguldak did as I was told and she started to tell me that at all the times I would talk about her with another cock, watching all the cuckold videos and telling her just how good she is at sucking cock made her want to test this with another guy that wasn’t told first.Jake worked with her at the other office. She told him about me and ended up one day with his cock in her mouth. She sucked it twice before they had to work from home.While I was at work he knocked on the door and told her he missed her lips on his cock. She told me she dropped to her knees just like this.Right before my eyes she knelt down and pulled on his waistband, his semi hard cock popped out she sucked it in and closed her eyes as a moan came out. Her story took a short pause as she sucked his cock till it was rock hard. She told me with her being at home it was possible to take her time and was able to let him feel her pussy. He continued the story while she sucked it some more. Other than “hi” this was the first time Jake spoke.He told me she said I have been talking really dirty and that he figured I wouldn’t want to kill him for touching my wife. He said she was soaking wet when he felt her up.He asked her if she wanted to try his dick and she answered by bending over and offering her dripping wet pussy for him to fuck.–I cut him off and asked her what the fuck? How long ago was this? She said it has been a few times. She said I stopped them before they could get it on again, since I am here I may as well watch the fun.She bent over and he rubbed his thick member around her hole. As Jake filled my wife’s pussy he told me he tries to get over Tuesdays and Thursdays but with me being around that has messed up his schedule.I was shocked but also turned on. Turned on because its true I love to see her show off her pussy and often fantasize that she will find a cock to surprise me with. Shocked because I never really thought she would do it.Here zonguldak escort bayan I was watching her get fucked good by this guy I have known for maybe 15 min. She was begging for more and came all over him, pushing his cock out and squirt all over his balls and soaked the bed.I started to add two & two together, I said the days he fucked you, you sucked me when I got home didn’t you? She said even though she knew I might like the idea she wasn’t sure how to tell me, and when I mentioned how wet she was last time…. It was because he came in her by accident that day. She was riding him and he couldn’t take all the wet grinding.Before he could get her off he dumped a huge load into her. She said she was so horny and felt so dirty with his cum in her that she needed more dick when I got home.She was going to tell me, but chickened out at the last minute.I gave her a kiss while she was getting fucked from behind. I told her she was dirty I told her I knew she could be slutty and that I loved her more than ever, but because she didn’t tell me about it I was going to have to teach her a lesson. I told Jake that he better not stop.I dropped my pants and my cock spank out it front of her face. I was throbbing as I watched Jake fuck my wife. I told her to suck my cock like a good little slut.She didn’t hesitate and I started to fuck her face, pushing her back so Jake could get another good deep thrust. She was in heaven getting spit roasted and she moaned out that she is a slut… well that is what it sounded like. It was hard to tell with my cock still stuffed in her mouth. She pulled my cock out long enough to beg Jake to fill her with his hot cum.This sent him over the edge and let out a roar as her dumped his hot load deep inside her. She started to cum and suck on my cock even harder. Her moaning set me off and I unloaded a huge cumshot down her throat. I told her she was a good slut to let him fill her up gave her a kiss and told her I wanted to see what he did to her pussy.She turned over and spread her legs, Jake’s cum was dripping out of her well fucked pussy.I told Jake he did a good job with this little slut and I told him I was going to give her a shower and he should get going but that I would call him if she ever steps out of line again.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Susan’s Submission Chapter 3CHAPTER 3 Susan awoke with a start at the sound of the door latch followed by the door opening. It wasn’t that the sound was loud, rather that in this soundproofed room, any noise stood outfrom the silence to which she’d grown accustomed. Peter moved into the room and turned on the room’s lights. Susan scampered to try to sit upright. The chain holding her wrist cuffs together, did not permit her to assume the kneeling position, and it really didn’t matter, because of the fog in Susan’s mind, she’d momentarily forgotten about the positions. She looked quickly about, and remembered her situation. She watched Peter come into the room. He was carrying a bowl and a small thermos. He moved to the wall where the water bowl was located, and set the bowl he was carrying, next to it. He picked up the bowl ofwater and moved to the sink, pouring the water out. Moving back, he returned the water bowl to its place on the floor, then opened the thermos and poured what appeared to be steaming coffee into the bowl. Finished, he replaced the top on the thermos and moved to Susan. She had knelt up, arms bound in front of her, trying to blink the sleep from her eyes. “It’s early,” he said, “but I did mention that we were going to have a long day today, didn’t I?” Susan was still trying to clear the sleep from her mind, and meekly nodded. Peter set the thermos on the floor, and unfastened the chain from her wrist cuffs, and put the padlock back into his robe pocket. “I’m going to give you about ten minutes to use the toilet and eat your breakfast,” he told her. “Don’t bother washing or cleaning yourself, the first thing on your agenda this morning, after breakfast, is a bath.” Susan replied, “Yes, sir.” “You’d better not use your hands to eat or drink,” he warned the woman, “I’ll know if you have, and that will have severe consequences.” With that, he turned and left the room. Susan rose to her feet and moved to the toilet. She really didn’t have to go, but again, she wanted to take care of that before Peter returned. She washed her hands, then wondered why, she wasn’t going to use them to eat. She was determined to follow Peter’s instructions to the letter. She moved to the bowls and knelt eyeing the contents she could see that there were scrambled eggs with bits of sausage and even little chunks of toast. In the bowl that had held her water, there was coffee, with just the slightest bit of cream. She wondered for a moment how Peter knew the way she took her coffee, then she realized that he must have watched her at the Riverwalk Café when she had prepared her coffee. Susan bent, placing her hands on either side of the bowl, lowering her head. It occurred toher that these bowls were dog dishes. Here she was, about to eat her meal from what wasused to feed a****ls. She brought her mouth to the food, and using her tongue, was able tolap something less than a bite into her mouth. After several attempts at eating like this, she moved to the coffee, and lapped it into her mouth, using only her tongue. “This is going to take a long time,” Susan thought, but was determined to do as she had been instructed, if for nothing more, than to please Peter. Then she realized that pleasing Peter had suddenly become very important to her. She understood her own happiness and its existence when she had pleased him. Susan ate hungrily, and finished her food. She lapped more of the coffee, and was finished. Not certain what she should do next, she stayed on her knees and turned in place, assuming the sitting position. Several minutes later, the door opened and Peter entered. Again, as she had been taught, when he approached, Susan knelt up. She kept her eyes and head lowered, as she had been instructed in this position, otherwise she would have seen the small smile that curved on Peter’s lips. Peter reached past her, picking up the bowl with coffee. “Very good,” he remarked. “Youmust always remember to finish your food, you’re certainly going to need your strength today.” He moved to the sink, where he poured the remaining coffee from the bowl into the drain, then rinsed the bowl and returned it empty to its spot next to the food bowl. He picked up the food bowl then instructed Susan to follow him. She stood awkwardly from her kneeling position, and very aware of her nudity, save for the cuffs, followed him through the door. Not certain what to do, she turned and closed the door of the dungeon room behind her. As she padded behind her Master over the concrete floor of the basement, she thought it to be the average basement. She followed him up the wooden stairs, holding the railing, then through the door. Susan realized that she had been blindfolded when she had come into this house the evening before, and looked around wide-eyed as she followed this man through his home. The walls were professionally decorated, the doors were mahogany, or perhaps a dark cherry. The lighting fixtures were crystal, and as she followed him down the hall to a carpeted stairway that curved up to the second floor. She had never thought to ask Peter what he did for a living, it hadn’t seemed important,but he was an obviously well paid man, and could afford the best of everything. When they had arrived at the top of the stairs to the second floor, Peter led her through another hall, into and through a bedroom, and into a large bath. “This is the guest bath,” he said and gestured indicating that Susan should step ahead of him. Peter had already drawn her bath, she could smell the fragrance of bath salts, and saw tiny wisps of steam rising from the water. A large bath towel was lain on the counter nextto the sink. “I want you to remove your wrist and ankle cuffs,” he said, then pointed “and place them on the counter here.” Susan knelt and unbuckled the buckle of her ankle cuff, and when she had it off, set iton the floor, shifting her position to unbuckle the second. When they were both off, she picked them up and placed them on the counter where Peter had indicated. She then unbuckled the cuff adorning her left wrist and placed it next to the first two. She fumbled a bit with the buckle on her right wrist, as she was right-handed. Peter watched, but said nothing, andcertainly didn’t offer to help. When she had finally unfastened the buckle and removed the wrist cuff, she laid it nextto the others. She stood awaiting her next instruction, Peter moved behind her and then to her side, grasping her upper arm and guiding her to one side. He reached past her and opened a door. Susan saw the toilet and wondered what was to come next. “I want you to kneel on all fours.” came the command. Susan complied, moving to her knees the placing her hands on the floor underneath her shoulders. “Stay right there,” came his next instruction. He moved to the sink, and while Susan tried to follow his movement, he was behind her and she couldn’t see what he was doing. She heard a cabinet door open, then some rustling. The cabinet door closed, then the sound of water in the sink. She could tell that he was pouring water into something from the faucet of the sink, but couldn’t fathom what. The water stopped and a few moments later the sound of the medicine cabinet door opening. More rustling then his footsteps returning to her side. She couldn’t dare to raise her head to watch, and kept it lowered for the next several moments, then her curiosity won out, and she raised her head to see what he was doing. Peter had an enema bag and was hanging it on a hook on the back of the door. Its long hose dangled beneath. Susan felt panic in her stomach and chest. Her heart pounded in her chest. Certainly, he didn’t expect her to accept this! A low groan escaped her lips, it was loud and she just couldn’t help it. She looked about frantically, trying to form some sort of escape in her mind, but it was racing too fast to make much coherent sense of it. Peter heard the moan, “You will remain quiet,” he commanded sharply, “this is not meant as punishment, and won’t hurt you. It is a hygienic necessity, and it will be over soon, so just stay still.” Susan’s mind was still racing, surely he couldn’t mean for her to allow him to invade herbody this way, but apparently he had. This was the ultimate humiliation Susan felt she could possibly be put through. She turned her head away from Peter and looked directly ahead. She was still on all fours, but was twitching uncontrollably. Tears welled in her eyes, and she was trying to think coherently, find some way to avoid this. “I want you to spread your legs further apart,” Peter commanded softly. Susan glanced over her shoulder, as she complied, moving her knees a bit further apart, she could see the nozzle at the end of the long rubber hose, in Peter’s hand. She then felt his palm on her buttocks, stroking and caressing her flesh. She was determined not to give in to this treatment, but what could she do? Susan felt Peter’s fingers at he buttocks, attempting to spread the cheeks of her ass, thenthe tiny cold tip of the plastic nozzle at her anus. She clenched tightly, as if this were her only means to resist the intrusion, however small. ”Thwack,” she felt the sudden and harsh sting on her buttocks, as Peter has slapped her hard! She started to turn, and her hips had thrust involuntarily with the pain. “You will not resist this,:” he was speaking loudly, almost shouting. “You will relax and allow this to happen, it will be over much sooner that way.” he reasoned. Tears filling her eyes, Susan did relax. The tip of the nozzle returned at her tiny aperture, and she felt pressure, then the nozzle sliding inside of her. She closed her tear filled eyes tightly, and was conscious of only that small area of her body. She lowered her head, and opening her eyes, saw only the floor. She felt her tears as theydripped to the floor. The nozzle inside her, she felt Peter’s movements next to her, his hand still holding the nozzle inside of her. As he released the clamp holding the hose shut, she felt the sudden stream of water inside of her. She had given up resistance, accepting with great despise, what was happening to her. Peter said nothing further, allowing the water to invade his victim’s bowels and at one point, placed his free hand under Susan, feeling her lower stomach, feeling the soft swell as the water entered her, and looking occasionally up at the pink enema bag, as it slowly emptied. He had filled in slightly more than half full, determining that this amount, while not punitive, would be sufficient to have the desired effect. He watched as the bag was nearly empty, then returned to watch and study Susan carefully. He understood that she was suffering, not only from the humiliation of this act, but now, more likely than not, from the pressure that was building within her. Susan was filling up, and felt the greatest urgency within her bowel. She was not going to be able to hold the water inside much longer, but refused to give Peter the satisfaction of watching her lose control and expel the water. After a few moments, the flow of water stopped. Peter saw that the bag was empty, or at least, nearly empty. He reached for the clamp on the hose, and pinching it shut, stopped the flow. His hand was still holding the nozzle inside of Susan, and once he closed the clamp, returned his hand to her stomach, feeling the fullness of her abdomen. Slowly he removed the nozzle from her anus, and with his hand still beneath her, spoke. “In this house, you’ll do exactly as you’re told, you do it immediately, and without reservation or protest.” He spoke softly, yet sternly, almost as if delivering a lecture. “I was kind enough to provide an explanation of the necessity of this enema, but you still resisted, which I consider a refusal.” Susan heard his words and was trying hard, through the pain and discomfort in her stomach, to comprehend what it was that he was saying. She understood. Peter continued, “This will be cause for punishment, but I repeat, the purpose for this enema was not punishment.” He continued, “I want you to hold the water inside of you for another minute, and when that time has passed, I will leave you. You may use the toilet to empty yourself. Once you are finished, I want you to assume the kneeling position next to the tub until I return.” Susan, on all fours felt enormous pressure within her, and understood the instruction. She wasn’t sure that she could keep the water in for another minute, but felt Peter’s hand leave her stomach. In another minute, she heard him giving her permission to empty herself and leave the bathroom. Immediately she stood and turned, sitting quickly on the toilet, and feeling the immediate release of her bowels into the toilet. She felt as though her insides were emptying into the toilet along with the water. She closed her eyes tightly and tried to find some dignity within this act, but realized that all of her dignity had been taken by Peter. After the water had evacuated her, she sat another minute and another wave came over her, more water finding its way out. Another minute later, she was confident that it was safe, she used toilet paper to clean her backside, the flushing the toilet, stood. She moved gingerly out of the water closet and into the bathroom, next to the filled tub. She slowly lowered herself yalova escort bayan to her knees and felt the warmth in her face of the blood that had risen there. Placing her arms at her sides, wrists outward and palms up, she waited for Peter’s return. Almost as if on queue, Peter entered the bathroom. He moved to Susan and grasping her arm, bade her to stand and get into the tub. Susan stood, suddenly aware of her nudity, her bare vulva, and her smallish breasts as they swayed with her movement. She stepped gingerly over the side of the tub into the hot water. Peter steadied her as she lifted her other foot and stepped into the tub. Slowly she sat, accepting Peter’s assistance, then he moved to his knees beside the tub. He picked up a face cloth, and after immersing it in the hot water, wringing it out, used a bar of soap to produce a thick lather in the cloth. He set immediately about bathing Susan, starting with her slender neck, then washing carefully each arm, in turn. He went about his task without emotion, almost dispassionately. He used large circles with the cloth to wash her chest, and smaller circles around each breast. He washed her stomach, then had her lift each leg in turn, to wash her limbs, down to and including her toes. Peter had finished with Susan’s feet, then returned the soapy cloth to her sex. He used small scrubbing strokes to wash there, and Susan could feel the cloth between her legs, moving further back to clean her back opening. Without thinking, she lifted her hips slightly, to give him access to that area. “I think that you’ll find that when you cooperate, things are significantly easier, than when you do not.” He spoke somewhat softly, though evenly. “For the most part, you’ve been very cooperative, despite your moments of resistance.” He bathed her while he spoke, “What I’m hoping to achieve, is your immediate obedience to anything I may ask of you. Until we’ve achieved that, there will be punishment for refusal to cooperate.” Peter asked her to move forward and lean forward so that he could wash Susan’s back. As she did, she felt a certain gentleness to the treatment she was now receiving. Peter washed her back while speaking and explaining the situation as he saw it. “I want you to spend each of your weekends and several week nights here with me. We will enjoy a variety of things, for example, I have a dinner planned next Friday evening with a few friends, and am hoping that you’ll be able to come.” Susan thought quickly then softly nodded her acceptance of the invitation. She was still afraid to speak. “You needn’t bother worrying about what to wear,” he said, “I’m having a dress made foryou. As a matter of fact, the dressmaker will be here soon, to take your measurements. In fact, she should have been here by now. Why don’t you finish washing your face while I make a call? When you’ve finished, get out of the tub and dry yourself.” With that,Peter rose and left the room. Susan took the face cloth and lathering it, wondered what she was getting into here. This man was at one moment so cruel and seemingly without feeling or emotion, the next, he was a gentle and kind man. As she scrubbed her face, she reflected how gentle he had been with her in her bath. And certainly not to be forgotten was the orgasm he brought her to last evening. In the distance, a doorbell brought her back to reality. She quickly rinsed and stood from the tub. She dried herself, once again finding fascination with her bald pubis, then carefully folding the towel and setting it aside, lowered herself to the kneeling position next to the tub.A few moments later, Peter returned to the room. He moved to the tub and reaching past Susan, opened the drain, allowing the water to empty from the tub. He stood back and looking directly at her, instructed Susan to follow him into the bedroom. Susan stood and followed him. When she entered the room, she saw a short dark-skinned woman waiting. “This is Fiona,” Peter introduced. “She’s an excellent seamstress.” Susan stopped dead in her tracks, she was mortified with embarrassment at her nudity in front of a total stranger. Her eyes were wide, and she reflexively tried to coverher bald sex with her hands. Peter laughed, “Don’t worry, everything’s fine. This isn’t anything, I’m sure, that she hasn’t seen already, am I right, Fiona?” Peter asked the woman. “Everything is fine,” the lady replied with a hint of an Hispanic accent. “Don’t worry little one, I will be very quick and I will have what I need in just a few moments.” Her brown eyes sparkled as she spoke, and it was her easy manner, which put Susan at least, somewhat more ease. Peter left the room, and the older woman, still smiling, pulled a measuring tape from the pocket of her dress. She then pulled a small notebook and pencil from her other pocket and set them on the dresser. “Don’t you worry about a thing, Miss. I’m going to make you a fine evening gown to wear at the party Mr. Peter is giving you.” She spoke assuredly and moved to Susan, as if ignoring the younger woman’s nudity. In fact, Susan felt as though Fiona hadn’t even noticed her present state of undress. The older woman instructed Susan how to stand, and carefully measured her neck, the length of her arms, her tiny waist, hips and even around her breasts. After each measurement, the woman scurried to the dresser and wrote down the measurements in her notepad. Within five minutes or so, Fiona had all the measurements required, and turned to Susan, again smiling. Don’t worry little one, you are so pretty, and I will make you a dress that will be as beautiful as you.” With that, the older woman put the notepad, pencil and measuring tape into her pockets, turned and left the room. Susan, not certain what to do, simply turned and facing the door to the bedroom, lowered herself and knelt next to the foot of the bed. She could hear a muffled conversation between the woman and Peter, downstairs. Soon, Peter entered the room, moved past his kneeling slave, and into the bathroom. He returned moments later. He had the wrist and ankle cuffs that Susan had removed earlier. He bent, placing them on the floor in front of Susan and instructed her to put them back on. Susan buckled the ankle cuffs just above her ankles, making sure they were snug, then while on her knees, fastened the cuff on her left wrist, but was having difficulty with the other. Finally, an impatient Peter moved in front of her and took her wrist and the cuff and buckled the leather restraint himself. “I want you to follow me,” came the simple command. Susan rose and followed Peter who was already outside the door to the bedroom, then he moved down the hall to the stairs with Susan behind. He went down the stairs, and to the door leading to the basement. He waited momentarily for Susan to catch up, then opened the door and started down the basement stairs. Moments later, they were both in the dungeon room. Susan blinked, as the bright lightswere already turned on. The cushion that had been on the wooden table the night before was gone, and the room had been straightened. “I want you to move to the horse, and while facing it, present yourself.” came the terse order. Peter’s mood seemed anything but pleasant at the moment. Susan heard the command, then comprehended. She walked to the leather pommel horse, without the pommels, and stood with her legs slightly wider than shoulder width apart. She raised her hands, interlocking her fingers behind her head, and moved her arms so that her elbows were pointing straight to her sides. She heard Peter as he moved to the cabinet on the wall behind her, and heard him rustlingabout. She heard metallic sounds, then heard him as he approached her from behind. He walked around the horse, and Susan could see that he held several, four in fact, lengths of chain in his hands. The chains were only about two feet in length, and Peter bent toset two of the lengths on the floor on the far side of the horse. He straightened, and moved around the horse behind Susan. He knelt, and Susan did not dare look down. Peter seemed upset and she didn’t want to make him really angry. As she stood in her position, Peter quickly used a carabineer clip to fasten the ring sewninto Susan’s ankle cuff to the end link of the chain. He repeated the process with the other ankle cuff and the second length of chain. Then straightening the lengths out slightly outside of and to the rear of Susan’s feet. “I want you to step back about six inches, and spread your feet wider,” he said. Susan, while uncertain of what he was doing, instantly obeyed. She stole a glance downward, as if trying to make sure she didn’t step on the chain, and realized what he was doing. Peter took the length of chain from Susan’s right ankle, pulling it fastened another carabineer clip to the steel ring set into the concrete floor, then ran the chain through the same clip, effectively chaining the ankle cuff to the ring in the floor. He quickly repeated the process with the chain on her left ankle, and stood. “I want you to move forward as far as you can, then rest your hips against the horse,” he commanded. Susan was able to scoot her feet forward a few inches and then leaned forward, her hips coming in contact with the cool leather of the horse. As she had done this, Peter had moved to the other side of the horse. Picking up one of the chains, he said, “Hold both arms straight out in front of yourself.” Susan did, and with arms extended, Peter took another carabineer clip from his pocket and fastened the ring in her wrist cuff to the chain, then the other. “Now, bend forward, over the horse, so that your hands touch the floor.” As she did, Peter took both hands, steadying her, then released them so that she could reach forward and touch the floor. He grasped the length of chain fastened to her right wrist cuff, and extending it, seemed to think a moment, as if gauging the distance to the ring in the floor that was set to her right, and clipped the clip to the third link in the chain. With another clip, he clipped the chain from her left wrist cuff to another ring in the floor to her left. Susan was again bound spread-eagle over the leather vaulting horse. She realized that Peter had left plenty of slack in the chains. She could still move her hands and legs a great deal. Looking up, her eyes followed Peter to the electrical control panel on the wall, he placed his hand on the switch he wished to operate, then turned and looked at Susan, bound over the horse. Peter operated the switch, and Susan heard the soft hum of an electric motor, beneath her. The horse was rising, and thus so were her hips, and her whole body for that matter. Slowly, the slack in the chains was taken up, then, the horse still rising slowly, her feet and hands came off the floor, her weight borne by her hips on the horse. In another moment, Susan felther arms and legs being stretched severely, then the motor stopped. Susan was no longer holding her head up, it placed a great strain on her neck. Instead she looked downward at the floor. At the bottom of her vision, she could see her breasts dangling beneath her. She was aware that Peter had moved from the control panel, to the other wall where the various apparatus were hanging. After only a moment, he moved back to Susan, who had quietly tested her bonds, and understood that there was little roomfor movement. Peter moved next to Susan’s dangling head, and knelt next to her, grabbing a handful of her short blonde hair, yanking her head up. “I want you to see this,” he said, holding up a wooden paddle. It was large and the wood was smooth but unfinished “and understand exactly the feeling that it brings.” Susan gulped fear and panic coming instantly. She wriggled ever so slightly in her tight bonds, she allowed a low moan to escape her lips, and Peter releasing his grip on her hair, stood, and moved to the other side of the horse, behind her. Suddenly, she felt the smooth wood of the paddle, as he rested it atop her splayed buttocks. It was cool, and felt nice against her skin. She understood that with her legs spread so severely, Peter had what must have been a very nice view of her bald vulva, peeking out between her legs, and she mostly understood her own vulnerability. The paddle was lifted from her buttocks, then suddenly, pain. Intense pain, and immediateburning in both buttocks that couldn’t be adequately described. It traveled immediately from her buttocks to her brain, then her mouth, where she let out an enormous scream. Tears welled instantly in her blue eyes. Before she could finish the scream she was emoting another blow landed, just a bit lower than the first, but just as visciously as the first. She attempted to gather her breath to scream again, louder, but another blow caught her, again just a bit lower than the last. Susan started crying and sobbing miserably, only able to let out a loud grunt when the next blow followed. These blows followed one another less than two seconds apart, and it quickly became apparent that Peter was moving them, first each blow landing a little lower than the previous, then when he had traveled to the lowest portion of her buttocks, slightly higher. Susan wailed miserably, she had never experienced pain like this at anytime before escort yalova in her life. Her tears dripped from her eyes and began to form tiny puddles on the concrete floor, but Susan couldn’t have seen them, her eyes were filled with more. She was trying to catch her breath between each blow, but while they fell constantly, there was slight variation in the timing between each. After he had landed ten blows of the paddle, Peter paused. He let Susan catch her breath, and watched his victim closely. He gauged her reaction to pain, and seemed to file it away in his mind for some later use. He smiled slightly, at the sight of this woman as she struggled in her awkward position. Her legs moved just a couple of inches up and down. Her arms were imitating the motions of her legs, and she had to realize that there was noescaping or even lessening this pain. The woman was still wailing and crying loudly, feeling the burn of her buttocks as it seemed to travel inside of her, consuming her like an out of control fire. She was thinking of nothing, rather experiencing the pain and her own despair at having no ability to control or in any way lessen it. In a moment, another blow fell upon her flaming backside. She had thought that Peterwas finished, and she wailed at her discovery of being wrong. Another followed only a second later, then another. Susan cried loudly, unable to speak or even plead for mercy, the pain was so intense. After what must have been the twentieth blow, or was it only the fifteenth, Susan had lost track, in fact, she hadn’t kept track, she found her voice. “Please, please, please!..” was all she could muster between her cries and sobs. Her cries to Peter seemed only to bring wrath, she would swear that the blows were landing harder and harder now. Peter had been counting, and stopped the rain upon his victim’s buttocks only after he had delivered thirty. He watched as Susan tried vainly to thrash about, her cries and moans were loud and left no doubt as to the depth of her anguish. He watched this woman, and delighted in the deep crimson color that now covered her entire backside. He was aware that with her fair skin, she would probably bruise darkly, but he still had much more planned for this woman. Holding the paddle in his right, Peter placed his left hand on Susan’s burning buttocks. He stroked lightly, and her sobbing seemed to soften a bit. He could feel the heat escaping from her body through this area, and was trying to imagine, what thoughts were going through his slave’s mind at this time. There were no thoughts to speak of, only relief when the spanking had stopped. A moment of terror when Susan felt his hand on her blazing skin, then, as he stroked, noting the gentleness of his touch. Not the relative gentleness as compared to the touch of the paddle, rather his touching her in such a gentle manner after having abused so horribly that area of her body. This contrast is what she was thinking about through her sobs and tears. Peter enjoyed the heat being given off by Susan’s backside, but a question came to his mind. He stopped the stroking of her buttocks, extended his index finger, then placed it at the entrance to her vagina. His hand could feel the heat from her there, but as he pushed, he found that his finger slid easily into Susan. He could feel the wetness, not dampness, but very wet walls of this woman’s cunt. Susan felt his fingertip poised at her entrance, then could not help but allow a small grunt escape as he entered her. He pushed his finger in all the way, as if to measure her, then pulled it slowly from her. Peter moved to the other side of the horse, kneeling beside Susan’s head. Her sobs had all but left, and she raised her head slightly. He took her chin in his hand and lifted her face, looking at the tears still flowing from her eyes. He set the wooden paddle on the floor next to his feet, then reaching underneath Susan with his right hand, grasped one of her dangling breasts. He felt the erection of her nipple, knowing that his assessment was accurate. This woman, despite whatever pain, and even more specifically, whatever she would admit, had become aroused! He mentioned nothing of his observation, but did speak, looking directly into her tear-filled eyes, “I did mention that this was going to be a very long day.” It was after this comment, that he did something that for the remainder of her life, Susan would never forget. Peter leaned forward, her head being held up by his hand under her chin, and kissed her lightly on the forehead. Peter released his grasp of Susan’s dangling breast, then picked up the paddle next to his feet. He held it in front of her tear-stained face, then told her that she should kiss thewooden instrument that had inflicted so much pain, and thank him for the discipline he had administered. Susan, still awe-struck with the gentle kiss Peter had delivered, extended her neck as far as she was able, softly placed her lips on the paddle, and kissed it. She looked up as best shecould, and said, “Thank you Sir for the discipline.” Peter removed his hand from beneath her chin and she allowed her head to drop once again. She heard him move again, to the wall from which the various apparatus hung, more rustling, then his footsteps, once again approaching. He knelt next to her, again taking a handful of her blonde locks in his fist. As he yanked her head upward once more, she looked and could see the riding crop which Peter held in front of her. “I want you to see what is about to inflict your next pain,” he said simply, holding the crop in front of her face so that she could see it well. “I’m certain that you’ll be able to discriminate the pain that the crop inflicts from that of the paddle. You’ll learn thatthe paddle’s effects are very broad and well spread, while this is a very localized instrument and is used generally to target a specific, if not a smaller, area.” With that, he released his grip on Susan’s hair and stood, moving around the horse, this time, between his victim’s widely stretched legs. He laid the crop on her inflamed buttocks and slowly moved the leather strap about the crimson area that he had created. He let his victim feel the leather strap at the end of this instrument, then slowly moved it between her legs, then over her widely exposed inner thighs. He moved the crop down the inside of one leg, the up the inside of the other. He couldn’t help but pause at the junction of Susan’s spread legs, to let the tip of this instrument touch and caress her exposed and hairless sex. Susan tried to turn to look over her shoulder in an effort to see what was happening, in vain.She felt the smooth leather tip of the riding crop as Peter traced the outline of her backside, then felt and very soon, better understood her true vulnerability, as he ran the crop inside o f her legs, and up to her womanhood. She felt her take a sharp breath as the crop teased her vulva, as if reminding her that this part of her was equally exposed. Suddenly, the crop moved and no longer touched her there. She heard a “whoosh,” then heard a loud “thwap,” the smallest fraction of a second later, the pain registered. The tip of the crop had landed just at the bottom and slightly to the inside of her left buttock. Susan’s blonde head rose and her mouth opened, emitting a very high-pitched scream. The next blow landed but a moment later, just above and slightly more to the center ofher buttock than the previous. Susan tried vainly to thrash about, as if somehow, movement would lessen the pain. Tearshad instantly returned to her eyes, and she was crying loudly. The strokes of the riding crop landed continually, methodically, as if creating a pattern. The blow she received would land next to where that previous had struck. The pain was now even more indescribable than that of the paddle. When Peter had delivered about twenty blows to his victim’s one buttock, he moved to the other side, imitating the pattern he had created with the first. He decided that he liked using the riding crop much more than the paddle, for one thing, it was lighter and he felt that he had better control of it. Susan began babbling incoherently between her cries and sobs. She was trying to find a way to convince her Master to stop. She was willing to do everything, but unable to do anything. She could not catch her breath sufficiently, and wouldn’t have known what to say or how to plea anyway. She alternated between screams and crying, hoping desperately that this would soon end. It didn’t, that is until Peter had covered her right buttock as effectively as he had already done the left. After the second round of twenty blows to Susan’s right side, Peter stopped. He stepped back and again carefully observed the agony of his beautiful slave. By this time, Susan was tired in her struggles. She hung limp in her bonds, sobbing and crying bitterly. Peter had been right, the riding crop had not only hurt much more than the paddle, but it hurt very specific areas of her deeply. She could feel each of her buttocks singularly, in the pain that was not shared, rather the pain that had been inflicted very singularly upon each. It took Susan significantly longer to regain herself after this most recent assault upon herbackside, her sobbing ebbed only after several minutes. Peter once again moved next to her, taking her chin again lifting her head, he held the end of the riding crop in front of Susan’s tear streaked cheeks, and without prompting, Susan stretched her neck and placed her lips on the instrument’s leather tip, kissing it, almost gently. Looking up, she said, “Thank you sir for the discipline,” her words were nearly incoherent among her long, loud, and uncontrollable sobs. Peter laid the riding crop on the concrete floor, not directly beneath the woman, but so that she could easily see it from her bound position. He stood and once again moved to the wall.Susan through her agony, could not fathom what could possibly follow the unbearable punishment that had already been inflicted upon her. And as her mind slowly cleared from the pain that had overwhelmed her thoughts, she did not understand why Peter had left thecrop where she would see it. He returned moments later, again a handful her short blonde hair pulled her head upward. This time, Peter held what would best be described as a small cat-o-nine tails. This whip was perhaps only eighteen inches in total length, the handle maybe six inches and wrapped in leather. The leather straps would be best described as strips, maybe the thickness of a leather boot lace. The whip had not been dyed or treated and was something of a light brown in color, and as the strips dangled, Susan could observe that they were pliant. “This is my ‘cat-o-nine tails,” Peter announced. “I can use this on parts of you where I might hesitate to use either the paddle or the crop. You’ll be able to note the different sort of pain this inflicts from that which you’ve already had a taste.” With that, he released his grip in Susan’s hair, and standing, moved behind and somewhat to the side of the horse. Reaching out, he dangled the straps of the leather whip onto her wildly red backside. He lightly traced the area upon which he had already inflicted so muchpain, with the tips of the leather straps. He paused, then moving the whip back further, thestrips of leather dangled between Susan’s buttocks and danced lightly about her opened sex. Susan, wondered idly whether Peter was purposefully tormenting her with the leather whip or if he were playing some sort of a game. Her answer came a few moments when she felt the whip lifted from her, then heard a “whoosh,” and again a loud “thwack,” and then the terrible pain. This time not from her backside, rather, her lower back, just above her buttocks. She raised her head and screamed again, a high-pitched scream that even she wouldn’t have recognized as her own, had she heard it. The next blow followed, this time a bit higher on her back, another scream filled with anguish, then another blow. Each blow landed a little higher on the tautly stretched and very vulnerable woman. Peter was leaning a bit forward now, in order to deliver the blows on her shoulder blades, then even higher nearlyto her shoulders. After fifteen strokes, he paused. Peter looked carefully at the pattern this instrument had left upon Susan’s back. Her body racked with her sobs, her cries filled the room. He could distinctly make out the tiny red line that each strip of leather had left upon her back. When her crying had subsided a bit, Peter continued, this time working his way down his victim’s back, another fifteen strokes found the whip striking where it had begun, just above Susan’s boiling red backside. He paused again, and moved once again, between his victim’s widely stretched legs. Susan was beside herself, with what she felt, and perhaps more accurately, was helpless to either stop or somehow lessen the pain. It seemed somehow, less sever than had the riding crop, but at this point, Susan wasn’t considering an accurate comparison, rather her mind was flooded with the agony that was being inflicted upon her. When the whipping had stopped, she hoped that it signaled the end, but sensed Peter moving behind her, then another blow. This one to the yalova escort back of her right thigh just below her buttock. Another took her, again just below the first. Peter took his time and carefully landed each blow of the cat-o-nine tails targeting the area desired then landing the hard blow. He heard Susan trying to plead with him between her screams, and purposefully landed harder and harder blows. His whipping progressed down the back of her leg to a point just above her ankle cuff. He paused, this time for only a moment, to shift his position, then landed the next blow just below Susan’s inflamed left buttock. Again he traversed the back of her leg to a point just above her ankle, then stopped. After several minutes, Susan’s loud crying had become soft sobs. Her tears had formed two puddles beneath her. Peter moved again around the horse, kneeling next to her, and again lifting her chin, held the whip in front of her. Susan one more time, extended her neck, and kissed the strands of the cat-o-nine tails with her trembling lips. It took the young woman a few moments to regain enough composure to speak, “Thank you Sir for the discipline.” She looked directly into his eyes despite the fact thathe was but a blur through her tear-filled eyes. He set the whip on the floor and picked up the riding crop that had been lying there. He wordlessly stood and again moved behind her, again between her splayed legs. He took a moment to admire the results of his efforts. Susan’s buttocks were not only a very deep shade of red, but seemingly somewhat swollen. He could see the splotches where the tip of the riding crop had landed, as well as the red stripes inflicted by the cat-o-nine tails. He admired the pattern he had left, and moved to a position where he would work from next. Susan waited with anguish, the pit of her stomach swelling in dread at what was to happen next. By this time, she understood that there would always be something ‘next’. Without warning the familiar “whoosh,” then excruciating pain. This time from her extraordinarily sensitive inner thigh. This pain was so much more severe and so very unlike anything she had experienced to this point. The second blow followed, not quite, but very near the point where the first had struck her. He moved slightly higher, closer to the junction of her legs. Skillfully and deliberately placing each blow of the crop. He administered ten blows to her inner thigh, then paused and moved slightly, adjusting his position. Then the next fell, on the opposite side.Susan, was overwhelmed with pain. She hoped that somehow she would pass out, but with her head lower than her torso, that was unlikely. When the blows stopped landing inside of one leg, it took only a moment for them to land on the inside of her other. After many more blows to this area, Susan felt the pause, then a pain so horrible. The stroke had landed between her opened buttocks, on her anus! She screamed at such a pitch, that her voice cracked. The next blow followed only a half of a second later, again between her cheeks, just a fraction of an inch lower. The strokes and Susan’s pitiful screams continued. They were at a point where Susan knew where the next would land. There was absolutely no doubt in her mind, and even though the pain had flooded her brain as had her crying filled the room, she tried as best she could, to brace herself for thenext blow. She was not mistaken, and the next blow fell in an instant, precisely where she had expected, upon her open vagina. Her vulva though swollen, had parted somewhat because of her widely spread legs. The crop had struck her thinner and somewhat more sensitive inner lips and felt as though it had penetrated her. The pain was enormous, and Susan again raised her tear-stained face to open her mouth and scream. The blows continued, each landing now, precisely where the last had fallen. Her sex was suffering beyond words, and her anguish was complete. Susan had no control of her body, and she alternated between screaming and crying. After what seemed to be an eternity, the blows stopped. She was certain that her pussy had been shredded with the severe blows that had been delivered to it. Peter stood, and knew exactly what he was about to do. It came to him in that moment, and knew that even though he had lost control of himself, it was the thing he was going to do. He moved around the horse, picking up the cat-o-nine tails he had laid on the floor,and returning to the wall, hung the crop and whip on their respective hooks. He turned and pulling his shirt from the waist of his trousers, pulled it up and over his head. He kicked his shoes off and then peeled his socks off his feet, lifting each in turn. Then he unbuckled his belt, unzipped his fly and took off his slacks in one smooth motion. Kicking his clothes aside, he moved back to the front of the horse with his victim beginning to regain her senses. She was still sobbing, and this was the way he wanted to take her. Roughly he grabbed a handful of her blonde hair, pulling her head upward. Susan felt the pulling and opened her eyes. She saw Peter nude in front of her, and gave a start among her sobs. His penis seemed enormous, but it was probably because of his excited state. It stood out almost perfectly horizontal from between his legs. “Open,” was his simple stern command. Susan sobbed once, and gaining control, opened her mouth, never doubting for a moment what it was that was expected. She felt the warmth, no, more accurately the heat from his blood engorged member as it came to her lips. The dark and circumcised head passed her lips and teeth and into her mouth. She felt it first on the top of her pink tongue, then the roof of her mouth, then jabbing softly at the back of her throat. Her jaws remaining wide, she closed her lips about the shaft of his cock as it stroked smoothly into her. Her mind was, for the moment, off the pain in her back and buttocks, and deeply between her legs, and focused upon the task at hand. At one point, she instinctively tried to take him in her hand, and immediately felt the restriction of her position. Despite all that had preceded Susan felt it important to please, however she could, this man. The same man who had only moments before had caused her such terrible anguish. She felt his penis battering the back of her mouth, but ignored whatever discomfort instead she tried desperately to use her tongue to massage the underside and sides of his shaft with each thrust. Peter looked down at the Susan, he held her hair in one hand, and pounded himself into her mouth. He could see the swell of her cheeks with each thrust in, then her cheeks becoming hollow as he withdrew. He felt the soft fleshy back of her mouth with the tip of his penis at the apex of each thrust. He knew he would explode in only another minute, were he to continue, so reluctantly, he gave one last deep thrust. Susan gave a small involuntary gag when his cock was in her throat, then he slowly withdrew from her mouth. This was not what Peter had intended to do. More accurately, it was only the beginning of what he had intended. He released his grip of Susan’s hair and moved behind her, once again between her opened legs. He stepped slightly forward, and taking his penis in one hand, positioned it at the opening of her vagina. He felt the heat emanating from Susan’s loins and this excited him like nothing else could. Susan felt Peter behind her, moving to make contact with her. She closed her eyes tightly, then very aware of the fact that she wanted perhaps more than anything else, to be taken like this. And, as if a light had been turned on inside of her head, she came to the stark realization that she was so wonderfully aroused. Despite the burning of her buttocks, and the enormous pain she felt between her legs, she wanted, more than anything, this man’s cock inside of her. She felt the tip of him at her entrance, then without warning, the pressure of him entering her, opening her even more widely, and sliding into her. She would have sworn that she could feel the veins of his shaft with the walls of her sex as he was now completely inside ofher. Peter was fully inside of her, and paused for a second, relishing the warmth, not only of her sex around his cock, but from her buttocks against his groin. But Peter was not going to waste time. He quickly withdrew himself, nearly all the way, then slammed into her. His pace did not ‘quicken’ as he was thrusting madly and rapidly, making it obvious to both him and his victim, that he had only one purpose in mind. After pounding the open and defenseless woman, Peter knew his climax was quickly approaching. He felt the familiar tugging in his loins, and knew that it was only another few strokes before he was to experience his own orgasm. Susan felt the strong strokes. Her mind had put aside, for the moment, any semblance of pain, and was trying without success in her tightly bound position, to thrust back to meethim. She felt her own breathing quicken and her heart thumped in her chest. She was hoping to climax with him, but could recognize that his breathing had quickened as histhrusts became harder, and he was about to cum before she could hope to. She felt Peter stiffen against her, holding his cock deep inside of her, and though she knew she couldn’t feel that far inside of her, sensed his release of semen inside. She could feel the shaft of his cock as it throbbed inside, and his warm loins pressed tightly against her groin. She heard his low moan, signaling his climax. Spent, Peter bent forward, dr****g his chest and body against the warm back and buttocks of this beautiful woman. His breath was harsh and raspy, and his chest pounded with each iteration of his heart. He had thoughts of regret about not bringing Susan to climax with him, but regaining his senses, realized that would not have been best. She was to learn a lot, and this lesson about putting him first was important. Regaining his breath and composure, Peter slowly straightened. This was not a moment for tenderness. He slowly withdrew his shrinking member from Susan, and in the next moment stood back. Instead, he had another lesson for Susan in mind. Susan felt Peter’s orgasm within her, in fact, as he pressed his chest against her body, she could feel his semen escaping her vagina, dribbling ever so slowly down her upper leg. She felt him straighten and withdraw from her. After a moment he had moved around the horse and again taking a handful of hair, he pulled her head involuntarily up so that she was looking directly at his shrinking member. She could see his semen around his cock and some dribbling from the tiny opening at its tip. Again the simple command, “Open.” Susan’s first instinct was to shrink from this situation, not only was she expected to allow him to put his penis in her mouth, coated as it were with his sperm, but also obviously drenched with her own spending. Nevertheless, she complied, opening her lips and mouth. She could smell the aroma of their combined sex, then, as its tip passed through her lips, taste it. Susan was still in an excited state, she had been only another minute or so from her ownorgasm. It seemed that all of her senses were heightened, and to her utter amazement, she enjoyed the taste and aroma of him. She could nearly feel his pulse with her tongue, and used her tongue to softly bath his shaft. She closed her lips around him and suckled his cock. Cleaning it at the same time, relishing it. As despicable as the act had seemed initially, and even in her bound and helpless state, Susan could only feel an intimacy between her and this man like she could never have imagined. Peter stood with his knees bent for a minute. He did not thrust, rather simply enjoyed the feeling of being again, inside of Susan’s mouth. He felt her tongue ministering his quickly shrinking cock, and after a minute, pulled from her and stood. Susan looked up, as Peter moved to the control panel on the wall. He operated a switch and she heard the hum of the motor, and felt the tension on her arms and legs lessening as the horse lowered. It took a few moments while the horse slowly lowered to its original position, and Susan could once again touch the floor with her fingertips and feet. The slack on the chain holding her wrist cuffs was noticeable, and Susan watched as Peter released the switch and again moved to her. He knelt in front of her, and removed the clips from the chains at her wrist cuffs, then standing and moving behind her, repeated this with her ankle cuffs. “I want you to stand, and step away from the horse,” he said evenly. Susan had to place her hands on either side of her on the horse, and push up. She felt the blood rushing from her head and felt a bit dizzy for a moment. Peter was watching carefully and allowed her the moment it would take to recover from the strenuous bondage position. When she had regained herself, Susan stood, and immediately noted the burning in her backside as well as her back and legs. She gained her feet, then took a few small steps back. “Present yourself,” came Peter’s next command. Remembering, Susan spread her feet apart, and locked her interlaced fingers behind her head. The pain and burning of her back and legs now also making itself painfully present. She was also very aware of Peter’s semen slowly dribbling from her and slowly down her legs. It was still warm, and it gave warmth to Susan, she somehow felt that this was a symbol of his pleasure, and that she had given that to him.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32